18 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet KADİR İNANIR Özlem Altunok Sayfa 9 ARZU BAŞARAN Berat Günçıkan Sayfa 4 ÇOK HIRS, ÇOK PARA, ÇOK REKABET Elena Demiryürek Sayfa 16 Harem'den Haydarpaşa Garı'na kadar 1 milyon metrekarelik alan, imara açılıyor. Sahibi belli olmayan proje, inceleme aşamasında. Proje, 7 gökdelenli, yat limanlı, lüks konutlu bir Kadıköy sahili öngörüyor. Sivil toplum örgütleri ise projeye karşı örgütleniyor. 4 BURASI HAYDARPAŞA Özgür . Erbaş Esra Açıkgöz H aydarpaşa Garı, Haydarpaşa Limanı, Harem... Karşı kıyıya geçip, örneğin Sarayburnu'ndan baktığınızda Istanbul'un Anadolu yakasının silueti böyle kurulur. Şimdi o siluet bozulacak. Çünkü, kimin elinden çıktığı bile belli olmayan bir proje bir milyon metrekarelik bu alanı baştan sona değiştirecek. Mimarlar Odası'nın tanımına göre Haydarpaşa sahil şeridi, bundan böyle "Manhattan" olacak. Bu projenin bir de özel yasası var. Mimarların "Haydarpaşa Yasası" olarak tanımladıklan 5234 sayılı bu yasayla her türlü iti razın da önü kapatıldı. Yani Haydarpaşa ve sahil şeridi bir oldubittiye getirildi. Mimarlar Odası, "Dünya Ticaret Merkezi ve Kruvaziyer Liman Projesi" olarak adlandırılan bu projeye karşı, diğer sivil toplum örgütleri de. Bir araya gelip bir platform oluşturdular. Hedefleri ortak: Kentin tarihi dokusunun bozulmasına ve anıların üzerine Manhattan kurulmasına izin verilmeyecek. Proje neleri öngörüyor? Bu soruyu yarutlamak oldukça zor, neredeyse imkânsız. Çünkü bütün bilgiler ve projenin kendisi kamudan gizleniyor. Mimarlar Odası'nın "özel" çabalanyla öğrenilip hazırlanan taslak, yedi gökdeleni işaret ediyor. Fuar, kongre merkezleri, yabancı firma temsilcilikleri, yat limanı, recidance'lar (lüks konutlar) da projeye dahil. Haydarpaşa Gan ise otel yapılacak. lyi de gar nereye taşınacak, bu sorunun yetkili ağızlardan bir yanıtı yok, ama inşa edildiğinden beri büyüklüğüyle dikkat çeken Söğütlüçeşme istasyonu en yakın ihtimal görünüyor. Peki, bu projeyi kim hazırladı, kim uygulayacak? Bu sorunun yanıtı da karışık. Projenin kimin elinden çıktığı bile belli değil. Konumu gereği muhatap tutulan Bayındırlık Ba kanlığı projenin asıl sahibinin Ulaştırma Bakanlığı olduğunu, kendi yetkilerinin imar izni vermekle sınırlı olduğunu söylüyor. Ismini vermeyen yetkili, "Evet, proje şimdi bizde, inceliyoruz" diyor. Aynı yetkiliye göre eleştiriler de doğru değil, tarihi doku bozulmayacak, çevreye zararverilmeyecek! Denize dolgu da yapılmayacak, alanın kamuya kapatılması ise söz konusu değil! Aynı kişi, projeyi bir Türkfirmasınınüsdeneceğini de açıklıyor. Kentin altyapısından olduğu kadar siluetinden de sorumlu Istanbul Büyükşehir Belediyesi sorumluları ise projenin Ankara'da hazır landığını, kendilerinin bilgisi olmadığını söylemekle yetiniyor. Kadıköy Belediye Başkanı Av. Selami Öztürk bütün bu olup bitenden rahatsız. "Bu proje halka rağmen geliştirilemez" diyor. Projeye karşı kurulan platforma katılan sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle, Istanbul'la ilk kez Haydarpaşa'nın merdivenlerinde karşılaşanlarla, Haydarpaşa'yı tiyatro sahnesi ya da film seti olarak kullananlarla, liman çalışanlarıyla, dahası kente ve tarihine sahip