Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 EYLÜL 2004 / SAYI 965 Fotoğraf: Uğur Demlr siniz. lsteklerinde yaşanmışlığın bazı izdüşümleri olur. Bazılarında bu çok yok ama yeniliklere açıklar. Onlar bir numara. Fakat alışkanlıklarını çok zor terk e den, eşyaların ya da renklerin kombinas yonunu çok rahat kabullenmeyenler de var. Ya müşteri ile anlaşamazsanız... Mimar ve müşteri arasmda uyumsuz luk olabilir. Tavsiyem; dekoratore, mi mara hiç gitmesinler. önce bir yapacak lar, batacaklar sonra da paralarını doğrı harcamak için bizlere gelecekler. Müşteri size ne kadar müdahale ede biliyor, yani "parayı veren düdüğü ça lar" durumları oluyor mu? Benim başıma gelmedi. Başıma gelirsc de "para sizin, buyrun gelin yapın" de rim. Mesela konuşup anlaştığınız gib mekânı bitiriyorsunuz, ama o seyahattı bir resim alıyor ve duvara asmak istiyor Assın, o resmin o duvara uymadığım gö rüp çıkartıyor daha sonra. Problem, o nun orada uymadığını görmeyenlerde. Dünyaya baktığımızda, mimari açı dan bir yerimiz var mı? Bence mimari açıdan sıfırın altında bi yerdeyiz. Dekorasyonda çok iyiyiz. Mi maride ilerleyemeyişimızin nedeni, eko nomik şartlar yüzünden, binaların çol büyük bütçelerle yapılamayışı. Gene olarak baktığınız zaman Istanbul'ur sembolik bir binası yok. Binalardan, mi mari yapılardan söz etmiyorum; şehriı yeni siluetini belirleyen hiçbir yapı yok îsyanyollar Guggenheim Bilbao'yu yap tı ve şehri dünya platformuna sundulat Bizdeki mimarlara böyle bir imkân veril miyor. ı İŞE BİNALARDAN BAŞLAMALI Son yıllarda tstanbul'un çehresi deği şiyor, daha Batılı bir görünüme biiriin dürülüyor, yanılıyor muyum? Siz hiç îstanbul'da yeşillikler fışkıran teraslı binalar görüyor musunuz? îstan bul'da onları arzuluyorum. Ne yazık k yapılamıyor. Balkon varsa da kapatıh} tüp deposu olarak kullanılıyor. Bizde balkon kapatma mimari anlayışı var. E' kültürünün olmadığını da buradan anla yın. Nişantaşı'na iki sandalye atmakl medeni olamayacağırruzı hepimiz biliyo ruz. Bence işe binalardan başlamalı. Be lediye başkanlarından rica ediyorum, bi ze biraz ozgürlük versinler. Biz binaları mızı yaparken, aman bir kat fazla, bir ka eksik yaptın şu çıkma abartılı demesin ler de farklı bir kurul kursunlar. Web sayfanızdaki işlerinize baktığı mızda en fazla göze çarpan siyahlar, kıt mızılar, beyazlar ve maviler... Kırmızı, siyah ve beyaz, bu üç renk psi kolojik açıdan bizim zayıf olduğumu renkler. Çok iyi fotoğraf verir, ınsan ken dini omekânın içinde çok huzurlu hJsse der. Yanına bir de varaklan koyarsanız ki bu dünden esintidir ruhu okşar. B : raz da metalik unsur ilave ederseniz in san o mekânda kendini çağdaş hissedeı Bu, eşıttir büyük başarı. Ilk projelerim de ruhum istediği için bu renkleri kullan dım. Çizgim sevildi ve beğenildi. Bu se ne favorim petrol yeşili, koyu mor. Şim di gümüş rengini seviyorum. Ahşapla giı müşü bir arada kullandın mı, o da ben ce yıkar, geçer. Fuar, shovvroom, ev... En çok hangi sini tasarlamayı seviyorsunuz? Bu sene artık ayırt edemiyorum. Çün kü eldeki işlerimin yüzde 30'u işyeri, yüs de40'ıev, yüzde 30'ushowroom. Evleı de 2.50'lik tavanlarla uğraşmıyorsak ço zevkli. Işyerinde "bitsin, yerleşelım, işı mize bakalım" mantığı var. Patron oda larında, girişlerde ve VİP bölümlerind daha coşkulu davranabiliyorum. • * • EREN YORULMAZER, Turkiye'de avangart tar/da çalı$aıı lıir mîmar vo dokorator. Mıı/ik vo modadaıı ctkiloniyor. Sıklıkla kırmı/ı, sıyalı vo maviyi kııllamyor. Tıırkıyo'niıı mimarido ilorloyomodi^ini dıışıinuyor. Bıııııı, hiııalarııı buyıık Inıtçolorlo yapılmamaHina ba^lıyor. \ Ahşapla gümüşü bir arada kullandın mı yıkar geçer... Nena Çalidis F abrika, showroom, ofis, müstakil ev, apartman katı, fuar, restoran, gece kulubü. Bütün bunların yapımında hep aynı kişinin imzası var: Eren Yorulmazer. Bugüne kadar Istanbul, Bursa, Cannes, Paris, Moskova ve Ankara'da yapılara çizgileriyle hayat veren Yorulmazer'in haritası na şimdilerde Londra ve Yunanistan da ekleniyor. Maslak vc Bursa da bir süre sonra Yorulmazer imzası taşıyan iki büyiık binaya sahip olacak. Tutkunu olduğu müzik ve modayı yapttğı işlerde kullanmayı seven Yorulmazer ile dekorasyon ve çalışmaları üzerine konuştuk: Türkiye'de avangart tarzda çalışan Eren Yorulmazer çalışmalarını "özgün çizgi" olarak tanımlıyor... Fotoğraflar: M. Serdar Şamlı ender isimlerdensiniz. Sizi bu tarza çeken ne? Avangart'ın açılımı, biraz da ahşılmışın dışında bir şeyler yapmak. Ben hem mimarlık, hem de başkalarının yaptığı binaların dekorasyonunu yapıyorum. Mimaride çok seçici davranmak istiyorum, nedeni de daha kalıcı olmaları. Dekorasyon yaptığınız iç mekânların değişmesi çok daha kolay. Günümüz mekânlannı, günümüz çizgisinde daha avangart çizgide dekore ediyorum. Yaptıklarınızı adlaadırmakta avangart tanımı yetiyor tnu size? Daha çok "özgün çizgi" diyeyorumlamak istiyorum. Kimseyi kopyalayıp kimseden esinlenmedim. Türkiye'de tarzlannı beğendiğim mimarlar var, genelde modern olsun, klasik olsun, gördüğüm bir esinlenme olduğu. Çok özgün yaratımlar yok. Müziğe ve modaya olan ilginizi her fırsatta dile getiriyorsunuz. Hepimizin bildiği gibi modada bu yıl moda olan renkler dekorasyona bir yıl sonra yansır. Bu ilgi alanlarımz dün, bugiin ve yannı bir potada eritmenize etki ediyor mu? Moda olan rengi anında yaptığım işlere yansıtırım. Dünyada, belli çizgilere sahip isimlerin yapuğı işleri takip etmeyi severim. Resmi, mobilyayı ve belli dönemleri iyi bilip, takip ediyorsanız zaten dünün farkındasınız demektir. îşlerimde hislerimin yoğunluğunu kullanırım. ÖZGÜN TASARIMLAR Yorulmazer'in tasarımı bir "misafir tuvaleti"... Takip ettiğiniz işlerin tarzınıza sızma tehlikesi yok mu? Yaptığınız işte yaratıcı tarafınızın olduğuna inanıyorsanız onları özümseyerek yorumlamanın çok normal olduğunu düşünüyorum. Genelde müşterilerime göstermeden bir şey yapmayı pek sevmem. Fakat bazı müşterilerim de, ki bunlar yüzde 9O'ı buluyor, beni çok serbest bırakırlar. Özgün, kendi içimden gelen çağnşımlarla tasarlıyorum mekânlarımı. Sonuçta ortaya görülmemiş işler çıkıyor. Türk insanı nasıl bir müşteri profili oluşturuyor? Türkiye'de ev kültürünün yerleşik olduğuna inanmıyorum. Tabii bazı müşterilerin farklı evlerden geldiğini hisseder MEKAN îpek Yezdani 24 saat Beşiktaş D eniz kenannda oturup karayemiş, selvi, akasya ve erik ağaçlarının altında yemek yemeye ya da içkinizi yudumlamaya ne dersiniz? Beşiktaş sahilinde ister masada, ister minderde oturarak hem müzik dinleyebileceğiniz hem de yemek yiyip içki içebileceğiniz yeni bir mekân açddı: Beer Point. Beer Point, îstanbul'un en güzel ancak motor ve vapur iskeleleri nedeniyle az kullanılan sahillerinden biri olan Beşiktaş ta kafebar açığını kapatması açısından önemli bir konjtma sahip. 120'si bahçed^olmak üzere toplam 300 kişilik kapasitesi olan barın diğer önemli özelliği ise haftanın 7 günü 24 saat açık olması. Bu yüzden de öğlen ve akşam yemeğine gelenler dışmda daha çok gece kulübüne gidenlerin durağı. Gundüz ve akşam saatlerinde hafif müziğin tercih edildiği mekânda, akşam saat 19.00'dan sonra DJ tarafından müzik yapılıyor, gece saat 23.00'ten sonra ise elektronik müzik çalınıyor. Beer Point'te yemek yemek isteyenler ise üç farklı mutfağı, Italyan, Fransız ve Türk mutfağını bir arada bulabilirler. Balık, et, tatyk, sebze, makarna çeşitlerinin yanı sıra, "Beer Point tabağı" ve "kremalı ıspanak" en çok tercih edilen yemekler arasında yer alıyor. Beer Point'i Hüseyin Albayrak, Abdullah Bahadır ve Selçuk Kürkoğlu birlikte işletiyor. Hüseyin Alba^rak, dış cephesi tamamen camla kaplı olan mekânı bu sezona yetiştirmek için beş ayda hazırladıklarını söylüyor. Albayrak, daha çok 2030 yaş arasındaki gençler tarafından tercih edilen mekânda, barkovizyondan maç yayını yaptıklarmı ve maçların bahçedeki masalardan da izlenebildiğini anlatıyor. "Burası özellikle Beşiktaş bölgesinde oturan, güvenli ve sakin bir ortamda yemek yemek isteyen insanlar için ideal" diyor. Beşiktaş'taki deniz otobüsleri iskelesinin arka tarafında yer alan Beer Point'te içki fiyatlan 4 milyondan başlıyor. • y Beer Point'te her akşam saa 19.00'dan sonra canlı müzik var. Fotoğraf: Serkan Yıldız