Katalog

Moda dünyası, 1960'ların klasik anlayışıyla modern bir estetiği birleştirme peşinde.... Beli ince, boyu uzun gösteren vatkadan vazgeçilmiyor: Türk kadını için bir kazanç... Tayyörlerde eskiye dönülüyor: 196O'lı yılların çizgileri... Kumaş desenlerinde puantiye çok moda... Renklerde sarı, turuncu, mavi ve yeşilin parlak tonları ön planda. Takılar iri, kolyeler inci... Bir abiyt glysi: BEYMEN kolleksiyonu. Cenellikle tpegin kullamldığı gece kıyafetlerlnde, siyah, beyaı, gri ve kırmızı renkler hâkim. Metal, taf ve incilerden oluşan gece lakıları önemli bir 19)0 ytllc yuvarlak Giderek hırçınlaşan bir dünyada yaşıyoruz. Şu ya da bu alanda nostaljık "geriye bakışlar", "geçmiş zaman ola ki" dıyebileceğimiz dönemlerin estetiğine hayran kalrnak, belkı de hep bu yüzden. Bu yılın modasında da böyle bir olgu hemen göze batı yor. örneğin, dünyanın en önemli moda merkezlerinden biri olan l ondra'da, kadın modasında genel eğilim, kadınlığı vurgulamaktan çok şiirselleştirmeyi ya da masallaştırmayı öne çıkarmak. Ingiliz modacılarının bu yaklaşımından Paris modası da etkilenmedi degil! Uzun lafın kısası, bu yılın bahar vc yaz modasında, tüm moda merke7İerinde, "klasiği modernleştirme" akımı, giyimin her alanına damgasını vuruyor. Giyim tarihi, bugüne dek yaşamadığı bir renk cümbüşü, bir baştan çıkarıcılık içine girmeye hazırlanıyor 1986 yazına... Canlı renkler, pastel tonlar ile bütünleşirken donuk kirliler parlaklarla eşleşiyor... tlkbaharın yaza uzantısında, yer ve zamana göre kişisel istekler çiziyor yönünü... Bir başka deyışle ''yoklar" yok oluyor bu dönemde. Temel ozellik, basıtlık. Karışıkhklara, karmaşıklıklara, "etki yaratmak için" etkılere elveda. Bu basitliği sağlayan da, yetenek denen şeyin ta kendisi. Yeteneksizliğe değil, yeteneğe dayalı bir ba&itlik bu: Gunlük yaşantımızı kolaylaştıran, iyi duşünülmüş, kibar bir modernliği temsil eden, herkese kolayca uyabılecek bir doğallığı öngören bir basitlik... Kısaca "modernklasik". dönuş mü var" sorularını kafalarda canlar\^ınrken, Chanel b lar da varlıklarını sürdürüyor. Zarif, derin veya kısa yırtm lar, giyim yerinegöre, kadının bcden çizgilerini vurgulayacak telikte. tnce bir zevki yansıtan pliler veya bu görüntünıin uz. tısı büzguler "modernklasik" anlayışının bir devamı olarak liriyor bu yaz. Ancak olay ne burada başlıyor ne de burada l buluyor Çünkü klasik, dönem dönem kendini beğendirmesı tekrarlaması ile tanımlanan sonsuz bir olgu... Yttnlü, pamuklu, keten Klasİk devrede Blazerler, genişlemiş omuzlar ve kollardaki yumuşak yuvarlaklıklarla yeni bir görünüm içinde önem kazanırken "modernklasik" kavramının başlıca unsuru olarak göze çarpıyor. Basene oturmuş dar eteklerin diz boyunun hemen ustünde bitişi, bir bölümünün ise daha kısa görünıüsü, "Acaba mini eteğe llk başlarda, kimyanın giysiye günümüzde olduğu kadar kin olmadığı devirlerde, doğal elyaflardı kullanılan malzemt Yün, ipek, pamuk ve keten gıbi. Sonra sentctıklcr gcldi. Sı elyaftan oluşmuş kumaşlar hâkim oldu giyim dünyasına. D ken "modernklasik'Me birlikte yine doğaya o güzelım yünlc pamuklara, ketenlere dönüyoruz. Coşku ve mutlulukla, ten sındaki hoşnutlukla... 1986 yazında, kadının giyiminde çok önemli bir yer tutan I ten, çizgili ya da kareli dokunmuş. Bu lür ketenle düşünülm koleksiyonlarda, geniş omuzlu giysilerde genel çizgı aşağı dc ru daralıyor. Yaz koleksıyonundakı ketenin tonları, ilkbahi oranla dah canlı: Siyah, beyaz, kırmızı ve yeşil. Renklerin I araya getirilişi ise oldukça cesur. Siyahın beyazla birleştirilrt sinin yanı sıra, saks rengi yeşil ile, siyah bakır rengiyle birleşti lebiliyor. 16