03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B A S K E KM T G U IM L E R İ M O Ş E R R E F H E K İ M O Û L U yor. Coşkuyla konuşuyor, kabına sığmıyor! Kimi olaylan anlatmıyor, oynuyor. Kahramanlann kişiliklerini canlandırarak renkli sahneler sergiliyor. En acı olaylan güldürü havasında anlatarak mizah gücünü de tırmandınyor. Sakıncalı Piyade'nin galasını anımsıyorum derken. Sonra bomba olayının ertesi günü Genelkurmay'dan bir albayın sözlerini... Uğur Mumcu'nun harp akademilerinde basın ile ilgili bir konuşması ndan sonra ayakta saygıyla alkışlanmasını. Dinlerken onurlandım. Acı birikimlere karşın, güzel birikimler de var toplumumuzda. Demokratik yaşamda olumlu gelişmeler... Uğur Mumcu'yu yedeksubaylık hakkından yoksun bırakanlar geride artık. Onlan izleyenler saygıyla okuyor, dinliyor onu, ayakta alkışlıyor, başsağlığına geliyor, cenaze töreninde saygıyla yürüyorlar. Bir Mumcu ölüyor, ama ışığ^ sönmüyor. Yazılarında tuttuğu ışık parlıyor giderek. Ellerde, yollarda, çiçek tepelerinde yanan mumlar da o panltının sönmeyeceğini anlatıyor dünyaya. ağmur yağıyor, gökyüzü de ağlar gibi. Güldal Mumcu ağlamıyor, anıt gibi dikilivor tlhan Selçuk'un arkasında. özgür ve özge de yanında. tlhan Selçuk'u dinliyorlar. Onbinlerin andını... Siyahlar içinde giizel bir kadın, bcyazlar içinde genç bir kız canlanıyor hayalimde. Bir bahar dalı. Uğur Mumcu'nun kolunda giizel bir gelin... Gençlik Parkı'nda bir nikâh töreni. Seçkin bir kalabalık. Sol aydınlar, milletvekilleri, scnatörler, bilimadamları, gazeteciler. Yeni evlilcri selamlıyorlar. Ikisi de mutlu gülümsüyor. Yıllar geçti, o gülüş solmadı hiç. Mutlu ve umutlu yaşadılar, yan yana, can cana. Hiçbir olay o mutluluğu örselemedi. Uğur Mumcu yaşama sevincini evinde duydu her zaman. Bir yanda eşi, çocukları, bir yanda kitapları, dosyalan, bilgisayan... Onu hayli yakından tanıdım yıllar boyunca, değişik koşullarda, kimi zaman öfkeli, kimi zaman neşeli, esprili, kimi zaman çok duygusal ve de duyarlı. Çok yönlü, köşeli bir insan, bir olayı anlatırken duygulanır, sesi, gözleri yaşanr birden, derken öfkelenir, kara mizahın eşsi/ ömeklerini verir birkaç sözle. Başbakan Demirel'in gazeteciler için düzenlediği yemekte karşılaştık. Güldal'a sanldım, Uğur'a sordum sonra, akşamın en giizel kadını kim? Gözleri nc giizel parladı! O panltı hiç değişmedi yıllar boyunca. Çünkü sevgiden kaynaklanıyor. Sevgi de güzel birliktelikle güçleniyor giderek. ölüm sözünü kalemim yadırgıyor hâlâ. Olaydan sonra sık sık gördüm Güldal Mumcu'yu. Onurlu direnişi, akılcı, gerçekçi konuşması çok etkiledi beni. Çocuklanna bakarken, onlardan söz ederken Uğur'a da sanlır gibi! "Bir yanıma özgür'ü, bir yanıma özgc'yi aldını yattım" diyor. "Konuştum onlarla, durumu anlattım, artık üçümüz varız, anıa babanızı severek, yolunda yürüycrck her şeyi aşacağı/ dedim. Sonılarını yanıtladım. Birbirimize sarıldık, biraz sonra uyudular. Bcn dc rahatladınT diyor. Şimdi üçü de daha rahat uyuyor sanınm. O cenaze törcnini yaşamak mutlu ve onurlu bir olay. Ankara'nın tasına bak Y Ankara'nın taş ına bak Berin Nadi ilc aynı arabada gidiyoruz Maltepe Camii'ne. Kimi yerde biri sesleniyor kalabalıktan. Berin Nadi başınız sağolsun diyor. Bir karanfil atıyor. Orta Doğu Üniversitesi'nde bir kadın profesör, beyaz cübbesi sınlsıklam, göz hi Su'nun çok güzel söylediği bir türkü. Uğur Mumcu ve eşiyle çok dinledik birlikte. Ankara'da bizim ev.de, konserlerde, ören'de, Sunar Sitesi'nde. Mavi günler canlanıyor gözümde. Yaz gelince Uğur Mumcu Ayvalık'a lir, arabasma atlar, ren'e uzanır kimi günler. Sunar Sitesi'ndeki dostlannı arar. İlhami Soysal'ı, Bahriye Abla'yı, Halit Çelenk'i, Abdullah Baştürk'ü, Bahri Hoca'yı, 27 Mayısçılar'ı. Geceyi Burhaniye Hâstanesi'nin başhekimi olan bacanağının evinde geçirir kimi zaman. Kimi akşamlar bizim balkonda, kimi akşamlar Ayvalık'ta Ahmet Yorulmaz'ın evinde, kimi akşamlar Arkent'te Büyükelçi Hamit Batu'nun evinde ilginç söyleşilerle uzar saatler. Yollardan taşan kalabalıkta onlar da Mumou'un ışıftı «ttnm»di. Yazılarında tuttu$u ış ık parlıyor. var. Burhaniyeliler, Avyalıklılar, Foçalılar, Aliağalılar, Foleri şimşek şimşek sesleniyor: "Savaşı ça Kalesi'nde bir akşam canlanıyor gösürdürcceğiz. Uğurlar susmayacak." zümde. Oktay ve eşi, Güldal ve Uğur F.lli yıllık bir savaşın yolcusu Berin NaMumcu, ören'den Foça'ya gidiyoruz adi, "keşke sizinle yürüyebiLseydim" diyor. Onbinler, yüzbinler yağmurda tsla rabayla. Yerel yöneticiler Uğur Mumcu ile bir söyleşi düzenliyor. Ne güzel yernırken arabada olmak bana da eziklik lerden geçtik, Ege'nin maviliğine nasıl veriyor doğrusu. Ama* başka çare yok. bulandık o yolculukta. Kalede iğne atCamiye mi gidiyorum, başka yolculuksan ycre düşmüyor. Oktay Akbal sorular mı yapıyorum şaşınyorum kimi anyor, Uğur yanıtlıyor, çok ilginç, renkli lar. Yollar, alanlar, avlular Ruhi Su'nun bir söyleşi oluşuyor giderek. Hepimiz sesiyle çınlıyor bugün. Ankara'nın taşıçok mutlu ve umutluyuz. na bak! Yıllardır radyoda, TV'de dinleyemediğimiz, üzüntü ve tepkiyle dinleÇok sevilen bir damat meyi özlediğimiz Ruhi Su'yu da yağYalnız maviye değil fosfora da bulanmur gibi iliklcrine kadar hissediyor yüzdık o yolculukta. Denizin kokusunu binler. Ankara'nın taşına bak! TV'nin duyduk sofralarda. Emekli Albay Cahit olayı en giizel yansıtan yayınlannda da Tanör'ün bahçesinde sabah kahvakısınduyduk Ruhi Su'yu. dan sonra ver elini Aliağa. Sonra ÇanSevgili Ruhi bu türkünün Uğur darlı. Güldal Mumcu'nun baba evine Mumcu'nun cenaze törenindc söylenegidiyoruz. Uğur'un çok sevilen bir daceğini düşünür miiydü acaba? Düşünülmat, bir evlat olduğunu hissediyorum meyen şeyleri de yaşadık bu ölüm nedeilk anda. O yolculukta daha yakından tanıdım onu. Okurlanyla, ailesiyle büniyle, TRT de özlediğimiz düzeyde bir tünleşmekten büyük mutluluk duyuyayın yaptı. Ankara'nın taşına bak Ru Beyaz karanflller Liseyi, fakülteyi Ankara'da okudum. Atatürk'ü, lnönü'yü yitirdiğimiz günleri de yaşadım. Başkentimizde böyle görkemli bir kalabalık az gördüm doğrusu Uğur Mumcu'nun çok sevdiği Kuvayi Milliye ruhu sözü çınlıyor kulağımda. Kalabalığın görkeminde ulusal birliktelıği hissediyor insan. Zaman zaman duyduğumuz karamsarlığı aşıyor, dünyaya, insanlara, yannlara umutla bakıyoruz yeniden. Uğur Mumcu'nun savunduğu ilkeleri biliyoruz değil mi? Aatürk devrimlerini, cumhuriyetimizin ilkelerini, bağımsızlığımızı, bölünmezliğimizi savunan bir yazan ^usturmak isteyenlere çok güzel bir uyan o kalabalık. Saydmayız parmak ile vurulmayız kırmak ile!... Bu gerçeğin sevincini tüm okurlanmızla paylaşıyorum. Mektupla, telefonla, faksla başsağlığı dileyen okurlanma da teşekkür ediyorum. Bir duyurum daha var, dünyanın her köşesinden seslenenler oldu. Lizbon'dan, Tokyo'dan, Kanada'dan, Pekin'den, VVashington'dan, New York'tan, kimini tanıyorum, kimini tanımıyorum. Üzüntülerini bildirdiler. Uğur Mumcu'nun ardından yürürken onlardan da bir adım, bir çiçek atmamı dilediler. Dileklerini yerine getirdim. Gecenin bir saatinde arabaya atlayıp Karlı Sokağa gittim. Okurlardan da bir çiçek attım karanfil sepetine. Bir gece kırmızı karanfil, bir gece kırçiçeği, bir gece de beyaz karanfil. Uğur'un alnı ak. yüreği ak bir yazar olduğunu simgeliyor beyaz karanfiller. < D E R O İ 7 Ş U B A T 1 9 9 3 S A Y I 3 5 8 16 C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle