Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
hikâyelerinin sadık bir okuyucusu demli üst sınıf ve çürümüş alt
olan hayalperest Catherine Mor- sınıf mitini ters-yüz ediyor.
Alt sınıf kahramanları en yüce
land, okuduğu romanlara öykü-
nüp gerçek yaşamdan tamamen ve seçkin kimlikler, üst sınıflar
ise Emma gibi olgunlaşmamış,
kopuk fanteziler içinde macera-
dan maceraya savrulmayı seçiyor. kendini beğenmiş ve dönüşüme
muhtaç tipler olarak kurgulanıyor.
Sonunda neyin gerçek neyin
Austen çoğu yerde incelikli
sahte olduğunun ayrımına varıp
mizahın düşündüren gücünden
özünü buluyor.
yararlanıp üst sınıf tipleri gü-
Kitapta yazarın birçok gönder-
lünç duruma düşürerek onlarla
meye karşın yaratmaya çalıştığı sa-
alay etmekten hoşlanıyor.
natsal imajın Özlem Alkan K.’nin
Ve Gurur ve Önyargı’daki Bay
incelikli çevirisiyle aktarılışı, ki-
Bennet’in repliğini akla getiriyor:
tabı hem satirik bir öğreti görü-
“Komşularımızla eğlenmek ve sı-
nümünden uzaklaştırıyor hem de
ramız geldiğinde onlara gülmek
okunurluğu kolaylaştırıyor.
dışında ne için yaşıyoruz ki?”
KARMAŞIK İÇ DÜNYALI KAHRAMANLAR kendini beğenmiş olması nedeniyle Austen, “Benden baş-
Bu romanda da Nihal Yeğinobalı’nın dilimize
Jane Austen, yaşamı devrinde her an karşılaşılabilecek ka hiç kimsenin pek sevmeyeceği bir kadın kahraman ya-
Austen’in yoğun romantik diline sadık, titiz aktarımı,
kahramanlar üzerinden sahnelerken bir yandan da duy-
rattım” dese de onun peşinden koşturuyor metnini. okuyucunun devrin kültürel kodlarına ve özgün dildeki
gu durumu çatışması yaşayan karmaşık iç dünyalı kahra-
anlam katlarına ulaşmasını sağlıyor.
MODERN KADININ BİR ARKETİPİ ‘EMMA’
manlara ses veriyor.
Eğer aşk, birleştirici güçse ve eğer aşk doğayı yeniden
Emma’nın evlenmeyi asla düşünmemesi, romantik çe-
İyi niyetli ama hırs ve kıskançlıktan kötü davranan, bu- dönüştürüp mükemmelleştiriyorsa bunu iki yüz yıldır dile
kimlere karşı bağışık yaklaşımı onu diğer romanlardaki
na karyın okuyucunun onları sevmekten kendini alama-
getiren Jane Austen romanlarında aramak yerinde olacak.
kadın karakterlerden ayırıyor.
dığı karakterler yaratıyor. Bunu Emma (Çeviren: Nihal Usta yazarın bugünden neredeyse tümüyle farklı, geç-
Yeğinobalı / Can Yayınları) romanının ana figürü Emma Bu durum, beklentileri, evliliğe bağlı olmayan modern
miş bir dönem ve kültürde kurguladığı zamansız yapıtla-
Woodhouse ile hayli somutladığını söylemek olanaklı. kadının bir arketipi olarak sunuluyor. rı, çok boyutlu unutulmaz kadın kahramanlarıyla okuyu-
cuların duygu dünyalarında yaşamaya devam ediyor.
Yaşamındaki avantajlara karşın şımarık, dik başlı ve Yazar ayrıca diğer romanlarının aksine Emma’da er-
n
OLIVER SACKS’TAN
‘Her Şey Yerli Yerinde’
Nörolog yazar Oliver Sacks, ölümünü izleyen yıllarda yayımlanan Her Şey Yerli Yerinde’de
(Çeviren: Dürrin Tunç / Yapı Kredi Yayınları) hem hastalarıyla ilişkisiyle hem de kimyaya,
bahçelere, yüzmeye ve uzaya merakıyla karşımıza çıkıyor.
Bütün bunlar hiçlik dene-
DERYA ÇAKIR
yimleridir veya daha doğru-
su, bir şey olma deneyimin-
ANILARI VE KİŞİSEL DÖNÜM
den mahrum kalmaktır.”
NOKTALARIYLA OLIVER SACKS!
İnsan beyninin sınırları ve hatta sırları üzerine çalışan,
HASTALIKLAR, TEDAVİLER VE YAŞAM!
sinir sisteminin yaşamı nasıl etkilediğini araştıran, son
Sacks’ın bir doktor ve bir bilge olarak karşımıza çık-
günlerinde ise yaşlılığa ve hastalığa ilişkin yazan nörolog
tığı yapıt, hastalıkların, tedavilerin ve yaşamın kesiştiği
yazar Oliver Sacks (1933-2015), beynin sinir sistemine
bir metinler bütünü. Gündelik yaşam ile nörolojiyi bu-
bilgisini ve bulgularını hikâyeleştirerek anlattı.
luşturuyor, tanıları ve alışkanlıkları sorguluyor Sacks.
Merakı ve ilgisi, yalnızca uzmanlık alanıyla sınırlı
Yanı sıra hekimliğin inceliklerini sunuyor:
değildi; gerek yaşarken gerek ölümünden sonra yayım-
“Daha kendi tıp eğitimimden önce, ikisi de hekim olan
lanan kitaplarında, yaşamın ve bilimin pek çok alanın-
anne babamdan doktorlukla ilgili temel bir hakikati öğ-
da metinleri buluştu okuyucularla.
rendim: Hekim olmak tanı ve tedavi dağıtmaktan çok da-
Sacks, ölümünü izleyen yıllarda yayımlanan Her Şey
ha fazlasıdır, bir hastanın hayatındaki en mahrem karar-
Yerli Yerinde’de (Çeviren: Dürrin Tunç / Yapı Kredi Ya-
lardan birini de içerir. Bu, en az tıbbi muhakeme ve bil-
yınları) ise hem hastalarıyla ilişkisiyle hem de kimyaya,
gi kadar, insani zarafet ve muhakeme gücü de gerektirir.
bahçelere, yüzmeye ve uzaya merakıyla karşımıza çıkıyor.
Ortada hastanın hayatını değiştirebilecek ya da tehdit
Her Şey Yerli Yerinde’de bilime, doğaya, insanlara,
edecek ciddi bir hastalık varsa hastaya neyi, ne zaman
diğer canlılara ve dünya dışına duyduğu ilgiyi büyük
söylemelidir? Nasıl söylemelidir? Söylemeli midir?
bir iyimserlikle anlatıyor yazar. Küçük yaşlardan baş-
Her durum karmaşıktır ama genellikle hastalar, ne ka-
layarak müze gezen Sacks, buralarda doğanın ve tari-
dar acı olursa olsun gerçeği bilmek isterler. Fakat ger-
hin sabitlendiğine tanık oluyor, düşünmenin sınırlarını
çeğin kendilerine, ümit vererek değilse bile en azından
ve sınırsızlığını keşfediyor.
geri kalan hayatlarının da onurlu ve tatmin edici şekilde
Bir başka metninde ise aşkı hatırlayıp düşünüyor, bu
yaşanabileceğini hissettirecek biçimde, incelikle söylen-
telektüel çıkıyor karşınıza.
büyük olayın kimyasal ve biyolojik nedenlerini sor-
mesini isterler.”
Kimi zaman çözümsüz gibi görünen rahatsızlıkların as-
guluyor. Ardından “kimyanın şairi dediği Humphry
Oliver Sacks, gençlik-yaşlılık ayrımını “beyin-düşün-
lında basit tedavileri olduğunu keşfediyor kimi zaman da
Davy”le buluşturuyor. Raflar ve kitaplarla örülü koridor-
me-karar verme gücü, hastalık-sağlık, hastane-hasta ve
rüyalardan ve küçük belirtilerden hareketle migrenin bas-
lar ve katlardan oluşan kütüphaneleri, karşılaştırdığı be-
doktor-hasta” bağlamında anlatırken çocukluğuna ve
kılanması için bir yol (ya da rota) çizdiğini anlatıyor yazar.
yinle benzerliklerini ve farklılıklarını ortaya koyuyor.
yaşlılığına geliyor. Küçükken okuduğu kitapları ve yaşı
Daha sonra hiçlik ve nöroloji arasında kurduğu bağlan-
ilerlediğinde okuyamadığı satırlar için büyüteç kullanışı-
HİÇLİK VE NÖROLOJİ! tıyı getiriyor gündeme:
Her Şey Yerli Yerinde’yi okurken Sacks’ın yaşamından nı esprili bir dille sunuyor.
“Kısa veya uzun veya kalıcı yok oluşların yaşandığı, fiz-
Hayatı dolu dolu yaşamaya çalışan, işini en iyi biçimde
parçaları, anılarını ve kişisel dönüm noktalarını görmek- yolojik, patolojik, yaygın veya sıra dışı sayısız durum vardır.
yapmaya uğraşan ve hastalarına hep iyimserlikle yakla-
le kalmıyorsunuz aynı zamanda karşılaştığı hastalara ve Özellikle beynin sağ yarısındaki inmeler, tümörler ve ha-
hastalıklara da denk geliyoruz. sarlar vücudun sol yarısının kısmen veya tamamen yok ol- şan bir bilgeyle ve hekimle yüzleştiren Her Şey Yerli Ye-
1950’lerden ölümüne dek hastalarıyla içten ilişkiler ku- masına yol açar, ‘agnozi, anozognozi, ihmal veya Neglect rinde, ölümsüz bir yazar-hekimle ve ölümlü bir insanla
ran ve onlardan hiçbir şeyi gizlemeyen bir doktor ve en- Sendromu’ olarak bilinen bir durumdur bu. buluşturan bir yapıt.
n
18 Temmuz 2024 5
COLUMBIA ÜNİVERSİTESİ