21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ERTÜRK AKŞUN’DAN ‘III. DÜNYA SAVAŞI’NIN EŞİĞİNDE: ŞİMDİ CANAVARLAR ZAMANI’ “Bize yeni bir Aydınlanma Çağı’ gerekiyor” Ertürk Akşun’un III. Dünya Savaşı’nın Eşiğinde: Şimdi Canavarlar Zamanı isimli incelemesi Destek Yayınları tarafından yayımlandı. Dünyayı anlamaya çalışan ve yeni dünya özlemi çeken, sorgulayan insanlara derli toplu bir çalışma sunmayı hedefleyen Akşun, aynı zamanda okuyucuyu yeniden birlikte düşünmeye yüreklendirmeyi amaçlıyor. rum dünyayı yeni bir dünya savaşının eşiğine getirdi. Kesinlikle. Biz öncelikle tarihe neden bakarız? Tarih zo- ZEYNEP TÜTÜNCÜ GÜNGÖR Peki, 1873-1914 dönemine göre bu dönem neden daha uzun runlu olarak seçmecidir. Bu yüzden biz de tarihe seçtiği- sürdü? Reel sosyalizmin çökmesi, aslında bu süreci uzat- miz olgular ve daha çok gelecek tasavvurumuza yarayacak ‘BAKMAK, TEORİK BAKMAKTIR!’ mış oldu. Tek kutuplu dünya, savaşın gelişini uzatmış oldu. bilgiler ışığında bakarız. Tüm aramalarımız bu yöndedir. Küresel olarak jeopolitik risklerin her geçen gün arttığı n Aslında 2008 krizinin ertesinde bu dünya savaşının baş- Peki, bizim gelecek tasavvurumuz nedir? Basit ama sık bugünlerde dünya, III. dünya savaşını konuşmaya başladı. laması gerekiyordu diyebiliriz. sık tekrarlanması ve yanıtlanması gereken bir sorudur bu. Ancak siz, bu söylentilerin öncesinde III. Dünya Şimdi Canavarlar Zamanı, okuyuculara nasıl bir Biz eşitlikçi, paylaşımcı, adil ve insanın insanca yaşaya- n Savaşı’nın Eşiğinde: Şimdi Canavarlar Zamanı isimli ki- mesaj vermek istiyor? Yazarken neler hedeflediniz? cağı bir dünya hayal ediyoruz. Bizi insan yapan ve ayak- tabınızı yayımladınız. Öncelikle konular son derece uzun ve yeni olduğundan ta tutan da bu inançtır. İşte tam da bu nedenle tarihe bakışı- Öncelikle bu kitabı yazmaya nasıl karar verdiğinizi ve tartışmaya gayet açık. Bu yüzden kitapta ve konular için- mız hep bu yöndedir. yazım sürecinin nasıl geliştiğini anlatır mısınız? de hızlı geçişlerin yanı sıra eksik ve tartışmalı birçok ala- Tarihçi, tam olarak çağının insanıdır. Geçmişe özlem du- Aslında çok uzun yıllardan bu yana, “yeni ortaçağ” kav- nın karşınıza çıkacak olması kaçınılmaz bir gerçek. Önem- yan, çözümü geçmişte arayan kişi değildir. Geçmişi ancak ramı üzerinde düşünmekteydim. li olan da “yanlış”, “yeni” veya “tartışmalı” tüm alanları günümüz açısından inceleyebilir, geçmiş anlayışımızı bu- “Yeni ortaçağ” kavramı üzerinde düşünmek, aynı zamanda düşünüp tartışabiliyor olmak. günün gözleriyle oluşturabiliriz. bu ortaçağa nasıl geldik sorusuyla da ilgiliydi. Önce bunun Kitap konuya uzak olan okuyucu için fazla ayrıntılı, bu alan- Aslında dediğim gibi bizi ilgilendiren bugündür, daha nedeninin neoliberalizm olduğu sonucuna ulaştım. da çalışanlar içinse ayrıntılardan oldukça uzaktır. Bunun ki- doğrusu hem bugündür hem de gelecektir. Neoliberalizm üzerine çalışırken tarihte bu döneme çok tap için bir risk olduğunu bilerek başlıyorum. İşte tüm bu ne- benzeyen (gelişim ve sonuç olarak) bir dönem vardı: 1873- ‘ŞİMDİ BİR YOL AYRIMINDAYIZ!’ denlerden dolayı işimin ne kadar zor olduğunun farkındayım. 1914. Bu dönemi hem Hobsbawm (İmparatorluk Çağı) Şimdi Canavarlar Zamanı, dünyanın bir yol ayrı- n Bu iş, tarihçilerin, felsefecilerin, siyaset bilimcilerin, hem de Lenin’den okuduğumda (Kapitalizminin En Yüksek mında olduğunu vurguluyor. Bu yol ayrımından, aydın- sosyologların, iktisatçıların yani tüm disiplinlerin ayrı ayrı Aşaması: Emperyalizm) ortaya bir formül çıkıyordu. lıklara nasıl dönebiliriz? çalışacağı ve yanıtlayacağı sorulardan oluşmaktadır. Emperyalist süreçler eninde sonunda bir büyük savaşa Bunu şu an için kimse bilmiyor veya bu konuda bize yol Amacım, dünyayı anlamaya çalışan ve yeni bir dün- sebep olurlar. Bu kitabı yazmaya başladığımda Rusya-Uk- gösterecek herhangi bir ışık gözükmüyor. Klasik olarak bu ya özlemi çeken, sorgulayan insanlara derli toplu bir kitap rayna savaşı henüz başlamıştı. soruyu şöyle cevaplayalım. sunmak ve birlikte yeniden düşünmeye başlamak. Öncelikle şunu söylemek istiyorum: “Bakmak, teorik Şimdi bir yol ayrımındayız ve dünyanın daha karanlık bakmaktır”. Ortaya koyduğum olgular, gündelik bir pra- ‘NEOLİBERALİZM, EN BÜYÜK TAHRİBATI bir hal alması veya daha aydınlık bir çağa girmemiz ancak tikten yola çıkarak örneğin; İsrail-Filistin, Rusya-Ukrayna, İNSAN AKLINDA YAPTI’ aydınların, solcuların, içinde insani değer taşıyanların ya- Çin-Tayvan vs. çatışmalarından çıkarılacak bir sonuç de- Kitapta neoliberal politikaların dünyayı nasıl cana- pacağı ve ortaya koyacağı mücadeleyle belirlenecektir. n varlaştırdığını tüm boyutlarıyla ele alıyorsunuz. İçinde bulunduğumuz sosyokültürel, ekonomik ve si- ğildir. Teorik olarak III. dünya savaşının kaçınılmaz olarak n başlamak zorunluluğuyla ilgilidir. Neoliberalizmin ve kapitalizmin yakın gelecekte dünyaya yasal konjonktürü ince ayrıntılarıyla anlattığınız kitabı- vereceği en büyük zararın ne olacağını düşünüyorsunuz? nızda, günümüzü “çürüme” kavramıyla açıklıyorsunuz. Yani kitabın yazılış amacı, bu döneme teorik olarak bakmak- tır. Gördüğümüz de III. dünya savaşı’nın kaçınılmazlığıdır. Neoliberalizm en büyük tahribatı insan aklında yaptı. Bu çöküşü durduracak olan başta otorite olsa da aslın- Bu kolay düzeltilebilecek bir tahribat değildir. Aklın yeri- da tüm insanlığa çokça görev düşüyor. Bireysel olarak ‘ASLINDA 2008 KRİZİNİN ERTESİNDE ne hurafe, gerçeğin yerine yalan, mücadelenin yerine şak- dünyanın yozlaşmasının önüne geçmek adına atacağımız BU DÜNYA SAVAŞININ BAŞLAMASI labanlık konuldu ve bunlar kolayca düzelemez. Doğa tahri- ilk adım ne olmalı? GEREKİYORDU DİYEBİLİRİZ’ batını saymıyorum bile. Bu, kolay yanıt verilebilecek bir soru değil. Öncelikle Sizce dünya, yeni savaş sürecine nasıl geldi? Bu sü- n Nedeni ise kapitalizm eninde sonunda sadece kendi çıkarına dünyada bu karanlık ortaçağ döneminde büyük bir aydın rece gelinmesinin asıl sorumluları kimdir? göre hareket eder ve şöyle bir kolaycılığa her zaman için ka- kıyımı ve daha da önemlisi, aydın düşmanlığı başladı. Bizi buraya neoliberalizm sürükledi. Kitapta uzun uzun pısı açıktır: “Ben yapmazsam bir başkası nasıl olsa yapacak.” Bu sorunun yanıtı ortak akıldır, bir “yeni Aydınlanma” anlattım, özetlersem; 1973’te neoliberalizm, Batı cephesin- Ve elbette neoliberalizm, dünyayı bir savaşın eşiğine ge- sonucunda verilecek bir yanıttır. Demek ki öncelikle bize de yaşama geçmeye başladı. tirmiştir ve bunun sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. yeni bir Aydınlanma çağı gerekmektedir. 1980’e geldiğimizde Batı dünyası, net olarak neolibera- Kitabınızda “yeni ortaçağ” kavramını da ortaya koy- Son olarak, “12 Eylül kuşağı” bir yazar olarak yeni n n lizm tarafından yönetilmeye başladı. Reagan-Thatcher ge- dunuz. Sizce bunca modernizme karşı 500 yıl sonra yeni- projelerinizle ilgili neler söylersiniz? riciliği diye de tanımlanan bu dönem, neoliberalizmin ister den ortaçağa mı dönüyoruz? Öncelikle neoliberalizmin günümüz insanını nasıl şekil- evrimsel isterse karşıdevrimci darbeler aracılığıyla ülkelere Dönmüyoruz, şu an “yeni ortaçağ”dan çıkmak üzereyiz lendirdiğiyle ilgili konulara devam edeceğim. Hatta başlığı yerleştirilmesi sürecini başlattı. veya sonuna iyice yaklaştık. 1973’ten itibaren dünya, “ye- bile hazır sayılabilir: “Her Çağ Kendi Hastalığını Yaratır”. Neoliberalizm, ideolojik olarak her şeye özgürlük sloga- ni ortaçağ”ı yaşamaya başladı ve günümüze kadar geldi. Peki, neoliberalizm bize nasıl bir hastalık vermiştir? Bu nıyla yola çıktı. Ama özgürlüğün sadece sermayeye olduğu Elbette bunun neden ve sonuçlarını kitapta uzun uzun tar- konuyu özellikle sosyolojik olarak araştırmak istiyorum. çok geç fark edildi. tıştık ve açıklamaya çalıştım. Toplumsal kurumlarda nasıl değişimler yarattı onlara Üçüncü dünya ülkeleri, IMF ve Dünya Bankası eliyle fakir- Mustafa Kemal Atatürk, “Geçmişini bilmeyen top- bakmak istiyorum. Eğitim, aile, aşk, cinsellik, eğlence, se- n leştirildi ve Batı etkisi altına alındı. Tüm üçüncü dünya ülke- lumlar, geleceğine yön veremez” diyor. Siz de kitapta, ge- yahat, sosyal medya... lerinde etnik milliyetçilik, antiemperyalizmin yerine geçirildi. leceği doğru analiz edebilmek için öncelikle bu noktaya Tüm bu konulara biraz da Althusserci bir bakış açısıy- Neoliberalizm ile birlikte tekeller aşırı büyümeye başla- nasıl geldiğimizi bilmemiz gerektiğine işaret ediyorsunuz. la, DİA’lar (Devletin İdeolojik Aygıtları) açısından bak- dı. Küreselleşme adı altında bütün üçüncü dünya ülkele- Geçmişin, tarihin işleyişini biliyor olmak, günümüzün mak istiyor ve bu konudaki kitap çalışmama hemen başlı- ri sömürüye açık hale getirildi. Tekelleşme, emperyalist du- kaotik yapısında sizce daha önemli hale gelmiş olabilir mi? yorum. n 12 11 Temmuz 2024
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle