Katalog

Mavı yolculuğun ılk adımı. Bodrum Lımanı J < *> L» Aydın • • Oenizli •Muğla Burt ur# • Isparta V?*'. O U** ır w)drun) r/' Antalya •z. <, i DtNİZ Mersıncık'te tekneden atlayıp denız dıbını seyretmenın tadı çıkarılır Bodrum'dan Marmarıse Kadar. Mavı Yolculuğu kuçuk Nllüfer Gözen BODRUM alikarnas Balıkçısı, Sabahattin Eyüboğlu, Azra Erhat ve arkadaşları, insandoğa ilişkisinin doruğuna, yıllar önce "Mavi Yolculuk"ta varmışlar. Inceleme, deneme yazıları ve öykülerinde, yaşadıklannı anlatıp bu ilişkinin güzelliğini önce çevrelerine, sonra ülkenin tümüne yaymışlar. Ulaşılması güç bu doğainsan beraberliğinin bilinçli olarak tadına vardıkları o günlerde, Mavi Yolculuğun bugünkü ticari konumuna ulaşacağını hiç düşünmüşler .niydi acaba? Balıkçı teknelenyle yapılan ilk gezilerin doğallığı, şimdilerde tümüyle kazanç amaçlı bir ticaret dalı haline gcldi. Tekneler, balıkçı teknesi özelliklerîni kaybedip, rahat yaşam bölunıleri, kamaraları, tuvaletleri, yemek salonları, kutuphaneleri, video ve televizyonları, nıu/ik setleri ile birer yüzer otel haline getirilmis\ Son rötuşların tamamlandığı mayıshaziran aylarında tekneler yavaş yavas suya inmiş, yeni bir sezonun sevinç ve heyecanını yaşıyordur. Her ne kadar ramazan ve enflasyonun etkisiyle yerli turistlerimiz güney sahillerimize heııü/ ınmedilerse de yabancılar şimdiden buraların tadını çıkarmaya başladılar. Bodrum limanında yolcular teknelerine yerleşirkerı, kaptan vegemiciler, tunı kumanya, içki ve buzu çoktan yerleştirmiş, misafirlerin "Hoşgeldiniz kokteyli"ni hazırlamakla nıeşgullcr. Tekne demir alıp limandan ayrılırken içkinin ve Bodrum havasının etkisi içinde dönııp arkaya bakıldığında, Saint John şövalyeleri'nin 1400 yıllarında yapmış oldukları Fransız, Ingili/ ve ttalyan kuleleriyle görkemli Bodrum Kalesi, buyüleyici bir şekilde tekneyi uğurlar. H Mavi yolcu (oplamaya çalıştığmda, sanki burası yolculuğun ilk uğrağı değilmiş gibi, nazlanmalar ba^lar; daha sonra görülecek güzelliklerden habersiz... Demir ikinci kez alındığında, tekne artık Gökova Körfezi'nin içlerine doğru burnunu çevirmiş ofur. Körfezin kuzey kıyılarında ilk görülen yer, türküsüyle ünlü Çökertme'dir. Insan koyun içinde gördüğü ilk evi "Acaba Halil'in mi? 1 diye merak ediyor. Adaçamı ve zeytin ağaçlanyla kaplı koy, uzun ve korunaklı bir sahile ulaşıyor. Bodrum'dan Ki Tekne demir atarken, hemen h imkânsız" bir doğainsan uy Çünkü Şehir Adalan'nda henüz arkeolojik kazılar başlamamış olsa da, zeytin ağaçları ve çalıların arasından tarih sanki fışkırmaktadır. Şehir Adalan'nın en büyuğü olan Saray Adası'nda dolaşırken ayağınıza takılan ve bir kılp kulpuna benzeyen parçanın yaşı, belki de 2000 civarında. Saray Adası'nın ilginç yerlerinden birisi de Kleopalra Plajı'dır. Efsaneye göre, Markus Antonius plajın kumlarını Kuzey Afrika'dan Kleopatra için getirmiş ve bu küçucük, tertemiz koy iki âşığın "banyosu" olmuş. Bu değerli kumların üzerinde guneşlenirken, elinde düdüğüyle çaresiz bir bekçi insanları kontrol etnıeye çalışır; çünkü kumdan bir avuç dahi almak yasaktır. Şehir Adalan'ndan demir alındığında yine yeşil ve mavinin inanılmaz uyumunu sergileyen Sögiil Limanı'na varılır; bu butünlüğün içinde, "asker disiplini" ile hizaya girmiş beyaz evler görülür. Her ne kadar sahipleri arasında tanınmış tstanbullular bulunuyorsa da, yerli halk, bu evleri "Ankaralılar Sitesi" diye nitelendirmektedir. Sabahattın Eyuboğlu. Azra Erhat ve arkadaşlarınm ılk Mavı Yolculuk teknelerı, "Hürrıyet" Gökova'da maviyeşil uyumu Gökova Körfezi'nin dibi olan Gökova Iskele'ye varmadan uğranması gereken bir yer de Akbük limanı. Sık ormanlarla kaplı yüksek dağların yamacındaki ovada yer alan Akbük, akvaryum gibi deniz suyu, kahve ve lokantasıyla şirin bir koy. Tekneyi demirleyip uygarlıktan bu kadar uzak görünen bu koyda inşasının nasıl tamamlanabildigini merak edeceğinİ7 o kuçücük lokantaya gittiğınizde, sizi tum fertleriyle bir aile karşılar. Tipik bir Turk köy evi havasında döşenmiş lokantada yemekleri anne pişiriyor, servis baba ve çocuklarda, bulaşık yine annede; sonradan öğreniyoruz ki, buranın sahibi bir Alman imiş! Gökova Körfezi'nin sonuna gelindiğinde, deniz ve karanın büyük bir uyum içinde, birbirlerini nasıl tamamladığı görülür. Mavi deniz, sanki yeşile dönüşmüş gibi, bir ova şeklinde içlere doğru uzanıyor. Körfez'in guney sahillerine geçildiğinde, teknedeki yolcular, olağanüstü doğa güzelliğinin sarhoşluğundan, zengin tarihi ellerinin altında hissedebilme sarhoşluğuna geçerler. Gokovd Iskeleden oncekı ılk lımaır Akbuk Ömre bedel limanlar Teknedekı İngiliz yolculara, "Sıra tngiliz Limanı'na geldi" deyince çoğunun yüzünde anlaşılmaz bir gurur okunur. Halbuki bu ad ile anılmasının tek nedeni, 1. Dünya Savaşı sırasında, tngiliz donanmasının bu koyda sakIanmaşı. Esas adı "Ç'anak" olan bu limanm dar girişinde, denizi ve göğü kaplarcasına yükselen çam ağaçları, berrak ve durgun deniz suyu, burasını adeta bir göl haline getirmiştir. Kaptan kendisine uygun bir demir yeri ararken birden nerden tanıdığınızı bir türlü çıkaramadığınız bir tekne görürsünüz. Teknenin İlk izlenim: Lacivertten turkuaza Ege'nın eşi bulunmaz laciveıtinden daha iıısan kendini alamadan, kaptan, dumeni Orak Adalan'na çevirip, akvaryuma benzeyen güzel bir koya girdiğinde, Mavi Yolcular, gördükleri berrak turkuaz rengi denize kendilerini bırakırlar, hayret ve haz içinde. Kaptan, "Yolumu? uzun..." deyip yolcuları denizden ingiliz Limanfnda denız dibı, ınsanı buyuler 16