Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PAZARIN PEIMCERESİIMDE röntgenle incelenmiş, herhangi bir yerinde kırılmış kemiklere konan çivilerin, geçirilmiş ameliyat izlerinin bulunmadığı anlaşılmıştı. En sonunda iran'dan ve Mısır'dan derlenmiş eski dokumalar giydirildi. Al'ganistan'dan getirilmiş eski sopalar ve oklarla da aksesuan bütünledi. Bu dokumalarda, aletlerde, oklarda karbon izotoplanyla yapılan incelemeler milattan öncc beş binigösterecekti. Mafya ile anlaşma gereği ödenen, ma.lın sağlanması, tütsüleme, paketlemc ve Alp Dağlan'nın istenen yerine yerleştirilmesi işlemlerini kapsıyordu. • * • BUZ ADAMLARI skiden verem çok yaygındı. Insanlar en çok veremden ölürlerdi. Mapusane türkülerinde bilc vardır: "Ey mustantik, mustantik tabancayı vcr bana ben verem olduuum yar yoluuuna!" O zamanlar dağ havasının vereme iyi geleceği sanılırmış. Bu nedenle Isviçre dağlarına çok sayıda •sanatory'um yapılmış. Dünyanın dört bucağından veremliler gelir, buralarda şifa ararlarmış. Zamanla veremin çaresinin "dağ havası" olmadığı anlaşıldığında tsviçreliler bu sanatoryumlan, kayak yapanların bartnabilecckleri oteller haline çevirmişler. Sağlık turizmi yerini spor turizminc bırakmış. Turizm yanında bankacılık, saatçilik, ilaç endüstrisi, çikolata üretimi vb. yoluyla Isviçre, çok gelişmiş ülkclerin arasında yer almış. Bütün bunlara rağmen Isviçrc'de bugün bir ekonomik durgunluk ve karamsarlık egemen. "İsviçre'de tnoral kalmadı!": Geçen gün (27 Ocak 1993'te) Journal de Gcncve'irr başyazarı JeanLuc l>ederrey böyle diyordu. Sonra, "otu/larda yaşanmış olan büyük krizdcn bu yana bu çapta bir moral düşükltiğü görülmediğini" açıklıyordu. E nin Şubat '93 sayısmda yer alan bir yazıda (Les casseroles de Hsolemcnt) jsviçrelilerin 1992 aralığında yapılan halk oylamasında, Avrupa Topluluğu'na katılmama yöniinde oy kullanmalanndan sohra Arjantinli bir gencin Cenevre'de kendinc yapılan bir iş teklifini "Bu ülkeden daha a/ tozpcmbe, ama geleceği daha iyi belirlenmiş bir ülkedc çalışmak isterim!" diyerek geri çevirdiği naklediliyordu. • * * • • * Mavi renkli, siyah çizgili helikopter tsviçre Avusturya hududunu aştı. Yaklaşık yanm saat sonra, önceden belirlenmiş yere doğru alçaldı. Sarkıtılan merdivenden iki kişi ve "mal" indirildi. Helikopter uzaklaştı. Kırk dakika sonra dönüp bıraktığı üç kişiyi aldı, götürdü. "Mal" yerine iletilmişti. * * * * tsviçre'de yayımlanan Bilan dergisi Sicilya'nın güneyinde yer alan bir köyde, artık kullanılmayan eski bir tuz ocağında Nairobi Hilton'da yıllardır çalıştıktan sonra emekliye aynlmış tsviçreli bir aşçının denetiminde iki mafya mutemedi, mczardan yeni çıkarıldığı ileri sürülen yirnıi beşotuz yaşlannda bir erkeğin cesedini meşc odunu dumanında "fîime" ediyorlardı. tsviçreli aşçıyı rahatsız eden, Sicilyalıların laubaliliklerinden çok, bu etin kökeninin mezar olmayıp özellikle bu iş için avlanmış biri olması ihtimalinin fazlalığıydı. Adamı tütsülemek tam on beş gün sürdü; arada sirkeye de batınlarak biraz da "mariner" edildi. On beşinci gün mal, suyunu kaybetmiş, istenen kıvama gelmişti. Gelen arkeolog uzman, "Tam Mısır tapınaklarında bulduklarımıza benzedi. Şimdi sıra kozmetik düzenlemelerde!" dedi. Cesedin ağzında bulunan çağdaş teknikle doldurulmuş bütün dişler Tçekilip denize atıldı. Bedeni önce tsviçre'nin bugün yaşadığı ekonomik sıkıntı nasıl atlatılabilirdi? Herkes başka bir şey öneriyordu: Üç yıldır Montreux'de yaşayan eski bir SSCB vatandaşı Igor Jordan, çözümün tsviçre'nin Rusya'daki ucuz el emeğinden yararlanmasında yattığını ileri sürüyordu. Kuşak sıkılarak, örneğin daha az elektrik harcayan "ekonomik" lambalar üretilerek, ProHelvetia gibi örgütlerin mesela Isviçre sinemasının gelişmesi için yapageldiği harcamalann kısılarak düze çıkılabileceğine inananlar da vardı. Çözümün, Isviçre'nin geleneksel tarafsızlığına son vererek Avrupa Toplulüğu'na katılmasıyla sağlanacağına inananlar çoktu. Ancak halkoylaması "katılmama" sonucunu verince bu ümit kapısı da kapanmıştı. * * * Sicilya'da tütsülenerek eskitilen mal bir yaz günü tam planlandığı gibi güya iki Avustralyalı türist tarafından "tesadüfen" bulundu. Haber, bütün önemli gazetelerde, televizyonlarda, operasyonu planlayanların istedikleri şekildc yorumlandı: "Geçen yıl Avusturyaltalya sınınnda bulunandan sonra ortaya çıkan bu ikinci buz adamı yüzyılın en önemli bulgulanndandı. Ozon tabakasının delinmesi ve "sera etkisi" ile Alp Dağları tepelerinde fazla criyen kar tabakası bize beşon bin yıl önccsinin sırlannı açıklıyordu. Operasyonu yöneten JeanC'laude Campiche, Mafya'nın Biikreş'teki ajanına telefon etti: Martta Bretaye yakınına otuz yaşlannda bir kadın ve on yaşında bir çocuk, Jungfrau civarına yirnıi beş yaşında bir erkek, ekimde Taveyannaz'a elli yaşında bir adam isterim! Bu kadar bulundu neye yarayacak? Anlamıyor musun? Her buz adamı, dağ başlarında yeni bir ilgi odağı, yeni bir müzeziyaret noktası oluşturacaktır. Her birine gelecek onbinlerce turist, bu bölgcleri önceden değişik kimliklerlc kiralamış olan örgütümüze anlamlı gelir sağlayacak, tabii ki Isviçre'nin ekonomik sıkıntısı da bir oranda hafifleyecektir. M C U M H U R İ Y E T DEROİ 7Ş U B A T 1 9 9 3 SAYI 389