Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 19 ARALIK 2010 / SAYI 1291 Görüyorum arada bir, benimki geçici servis dışı! Sanırım herkes size bunu soruyor. Ama meraktır, inanamıyor insan. Siz gerçekten görmüyor musunuz? Görüyorum valla arada bir. Benimki geçici olarak servis dışı! Hız denemesi, jet ski, paraşüt... Bunlar nasıl deneyimler sizin için? Hayat işte, hepsini yaşıyorum. Bazılarına abartılı gelebilir. Ama ben doğru bildiğimi yaşıyor, hoşuma gideni yapıyorum. Hayatı zorlamazsak, çizgi dışına çıkamayız. Normalde bir insanın gözlerini kapatırsanız, 20 yıldır yaşadığı evde tuvaleti bulamaz. Çünkü hep görmeye bağlı yaşamıştır. Ama zorlamasaydık, hız rekoru da olamazdı. Ben de herkes gibi ölüp gideceğim. Ama ne kadar çok şey yaparsam o kadar az borçlu ölürüm. Vatan borcuna inanıyorum çünkü. Benim hırsım, iddiam bu. Peki bu tekneyi kullandınız mı hiç? Bu yavaş gidiyor, bunu kullanmayı sevmiyorum! Bir tekneniz var ve vaktinizin çoğu burada geçiyor. Siz nasıl yaşıyorsunuz bu Boğaz manzarasını? Bu tekne, benim hayatım. Denizi çok seviyorum, rahatlıyorum. Görüyorum onu, sallanıyoruz beraber. Delileri suyla tedavi ederlermiş ya, benimki de o hesap. Burada, hayatın bende açtığı yaraları, günlük yaşamın darbelerinin izlerini tedavi ediyorum. G Bizim ev körler okulu gibidir Müthiş bir enerjiniz var. Onu yaşıyor ve yayıyorsunuz. Hepimiz öyleyiz aslında. Hepimizin santralı içimizde. Onun şalterini kaldırmayı bilmemiz gerek. İçeride enerji var kullanırsan kullanırsın, kullanmazsan ziyan olur gider. Peki ne motive eder sizi? Nasıl tutunursunuz hayata? Bana ihtiyacı olan çok insan olduğunu biliyorum. O yüzden faydalı olmalıyım. Bu, ben önemli biriyim anlamına gelmesin. Herkesin herkese ihtiyacı var. Her birimiz bir taşı yerine koysak bütünü tamamlarız. Bir şey değişince her şey değişir. Buna inanmak lazım. Kendinizle de çok barışıksınız? Hayatın benimle alay etmesine izin vermem. Kendinle niye bu kadar dalga geçiyorsun diyorlar. Manyak mıyım, niye kendimle geçeyim. Ben hayatla dalga geçiyorum. Ben onunla geçmezsem biliyorum ki alacak o benimle dalga geçecek. Kalabalık bir ailenin çocuğusunuz. Ailede de görme engelli var mı? Yedi çocuklu bir ailenin sondan ikinci çocuğuyum. Bizde körlük genetik. Ailemde babam, ben ve dört kardeşim görme engelliyiz. Bizim evimiz, küçük bir körler okulu gibidir. Ben üç yaşımda düştüm ve kör oldum. Onlarınki de kaza sonucu. Doğuştan olan yok, aslında sağlam doğuyoruz. Ama ilk darbede ilk ziyanı gözden veriyoruz. Onların enerjisi ve yaşam sevinci nasıl? Size benziyorlar mı? Benzetmeye çalışıyoruz. Ben nispeten şanslıydım. Üç yaşında kaybettim görme yetimi. Sonradan bu kaderi yaşamak biraz daha zor oluyor. Çünkü dünyayı nasıl benimsersen, senin dünyan o oluyor. Kendini bilir yaşta kaybedenler için mesele daha zor. Ama biz de onları aşmaya çalışıyoruz. G Onunki hem hırsın, başarının hikâyesi, hem de keyifli bir yaşamın sırrı. Mutlulukla, umutla tutunuyor yaşama. Vazgeçmiyor, usanmıyor. Üretimlerinin de belli ki ucu bucağı yok. Durmaya niyeti de. Televizyon programı, albüm çalışmaları, konserler, engelliler adına yaptığı çalışmalar ve şimdilerde ana haber bülteni sunumu. Metin Şentürk, tek başına bir fabrika gibi çalışıyor. Fotoğraf: UĞUR DEMİR İsyan bana uzak bir kelime Film izlemeye bayılırım Hangi duyunuz daha keskin? Sesle insanları analiz eder misiniz? Mesela sizce ben nasıl biriyim? Güzel bir hatun olduğunu söylememi istiyorsun değil mi! Güzelsin, güzel. Analize gelince sesin iyi gelmesiyle iyi bir insan olduğu söylenemez. Duygu geçişi önemli. Bunun adını ben de tam koyamadım. İnsanlara rahat güvenir misiniz? Zordur. Ama karşımdaki bunu fark etmez. Güvendiğimi hissettiririm ama aslında sınanıyordur. Süreçleri geçerse, dostumdur, yanımdadır. Ama değilse de neden olmadığını karşı taraf çok iyi bilir. Bir dönem Twitter’ınız da vardı. Kapattınız mı? Hiç olmadı, adıma açmışlar. Bazen buna ne kadar direneceğim diye düşünüyorum ama hiç sevmiyorum interneti. Hatta tehlikeli buluyorum. Hayatımızı, neslimizi, geleceğimizi kuşattı. Ama yine de her şeyiyle bugünü seviyorum. Yapmaktan en çok keyif aldığınız şey nedir? Tavla oynamayı çok severim. Film izlemeye de bayılırım. Bazen sosyal hayattan kopup, kendimi kapatıp film izlerim art arda. Nasıl izliyorsunuz filmi? Kafanızda mı yaratıyorsunuz karakterleri? Tabii canım. Hiç çocukken radyo tiyatrosu dinlemedin mi? Çok dinlediğim söylenemez. Hiç çocuk olmadın mı yoksa? Ben televizyon çocuğuydum. Şöyle söyleyeyim, radyo tiyatrosu gibi oluyor. Konuyu anladığın zaman, karakterleri de yaratmaya başlıyorsun. Hatta bazen 56 arkadaş film izlemeye oturuyoruz. Biri kaçırıyor, “Bu kimdi?” diyor, ben anlatmaya başlıyorum. “Hani az önce şunu yapmıştı ya, o” diye. G M Şimdilerde bir de ana haber bülteni sunuyorsunuz. Nasıl etin Şentürk’ün müzisyen yanını bilirdik eskiden. engelliyi güçle buluşturuyoruz. Bu platformun da başkanıyım. geldi teklif size? Ne düşündünüz? Şimdilerde pek çok farklı tarafını konuşuyoruz. İnşallah bu işin merkezi Türkiye olacak. Kanal yöneticisinin teklifiydi. Benim de hoşuma gitti. Dünya engelliler hız rekorunu kırıyor, jet skiye Uzun yıllardır engellilerle ilgili önemli çalışmalar Zaten dünya engelliler hız rekorunu kırmaya ilk karar biniyor, paraşütle atlıyor... Diğer yandan konserlere gidiyor, yürütüyorsunuz. Sizce en büyük eksiklik nerede? verdiğimde de deli gözüyle bakmışlardı. Bakın, kırdık. Her albümü üzerine uzun saatlerini stüdyoda geçiriyor, Engelliler, önce kendilerini engel olmaktan çıkarmalılar. yeniliğe açığım ben. Bunun ucu açık. engellilerle ilgili çalışmalarını sürdürüyor, televizyon programı En önemlisi bu. İşlerini kolaylaştırmak hükümetlerin görevi. Haber sunumu için nasıl bir hazırlık yapıyorsunuz peki? yapıyor. Şimdilerde bir de Kanal 24’te ana haber bülteni Çünkü dünya tek tip insana göre tanzim edilmiş. Saat 16.00’da kanalda oluyorum ve haber sunuyor. Yanlış duymadınız! Yayın toplantısına Öncelikle ne olsun istersiniz? toplantısına katılıyorum. Günlük bilgi akışını katılıyor, haber metinlerini ezberliyor ve ekran Engelli arkadaşlarımızın bu savaşta güçlü olmaları alıyorum. Toplantı sonrası da bütün haberler bana karşısına çıkıyor. Hırsı da büyük, iddiası da. gerekiyor. Hayat zaten zalim. Bir zalimle mücadele ederken okunuyor, kaydediyoruz. Kaydettiklerimizi de bir Giriştiği işte elbisenin kendisine büyük gücünüz tam olmalı. Engelliler evlere kapanmamalı, aileleri odaya girip ezberliyorum. gelmesinden korkmuyor, çekinmiyor. “Hayat bu, onlardan utanmamalı. Evet, sorunlarımız, eksiklerimiz var. Ne kadar süre ezber çalışıyorsunuz? Çok da her şeyiyle yaşıyorum” diyor. Ama bir yerden başlamak gerek. Hak, istenerek alınır. Artık kolay olmasa gerek! Röportaj için Bebek’teki teknesinde toplumdaki vicdanı da harekete geçirmeliyiz. Bu ülkenin her Yaklaşık bir buçuk saatte ezberliyorum. Her buluşuyoruz. Mabedi gibi tekne. Zamanının kalan şeyinden en üst düzeyde faydalanıp, suya ve sabuna yarım saatte bir de karşımdakine yayındaymış gibi kısmını orada değerlendiriyor. Suyla ilişkisi de çok dokunmayan insanlar var. Şimdi o insanları suya ve sabuna ZUHAL okuyorum metinleri. Üç defa prova yapıyoruz ve güzel, belli. Hatta bir ara “Dürbünle karşı kıyıya dokunduracağız ki elleri temizlensin. kamera karşısına geçiyorum. Ha bir de, her bakalım” diyorum. Önce şaşırıyor, sonra gülüyor, Siz güçlü durabiliyorsunuz. Başarılısınız da. Ama hiç AYTOLUN ihtimale karşı prompter da istiyorum! sonra da “İyi akıl ettin, dur bakalım. Ay röntgenci motivasyondan düştüğünüz olmuyor mu? Bir anlamda yaptığınız her işle engellilerin sesi sanmazlar beni, değil mi?” diyor. Onunla sohbet Tabii oluyor ama durumuma isyan etmiyorum. Çok ve örneği oluyorsunuz. Bu nasıl bir paylaşım sizce? keyifli, anlattıkları hayatla nasıl barışık olduğunun bir çalıştım. Şimdi bu hırsımın, azmimin ve başarımın meyvelerini Amacım da bu zaten. Engelli arkadaşlarımızın peşimde ve göstergesi. Önümüzdeki seçimlerde de siyasete girmeyi yiyorum. Ama inanın, bu rahat görünen şartlarda, geçmişteki benimle beraber olduklarını biliyorum. Zaten geçen yıl Dünya planlıyor. Yaptığı, yapacağı iş çok. “Bir uyumaya zaman zor zamanlarımdan daha da zor duruma düşebiliyorum. Engelliler Vakfı’nı kurduk, onun başkanı seçildim. Şimdi de 4kalmıyor” diyor. Albüm kaydını da tamamlamış bile. Yılbaşı Çünkü büyük bir ailenin, büyük bir geminin kaptanıyım. 6 Mart tarihleri arasında 42 ülkeyi İstanbul’da ağırlayacağız. ertesinde engelliler yararına “Bana Sen Lazımsın” adlı Kosovalıyım ve buradan Kosova'ya kadar onlarca ailenin Dünya Engelliler Birliği’ni kuruyor, dünyadaki 600 milyon albümünü çıkaracak. İşte anlattıkları. merkeziyim. O yüzden isyan bana uzak bir kelime. G Televizyon programı, ana haber bülteni, müzik, engelliler adına çalışmalarınız... Üretmeden duramıyorsunuz belli ki. Peki nasıl yetişiyorsunuz bu kadar işe? Aslında ben de bazen buna şaşırıyorum. Ama hayatım İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız hep böyle oldu. Daha fazla şey yapayım, daha dolu olayım, Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Miyase İlknur çevreme faydalı olayım gibi bir çabam oldu hep. Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Çocuk ve gençlikte de böyle miydiniz? Gençlik derken? Sağol Zuhal, ben bunun farkındaydım, Öktel Sok. No: 2 34381 Şişli / İstanbul (0212) 343 72 74 (20 hat) Reklam Genel Müdürü: yüzüme vurmana gerek yoktu. Öyleydim tabii, okurken de Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörleri: Hakan Çankaya / hep derneklerde çalıştım, müzik gruplarıyla sahneye çıktım. Neşe Yazıcı Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı (0212) 251 98 74 / 75 (0212) 343 72 74 (554O zaman da çok yoğundum. Zaten boş duramazdım. 555) Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt / İstanbul Çocukken bile hiçbir şey yapamazsam bilyeli araba yapardım mahallenin çocuklarına. Yokuşlardan kayardık. Kendime iş Cumhuriyet gazetesinin parasız pazar ekidir. Yerel süreli yayın. (cumdergi@cumhuriyet.com.tr) çıkarmayı hep bildim. Çünkü zamanı boş geçirdiğim zaman beynim yoruluyor. C M Y B C MY B