Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 ARALIK 2010 / SAYI 1291 Kapadokya’da caz başkadır Kapadokya Caz Günleri, Erkan Oğur, Sarp Maden, Sibel Köse, Elif Çağlar gibi usta caz müzisyenlerini bir araya getirdi. Ama daha önemlisi, ücretsiz yapılan konserler Kapadokya halkını cazla buluşturdu. Kuşkusuz buna en çok hiç de azımsanmayacak sayıdaki liseli müzik grubu üyeleri sevindi. Erkan Oğur Sarp Maden. Fotoğraflar: EDİZ PINAR ESRA AÇIKGÖZ aşka bir dünyaya adım atıyor insan sanki. İrili ufaklı peri bacalarının arasından geçilen, taşın doğaya hâkim olduğu, göz dolduran bir dünya bu. Başka bir zamanı yaşıyor. Her adım sizi başka bir zamandaki bu dünyaya daha çok sokuyor. Burası Kapadokya. 60 milyon yıl önce; Erciyes, Hasandağı ve Güllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgâr tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan bu masalsı topraklara yolumuzu düşürense, caz. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kozmik Müzik, Nevşehir Emniyet Müdürlüğü, Nevşehir, Üçhisar ve Ürgüp belediyeleri, Forum Kapadokya Alışveriş Merkezi ve Argeus Turizmin desteğiyle organize edilen “Kapadokya Caz Günleri”nin konuğuyuz. Kapadokya’da ilk kez düzenlenen etkinlik Türkiye’de caz müziğin önemli isimlerini bir araya getirdi; Erkan Oğur, Sarp Maden, Sibel Köse, Elif Çağlar, Alper Yılmaz, Bilal Karaman. Amaç, belli bir kesime hapsedilmeye çalışılan cazı, mümkün olduğunca çok insana ulaştırmak, kültürsanat etkinliklerine karşı farkındalık yaratmak. Erkan Oğur’un Telvin projesiyle başlayan konsere 800 kişinin katıldığı düşünülürse bu amaçlarını da gerçekleştirdiler. Oysa “sıkılabilirsiniz” diye başlamıştı konsere Oğur, “Telvin olarak evde kendi kendimize çaldığımız gibi çalıyoruz. Doğaçlamaya yönelik bir müzik yapıyoruz. Umarım sıkılmazsınız, sıkılırsanız ne yaparız bilemiyorum.” Cazın yayılmasına katkı sağlayan bu konserlerin arkasındaysa organizatörlükle uzaktan yakından alakası olmayan iki kadın var; İpek Erdem ve Elif Kayaman. Biri oyuncu, diğeri menajer. Onları caz konserleri düzenlemeye iten nedense İpek Erdem’in “Yer, Gök Aşk” dizisinde oynamak için Kapadokya’ya gelmesine dayanıyor. “Şehirleri dinlemeyi çok severim” diye başlıyor anlatmaya Erdem, “Kapadokya’ya gelince müthiş bir sessizlikle karşılaştım. Çok uzun bir süre müzik bile dinlemedim. Burası inanılmaz bir yer, sanki yeni bir dünya. Başka bir zamanı yaşıyorsunuz burada. Krem renginin içinde dımdızlak kalıyorsunuz, meydan tamamen doğanın. Böyle bir yerde krem rengini neye boyarsan, boya, hayal kur. Ben de geçen yıl sıkça dinlediğim caz müziğini hayal ettim burada. İkisinin birbirine çok uygun olduğunu düşündüm”. İşte bu düşünceyle Sarp Maden’i arıyor önce. O da kendisini menajeri Elif Kayaman’a yönlendiriyor. Telefonun ucundaki, “Kapadokya’da caz günleri düzenleyelim”, diyen kadının heyecanı Kayaman’a da geçiyor. Kolları sıvayıp bir konserler dizisi hazırlıyorlar. Üstelik de Kapadokya’nın ruhunu en iyi şekilde yansıtacak mekânlarda, kimi zaman bir manastırda, kimi zaman bir handa. “Elit” bir kesimin müziğiymiş gibi pazarlanan caza Kapadokyalıların bu kadar yoğun ilgi göstereceğini bekliyorlar mıydı? Tabii ki hayır, ama Kayaman için yanıt bunla bitmiyor: “Caz elit kesimin müziği değil, çıkış hikâyesi de bunun tersi zaten. Sibel Köse seminerinde, ‘Ben içimden geleni yapmak istiyorum, karşımdaki onu hissediyorsa alıyor zaten’, dedi ya gerçekten öyle. Bu müziği sevebilmek için birazcık vizyonun açık olması lazım, araştırıp bulmak lazım, o kadar. Çünkü her yerde karşılaşamıyorsunuz. Ancak burada insanlara cazı sunduk, pek çok kişi ona şans verdi ve konserlere geldi. Bu konserler, elit yaklaşıma tamamen karşıt olan bir anlayışla düzenlendi aslında. Ücretsiz yapmamızın nedeni de bu.” Kapadokya'da özellikle pek çok liseli gencin müzik grubu olduğunu düşününce, onlara caz müzik sanatçılarını dinleme, sorular sorma şansı veren bu konser ve panellerin iyi bir adım olduğu kesin. Onlardan birinin geleceğin Erkan Oğur’u olmayacağını kim bilebilir? Ancak iş burada bitmiyor. Bu, Kapadokya Caz Günleri’nin ilkiydi, şimdi iş devamını da getirebilmekte... G B C M Y B C MY B