Katalog

Cumhuriyet sf IRON MAIDEN BİLDİĞİMİZ GİBİ... Ali Deniz Uslu Sayfa 7 BENNU GEREDE SERGISI Esra Açıkgoz Sayfa 16 Hayalet çocukların ateşi Selen Tokcan D ünyanm gözü, Fransa'da 1968 ögrenci hareketinden bu yana yaşanan en büyük eylemlerden biri olarak nitelendirilen başkent Paris'in dışındaki banliyölerde göçmenlerin başlattığı eylemlerde. Sorun, hıçbirimizin yabancısı olmadığı temel bir hak talebinin uzun süredir görmezden gelinmesine, yok sayılmasına dayanıyor. Evet, Paris'in dışına atdmış, işsiz, fakir ve kimliklerini tanımlamakta zorlanan göçmenlerın artık sabrı tükenmiş durumda. Medyanın büyük bir kısmı ve Fransız Cumhurbaskanı Jacques Chirac, Içışleri Bakanı Nicolas Sarkozy ve Devlet Başkanı Dominique de Villepin tarafından başta çok fazla ciddiye almadıklan bu çocuklar, çok şey, ama başta da iş istiyorlar. Afrika kökenli iki gencin (Buna Traore15, Zyad Benna17) polisten kaçmaya çalışırken sığındıkları metro istasyonunda elektrik çarpması sonucu komaya girerek hayatını kaybetmesinden sonra banliyöde yaşayan genç nüfusun olayı protesto etmek ve birıkmiş öfkesini kusmak üzere 28 Ekim gecesi 29 arabayı yakarak başlattığı bu eylemler neyı anlatıyor? Fransa Içişlen Bakanı Sarkozy'nin "pisükler, ayaktakımı" gibi tahrik edici sözlerle tanımladığı bu gençler kim? Peki onlar kendi durumlarına, Fransızlar onlara nasıl bakıyor? Şehrin dışına atılmış 1.5 milyon insan, etrafında hiçbir sosyal mekân bulunmayan, kirası devlet tarafından kontrol edilen HLM'lerde (Habitation A Loyer Modere) yaşıyor ve yüzde 4O'ı işsiz. Televizyonlarda her gün alev içindeki sokaklarda ağlayan anneler, çocuklar gösteriliyor. Gazetecilerin bölgeye girmesi artık büyük risk oluşturuyor. Bütün bu olayların dibindeki Paris'te ise gerginlik son derece yüksek. Kafelerde, restoranlarda herkes televızyonun başında pür dikkat haberleri izliyor, olayları değerlendiriyor. Şiddetin Paris'e sıçramasından endişe duyuluyor. Çoğunluk eylemlerin kabul edilır bir yanı olmasa da, gençlere hak vermekten geri durmuyor. Paris'te yaşayan gençlerın ortak fıkrı ıse Sarkozy'nin faşızan yaklaşımına birılerinin "dur" demesi. Herkes bıkkın, herkes bu vahşetin artık son bulmasını istiyor Televizyonda ateş altındaki bölgede yaşayan orta yaşlı insanlarla yapılan kısa söyleşilerde "çocuklarınızı sokağa bırakmayın" diyenler çıkıyor, ya da "bunun böyle olacağı çok önceden belliydı" diyenler Çaresiz bakışlarla yanan dükkânlarını, arabalannı seyredıyorlar. Çoğu birlik olup geceleri okulların başında nöbet tutuyor, birer mum yakıp. Okulları da yakmasınlar diye... Fakat şiddetin önüne geçilemıyor. Dcvamı 2 sayfada ARMAĞANLI BULMACA ÇENGEL BULMACA | DİJİTAL DÜNYA SATRANÇ | BRİÇ | SOFRA | GÖNLÜMÜN KÖŞESİ 80 YIL ÖNCE CUMHURİYET | MEKÂN Muhammed Ali Clay Bir 'siyah' efsane... "Bedeni içinde hapsedilmiş gibi"... Kızı Leyla, Parkinson hastalığı hızla ilerleyen babası Muhammed Ali Clay'ın durumunu böyle tanımlıyor. Clay denilince akla dünya ağır sıklet şampiyonu bir boksörden fazlası geliyor. Onur Salman Sayfa 5 Friedrich Nietzsche Beni hepsi seviyor! Mario Leis, Nietzsche'nin Kadınları'nı yazdı. Bu kadınlar, Nietzsche'nin eserleri ve kişiliğinde de önemli bir etkiye sahipler: Kız kardeşi Elisabeth; kıskanç anne Franziska, Cosima VVagner, Lou Salome ve diğerleri. Şebnem Atılgan Sayfa 9