23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MART 2021 Dönemin tüm kargaşası içinde çocuğa kendi gerçekliğiyle yaklaşmaya, çocuk edebiyatını bir eğitim aracı olmanın ötesinde edebiyat ve estetik değerlerle ele almaya çalışan yazarlarımızın varlığından da söz etmiş ve Sevim Ak’ı örnek olarak ele almıştım. Aradan geçen 24 yılda çocuk ve gençlik edebiyatımız bu anlayışları kısmen de olsa benimsedi ama günümüz gerçeğine baktığımızda narsis ebeveynlerin ve eğitim sisteminin idealize figür (mutlak başarması gereken çocuk) beklentisi eğitim sistemini 19’uncu yüzyıla geri götürürken günümüz edebiyat beklentisi de aynı yüzyıla el sallamaya başladı. SEVİM AK YAZILARIM VE ZAMANDA YOLCULUK Sevim Ak, 97’de yazılan o yazıyla mutlu olamadı ne yazık ki. Dönemin (s)ağır topları(!) bu inceleme çalışmasında nelerin ele alındığından daha çok Ak’ın eserlerinin ele alınmasını alınganlıkla karşılamış ve ona “böyle bir yazıyı sen değil biz hak ediyoruz” anlamına gelen ifadelerle oldukça üzüntü verici davranışlar gerçekleştirmişlerdi. Sevim Ak buna çok üzülmüş ve bana gözyaşları içinde “keşke bu yazıyı yazmasaydın!” demek zorunda kalmıştı. Bir yazar, kitaplarının değerlendirilmesinden niye mutlu olamazdı ki? Olamadı. İzin vermediler. O dönemin gerçeğiydi bu ne yazık ki! Bu arada (s)ağır toplar(!) aynaya “benden daha iyi yazar var mı?” diye sorarak günlerini geçirirken Sevim Ak, Anadolu’ya açılıp, oradaki çocuklara adanmış çalışmalar yaptı. Onlarla yaşadığı deneyimleri bir kitapta topladı. Özgün kitaplar yazdı. Ev Kütüphane adında sade, sıcak bir kitaplık oluşturdu ve bu mekânda gönüllü uzman arkadaşlarıyla atölyeler, seminerler yaptı. Bu çalışmalar ebeveynler için olduğu kadar çocuklar için de yeni ufuklar açıcıydı. Geçen süreyi kendini donatmak üzere yaşadı ve yazdı. 24 yıl geçti. Çeyrek yüzyıl dile kolay. Geçen yıllara baktığımda kendi varlığını başkalarının yokluğu üzerine kuran hiç kimsenin bunu gerçekleştiremediğini gördüm, yaşadım. Özgün değil öykünmeci olmanın kimseyi yukarı çıkarmadığını da gördüm. “Ey tarih sen nelere kadirsin!” ÇOCUK EDEBİYATININ HALİ Evet, Sevim Ak süreci kolay atlattı ama çocuk edebiyatı yazık ki atlatamadı. Başka bir yazıda ayrıntılarıyla ele alacağım sorunlar yaşadı. Öncelikle eleştiri kurumu kesinlikle gelişemedi. Salt tanıtım ve övgü üzerine kurulu bir çocuk edebiyatı bakışı herkese hâkim oldu. Ya yerdiler ya da övdüler. Oysa bu, yapılacak en korkunç şeydi. Hele eğitimbilimcilerin yazarları kutsallaştırıcı yaklaşımları onları daha bir havaya soktu. Didaktizm hâlâ en temel anlayış olarak geçerliliğini koruyor. Üniversite tezlerinin tamamına yakını çocuk kitaplarında değerler sistemini araştırıyor. Edebiyat nerede? Onu da biz çeviribilimciler ve filolojiler üstlendi. Gerçek bu iken bir de yurtdışında ALMA ve ANDERSEN’e aday göstermiyor muyuz?! (Canım ayran çekti ama yok!) SEN BEN VE ELMA AĞACI YİNE, ÇOCUK GERÇEĞİ Sevim Ak, Sen Ben ve Elma Ağacı kitabında yukarda sözünü ettiğimiz hâlâ narsis ebeveynlerin vazgeçemediği 19 yüzyıl temel anlayışına vurgu yapmış: Başarı önemlidir. Başaran çocuk sevilir. Bu anlayış öylesine hâkim olur ki çevreye, çocuklar da buna katılır ve başarı konusunda sorun yaşayan arkadaşlarını hiçleme konusunda sınır tanımazlar akran zorbalığının hâkimiyet alanı genişler. Öteki olmayı, yokluk ve yoksunluğu tanımlar yazar kitabında. Bilgin’in herşeyi vardır ama ona duyulmasını istediği güven ve sevgiden yoksundur. Musa ise yokluk içindedir. Ailesi yoktur. Yakınları yoktur. Parası yoktur. Okulu yoktur. Arkadaşı yoktur ama yüreğinde ürettiği sevgiyle ve içinde taşıdığı anılarıyla yoksunluk çekmez. Bu iki arkadaş eksiklerini birbirleri için tamamlamaya çalışırlar. Yazarı yazar yapan onun gözlemleri ve hayata yaklaşımıdır. Çocuk onun için bir özneyse, varsa ve gerçekse onu anlatır. Yok eğer çocuk değil salt gösteriş önemliyse o zaman edebiyat süslenip dışarı çıkmaya benzer ama gerçek, evde, giysilerinden soyunduğunda satırlarda görünür olur. Kendine bakınca mutlu olabilen yazarlarımızın çoğalması dileğiyle… n Sen Ben ve Elma Ağacı / Sevim Ak / Çizer: Ayşe Deniz Şahin / Can Yayınları / 2021. 21 11 Mart 2021 ALİ ARTUN Modernizm Kavramı ve Türkiye’de Modernist Sanatın Doğuşu Günümüzde geçerli olan tüm sanat, modernizmle ilgisi üzerinden kendini tanımlıyor. Peter Bürger (1984) Modernizm Kavramı ve Türkiye’de Modernist Sanatın Doğuşu, önce “estetik modernizm” kavramıyla, ardından da “postkolonyalizm” teorisiyle ilgili yazını incelemektedir. Sanatın özerkleşme sürecini ifade eden “estetik modernizm”, çağdaş sanat tarihinin en kilit kavramıdır. Postkolonyal teori ise, modernizmi, Batı merkezlerinde köklenerek Dünya’ya yayılan yekpare bir estetik ve tarih olarak kabul eden Avrupamerkezli bütüncül anlatıları parçalamış ve Batıdışı farklı farklı coğrafyalara özgü çoğul modernizm tarihlerinin önünü açmıştır. Böylece, Asya’dan, Afrika’dan, Latin Amerika’dan değişik kültürlerin, Batı’nın kolonyal tarih dogmalarına saplanmadan kendi sanatlarının yaratıcılığını keşfettiği müthiş bir birikim çıkmıştır ortaya. Kitap, bu birikimi tarayarak Batıdışı toplumlarda modernist sanatın doğuşuna ilişkin tarihlerden bir harita çıkarıyor ve aralarında nasıl bir ortak örüntü ortaya çıktığını analiz ediyor. Ve sonunda, bu ortak örüntü ışığında Türkiye’de modernist sanatın doğuşunu inceliyor. Tanzimat’tan başlayarak, sanat icraatında ve sanat tarihinde Batılılaşmanın nasıl örgütlendiğini, Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte modern/ulusal sanat ideolojisinin hangi saiklerle ve hangi ilişkilerle inşa edildiğini irdeliyor. Ondan sonra, İkinci Dünya Savaşı ertesinde bu tarihin kırılması ve sanatta özerkleşmenin yolunun açılmasıyla sanatın resmî davalardan özgürleşmesine ilişkin tezler yer alıyor. Kitap, bu modernist kırılmayı en çarpıcı biçimde ifade eden eserlerin/sanatçıların kıyaslandığı küçük bir albümle son buluyor. tarih • eleştiri • kültür • politika sanathayat DİZİ EDİTÖRÜ: ALİ ARTUN www.iletisim.com.tr iletisim@iletisim.com.tr vimeo.com/iletisim facebook.com/iletisimyayin twi er.com/iletisimyayin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle