Katalog

19 EYLÜL 2004 / SAYI 965 Zinadan kurtulduk sayılır ya diğerleri? Özgür Erbaş T ürkiye "şaka" gibi bir on beş gün yaşadı. Türk Ceza Yasası'ndaki değişikliklerin TBMM'de görüşülmesine çeyrek kala "zinanın suç sayılacağı" ortaya atıldı ve herkesi içine çeken bir tartışma başladı. Hükümet bu hazırlığı "Anadolu kadınlannın isteğine" bağlıyordu, ama o kadınlar ortada yoktu. Aksine her kentten kadınlar "zina ceza olamaz" diye sokağa çıktı, bununla yetinmeyip konunun TBMM'de görüşüldüğü salı günü Ankara'da buluşuldu. Önce tasarıya destek verip sonra çekilen CHP ile AKP anlaşmaya vardı've zina konusu gündemden çıkarıldı. Evet, bunda kadınların, AB'den gelen tepkilerin, medyanın da büyük payı vardı, ama kadınların çığlıkları daha başka sorunlara dikkat çekiyordu. Bekâret kontrolü sürüyordu, ev içi ve dışı cinsel şiddet suçlarında sorun çözülmemişti. Kadınlar, zina tartışmalanyla suni bir gündem yaratıldığı konusunda hemfikirdiler ve yasanın kadın haklarını ihlal eden tüm maddelerini deşifre etmekte kararlıydılar. Ankara'da buluşan kadınlar arasında AKP'nin öneriye gerekçe gösterdiği "Anadolu kadınları" da vardı ve hem zinaya tepkilerini hem de kendi gündemlerini aktardılar: nına mesaj verme kaygısı ya da muhafazakar siyaset yapması, feminist açıdan önemsiz. Onemli olan, Türkiye'de yıllardır, kadın bedenini denedemek için yapılan çabalara karşı durmak. Devlet kontrol etmek istediği noktada mahremi yok ediyor, ama kadmı koruması gerektiği zaman, yani aile içi tecavüz ya da bekâret kontrolü gibi konularda "burası mahrem" diyor. Bu ideolojik bir konu, kendi ideolojileri içinde kadm söylemini de gündeme getiriyorlar. Feminist ideoloji açısından bakılırsa, "örgütlüyüz" deniliyor, ancak katılımın daha çok olmasını isterdim ya da ben bunu hayal etmiştim... Elif Aldoğan (Gazi Mahallesi Kibele Kadm Kooperatifi): Bastınlan, yasaklanan duygular insanları teşvik ediyor ve gizli kapakltk yaşanıyor. Kadmın evin dışına çıkabilmesi için AKP hiçbir şey yapmıyor. Evin içinde kalan kadın gelişemiyor, yaşamdan kopuyor, bu da onu kıskançlaştınyor. Kadm her açıdan bağımsız olsa niye erkeğe yapışsın ki... Evlilik tek başına mutluluk getirmiyor. yataktaki şiddeti, tecavüzü ne yapacaklar? • Nazmiye Halvaşi (Recme Karşı Uluslararası Komite Türkiye Temsilcisi): Zina denilerek başlayan tartışmayı temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırdması için zemin oluşturanlar ve buna karşı çıkanlar olarak anlamak gerekir. Bireyi koruduğunu ve onun hayat alanına müdahale etmeyeceğini vaat eden devlet, doğruZlna şlmdlllk suç dan o alana saldırıyor. Eğer bu düzenleme yasalaşırsa törenamus cinayetleri de artacakolmaktan çıkarıldı... tır. Netice Bozkurt (Batman Özgür Parti): Bunda Ankara'da Geldiğimiz yerdeki kadınlar asla zinadan toplanan kadınların bahsetmediler, böyle bir gündemleri yok. Bizim geldiğimiz yerde köyleri yakılan, yakında payı vardı. larını kaybeden kaduıların yaşadığı acılar var. Anadolu'dan gelen Yoksulluk, işsizlik, eğitimsizlik en büyük sorunlar. Bütün bu gündemi sahte buluyoruz. kadınlar kendl Mesude Süzer (Batman DEHAP): Ahlaki V değerlerle, yasakları birbirine karıştırmamak gündemlerlnl de gerekir. Toplumsal maçoluk övülüyor. "NaTBMM'ye taşıdılar, muslu olan enayidir" zihniyeti sürdüğü müddetçe yasa koysan ne olur? bekâret kontrolü ve Sadiye Özgökçe (VAKAD/Van Kadın Derevllllk Içl clnsel neği): Yasa için "Doğu Anadolu'dan kadınlar bizi yönlendirdi" diyorlar ama biz asıl çok şlddetln, Işslzliğln eşlilikten şikâyetçiyiz. Zinaya değil çok eşliliönlenmesinl ğe madde koysunlar. Bize başvuran kadınların yüzde 80'i çok eşlilikten şikayetçi. Aynca Istedller... bu tartışmayı gerici olarak değerlendiriyorum. Kadının pek çok sorunu var çözülmesi gereken, vermeleri gerekenleri vermemek için bu gündemi yarattılar. Nural Tokgöz (DYP Ankara ll Kadın Kolları Başkam): Kadın olarak böyle bir şeyi onaylamamız mümkün değil. Ankara'da gecekondu bölgelerindeki kadınlarla yaptığımız görüşmelerden kesinlikle böyle bir gündem çıkmiyor. Zaten kadınların eşlerini boşayacak maddi güçleri yok ki! Hicran Karabudak (Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi): Zinanın önüne geçilemez. Böyle bir şey yapsa, cezalandırsa bile adam hapisten çıkınca kadının hayatını karartacak. Biz sığmak talebi için başvurduk, hemen hemen her gün aramamıza rağmen bir yanıt alamadık. Etnel Denizaslanı (Izmirli Kadın Haklan Koruma Derneği): Kadınları meşgul etmek için attılar bunu ortaya. Ne olursa olsun tarih geriye döndürülmüyor. Iran'da bir karşı devrim süreci yaşandı, şimdi hakları tek tek geri veriyorlar, selin önündeki barikat gibi. Türkiye'de de bu süreç geri işlemez. Adı AB de olsa, toplumsal muhalefet de olsa bu yapılamaz. Bu süre geçecek, ama kadın dayanışmasını göstermek, dinamizmimizi ortaya koymak ve kazanımlarımıza sahip çıkmak için buradayız. Sema Baş (Van): Bize başvuran kadınlardan birinin kuması var. Adam iki kadın daha kaçırmış ve bunun için eşlerinden birini berdel vermiş. Ortada 4 mağdur kadın var! Ayrıca diyelim ben gittim, bir arkadaşımla oturdum diyelim. Biri de şikâyet etti. Tutuklamasalar da hastaneye gönderecekler. Bunu benim ağabeyim duyarsa ne yapacak? Beni vuracak. Bu düzenleme iftiranın önünü açar ve olan kadına olur. Cinayetler artar. Gülay Sarışen (Çanakkale Kadın El Emeğini Değerlendirme Derneği ve Kadın Danışma Merkezi): Bu suni bir gündem, diğerlerini kamufle ediyorlar. Töre namus cinayetleri önlensin, kadınlar sosyal güvence altına alınsın. Bekâret kontrolleri bir kenara itilip müstehcen adı altında ifade özgürlüğünün engellenmesi ortaya çıkarıldı. "Anadolu kadını böyle istiyor" diyerek gösterdikleri hassasiyeti Medeni Yasa kampanyasında toplanan 40 bin imza için göstersinler bence. Aslında, Anadolu kadınıBatı kadmı diye bir ayrımcılık da yaratılıyor. Bihter Somers'an Gemalmazoğlu (bağımsız feminist): Bu yaratılmış gündem beni öfkelendiriyor. AKP'nin taba Yataş Bonus nakıt fiyatına taksit Yataş'ta 15 Ağustos 15 Ekim tarihleri arasında Bonus Card'a nakit fiyatına 9 taksit, diğer kartlara 6 taksit var. Vakit kaybetmeyin, Yataş'a gelin. NKARA (0312) 3Bî 88 00 (PBX) www.yatas.com.tr