22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

15 ENERJİ kullanılan tüm sektörlerde kullanılmaktadır. Hatta önümüzdeki yıllarda doğalgaz yerine tümüyle biyogaz kullanımı planlanmaktadır. Sanayisi çok güçlü olan bu ülkelerin bile enerji tarımına verdiği önem göz ardı edilmemelidir. Çünkü bilinmelidir ki enerji olmadan sanayi de bir işe yaramayacaktır. Brezilya’da yaygın olarak şeker kamışı tarımı yapılmaktadır. Ayrıca son yıllarda biyodizel üretimi için soya ve yerfıstığı ekimleri hızla yaygınlaşmaktadır. Diğer yandan tropikal bölgelerde yaygın olan şeker kamışı tarımının yerine şeker pancarı tarımının yapılması gündemdedir. AB’de biyoyakıt seçiciliği Bütün bunların yanı sıra AB yüksek biyoçeşitlilik değerine sahip olan ve yüksek karbon stokuna sahip alanlardan elde edilen biyoyakıtları, biyoyakıt kategorisine almamaktadır. Ayrıca fosil yakıtlarla karşılaştırıldığında en az yüzde 35 sera gazı tasarrufu gerçekleştiren biyoyakıtları, gerçek biyoyakıt olarak değerlendirmektedir. Bu kriter, hem yurtiçi üretimde hem de ithalatta uygulanmaktadır. Enerji tarımı yapılan alan aslında biyoyakıt hammaddesi üretmek için gerekli alan olarak düşünülmemelidir. AB Komisyonu tarafından yapılan analizlere göre “gerçek” arazi kullanımı hesaplanandan daha düşüktür. Çünkü biyoyakıt hammaddesi üretiminin yan ürünleri olan yem, hayvancılık için değerli bir girdidir ve tek başına üretildiğinde belli bir alana ihtiyaç duyulacaktır. AB’de 3 Eylül 2008’de yayımlanan rapora göre biyoyakıt üretiminde su, toprak ve havanın korunması gibi diğer çevresel ve sosyal etmenlerin yanı sıra çocuk işçi çalıştırılmaması ve insan haklarına saygı gösterilmesi şartlarının aranacağı, bu şartların bağlayıcı özelliği bulunmamakla birlikte biyoyakıt üreticilerinin bu konularda bilgi paylaşımlarının zorunlu hale getirileceği bildirilmektedir. Ayrıca bu durumun uzun vadede “Biyoyakıt sertifika planı” altında resmileştirileceği açıklanmıştır. Avrupa Komisyonu tarafında konuyla ilgili olarak her iki yılda bir biyoyakıtların arazi kullanımı ve gıda fiyatları üzerindeki dolaylı etkilerine ilişkin rapor hazırlanarak gerekli görüldüğü durumlarda düzeltmeler yapılacaktır. Çin’de biyoyakıt kullanımı Çin Tarım Bakanlığı’nın açıklamalarına göre Çin’de 2007 yılında benzin tüketiminin yüzde 20’si biyoetanolden karşılanmıştır. Çinliler biyoyakıt üretiminde mısır kullanmaktadırlar. Çünkü Çin, cassava ve sorgum gibi gıda dışı ürünlerin tarımsal üretim teknolojilerinden ve büyük ölçekli üretim tesislerinden henüz yoksundur. Bununla birlikte Çin hükümeti çiftçilerin yüksek verimli çeşit kullanmaları ve daha fazla mekanizasyon kullanılarak modern tarım tekniklerinin uygulanmasına destek vererek enerji tarımını gündemde tutmaktadır. Çin Tarım Bakanlığı’nın açıklamalarına göre 2006 yılında 144 milyon ton olan mısır üretiminin 2010 yılında 150 milyon tonun üzerine çıkartılması ve mısır üretimi için 26.8 milyon ha alanın (Türkiye’nin ekilen arazisinden daha büyük) kullanımı hedeflenmiştir. Bununla birlikte Çin’deki bazı yerel firmalar gıda dışı ürünlerden de etanol üretmeyi planlamaktadır. Örneğin COFCO Ltd. 2010 yılında 3.1 milyon ton biyoetanol üretimini; cassava, tatlı patates ve tatlı sorgumdan yapmayı planlamaktadır. Türkiye bir tarım ülkesi olup, zengin tarımsal biyoyakıt potansiyeline sahiptir. Sadece şeker pancarına dayalı biyoetanol üretimi 2.53 milyon tondur. Bu değer yıllık benzin tüketimimizin yüzde 6070’idir. Halihazırda biyoetanol üretimine dönük kurulu kapasite 190 milyon litredir. Bu değer benzin tüketimimizin yüzde 5’ine karşılık gelmektedir. kapasite atıl beklemektedir. Amerika, Avrupa başta olmak üzere pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülke enerji tarımına gereken önemi verirken, Türkiye’nin “Aman gıda krizi yaratıyor, biyoyakıt üretmeyelim” demesi çok hüzün vericidir. Petrolde yüzde 90’ın üzerinde dışa bağımlı olan ülkemizde 2007 yılında 173 milyon varil petrol ithal edilmiştir. Petrolün 1 variline gelen 1 dolarlık artış, Türkiye bütçesinde 170 milyon dolar kambur yaratmaktadır. Kaldı ki son günlerde petrol fiyatları 12 dolar değil, 4050 dolarlık artışlar kaydedebilmektedir. Güncel verilere göre bu yılın ilk sekiz ayında enerji ithalat faturası geçen yıla göre yüzde 66.4 artarak 33.9 milyar dolara yükselmiştir. Diğer yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 1995’ten 2006’ya kadar 1 milyon ha (10 milyon dönüm) arazide tarımdan vazgeçilmiştir. Bu, yılda 200 bin kişiden fazla çiftçinin çiftçiliği bırakması, aileleriyle birlikte 1 milyon kişinin büyük şehirlerde umut araması anlamına gelmektedir. Bununla birlikte 2006 yılında nadasa bırakılan alan 4.7 milyon ha (47 milyon dönüm), tarıma elverişli olduğu halde kullanılmayan alan 2 milyon ha’dır. Kaldı ki tarım nüfusu 1980’lerde yüzde 55’lerde iken bugün yüzde 29’lara, tarım sektörünün gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH) içindeki payı 1980’lerde yüzde 25’iken bugün yüzde 11’e düşmüştür. 2007 yılında tarım sektörü yüzde 7.3 oranında küçülmüştür. 2001 yılında 19 milyon ton olan buğday üretimi 2007 yılında 17 milyon tona gerilemiştir. Son on yılda işlenen tarım alanı 26.8 milyon hektardan 25.8 milyon hektara düşmüş ve tarım yapılan alan yukarıda da belirtildiği gibi 1 milyon hektar azalmıştır. Bu alanlar tarıma ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ elverişli olmadığı için değil tarımsal üretimden üretici kazanamadığı için boş kalmaktadır. Sosyo ekonomik kalkınmanın aracı Biyoyakıtlar, dolayısıyla enerji tarımı ülkemizin sosyoekonomik yapısında rahatlama sağlayacak seçeneklerdir. Enerji tarımından sadece tohum, gübre, zirai ilaç sektörleri değil, başta ulaştırma olmak üzere, bankacılık, sigortacılık, tarımsal mekanizasyon ve yan sanayi sektörleri de etkilenecek; sadece tarım sektöründe değil, tarım sektörünün etkilediği tüm sektörlerde ilave istihdam olanakları yaratılacaktır. Köyden kente göçün hızlandığı, kentlerde güvenlik problemlerinin arttığı şu günlerde enerji tarımı politikası, köylüyü köyünde tutacak ve mutlu edecek bir politikadır. Kullanılmayan arazilerin, terk edilen tarlaların, nadasa bırakılan alanların planlı enerji tarımına açılmasıyla Türkiye tarımda yeni bir pencereye, enerjide yeni bir açılıma kavuşabilir. Türkiye sahip olduğu iklimi, tarımsal yapısı ve tecrübesiyle dünyada bir tehdit olarak yansıtılan biyoyakıt üretimini fırsata dönüştürmelidir. Yılda 170 milyon varilin üzerinde petrol ithal eden ülkemizde kendi öz kaynaklarımızla petrole eşdeğer bir enerji kaynağını üretip tüketmenin neresi yanlıştır. Özellikle ülkemiz gıda ürünlerini biyoyakıt üretimine kaydırmadan ve zarar verici bir arazi dönüşümüne neden olmadan, tarımsal potansiyelini aktifleştirerek biyoyakıt üretimini önemsemeli ve uygulamalıdır. Planlı bir enerji tarımı ile istikrarlı bir biyoyakıt programı oluşturulmalı, ayrıca gıda dışı hammaddelerden üretilen gelecek kuşak biyoyakıtlarla ilgili ArGe çalışmaları da ciddi anlamda bu programa dahil edilmelidir. Unutulmamalıdır ki enerjisiz ne sanayi olur, ne tarım. ? ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ Enerji ithalatına karşı potansiyelimiz Türkiye bir tarım ülkesi olup, zengin tarımsal biyoyakıt potansiyeline sahiptir. Sadece şeker pancarına (Türkiye koşullarında en yüksek biyoetanol verimi olan ve aynı alandaki çam ormanına göre 3 kat daha fazla oksijen veren bir bitkidir) dayalı biyoetanol üretimi 2.53 milyon tondur (bu değer yıllık benzin tüketimimizin yüzde 6070’idir). Halihazırda biyoetanol üretimine dönük kurulu kapasite 190 milyon litredir. Bu değer benzin tüketimimizin yüzde 5’ine karşılık gelmektedir. Ancak kullanım zorunluluğu olmaması ve sadece yüzde 2’lik harmanlama oranına özel tüketim vergisi (ÖTV) muafiyeti uygulanması nedeniyle kurulu kapasite aktif kullanılamamaktadır. Biyodizelde de benzer bir durum söz konusu olup enerji tarımına önem verilmediği için 1.5 milyon tonluk Biyoetanol pazarının yüzde 40’ı Brezilya’nın 1930’lardan bu yana biyoetanolü kullanan ve dünya biyoetanol pazarının yaklaşık yüzde 40’ına sahip olan ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ ENERJİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle