04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B A AŞKENT GÜNLERİ Müşerref Hekimoğlu Heykelleri birlikte beklemek... layköşkU'nün onarımı için düzenlenen açık arttırma umut edilen geliri sağlayacak mı bakalıtn? Ankara'du Resitn ve Heykel Müzesi'nde sergilenen tabloların fiyatları kimi başkentlileri hayli şaşırttı, bu fiyatlar daha ne kadar artabilir diye düşünenler, eleştirenler dc var. Sonucu göreceğiz bugün. Eleştiriler de haksız sayılmaz. Bir yaşam boyu resitnle uğraşan sanalçılara karşın resim dalına yeni tırmananlar fiyat konusunda hayli cesur! Belki de serginin amacı nedeniyle ya da kimi alıcıların eğilimlerini iyi biliyorlar. Kimi kişiler en pahalıyı alarak nıutlu oluyor değil mi? Fiyatlar bir yana genç kuşak ressamların yapıtlarından oluşan sergi başkentimizde de büyük ilgi topladı. Yeni bir renk dalgasında resim dalında yeni imzalar tanıdı sanatseverler. Param olsa bir tablo da ben alırdım, ama nereye asardını bilmem? Kocaman tablolara Resim Heykel Müzesi de dar geliyor, daha geniş salonlar gerekiyor. Keşke alt kat da kullanılabilseydi, modern yapılara örneğin bankalara çok yakışır o tablolar. Kültiır Bakanı Namık Kemal Zeybek'in konuşması da hâlâ yankılar yapıyor başkenttiler arasında. Her konuda çok rahat konuşuyor ANAP'lı bakan. Onca lafı nasıl üretiyor bilmem? Açılışa katılanlar da tablolar kadar renkliydi bence. Başta T\ıran Erol, kimi ressamlar ve resim sevenlerden oluşan bir mozayik. Çağrı kartlarının geç ulaşması nedeniyle başkenti tam yansıtmıyor, kimi taşları da göze fena batıyor. Salonun bir köşesinde duruyor, tablolarla hiç ilgilenmeden içki içip börek yiyorlar! KÜSAV Başkanı Çigdem Sintavi'yi de güzel bir tablo gibi seyretti başkentliler. Eski dostları da özlemle kucakladılar. Ben de kaç yıldır ilk kez karşılaştım. önce Prof. Giinsel Renda'nın evinde bir akşam yemeğinde, sonra sergide. Yıllar hiç geçmemiş gibi diyenler var. Gizini merak ediyor, mutluluğun güzelliği mi diye soruyorlar. Belki de güzellikler ürctmenin mutluluğu. Konuşurken gözlcri parlıyor, güzel bir gülüşle aydınlanıyor yüzü. Renda'lardaki yemekte Baysan Bayar da vardı, eski günlerden söz ettik bir aralık. Babalardan, Avni Meseretçi'den, Kemal Aygiinden, sonra Nuri Bayar'dan. Avni Meseretçi, lstanbul'u, tzmir'i ve de Ankara'yı dalgalandıran bir kişiydi vaktiyle. Kimi zaman Londra'ya, Paris'e uzanırdı o dalga. Evi, sofrası, giyimi ve aşklarıyla çok özel bir kişi. Yeni Sabah ve Akşam'daki köşelerimde az yer almadı! Çiğdem Meseretçi'nin Londra'da öğrenciyken kraliçeyi selamlayan bir resmini anımsarım hâlâ. Sonra Hilton salonlarında güzel bir gelini. Şimdi üç delikanlı annesi. Geçende Mustafa Koç ile yan yana duruyorlar bir partide, yüzlerinde flaşlar parlıyor, oğlu annesine gülümsüyor, "Seni kız arkadaşım sandılar" diyor. Güzel kompliman değil mi? Baysan Bayar da oğullarından gözleri parlayarak söz eder her zaman. Nuri Bayar'ı yitirmenin acısı sürüyor, ama kimi kadınlar acıyı güzel taşıyor, yaşama sevincini soldurmamak için direniyorlar. Babası Kemal Aygün'ü gazeteciliğimin ilk yıllarında tanıdım, dostluğumuz sürdü sonuna dek. Ağaçlı'da kim Muşerref Hekimoğlu, Stockholm'de, kentin dışında denız kıyısındakı bir 'gemıev'de heykeltıraş llhan Koman ıle birlikte' Tarih, 7O'lı yıllar sesiz çocuklar için kurulan yurtla ilgili bir söyleşimiz hâlâ çınlar kulağımda. Çok ilginç şeyler anlattı, aklım duruverdi. Kimsesiz çocukları pazarlayan örgütleri, köprü altından Tophane hamamlarına, eşcinsellere uzanan yolu ilk kez Kemal Aygün'den öğrendim. Yine çocuklara dönelim ve Pembe Köşk aiIesinden söz edelim biraz. özden ve Metin Toker ile bir konserde buluştuk geçende. Polonyalı bir kemancıdan Brahms'ın konçertosunu dinledik. 1yi bir kemancı, çok da iyi çaldı, ama alkışlara hayli hafif, hatta ucuz yanıt verdi nedense! Müzikseverler düş kırıklığına uğradı. Konser arasında genç bir adam yaklaştı yanımıza, Giiçlii Toker'in arkadaşı bir doktor. Bir de oğlu var, onun adı da Güçlü. Derken başka bir doktor geldi, Prof. Dr. Metin özenci. özden Toker'e "Beni tanıdınız mı" diye sordu. tsmet lnönü'ye son günlerinde bakan doktorlardan biri Prof. özenci. özden Toker'den Paşa'nın imzalı fotoğrafını istiyor. lsmet tnönü, ölüm yolculuğunda bile ona özenle bakan genç doktorları unutmuyor, hepsine resimler imzalıyor yatağında. O genç doktor Ankara dışında görev almış uzun yıllar, şimdi Hacettepe kardiyoloji bölümünde. Oğlu Güçlü de üniversite sınavlarına hazırlanıyor. özden Toker mutlu gülümseyerek dinledi Güçlü'nün öyküsünü. Fotoğrafı bulup sahibine verecek ama Pembe Köşk'ün trafiğinde vakit bulacak mı bakalım? tnönü Vakfı boyutlanıyor giderek. Aralık ayının son haftasında önemli olaylar yaşanacak. Londra'da Mine Sunar'ın yaptığı heykel yerine oturacak artık. Pembe Köşk'ün karşısındaki park sahibini bekliyor. tnönü o parktan başkent Ankara'ya nasıl bakacak kimbilir! Çankaya'ya nasıl bakacak, dünü, bugünü, yarını nasıl düşünecek? Kulak verip duymak gerekir Inönü'yü.. Belki ünlü bir sözünü yine bize: "No comment" der, keser. Ya da Lozan'ı anımsatır! tnönü heykeli geçmişten geleceğe bir uyarı gibi tam zamanında yerine oturuyor. Çankaya tepesindeki tnönü heykeli başkent Ankara'da bir heykel döneminin de öncüsü oluyor bence. Cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki gibi. Başta Mural Karayalçın, SHP'li yerel yöneticiler başkentlilerin özlerhleri doğrultusunda bir kent oluşturmak amacındalar. Ikibinli yıllarda daha güzel bir başkentte yaşanacak. Altyapı çalışmalan sona erecek, ağaçlı yollar, bahçeler, parklarla başkent yeşerecek. Alanlarda güzel yontular yükselecek. O yontulardan biri tlhan Koman'ın. Eşiyle anlaşmaya varıldı, ama ne zaman biter, başkentte yerini alır ve ben görür müyüm bilmem. Ancak tlhan Koman'ı başkentte selamlamak insana coşku veriyor. 1970'li yıllarda Stockholm dışında, deniz kıyısında bir gemi evde söyleşimiz çınlıyor kulagımda. tlhan Koman artık dünyamızda değil, ama sanatçılar ölmüyor. Başkentin göbeğinde yeniden doğuyor yakında tlhan Koman. Başkentin başka alanlarında, parklarında da başka sanatçıların yontuları yer alacak. Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın başkenti yeşertmeye, yeşil alanları genişletmeye kesin kararlı. Belki de duydunuz, genelkurmaya ait kimi binalar, hatta Harb Okulu da kent dışına taşınacak. Yerine iki katlı bahçeli evler yapılacak. Bu konuda komutanlardan da anlayış ve destek görüyor Başkan Karayalçın. Dar görüşten, duygusallıktan uzak bir bakış. Harb Okulu'nun eğitim alanı giderek daralıyor. Kent dışına taşınması kaçınılmaz görünüyor. Bir Harb Okulu'nun ya da başka okulların yeri değil, öğretim üyeleri, eğitimi, yetiştirdiği kişiler önemli değil mi? Kimi zaman çok çelişik olaylar da yaşanmıyor mu? Okul döneminde geride bir kişi meslek dalında tırmanıyor birden, doruğa havalanıyor. Ya da tam tersi! Başka koşullar ağır basıyor, diyelim bir diplomatın çizgisinde bir duraklama oluyor, başka biri de çekirge gibi.. Son yıllarda çok yaşanıyor bu tür olaylar. Vaktiyle dışişlerinin koridoru vardı. Olaylar, kararlar orada yargılanır, koridorun onaylamadığı bir olay örneğin bir atama yerine oturmazdı sonunda. Dışişlerinin kamuoyunu yansıtırdı koridor. Balgat'taki binada koridor yok, ama bir veda partisinde bir söz, bir gözyaşı, buruk bir gülüş de koridordan bir esinti bence. Veda yemekleri kimi kadınların usta ellerini de çok güzel sergiliyor. O kadınlardan biri DİE Başkanı Orhan Giivenen'in eşi Selma Giivenen. Sofrasında resim gibi şiir gibi bir yaratıcılık var. DİE başkanının şairliğini biliyor musunuz? Şiir yaşamının bir bölümü belki de. Bağdat Büyükelçimiz Necati Utkan ve eşi onuruna verdikleri yemekte güzel dizelerle seslendi dostlarına. O gece çok şiirsel saatler yaşandı doğrusu. Acı tatlı anılara çağrışımlar yapan, meslekte birlikte geçen yıllanim de gözlerim yaşardı. Necati Utkan'ı Paris'e uğurlamamızı anımsadım. Ermeni teröristlerin kurşunlarına karşın gülümseyerek gitti görevine. Başkaları da öyle değil mi? ölüme şarkı söyleyerek gittiler. O günleri nasıl unuturuz! Oysa şimdi ne oluyor, dışişlerinin kan ve gözyaşıyla örülen duvarlarını yıkarak yeni bir yapılanmadan söz ediliyor, dışarıdan atamalardan, meslek dışı büyükelçilerden. Duvarların ötesine kulak vermeyi düşünmüyorlar nedense! D nn güzel birikimini yansıtan saatler. Elbet be
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle