Katalog

Bambaşka bir hayat eleştirisi Neslihan Acu, emekle kurduğu ve ince ince dokuduğu anlatısında gündelik hayatın sessizce kabullendiğimiz, boyun eğmek / uymak dışında farklı bir seçeneği pek de düşünmediğimiz akışına inceden ama cephede bir karşı çıkışı sergilerken durağan akışın sıradanlaştırdığı koşumuzu renklendirmek, kıymetlendirmek üzerine de harika bir davetiye çıkarıyor hepimize. İşte, onlara da vardırıyor sözü inceden, nezaketle… Bizi bu yolculuğa, Y. BEKİR YURDAKUL arayışa da başta ede- KEDİLERİN HAYATI NASILDIR ACABA? biyat, sanat çıkarır. everek okuduğum bir kitabı bitirdiğimde Babası Kemal’in bir deniz yolculuğunda ansızın Kitapları ve merakı- ayrılık vaktidir bir hüznün ortalık yerinde yitip gidişiyle kararan dünyasından birbirini kova- nın taşıdığı noktada S bulurum kendimi. Olmaz, zaten kısa sürdü layan benzer günlerin sıkıcılığına ancak ulaşabilen Barış’ın aklında birlikteliğimiz, akıp gitti / gittiği yerlere ve daha Barış, o kederli günleri daha çabuk geride bırak- şimdi varsa yoksa nerelere nerelere de götürdü beni. Bunca çabuk mış görünen abisi Bartu ve biraz fazla neşeli bul- bir süreliğine kedi ol- ayrılık sahiden olmaz; sonra bir süre daha taşırım duğu annesi Eda’yla bir yaşam sürdürmektedir. mak vardır. yanımda onu. Gelin görün ki her şey, her Bir şeyi aklından Bir dosta anlatmaya gün hatta her an yalnız ve geçirmek, düşün- duracağım tutarsa özel- ancak sıkıcıdır Barış için. mek, istemek başka likle altını çizdiğim kimi Uzaya, tarihsel filmlere, bir şeydir; gerçekten satırları, bulduğum boş- çizgi romanlara yanı sıra ve gönülden iste- luklara düştüğüm not- bilimsel araştırmalara me- mek bambaşkadır. ları paylaşmak için. As- raklı Barış bambaşka dün- lında paylaşmanın öte- yaların, farklı bir hayatın ha- HER ŞEY FARKLI, HER ŞEY BAMBAŞKA sinde ayrılmamak için yalini kursa da günlerin du- Anlatının akışında olup bitenleri bırakıp Barış’ın bahanelerdir bunlar. rağanlığından bir türlü kurta- ve öteki karakterlerin aracılığıyla hayatımıza ka- “Bunca çabuk ay- ramaz kendisini. tılmak istenen renklere, iklimlere, seslere baka- rılık” dedim ya san- Gün boyu oturup uyukla- lım dilerseniz. ki başka bir evrende, yan (düşünür mü acaba ara- Seviyorsanız kedileri (sevmiyorsanız da sorun zamanın bambaşka da) sarman kedinin / kedile- yok) onların renksiz bildiğimiz dünyasının gizine kavrandığı paralel bir rin hayatından bile sıkıcıdır doğru çıktığınız yolculukta sizi aslında birbirimizi, dünyada olmak gi- günler Barış için. dünyamızı bambaşka pencerelerden bakarak an- biydi Barış’ın Akıl Al- Derken bir gün aklını kedi- lamaya çağrı saklanıyor satır aralarında. maz Yolculukları’na lerin hayatı, nasıl yaşadıkları, Yalnızca kediler mi? Bir bütün olarak davranan birlikte çıkışımız. ne düşündükleri, neler his- karıncalar, hızına erişilmez kirpiler, yavaş sandı- Ve bir rüya kadar mı settiklerine takıverir. ğımız kaplumbağalar, sonra tilkiler… sürdü, değilse günler İşte bildiğimiz zaman ölçü- Sonra birbirimizden uzak düşmelerimiz, yalnız- leri, ölçümleriyle değerlen- günleri kovaladı da ben lıklarımız, yakınıp durmalarımız… mi fark edemedim? diremeyeceğimiz denli “akıl Bir yanda bilimin edebiyata bakarak yürüyüşü, Evet, kimi dostlara almaz” yolculuğu da böyle bir yanda doğanın tüm sesleri, tınıları, bir yanda söz etmenin ötesin- başlar Barış’ın. alışkanlıkla yapıp ettiklerimiz ve önyargılarımız, kör de o kimi özel bölümlerini bir daha / yeniden inatlarımız, çözümsüzlüğü çıkar yol sanmalarımız. TESLİM OLMAK VE YAKINMAK YERİNE… dolaştım. Duyup öğreneceklerimize, hayatımıza renk ka- Neslihan Acu, emekle kurduğu ve ince ince “Barış” demiş kahramanına Neslihan Acu; bu- tacaklara sağır, kör oluşlarımız; yerine veriliyi, su- dokuduğu anlatısında gündelik hayatın sessizce ralara kadar örüp dokumuş anlatısının duldası- nulanı, dayatılanı koymalarımız… kabullendiğimiz, boyun eğmek / uymak dışında na ustaca yerleştirdiği derdini / derlerini, çağdaş Neslihan Acu’nun, felsefe ve yazınımızın emek- farklı bir seçeneği pek de düşünmediğimiz akı- dertlerimizden birçoğunu. çilerinden Afşar Timuçin’in “Alışkanlık ölümdür!” şına inceden ama cephede bir karşı çıkışı sergi- Araya “aklı almaz”ı yerleştirmiş, bugün de “akıl dediği yerden çıkardığı bitmek bilmeyen (aslın- lerken durağan akışın sıradanlaştırdığı koşumuzu almaz” görünen kimi oluş ve olguların, aslında da bitmesin dediğimiz) yolculuklarda gündelik bir renklendirmek, kıymetlendirmek üzerine de hari- gündelik hayatın yüreğinde nasıl da gezinip dur- hayat panoraması gülümsüyor bize, dahası eli- ka bir davetiye çıkarıyor hepimize. duğuna dokunduruyor böylece. mizden tutuyor sevecen bir yaklaşımla… Yaşamakta olduğumuz kavanoza / fanusa Yaşam öylesine sürprizlerle, renklerle, tınılarla, Hayat hepimiz için sıkılmalar, yakınmalar değil; (haydi, dünya diyelim ona) dışarıdan bakmayı güzelliklerle dolu ki her şeye karşın onlara doğru hayranlık uyandıran yolculuklar sunuyor yeter ki ço- düşünmez, denemez, başaramazsak böyle gel- kanat açmak, koşmak hiç de zor, anlaşılmaz ya cuk meraklarımızı, heyecanlarımızı, kararlılığımızı, miş, böyle buyrulmuşun akışında sıradan bir yol- da erişilmez değil. razı olmayışlarımızı bir yerlerde unutmuş olmayalım. cu oluruz ancak. Ve asıl yol açıcıysa “yolculuk”… Her yapıt, her Yeter ki can sıkıcı ve sıradan bulduklarımız kar- Ve sonuna değin farkına bile varamayacağı- eylem, her düş, her düşünce… ötesini de sırala- şısında susup kalmayalım, teslim olmayalım. mız şeyse “edinilmiş çaresizlik” içinde yuvarlanıp yın lütfen, başlı başına bir yolculuk aslında. Barış’la ve onun can yol arkadaşlarıyla tanışmak- durduğumuzdur. Ve kuşatılmışken şu dünyadaki pek de uzun ol- ta gecikmeyin. n İşte, şairin “Başka türlü bir şey benim istedi- mayan ömrümüz; her gün, her an birine koşmak ğim” çığlığıyla aklımıza sokmaya çalıştığı tam da Barış’ın Akıl Almaz Yolculukları / Neslihan varken bu güzelim yolculukların sıkılıp kalmak da Acu / Günışığı Kitaplığı / 196 s. / 10+ / 2024. bu alışılmışın dışına bakalım isteğidir. nesidir ki! Hele ki yakınmalar nedendir? 11 Temmuz 2024 15