23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Uksekokul öğrencılen de, "henüz hiçbir proesör ya da doçentten ders almadıklurım" öylüyor ve "Bir profesörden ders almak aca>a nasıl bir şey?" diye birbirlerine takılıyorar. Cumhuriyet Universitesi Mühendislik Facültesi gibi kimi fakültelerde tek bir profe.örle "idare" ediliyor. Bu üniversitelerde öğetim yükünun çok büyük bölümtı, öğretim /e araştırma görevlilerinin sırtında. Niğde Meslek Yüksekokulu'nda olduğu gibi tek bir öğretim üyesinin bulunmadığı yüksek öğretim kurumlan da var. Bu okullarda kimi meslek dersleri, meslek liselerinden gelen öğretmenlerle yürütülüyor. Tunceli ve Bingöl yuksekokul öğrencilerinin bu konudaki şikâyetlerinden söz ettiğimiz Fırat Universitesi dekanlarından Prof. Dr. Kemal Güçlü, "Yiiksekokullar için doktorasını yapmış öğretim elemanlarından çok, pratiğe yatkın (eknik öğretmenler daha iyidir" göruşunde. Kayseri'de Tıp Bayramı: Erciyes Universitesi öğretim üyeleri, 14 martta Tıp Bayramı'nı kutluyorlar. Bu tür kutlamaiar, taşradaki öğretim üyelerinin hemen hemen tek eğlence kaynağı. sek lisans yapmaları için diğer üniversitelere gönderiyor. Elazığ Üniversitesi'nde olduğu gibi araştırma görevlisi yatırımı yapan üniversiteler de var. Rektör Prof. Dr. Arif Çağlar, "Başanlı öğrencilerden 135'ini seçtik. Bu ögrenciler için haftada sekizer saat lngilizce kursu veriyonız. Isterlcrse yaz aylarında bu kursları daha da yoğunlaştıracagız. Araştırma gdrevlisi yatırımı yapıyoruz" diyor. Lojman komşuluklan Taşra üniversitelerinin rektörleri, öğretim uyesini çekebilmek ve ellerinde tutabilmek için büyük çaba harcıyorlar. Ancak tüm bu çabaya karşın sorun çözulebilmiş değil. Söz konusu üniversitelerin bulunduğu kentler, yeterli sosyal ve kültürel olanaklara sahip değil. örneğin sinema için, kısaca "yok" denebilir. Tiyatronun varlığı, ayda bir gelen devlet tiyatrosu gezici ekipleriyle hatırlanıyor. lstanbul'da Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Erciyes Universitesi'ne giden Dr. Sefa Aloğlu, Kayseri'deki yaşamına ilişkin olarak şunları anlatıyor: "Sosyal yaşantımda duyduğum çok eksiklik var. Burada dar bir çevreye girdik. Eşimlc gidcbileceğim uygun bir yer var mı bilmiyorum. Kaldıgım daircye yakıtıyla birlikte ayda 70 bin lira oduyorum. Buna karşılık aylığım 175 bin lira. Kşinı çalışmıyor. (ieçiniyoru/. Tabii annem babamdan erzak yardımı alarak." Bir taşra universitesi öğretim üyesinin yaşamını Fırat Universitesi dekanlarından Prof. Dr. Mesut Ayan şöyle özetliyor: "Sosyal hayatımız üniversitenin düzenlediği sempo/yumlar, toplantılar, bir de valiliğin kolordunun düzenlediği toplantılardan ibaret." "Misafir" öğretim üyeleri öğretim üyesi açığını giderebilmek için uygulanan bir formül de, YÖK öncesinin çok eleştirilen "uçan profesörleri"ne pek benzeyen "misafir" öğretim üyeleri. Büyük şehir üniversiteleri, taşra üniversitelerine misafir öğretim üyesi yolluyor. Ders programları, misafir öğretim Üyesinin geliş tarihine göre ayarlanıyor. Cumhuriyet Universitesi Rektörü Prof. Dr. Muvaffak Akman, "Bos geçen dersimiz yok. Her yarıyıl, destekleyici üntversitelcrimiz Dokuz Eylül, Ege ve Hacettepe'den bize on doçent ve profesör geliyor" diyor. 100. Yıl Universitesi dekanlarından Prof. Dr. Bi Antalya Universitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mete Saveren, oğlunu ziyaret için Elazığ'a gidip gelirken, kendini Fırat Universitesi'nin beyin cerrahisi kürsüsünde buluvermiş. rol Emil, aynı konuda şunları söylüyor: "Eski TUrk edebiyatı, Tiırk halk edebiyatı dersleri ile biyoloji ve matematik derslerinin bir bölümii boş geçiyor. Ataturk, Fırat vc Ege Universitelerinden bckledigimi/. hocalar bu sorunu çözecek. Tabii bu hocalar kısa süreler için geliyor ve dersleri yoğun isliyorlar." Aynı üniversitenin rektörü Prof. Dr. Nihat Bayşu, "Bazen bekledigimiz hoca zamanında gelmeyebiliyor. O zaman program düzenlcmesi yapıyoruz. Sorunu ders deplasmanı ile çözüyoruz" şeklinde konuşurken, dekanlardan Prof. Dr. Ahmet Gürcan, "Biz fakültenin hocaları bir buçuk ay yogun ders vcrdik. Misafir hocalar du geldiğinde, kendi derslerini yoğun olarak verecekler" diyor. Antalya'dan Elazığ'a Fırat Üniversitesi'ne ders vermeye gelen Akdeniz Universitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mete Saveren de şunları anlatıyor: "Oğlum burada tıp öğrencisi. /iyarete gelmiştim. Üniversite ders verme konusunda yardım istedi. Bir haftalığına geldim. Beyin cerrahisi konusunda giinde beşer saatlen toplaın 25 saatlik ders veriyorum. Sürekli ders verdiğimden öğrencilerin diizeylerini tartacak durumum yok." Fırat Universitesi'ndeki öğretim üyelerinin eşleri tarafından kurulan "Kadınlar Kolu", yoksul üniversite öğrencilerine burs olanakları sağlıyor. Fırat Universitesi Kadınlar Kolu, başkanları Yar. Doç. Perihan Çağlar ile (soldan dördüncü) birlikte toplantı halinde... Fırat Universitesi dekanlarından Prof. Dr. Mesut Ayan, "Sosyal hayatımız, üniversitenin düzenlediği sempozyumlardan, bir de valiliğin,kolordunun tertiplediği toplantılardan ibaret," diyor. Mesut Ayan'ın sözünü ettiği sempozyumların öncesi ve sonrası kokteyller veriliy r. 14 mart tıp bayramlarında olduğu gibi balolar veriliyor. Bu balolarda arabesk şarkılarla "slow" dans yapılıyor, arabesk oyun havalarıyla oynanıyor ve dansöz oynatılıyor. Erciyes Universitesi dekanlarından Doç. Dr. Cengiz Seder, Kayseri'ye nasıl alıştığmı anlatırken, "Buraya ilk geldigimde yavaş yavaş ev ziyaretlerine başladık. Kimi ev ziyaretlerinde tokalaşmak için uzatbğım elim boşlukia kalıyordu. Şimdi alıştım, tedbirli davranıyorum" diyor. Taşra üniversitelerindeki en karakteristik sosyal yaşam, lojman komşulukları ve lojmanlararası çaylı pastalı ev ziyaretleri. öğretim üyesi eşlerinin çeşitli etkinlikler duzenledikleri de görulüyor. öğretim üyesi eşlerinin kurduğu Fırat Universitesi Kadınlar Kolu'nun başkanlığını, rektör eşi ve öğretim üyesi Yardımcı Doç. Perihan Çağlar yapıyor. Çağlar, "Çeşitli sosyal kültürel faaliyetler duzenliyoruz. Bu çalı>malar sırasında toplanaıı paraları da yoksul üniversite öğrencilerine burs olarak veriyoruz" diyor. Taşra üniversiteleri, büyük şehir üniversitelerinin "akademik sorunlan"nın çok ötesinde zorluklarla boğuşurken, öğretim üyeleri için de "mesai saatleri dışındaki yaşam", belli başlı kentlerimizdeki "akademik çevreler"in yaşam tarzından oldukça farkı. D Öğretim üyesi yatırımı Taşra üniversitelerinin öğretim üyesi açığını giderebilmek için geliştirilen bir başka formül de geleceğe yönelik. Her üniversite, araştırma görevlilerinin bir bölümunü, maaşlarını kendileri ödeyerek doktora ve yük Bir "uçan pjofesör": Antalya Universitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mete Saveren, Selçuk Universitesi'nin Niğde'deki Meslek Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi olarak çalışan Zubeyir Turan'ın geceleri, bu "bekar odası'nda geçiyor. 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle