16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

26 HAZlRAN 2005 / SAYI1005 Irak'ta Solun Tarihi emen her gün gelen bombalama, intihar saldırısı, bombalı araç, vs. biçimlerinde gelişen ve Irak'ta ABD ve müttefik askerlerinin hayatını felç eden direniş, "sözde" seçimlerin yapılmasına, biraz gecikerek de olsa "sözde" bağımsız Irak hükümetinin kurulmasına, ordusunun, polisinin teşkilatlanmasına rağmen tüm hızı ve şiddetiyle Sürüyor. Oysa böyle mi olacaktı? Bush ve sevgili "ortağı" Blair hiç böyle hayal etmemişlerdi. Elbette bir öngörüleri vardı, "güvenilir" kaynaklardan aldıklan verilerle, işgal ve sonrasını aşağıyukarı kestirebiliyorlardı. Ama yanılmışlardı. Agora Kitaplığı, mayıs ayı içinde bir kitap yayımladı: Irak'ta Solun Tarihi. Kitabı bir Italyan gazeteciöğretim üyesi kaleme almış: Ilario Salucci. Bugünkü Irak'ı ve Irak'ta yaşananları an lamak için anahtar bir niteliğe sahip bu kitap. Kitabın "Sunuş" yazısından bir bölüm alıntılayalım izninizle: "George W. Bush ile onun yeni muhafazakâr danışmanları (buraya Blair'i de eklemek gerekiyor sanırım. r.y.) sürgündeki Iraklıların yalanlarına kanarak ve kendi güçlerinden başları dönmüş bir halde, Irak'ta 'şekerler ve İşgalin ve direnişin çiçeklerle' karşılanmayı ve ülkeyi kendi kafalanna göre büyük bir süolanca gücüyle ratle yeniden yapılandırmayı bekliyorlardı. Gerçekteyse, yalnızca sürdüğü Irak'ta sol 'Baas kalıntıları', 'kuyruklar', 'tene yapıyor? Irak'ta röristler' ve 'yabancı savaşçılar'ın degil, Irak toplunıunun geniş keiki komünist parti simlerinin de şiddetli direnişiyle karşılaştılar..." Önemsiz (!) bir ayvar, biri yönetlme rıntı: Işgalden bu yana Irak'ta ölen de katılan Irak Iraklıların sayısı, yaklaşık 500 bin, ABD ve müttefik askerlerinin sayıKomünist Partlsi, sı ise 2.000 dolayında. "Sunuş"tan bir alıntı daha: "...savaşı planlayandiğeri hem işgali lar biraz olsun tarihi inceleme zahhem de direnişi metine katlansalardı, yirminci yüzyılın başlarında Britanya'nın Irak'ı eleştiren Irak İşçi 'özgürleştirme' çabalarının da naKomünist Partisi... sıl bir direnişle karşılaştığını göre Recep Yener H var: Irak Komünist Partisi ve Irak İşçi Komünist Partisi. Bu iki komünist partisinin bugünkü kahredici ve kahrolası işgal karşısındaki tutumları oldukça farklı... Duruma şöyle bir değinmek için iki partinin 2003 yazı ve sonbaharındaki bildirilerinden küçük birer alıntıya yer vermekte fayda var. ilk alıntı, Amerika Birleşik Devletleri ve "ortak"larının Irak'ı işgaline destekleyen demeyelim ama karşı çıkmayan ve işgal güçlerince oluşturulan Yönetim Konseyi'ne katılan Irak Komünist Partisi'nin bildirisinden: "...Irak Komünist Partisi Merkez Yönetimi, Yönetim Konseyi'ne katılma kararı alırken ülkedeki diğer bütün siyası partilerle ulusal ve dini grupların (...) yönetime katılma isteğini değerlendirmiştir. Dahası merkez komite, parti örgüderi, dostları ve destekçileri arasındaki genel arzuya, ülkenin içinden geçmekte olduğu bugünkü hassas ve karmaşık aşamada olumlu bir tutum benimsenmesi ve bir kere daha bizleri devre dışı bırakmak, hatta bize yönelik bir zulüm uygulamak isteyenlere herhangi bir bahane verilmemesi isteğini dikkate almıştır..." ARAP MİLLİYETÇİLİĞI... Bildiri 2425 Temmuz 2003 tarihli. Diğer komünist partinin; Irak İşçi Komünist Partisi'nin 26 Eylül 2003 tarihli bildirisinden bir bölüm de sanıyorum, bu partinin Yönetim Konseyi'ne ilişkin tavrını net bir biçimde açıkhyor: "...ABD'nin Irak'taki sivil yönetimi ile Yönetim Konseyi'nin varlığı kitlelerin çıkarlarının aleyhine işlemekle kalmaz, aynı zamanda, meşruiyetten de yoksundur. Dolayısıyla söz konusu güçler hemen iktidardan uzaklaştırılmalı ve onların yerini kidelerin yönlendirip doğrudan devrede olduğu bir hükümet almalıdır..." Başka bir bildiri ile IİKP direnişe nasıl yaklaştığını açıklanıyor. Bu bildiri 26 Eylül 2003 tarihini taşıyor: " ...ABD yönetiminin Irak'a karşı giriştiğien son savaş Baas rejiminin devrilmesiyle sonuçlandı. Bu savaş hâlâ devam etmekte. Baas rejiminin kalıntılarının, milliyetçi ve lslamcı grupların direnişi bu savaşın bir parçası. Ustelik, bu savaş ve bu savaşı sürdürenlerin Irak halkmın hakları ve geleceğiyle hiçbir ilgileri olmadığı gibi, onlar kitlelerin çıkarlarına da tamamen karşılar. Bu gruplar kendi gerici amaçlarına ulaşabilmek için halkı kurban durumuna düşürüyor, toplum hayatının temelini feda ediyorlar. Halkın desteğini onları aldatarak ve 'işgalcilere karşı savaşma' bahanesiyle halk arasında Arap milliyetçiliğini, Islami duyguları yükselterek, işgalci güçlere karşı askeri operasyonlara girişerek kazanmak istiyorlar..." Ve son olarak kitaba önsöz yazan Tarık Ali'yle bitirelim yazryı: "...Er ya da geç bütün yabancı askerler Irak'tan ayrılmak zorunda kalacak. Eğer bunu kendi rızalarıyla yapmazlarsa zorla kovuJacaJdar. Yabancı güçlerin ülkedeki varlığı şiddeti kamçdıyor. Irak halkı kendi kaderinin denetimini tekrar eline geçirdiği zaman, kendi ülkesinin iç yapısına ve dış politikasına da kendi karar verecek. (...) Bu arada Iraklılar, Ingiliz ve Amerikan yurttaşlarının gıptayla bakacakları bir şeye sahip olmaktan dolayı kendileriyle övünebilirler: Onların (Iraklıların) muhalif bir gücü var..." • bilirlerfdi.) (...) Irak halkı esasen Amerika Birleşik Devletleri ve îngiltere'nin desteğiyle sürdürülen 13 yıllık Birleşmiş Milletler yaptırımlarının nasıl acılara ve ıstıraplara mal olduğunu, bu süreçte çoğu çocuk olmak üzere en az 500 bin Iraklının hayatını kaybettiğini de unutmamıştı." KOMÜNİST PARTİSİ'NİN AĞIRLIĞI Yukarıdaki satırları okuyunca Irak'ın bir bütün halinde direndiği anlamı çıkabilir kuşkusuz, ama ne yazık ki, topyekun direnmiyor, ne yazık ki, her işgalcinin işgal ettiği topraklardaülkede işbirlikçileri oluyor; Irak'ta da var. Ama sanırım dünya ahvaliyle azıcık da olsa ilgi lenen ortalama insanın merak ettiği özel bir şey var Irak'a dair: îşgal karşısında Irak Solu ne yapıyor? Nasıl bir tavır alıyor? Gerçi bölük pörçük haberler geliyor ama tam olarak ve net bir biçimde işgal karşısında tutumu ne Irak Solu'nun? Üstelik ciddi bir direniş yaşanıyor Irak'ta; Şülerin başını çektiği çok ciddi bir direniş. Keza son dönemlerde Sünnilerin debirleştiği yolunda haberler geliyor. Bu karmaşa ve kaos içinde Irak Solu Irak'ta nerde duruyor; özellikle Irak komünistleri? Ilario Salucci'nin Irak'ta Solun Tarihi isimli kitabı, bu konuda bulunmaz bir kaynak. Bir kere kitap bir şeyi Tarık Ali'nin Bush Bağdat'ta isimli kitabından da bildiğimiz bir şeyi, iyice beynimize kazıyor, o da şu ki, Irak'ta solkomünist hareket benzersiz bir özelliğe sahip. Irak tarihinde Irak Komünist Partisi'nin (kimi dönem farklı isimlerle de olsa), her zaman çok önemli bir ağırhğı var. Zaman zaman tarihinin akışını değiştirebilecek kadar önemli Irak tarihinde, iktidar ortağı olmuş, bir dönem Irak ordusu içinde ciddi bir destek bulmuş, çalışan her kesimi örgüdemiş ve Irak halkından her zaman etkili bir karşılık bulmuş hareket; işçi sınıfının, çiftçilerin, küçük burjuvanın kalbinde hep bir yeri var; ayncalıklı bir yeri. ı İKİ PARTİ, İKİ TAVIR... Ve Saddam dönemi bütün kesimler için olduğu gibi, komünisder için de çok zorlu bir dönem, bu dönemde dağıtılmışlar, paramparça edilmişler, öldürülmüşler, işkencelerden geçmişler, toplu kıyımlara uğratılmışlar. Peki, solunkomünist hareketin Irak'ta bugünkü durum ne? Yine bu kitap işgal sonrası solun komünistlerin tutumuna dair de çok değerli bilgiler içeriyor. Hatırlayahm, bugün Irak'ta iki Komünist Partisi OSMAN BAHADIR bahodirosmon® hotmoil.com $0 yıl önce Çeşitli zamanlarda birçok teşebbüs yapıldığı halde ne Meşrutiyet ne de onu takip eden devrelerde müspet bir netice elde edilemediği halde Cumhuriyet hükümetinin bu husustaki samimi ve fiili alakası, bütün Sanayii Nefise erbabı nazarında minnetle ve şükranla karşılanmıştır. Ehemmiyeti Cumhuriyet devrine kadar takdir edilmeyen bu encümen ne yapacaktır? Bu suali dün encümene dahil azalardan birisine sorduk; Bugün herkes takdir ediyor ki, medeniyet demek, sanat demektir. Avrupa'nın bize nazaran daha medeni oluşu onun sanata malik oluşundandır. Bizde tabip (doktor), avukat, ressam velhasıl her şey var, fakat yalnız sanat yoktu. Halbuki bugün Sanayii Nefise, diğer insan ihtiyaçlan çerçevesinde bir mevki almıştır. Binaenaleyh ona bu mevkiyi memleketimizde de vermek lazımdır. Işte bu encümen bu ihtiyacı tatmin edecektir. Bundan sonra pul mu yapılacak, evvela sanatkârların vücuda getirdiği modeller encümen tarafından tetkik edilecek ve aralarından birisi bu en tarafsız heyet tarafından seçilecek. Hükümet bina mı yaptıracak? Evvela mütehassıs heyetin reyi, fikri alınacak. Bu binanın tarzı, şekli, sağlamlığı hakkında hep bu heyet evvela rapor verecek. Mesela Cumhuriyet arması; bilahare darp edilecek (basılacak) paralar velhasıl Sanayii Nefise mütehassıslarmın fikri alınmak lazım gelen her meselede bu encümenin bir reyi olacaktır. Encümen ilk toplantısını perşembe günü akdeylemiş, bu toplantıda encümenin azaları, onun seçilme şekli, çalışma tarzı ve sair meseleler görüşülmüştür. Encümenin müteşebbisleri hükümetimizin gösterdiği müzaherete (yardıma) şükran borçludurlar. Fransız Opereti Şehrimize yeni bir Fransız operet heyeti geldi. Matmazel Maret Ferar'ın riyaseti (başkanlığı) altında bulunan bu temsil heyeti dün akşam ilk oyununu Beyoğlu'nda Fransız Tiyatrosu'nda verdi ve çok büyük bir muvaffakiyet kazandı. Halk, artisderi pek çok alkışladıkları gibi, oynanan operetin bazı parçalarını sanatkârlarla beraber taganni ettiler (makamla okudular). Fransız artistlerini ve onları şehrimize getiren Fransız Tiyatrosu müdüriyetini takdir etmemek kâbil değildir. Fakat daha ilk akşamı oyun saat yarımda bittiği ıçin Şehremaneti (Belediye) memurları sanatkârların yakasına yapıştılar, bir defa daha tekrarı halinde tiyatroyu seddetmek (kapatmak) tehdidiyle Fransız operet heyetini cezaya çarptırdılar. Tiyatro ve sinemaların mutlaka 11.30'da kapanması inadına kapılan Şehremaneti bu hareketi ile bindiği dalı kesen adama benziyor. Çünkü bu gidişle bütün tiyatro ve sinemalar halkın rağbetsizliği karşısında kapılannı kapayacaklar ve Şehremaneti de binlerce liralık belediye rüsumundan mahrum kalacak. Ne diyelim; Allah akıllar versin! Gutc Druckc^Dcı Sanayii Nefise Encümeni ne yapacak? Dünkü nüshamızda Maarif Vekâleti tarafından Sanayii Nefise (Güzel Sanatlar) Mektebi muallimleriyle onların hariçten seçtikleri 6 sanatkârdan ibaret 15 kişilik bir Sanayii Nefise Encümeni teşkil edildiğini yazmıştık. 18Kasıml925 16Kasıml925
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle