Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KOMİTESİ İKİNCİ « tKDN » ~ (I •• . ^ " "*• * ^ ~ •** "ıı * * > M Laiklik ve İslam Konferansı Türkiye, islam Konferansı çalışmalanna "tam üye" olarak katılmakla birlikte, örgutün statüsünü onaylamadığı için hukuken "tam üyelik" sıfatını kazanmış değil. > ' 4ON OF THE STANDING COAAMITTİE COMMERCIAL COOPERATION OF TH 3N OF THE ISLAMIC CONFERENCE fCONOMtQl> •N OL İ A C SECOND /VWISTFWAlCONFERtNCE ON FOOO SKUÖTY A N Ö AGkîCULTURAL DEVELOPMENT OF THE OtC I Turkiye, Islam Konferansı örgıitü'nün bav alt kunduşlanna, yakın bir uunana kadar, mesafeli bir biçbnde yaklasmaktaydı. Bu gelenek Uk kez özal hukümeti ile bozuldu. Cumhurbaşkam Kenan Evren, 1984 tslam ZirvesTnde, örgütün "Ekonomik ve Tlcari Danışma Konseyi"ne Baskan seçildL (Fotoğraf: ENDER ERKEK) tslam Konferansı'nda Türkiye Islam Konferansı toplantılanna 1975'e kadar büyükelçilik ya da müşteşarlık düzeyinde katılan Türkiye, 1984 yılındaki 4. Zirve'den itibaren toplantılara Cumhurbaşkanlığı seviyesinde katılmaya başladu SEDAT ERGİN • Ankara slam Konferansı'nın kuruluş yıllarında Türkiye, bu örgüt karşısında mesafeli bır politika izlemekteydi. Islam Konferansı'nın ılk toplantısının yapıldığı 1968'den 1975'e kadar geçen süreye baktığımızda, Türkiye'nin katılım düzeyinı duşük tuttuğunu ve bu toplantılara bakan göndermediğini görüyoruz. Türkiye, toplantılarda genellikle büyükelçi ya da müsteşar düzeyinde temsil edilmiştir, Türkiye'nin İslam Konferansı'na soğuk bakmasının başlıca nedenini, bu kuruluşun "tslami dokusu" oluşturmaktaydı. tslam Konferansı'yla yakın bir işbirliğinin Türkiye Cumhuriyeti'nin laıklik ilkesiyle bağdaşmayacağı düşünülmüştur. Bu dönem, Türkiye'nin dış ilişkilerinde Batının tartışılmaz bir agırlığının bulunduğu, dış politikada Ortadoğu boyutunun henüz belırginleşmediği yıllara rastlamaktadır. Ayrıca Türkiye, AET ile ilişkilerının seyrınden memnundur ve henüz Ortadoğu pazarlarına açılma ihtiyacını duymuş değildir. ^ hükümetlerini uluslararası destek beklentisi için Islam Konferansı'na yönelmeye itmiştir. Bu sırada, petrol krizinin Türk ekonomisine getirdiği yüklü fatura, Ankara'nın gözlerini petrol üreticısi zengin Arap ülkelerine çevirmesine yol açmıştır. Bu arada, tslam Konferansı'nın dinsel amaçlı olmaktan çok, kültür ve yazgı birliği temelı üzerinde biçimlenen bir örgüt olduğu anlaşılmış, bu kuruluşla yakınlaşmanın Türkiye Cumhuriyeti'nin laik kimliğine zarar vermeyeceği eğilimi güçlenmiştir. Sonuçta, Türkiye 1975 yılında tslam Konferansı toplantılanna katılım düzeyini yükseltmiş ve bu tarihten sonraki toplantılara bakan düzeyinde temsilci göndermeye başlamıstır. Ilımlı ama etkin I Türkiye'nin tslam Konferansı'na açılma süreci 12 Eylül Harekâtı'ndan sonra daha da belirginleşmiştir. Avrupa ile ilişkilerdc başgösteren soğukluk, MGK yönetimıni dış politikada yeni ağırlıklar aramaya itmış, tsrail ile ılışkilerın ikinci kâtip düzeyıne düşürülmesiyle birlikte Türkiye daha aktif bır Ortadoğu politikası izlemeye başlamıstır. Dış politikadakı bu açılım, ekonomik alanda da Ortadoğu pazarlarına yönelme siyaseti ile koşut gitmıştır Söz konusu eğilimler, tslam Konferansı'nı TUrkiye için öncelikli forumlardan biri haline getirmiştir. Türkiye'nin tslam Konferansı karşısındaki mesafeli tutumundaki değişimin 1974'teki Kıbrıs Barış Harekâtı ve aynı yıl patlak veren petrol krizi ile birlikte ortaya çıkması anlamlıdır. Kıbrıs'a müdahalenin Türkiye'nin dış dünyayla ilişkilerine getirdiğı sıkıntılar, Türk Türkiye'nin tslam Konferansı toplantılanna katılım düzeyini bir aşama daha yükseltUzun bir süre Islam Konferansı'nın mümkün mesi ve ilk kez bir zirve toplantısına Başbaolduğu kadar uzağında kalmayı tercih eden kan düzeyinde katılması bu dönemde gerçekTürkiye'nin 1976 yılında yapılan Dışişleri Ba leşmıştir. 1981 yılında Suudi Arabistan'ın Taıf kanları Toplantısı'na lstanbul'da evsahiplıği kentinde yapılan Islam Zirvesi'ne dönemın yapması, bu değışımın çarpıcı bır göster Başbakanı BUIend Ulusu katılmıştır. 1984 yılında Fas'ta yapılan Dördüncü tslam Zirvesi'ngesidır. de ise katılım düzeyi bakımından bir adım Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Kıb daha atılmış, Türkiye ılk kez Cumhurbaşkarıs konusunda yapılan oylamalarda genellik nı düzeyinde temsil edilmiştir. Bu toplantıda le yalnız kalan Turkiye, bu tarihten sonra ço Cumhurbaşkam Kenan Evrcn'in Ekonomik ve ğunluğunu Bağlantısız ülkelerın oluşturduğu Ticari Danışma Konseyı'nin (tSEDAK) başIslam Konferansı forumunda destek arama kanlığına getirilmesı, Türkiye'nin tslam Konya çıkmış ve bellı ölçülerde bu desteğı bula feransı içinde kazandığı ağırlığı gösteren bir bılmıştir de. Nitekım, Turkiye kendi göruşle örnek olmuştur rı doğrultusundaki karar tasanlannı Islam Türkiye'nin tslam Konferansı içindeki davKonferansı'nda rahatlıkla geçirebilmiştır ranışlarına bakıldığında, çoğunluğunu Arap slam Konferansı Yasası, 1972 mart ayında Cıdde'de toplanan Uçuncu Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda kabul edıldi Yasa, Islam Konferansı'nın dayandığı ılkelerı yapısını ve çalışma duzenını belırlıyor Turkiye, sözu geçen yasayı aradan 14 yıl geçtığı halde onaylamış değıl Bunun nedenı ıse, Islam Konferansı Orgutu Yasası'mn Turkiye Cumhurıyetı Anayasası'nın ozellıkle laıklığe ılışkın hukumlerıne ters duşuyor olması Buna karşılık, 1976 yılında dönemın MC hukumetı, lstanbul'da yapılan Dışişleri Bakanları toplantısında koalısyon ortağı MSP nın baskısıyla "anayasa hukumlarini saklı tutmak kaydıyla" örgut yasasını onavlayacağı yolunda Islam Konferansı'na bır vaatte bulunmuştu. Nitekım, MC hukumetı bu amaçla bır yasa tasarısı hazırlayarak TBMMye sunmuş, ancaK bu tasarı ılgılı komısyonlarda hasıraltı edılınce bır turlu genel kurula ınememış ve 1977'dekı erken seçımler nedemyle kaduk olmuştu Ardından hıçbır hukumet islam Konferansı statusunun T8MM tarafından onayianması konusunda yenı bır ınısıyatıf ustlenmedı Türkiye'nin Islam Konferansı'nda "tam üya" statüsünü kazanabılmesı ıçın bu yonde bır yasa tasanstnın TBMM'den geçmesı hukuken zorunlu goruluyor Hukuksal dayanak bulunmadığı ıçın Türkiye'nin örgutun çalışmalanna katılım düzeyi ancak "gbzlcmcl" olarak nıtelendırılebılır Ancak, tum Islam ulkelennın gosterdıklerı anlayış sonucu Turkiye konferansta fıılen "tam üye " olarak kabul goruyor islam Konferansı'nda Suudı Arabıstan gıbı muhafazakâr Korfez ulkelennın gırışımıyle şerıat hukumlerıne dayanan çok sayıda karar kabul edılmış bulunuyor Türkiye, ozellıkle şerıat hukumlerı nedemyle islam Konferansı toplantılannda alınan kararlann tumune sonradan genel bır çekınce koyuyor Bu çekıncede, Turkiye kabul edılen kararlara anayasa hukumlerı ve dış polıtıkasının gereklerı çerçevesınde katılabileceğını belırtıyor Turkiye, genel çekıncesmın yanı sıra örgutun ozellıkle şerıat duzenıni hedefleyen bazı alt kuruluşlafina yakın bır zamana kadar mesafeli bır şekılde yaklaşmaktaydı Bunlar arasında Islam Konferansı Eğıtım ve Kultur Bakanları toplantılanna bu çekınce nedemyle alt duzeyde temsilci göndermekteydı Bu gelenek ılk kez Özal hukumetı ile bozuldu ve Başbakan Turgut Özal, bu alt kuruluşun toplantısına ılk kez bakan düzeyinde bir temsilci gönderdı 1985 yılında Pakıstan'da yapılan bu toplantıda Turkıye'yı o tarıhte Mılh Eğıtım Bakanı olan Vehbl Dlnçerler temsil ettı Dınçerler'ın Pakıstan'a gıdışı özal kabınesı ıçınde "çatlak" yarattı Dışişleri Bakanı Vahlt Halafoğlu, Dinçerler'ın bu toplantıya katılmasını engellemek ıçın devreye gırdıyse de, sözunu geçıremedı ve Özal'ın yeşıl ışığıyla Dınçerler Pakıstan'ın yolunu tuttu ~ ların oluşturduğu bu forumda, Arap olmayan tslam ülkeleriyle karşı bir ağırlık oluşıurmaya çalıştığı gözleniyor. Bu çerçevede, Türkiye'nin Endonezya ve Malezya gibi laık ülkelerle yakın bir işbirliğı yaparak, Suudi Arabıstan gıbi Körfez ülkelerınin şerıat doğrultusunda geçırmeye çalıştıkları kararlan dengelemeye çalışan bir politika izlediğı dikkat çekıyor. Türkiye, tslam Konferansı içinde Araplararası anlaşmazlıkların dışında kalmakla birlikte ağırhğını genellikle ılımlı kanadın yanında koyuyor. Nitekım, 1984 Fas Zırvesı'nde Mısır'ın yeniden üyeliğe kabulunde Türkiye'nin o>nadığı aktıf rol, bu tutumuna örnek bir olay olarak gösterilebilir. D 10