Katalog

Ciddiye alınacak bir küfürbaz Fransızların "altın kalpli", ama kaba dilli güldürü ustası Coluche'ün, yaşamında hiçbir şeyi ciddiye almadığını söylemek haksızlık olurdu. Derleyen: Coluche şeyleri deşmek artık ne hl/e ne ona bir sey kazandınr. Bunları zamana bırakalım ve unutulup gitsin." Ve "anti aynasız", "salopetli fırlama" Coluche 198081 cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koyuyordu. önceleri "şaka" olarak algılanan bu eylem, kısa sürede politik çevreleri rahatsız etmeye başlıyor, hatta korkutuyordu. 1980 kasım ayında yüzde 6'lık oy potansiyeli saptanan Coluche, aralık ayı başında bu oranı yüzde 12'ye, aynı ayın ortaların alır olması, diğer adaylann canını sıkmaya başlamıştı. Ancak Coluche, cumhurbaşkanhğı adaylarının korktukları kadar büyük bir "tehlike" oluşturmuyor ve "serbest ivmeli duşiis" yaşayarak küsüyor ve köşesine çekiliyordu. Bu arada Mitterrand'a tam destek veriyor, ama bir yazısında da "Içinde bulundugumuz politika bokunu karışlırmak isledim, ne var ki kokusıına dayanamıyorum" demeden de edemiyordu. Coluche'ün "sanatını" en iyi yaptığı, ken UYGAR EREMEKTAR F Michel Colucci klmdi? Coluche (Michel Colucci), 28 Ekim 1944'te Paris'in kenar mahallelerinden birinde MontRouge'da doğdu. italyan göçmeni bir ailenin çocuğu olan Coluche, posta idaresinden fabrika işçiliğine kadar çeşitli işlerde çalıstıktan sonra Romaln Boutellle /7e, "kendilerlne özgü bir mekin" arayışına çıktı. Böylece doğan kahve tiyatrosu Cafâ de la Gare, 1968 yılında açıldı. Bundan sonra hızla "alıp yürüyen" Coluche, plaklar çıkardı, filmlerde rol aldı, film yönetmenliği, senaryo yazarlığı yaptı. Sonra "mlkrofonun başma" geçen Coluche 197086 yılları arasında Fransa'da bir anlamda "Coluche akımı" yarattı. 1980'de cumhurbaşkanlığına adaylığını koyarak siyası çevreleri birbirine katan Coluche, Gönül Lokantalan ile binlerce kişinin karnını bedava doyurdu. S.O.S. Irkçıhk örgütü ile Fransa'dakl yabancı ışçılerin ve göçmenlerln haklannı savundu. Coluche bir motosiklet delisiydi. Son derece pahalı motosikletlerden oluşan bir koleksiyonu vardı ve Moto 1 dergisi için deneme pilotluğu yapıyordu. „ disini en rahat hisseftiği yer ise radyoydu. Hele zor duruma düşmüş radyoları kurtarmakta üstüne yoktu. Ancak ne zaman Coluche'ün programı yayımlanmaya başlasa, yöneticilerin bulunduğu bir Ust katta hava birden soğuyor, "kimileri" soğuk terler dökmeye başlıyorlardı. Oysa o, öylesine rahattı ki, dönemin cumhurbaşkanı Giscard d'Estaing ile konuşurken yoğun bir şekilde argo kullanıyor, repertuarının derinliklerine iniyordu. Daha 1978'de, tiyatrolara gişe rekorları kırdıran "demokratik rejim soytarısı", Europe I radyosu monotonluktan çıkmak için atılım planladığında, ilk başvurulan kişi oluyor ve Coluche çok seveceği mikrofonun arkasında yerini alıyordu. Tümüyle yeni bir "tür" yaratan sanatçı, dinleyicileriyle tek yönlü diyaloglar kuruyor, bir anlamda diskjokeylik yapıyordu. lı, homo" dcdıği için 2 ay hapis cezasına çarptınlıyordu. Daha sonra mahkemesi yapılırken özür diliyor, ancak yine de "bir daha yapıp yapmayacagından emin olmadıgını da" söylerneden edemiyordu. Ona göre bütün polisler "homo"ydu. Çünkü polis "asırı sagdan" toplamaydı. Bu da "normal"di çünkü "hükiimet olan sag, onlan sagcı nltelikleri için toplamıs"tı. Kendisini tam bir "anti aynasız" olarak lanse eden Coluche, ödenmemiş otel hesaplan, her yerde çıkardığı kavgalarla "anti aynasız'Mığını yeterince kanıtlıyordu. "Bunlar sizin bildikleriniz, gazetelerin yazdıkları. Bir de bilmedikleriniz var" diyordu yüksek düzeyde görevli bir emniyet görevlisi; "Ama Coluche öldii... Onu rahat bırakalım. Bazı da da yuzde 16'ya çıkanyordu. Bu, seçımlerde Coluche'ün Fransa Komünist Partisi Genel Başkanı George Marchais'den daha fazla, Jacques Chirac ya da Françoi.s Mitterrand kadar oy toplayabileceği anlamına geliyordu. Ve Coluche basın toplantıları düzenliyordu: "Işl sonuna kadar götürecegim. Her seyin içine edecegim. Fransa ikiye böliinmüstü, ben dörde katlamak istiyonım. öyle adamlar var ki. slyasi partiler hiçbir zaman onların temsüciligini üstlenmek istemezier. Mesela homoseksiiellcr, laksi şoförleri, kuaförler, çiftçiler... Bunlara azınlık diyorlar. Ben de azınlıgın temsilclsiylm. Ama uç uca biriestirilmiş azınlık, çoğunluk demektir." Coluche'ün adaylığının gitgide ciddi bir hal Sanatının temelini "dolduruşa getirmeye" dayayan Coluche, spor tarihinde "en acı giin" olarak yer alan Belçika'da 40 kişinin ölümüyle sonuçlanan Heysel Stadı faciasından sonra "40 salak daha öldu" diye yorum yapıyordu. Ancak Coluche'ün salak tanımı insanlık kavramıyla bağdaşan bir tanımdı: "Sözünii ettigim salaklığı ben kendfmde hissediyonım. Yani salaklıktan so/ ederken aslında kendimden söz ediyorum." "Coluche, krallıklann olmadığı bir dönemde kralın soytansı görevini yapan biriydi" diyor Fransız gazeteci Pierre Billard; "Cumhuriyetlerin yaşandıgı bir donemde de cumhuriyet soytansı oldu. Her çagın kendisine özgü bir soytansı oldugu kesin." ransa'da AlpesMaritimes diye adlandırılan bölge... Akşam 5 suları... Karayolunda, virajın hemen bitiminde 38 tonluk bir kamyon manevra yapıyor... Az sonra olacaklardan habersiz... Ve bir motosiklet... Honda 1100.. Viraj... Vedemirin demire çarptığı, yamyassı ettiği, metalik, acı bir ses... Kanlar, yerde yatan bir ceset, darmadağın olmuş bir motosiklet ve neler olduğunu bir türlu anlayamayan, şaşkın kamyon şoförü... GüldürU ustası, cumhurbaşkanı adayı, S.O.S. Irkçıhk akımının babası, Gönül Lokantaları'nın kurucusu "salopetli fıriama" Coluche'Un "salak gibi sevdigi" motosikletinin Uzerinde ölüşünü herkes yine her zamanki şakalarından biri sandı. Oysa41 yaşındaki Italyan asıllı Coluche (Michel Colucci), kendisi için "kara mizahlı" sayfalar hazırlattınyordu gazete ve dergilere... Coluche deyince ilk akla gelen küfür oluyordu. Her zaman, her yerde kesinlikle çekinmeden küfürü "güldürü sanatının önerali bir parçası" olarak kullanan sanatçı, en ağza alınmadık lafları naklen televizyon yayınlarında, radyo programlarında çekinmeden söylüyordu. "L'Express"te yayımlanan bir söyleşisinde bunun nedenini şöyle açıkhyordu: "Kabalık ve fırlamalık sadeliğin sllahlandır. Benim için de, giilünç olması gereken once sade olmalıdır; çünkü sadelik, yalnızca güldürerek, çok karmaşık şeyler uretmeye yarar." Cumhurbaşkanhğı seçimlerine adaylığını koyan Coluche'ün davranışiy önceleri "şaka" olarak algılandı. Ancak bir süre sonra bu eylem, siyasetçileri rahatsız eder oldu. Bu doğrultuda "Coluche sanatı"nın tanırru da şöyleydi: "Kabalık sanatın en küçük ortak bölenidir ve gerek skecin gerekse tiirlii oyunlann iskeletidir." Hiç kimse Coluche gibi konuşamıyordu, ama Coluche herkes gibi konuşuyordu. Halktan aldıklarıyla da büyük ölçüde halkın içine giriyordu. Ayrıca diğer mizahçılara da konu oluyordu. Karikatürist Reiser, Coluche'ü çizgi bandına kahraman yaparak "Igrenç Şişko" çizmeye başlıyordu. Coluche'Un "sıçırgan, bok torbası, salak, homo" sözcüklerinden oluşan repertuan, her zaman her şeyinde "basdeyisi"ydi. "Her şeyi halktan aldım" diyordu. Ama "halktan aldıklan" birçok kez başını belaya sokuyordu. örneğin bir polis memuruna "bok çuva 15