Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Tiyatrolar kenti olarak Moskova Ersen Gürsel uşkin Caddesi'nde, Musikal Tiyalro'nun önündeyim. Saat 19.00; arkadaşım halen göriiniirlerde yok. 20 dakikalık bir gecikmeyle tiyatroya giriyoruz; oyun başlamış, ben gecikmenin telaşı içindeyim. Arkadaşım hiç önemli olmadığını belirtiyor, kim hangi saatte gelirse gelsin, tiyatroya girebiliyor; kimse de kafasını çevirip bakmıyor. Yediden yetmişe insanlarla karşılaştığımız tiyatro fuayesinde bizim gibi yabancılar, duvarlardaki resimleri izlerken günlük giysileri içinde Moskovalılar hetn sohbet ediyor hem de bir şeyler atıştırıyorlar. Büfenin önü hayli kalabalık; çocuklar ellerinde pasta ve meşrubat bardaklarıyla ortalıkta keyiflerince dolaşıyorlar. Tiyatro önünde beklerken yol boyunca dikkatitni çeken kalabalık ve burada karşılaştığım insanlar hep aynı yUzleri taşıyor; tiyatroyu yaşam içinde bir gereksinim olarak düşünen yüzler... Akşam yemeğinde hep tiyatro üzerine konuşuldu. Yıl boyunca her gece Moskovalılara ka ; pılarını açan otuz iki tiyatro varmış. Ayrıca genç ve modern tiyatro toplulukları da değişik yerlerde oyun sergilerlermiş. Moskova'nın eski yerleşme bölgesi sokak ve caddeleriyle, ahştığımız ölçülcrde olduğundan, buralarda dolaşırken hiç yabancılık çekmiyorum. Kentin sanat ve kültür merkezi ve tiyatroları, çoğunlukla Maly, Bolshoi ve Art tiyatrolannın çevresinde bulunuyor. Bu üç tiyatro, Moskova'nın en eskileri; 19. yüzyılda yapılmışlar. Diğerleri ise yeniden yapılanma süreci içinde inşa edilmiş. Marks, Puşkin ve Gorky caddeleri üzerindeki tiyatrolar, cephelerindeki farklı mimari elemanları ve özellikle oyun saatlerinde önlerinde biriken insan kalabahklarıyla hemen fark edilebiliyor. Her biri, fonksiyonu gereği ne ise o şekilde tasarlanmış ve kent fiziki yapısı içinde yerlerini almış. Kentin varlığı ile bütünleşmiş, birini yerinden oynatmanız mümkün olmadığı gibi değişik amaçlı kullanışa hiç olanak vermiyorlar. Çünkü tiyatro binalan, tüm özellikleriyle tiyatro yapısı olarak inşa edilmişler. llginç olan dış cephelerindeki farklı mimari elemanları yanında benzer özellikleri, iç mekânlarındaki hacimsel zenginlikleri. Her biri bir kimlik sahibi bu yapılar, kentin tasarımıyla birlikte düşünülmüşler. Moskova'ya her gelişimizde bir gece muhakkak uğradığımız, Taganska cafebarda yemekteyiz. Az sayıda masanın bulunduğu, mumların aydınlattığı bu mekânda sade dekoru ve tavandan sarkan kırmızı kumaşın altında yerel ezgileri ve caz nıüziği dinliyoruz. Saatler ilerledikçe zag sohbetleri masaların vazgeçilmez konusu oluyor. Saat 23.00'e Tiyatrolar kenti olarak nitelenen Moskova'nın sanat ve kültür merkezi ve tiyatroları, çoğunlukla Maly, Bolshoi ve Art tiyatrolannın çevresinde bulunuyor. Bu üç tiyatro Moskova'nın en eskileri. Diğerleri ise yeniden yapılanma sürecinde inşa edilmiş Marks, Puşkin ye Gorky caddeleri üzerindeki tiyatrolar; cephelerindeki farklı mimari elemanları ve önünde biriken kalabalıklarla hemen dikkati çekiyor. doğru masalar boşalmaya başladı. lnsanların kimileri oteline kimileri de zag evleri için taksi bulma telaşında. Gecenin karanlığında beni her zaman etkileyen cafe'nin yanındaki bu çıplak tuğla yapı karşısındayım. Ertesi gün mimar dostumuz Moskova Mimarlar Enstitüsü Başkanı Davidenko'ya, bu yapıyı nasıl gezebileceğimizi sorduk. Bize bir sonraki gün için program yaptı. Ayaz ve güneşli bir sabah, saat 10.00'da yapıyı hep birlikte gezmeye gittik. İç mekânlarındaki düzen ve dekorları ile çoğunlukla klasik yapı özelliklerini gösteren tiyatro binalan içinde bu yapı, Taganska Drama ve Komedi Tiyatrosu, oldukça farklıydı. Taganskaya eski yerleşim bölgesindeki bu modern yapı meydanın bir köşesinde, metro binasının hemen gerisinde idi; karşı köşede ise eski kilise binası yer alıyordu. Yüz yıllık bir geçmişi olan eski yapı ile yeni yapı, bu kiliseye komşu olmuşlar; fakat aralarında, herhangi bir bütünleşmeye kimse tanık olmamış... Buraya bir tiyatro kompleksi denilebilir. Yeni yapı, mevcut dört eski yapının arasına yerleştirilmiş. Yeni düzenlemeyle, yapıların fonksiyonel ve teknolojik olarak bağlantıları kurularak bütün bir tiyatro kompleksi oluşturulmuş. Tiyalronun yer aldığı mekândaki yoğun taşıt trafiği, yapının çevre ile olan ilişkisini belirleyen önemli et P iç mekânlarındaki düzen ve dekorları ile çoğunlukla klasik yapı özellikleri gösteren tiyatro binalan içinde, Taganskaya eski yerleşim bölgesindekı Taganska Tiyatrosu, meydanın bir köşesinde yer alıyor. kenlerden biri olmuş. Yeni tiyatro binasının, mevcut yapıyla olan fonksiyonel bütünleşmesinin yanında, fiziki yapısı, kitlesi, renkleri ve eski yapıyla olan uyumu herkesin dikkatini çekmekte. Ana yola açılan giriş meydanı, büyüleyici tuğla duvarlarıyla, önünden geçen dar bir yol ve yoğun trafiğe rağmen rahat bir giriş oluşturmakta ve giriş avlusu, şeffaf bir duvarla lobiye bağlanmaktadır. Lobiden dışa baktığımızda, sokağın karşı tarafında eski kilise yapısını görmekteyiz. Dışa tamamen kapalı yapının yeni fuayesi, eski yapıların oluşturduğu yeşillendirilmiş açık avlu ile bütünleşmektedir. Dış cephede ve iç mekânlarda da kullanılan tuğla ve beyaz taş kombinasyonu örneklerine milli Rus mimarisinde çok rasllanmakta. Binada kullanılan tuğlalar Moskova'nın 100 km. dışındaki Zagorsk dini kcntinden getirilmiş. Eski tuğla yapılarında kullanılan detayların benzerlerinin bu yapıda da kullanıldığını belirttiler. Koınplcksin projesi, kültür, dinlenme, spor ve sağlığı koruma konularını inceleyen Moskova BllimSel Araşlırma ve Proje Enstitiisii tarafından yapılmış. Mimarları, A. Anisimov, Y. Gnedovsky, V. Tarantzev. Taganska Tiyatro Kompleksi'nde üç ayrı salon var. Yeni salonun kapasitesi, 770 kişilik. Eski yapıda, 600 ile 100150 kişilik iki salon ile ayrıca bir de prova sahnesi bulunmakta. Eski salonda genellikle klasik oyunlar, yeni salonda ise ağırlıklı olarak deneysel oyunlar sergilenmekte. Ayrıca bir müze ile. caftbar (Cafc Taganska) kompleksin içinde yer almaktadır. Yeni salondaki ilk oyun, 1980 yıhnda verilmiş. Tüm yıl boyunca faaliyette bulunan tiyatro, iki ayrı girişli olduğundan aynı anda yeni ve eski sahnede program yapılabilmekte, bazen günde üç farklı oyun, aynı anda oynanmaktaymış. Tiyatronun, teknik nitelikleri hakkında bilgi veren, alçak gönüllülüğü ve güleç yüzü ile çalışmalarımıza her zaman olumlu katkıları bulunan Dmitrfcv, seneler önce bu tiyatronun mekanik donatımını yapnus. Sahncnin içinde, yanında, altında, üstünde dolaşmadık yer bırakmadık. Cephesi 20 m, derinliği 15 m olan sahnenin ön kesimi hareketli. Oyun düzenine göre seyir yerinin sol kesimi, panolar çekilince sahneye dahil oluyor. Sahne UstU mekanik ve ışık sistemine, seyir platosunun asma tavanı içindeki donatılar da katılmakta. Tavana asılı monoray sistemi, hareketli ışık düzeni için fonksiyone edilmiş. Bu yeni sahne, çok çeşitli oyun düzenlerine olanak verecek şekilde tasarlanmış. Mekanik serviste iki, ışıklandırma sisleminde ise sadece 1012 kişi çalışıyor. Sahne düzeni ve tekniği açısından Moskova'nın ikinci büyük tiyatrosu, Taganska Drama ve Komedi Tiyatrosu... Tiyatronun son "numarası"nı, birkaç fotoğraf çekmek için tekrar sahneye indiğimizde gösterdiler: Seyir platosunun dışa bakan sağ cephesi hareketlenerek 12x4 m'lik sağır duvarın tamamı döşemenin altına indi ve cam yüzeyden içeri giren ışık salonu aydınlattı. Binanın mimarları tarihi çevreye göstermiş olduklan büyük duyarlılıkla cevrenin göruntüsünü bu cam sathın Ustüne sanki oturtmuşlardı. Detaylanna vanncaya kadar her köşesi düşünUlmüş bu modern yapının eski yapıyla bütunleşmesi kadar, tarihi çevreyle gösterdiği uyum gerçekten mukemmellik düzeyinde. Mimarlannı tanımak için, projelerin yapıldığı enstitüye gittiğimizde, mimar M. Kruşntal ile tanıştık. Bize arşivlerinden, yapı ile ilgili bazı fotoğrafları verdi. Konuşma sırasında bu projenin, 1976 yılında Prag'da Quardriennale Uluslararası Tiyatro Binalan Proje Sergileri yarışmasında, "Mimarlık Gümüş Madalyası"nı kazandığını, 1983 yılında ise 2. Sofya Bienali'nde "Krdzaly Şehri özel Ödülü "nü aldığım öğrendik. Birkaçkez geldiğim bu güzel ve mimarlara yakışır tarihi yapıdan hep güzel anılarla ayrılmışımdır. Yemek sohbetinde Davidenko, yeni bir tiyatro projesi üzerinde çalıştığını söyledi. Ne güzel! Moskova, hepsi aynı ciddiyet ve teknikte sonuçlanmış yeni bir tiyatro binasına sahip olacak. Y. Kayıtmaz ile yaptığımız bu gezide, son içkimi/i, Moskovalı mimarların basarıları için kaldırdık.D Taganska Tiyatrosu'nun fuayesı