Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 Daha fazla muhalefet, daha fazla şarkı... Aşk, özlem, ihanet ve hüzün. Bunlar, şarkılarda duymaya çok alışık olduğumuz konular, ama bazı şarkılar var ki onların dertleri çok daha farklı, çok daha büyük... Çünkü onlar dünyanın bu haline itiraz ediyor; savaşa, yoksulluğa, eşitsizliğe, adaletsizliğe... Bir şarkıdan çok daha fazlası; onlar, direnişin ve hareketin sözcülüğünü üstleniyorlar... Sessizliği, huzuru, iç çekişi değil, bağıra bağıra söylenmeyi bekliyorlar! Metallica (üstte sağda), 80’lerden bu yana heavy metal müziğin en sıkı muhalif gruplarından. Bob Marley (sağda), ırkçılığa ve sömürüye müziği ile karşı durmuş gerçek bir kahraman. Haziran ayında İstanbul’u sallayan, Pink Floyd’un yaratıcısı Roger Waters (solda) ise amansız bir muhalif. Ali Deniz Uslu M John Lennon, tüm zamanların en iyi şarkısı seçilen “Imagine”da, barış içinde yaşayan bir dünya hayalini dile getirmişti. uhalif müzikler hiçbir zaman odaksız bir isyanın aracı olmadı. Taşıdıkları misyonu, politik bir uyanıklık yaratmak için kitlesel uyuşturulmanın karşısına koydular. Müzikte hep bir muhaliflik, hep bir politika oldu, ancak 20. yüzyıl daha fazlasını üstlendi. Modern acılarla canı yananlar muhalif şarkıları daha gür seslerle söylemeye başladı. Müziğin, özellikle de rock müziğin muhalif tavrını belirlediği en güçlü dönem, bir bakıma 1965 yılında başlayan Vietnam Savaşı ve sonrası oldu. Yani milliyetçi şarkılar ve savaş karşıtı şarkıların çatıştığı, binlerce insanın Amerikan siyasetine kurban gittiği yıllar. Bu tablo onlarca yıl sonra bu sefer Irak’ta tekrarlanıyor. Bir sonraki on yıl içinse daha karamsar tahminler yürütmek mümkün... Kendisi bu rolü üstlense de muhalefeti sadece rock’a yüklememeli elbette, her tarz ve dilden binlerce şarkı aynı ruhu paylaşıyor, itiraz ediyor, eleştiriyor, karşı çıkıyor, düşlediği dünyayı dillendiriyor... Dünya pazarı küreselleşedursun, onlar da şarkılarıyla karşı küreselleşmelerini yaratıyorlar, sınırları aşıp dünyanın bütün muhaliflerinin sesi soluğu oluyorlar... Türkiye’ye sıkça gelen İngilizlerin anarşist rock grubu Chumbawamba geçen şubat yine İstanbul’daydı. Röportaj yaptık. Söz dönüp dolanıp söylemleri “daha fazla savaş karşıtı şarkımız olmalı”ya geldi. “Daha fazla savaş karşıtı şarkımız nasıl olur?” sorusuna yanıtları oldukça basitti; “Söyleyerek! Yalnızca söyleyerek, hem de çığlık çığlığa”! Onlar ve konseri izleyenler çığlık çığlığa söylediler Chumbawamba şarkılarını, ama çok daha fazlasına ihtiyacımız olduğu kesin. Roger Waters da unutulmaz İstanbul konserinde savaş karşıtı söylemini İstanbullu müzikseverlerle beraber Boğaz’dan dünyaya haykırmıştı. Bush ve Amerikan politikalarına ateş püskürmüştü. Waters, sahne almadan önce grunge müziğin babası Neil Young’dan en sıkı muhalif şarkıların dev hoparlörlerden verilmesi de bir mesaj olmalıydı. Akılda kalan popüler muhalif şarkılara baktığımızda dertlerini en iyi anlatanların başında Bob Dylan’ın “Masters of War” parçası geliyor. Yine Dylan’dan “A Hard Rain’s A Gonna Fall” ve John Lennon’ın “Imagine” ve “Working Class Hero”su öne çıkıyor. U2’nun “Bullet the Blue Sky”, Bruce Springsteen’in “Youngstown”, Roger Waters’ın “Us and Them”, Bob Marley’in “Get Up Stand Up”, The Clash’in “The Call Up”, Rage Against The Machine’in “Bullet In Your Head” ve ismini anamadığımız binlerce tanıdık melodi de aynı vurguyu yapıyor. Bir de MTV’nin kıskacına düşmeden önceki iyi günlerinde Ozzy Osborne’lü Black Sababath’ın, “War Pigs” şarkısı var tabii. 80’li yıllara damgasını vuran Metallica da “One” parçası ile dönemin en çok ses getiren isimlerinden. Savaşta felç olup, vücuduna hapsolan bir askerin hikâyesini anlatan “One”ın; “mayın görme yetimi aldı / konuşmamı / duymamı / kollarımı / bacaklarımı / ruhumu aldı / beni yaşamımla cehennemde bıraktı” sözleri, Metallica’nın sert riffleri ile hafızalardaki yerini hâlâ koruyor. Bob Dylan ise “Master Of WarSavaşın Babaları” şarkısında savaşı yaratanlara; “siz tetikleri yaparsınız / başkaları çeksin diye/ yaslanır arkanıza seyredersiniz / ölü sayısının artmasını / saklanırsınız evlerinizde / genç insanların kanları / bedenlerini terk edip / karışırken çamura” diye sesleniyor. The Beatles, özellikle John Lennon müziğin gücünün farkındaydı. Amerika, Elvis Presley ile çılgınca dans ederken Lennon, dikkatleri farklı yerlere çekmek için çabalıyordu. Hatta Elvis Presley askere gittiğinde “Elvis askere gittiği gün ölmüştür” demişti. Lennon, “Give Peace A ChanceBarışa Şans Ver”, “Working Class HeroÇalışan Sınıfın Kahramanı”, “Power To The PeopleGüç Halkın Olmalı” gibi bildiri niteliğinde sarsıcı parçalara imza attı. Barış ve özgürlük için müzik dışında da öncü oldu. Eşi Yoko ile yaptığı eylemlerle muhalifliğin sınırlarını zorladı. ? ? ? İdeolojilerini inatla savunan solculardan kurulu İngiliz Chumbawamba “savaşa karşı şarkıların” söylendikçe çoğalacaklarına inanıyor. Bu yüzden de dünyanın dört bir yanında konserler veriyor. CUMHURİYET 08 CMYK