çıkanlarla konuştuk: Devamı 67. sayfalarda ARMAĞANLI BULMACA | DİJİTAL DÜNYA | SATRANÇ ] BRİÇ | ANKET DEFTERİ | MODA | HAYVANLAR | DEKORASYON | LABİRENT 20. yıl K 1000. sayı . apak konusu, "Thatcher Özal'ı bekliyor". Tarih 16 Şubat 1986. Bu, Cumhuriyet Dergi / Parasız Pazar Eki'nin ilk sayısı. Şimdi 1000. sayıyı elinizde tutuyorsunuz ve dergi 20. yılından birkaç ay aldı bile. Elbette, bu 20 yılda Cumhuriyet Dergi'de de ekipler değişti. ilk sayının yönetmenleri Lütfü Tınç ve Turhan Günay'dı. Sonra, Tuğrul Eryılmaz geldi yönetime. Onu Lale Tayla ve Cumhur Canbazoğlu izledi. En uzun süreli Genel Yayın Yönetmeni ise Ipek Çalışlar oldu. Kadınlar, eşcinseller, insan hakları savunucuları, mağdurları, küreselleşme, kapitalizm ve savaş karşıtları, iktidarla başı derde girenler derginin sayfalarında kendileri yer buldular. Irkçı ve seksist yaklaşımlardan uzak duruldu, olaylara ve kişilere elitist yaklaşmaktan kaçınıldı... Muhabirin haberin ya da röportajın kahramanının önüne geçmemesine özen gösterıldi. Bu yüzden, bugün olduğu gibi belli başlı yıldönümlerinin haricinde okuduğunuz röportajları yazanlarla pek karşılaşmadınız, sanırım karşılaşmayacaksınız da... Bu durum, hoş yanlış anlamalara da yol açmadı değil... Beni erkek sanıp "Berat Bey" seslenişiyle elektronik postalar ya da mektuplar gönderiyorlar. Hatta hayallerinde uzun boylu, pos bıyıklı bir erkek tipi yaratanlar da var... Hazır kişiselleştirmeye başlamışken devamını getirelim... Biz, 46 ve 25 yaşları V arasında beş kadınız. Görsel yönctmen Aynur Çolak bir kere "hayır" demişse, o sonsuza dek "hayır" demek. Derginin en kıdemlisi, 15 yıldır sayfaları o yapıyor... Eğer haberle fotoğraf aynı zamanda eline geçmemişse fırtına patlamıyor, ama korkusu yetip de artıyor... Özlem Altunok'un habere gitme haliyle gelme hali arasındaki fark görmeye değer. Röportajın içine sindiğini servise şarkı söyleye söyleye girmesinden anlarsınız... Eğer sinmemişse... Özgür Erbaş iki mesleklilerden, hukuk diplomasını nereye koyduğunu bile hatırlamıyor. Röportaja giderken görüşeceği kişi ya da kişilerden, pazar günleri de siz, okurlardan tedirgin. Bu, sahne korkusu gıbi bir şey. Bir pazar sabahı enfarktüs geçirirse, bunun sorumlusu siz olabilirsiniz! Esra Açıkgöz, servisin en genci. Haber yazmanın dışında bir sorumluluğu daha var, google'da arama yapmak, kime hangi bilgi ya da fotoğraf lazımsa, google'dan bulup buluşturuyor. Bir arkadaşımız daha var, îpek Yezdani. O şimdi Londra'da master yapıyor. Rüzgâr kadınlardan... Habere giderken de geldiğinde de aynı şiddette esiyor... Umarım döndüğünde yine birlikte çalışır, birUkte güleriz... Elbette yazar, muhabir desteklerimiz var. Marmara Üniversitesi, Uetişim Fakültesi öğrencileri (MÎHA) ile on yıldır birlikteyiz. Ya diğerleri? Halim Spatar, Deniz Durukan, Ali Deniz Uslu, Nilüfer Zengin, Zekeriya Şen, Fatma Ovacık, Özlem Pak Işıngör, Melih Özdil, Sertaç Dalkıran, Osman Bahadır, Hakan Çelik, Semra Can, Aslı Selçuk, Rita Urgan, Aylin Öney Tan, Atilla Atakan, Ekrem Düzen, Levent Aksu, gazetenin diğer servislerindeki arkadaşlarımız... Söylemeye dilimiz dönmüyor, ama nice bininci sayılara! Berat Günçıkan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle