Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Görünmesin derken...
Miyase Sertbarut, yarattığı olağan ve sıcak sınıf-okul-mahalle üçgeninde toplumun otizmli bireylere
yaklaşımını ele alırken haklarımız, bir arada yaşamanın olmazsa olmazları üzerine de yeniden düşünmemizi,
hayatımızda sevgiye daha geniş yerler açmamızı fısıldıyor.
larla, oyunlarla, tatlı yara- ne olduğunu ortaya çıka- ÇÖZÜM KOLAY DEĞİL
Y. BEKİR YURDAKUL
mazlıklarla güzeldir okul racaklardır. Karşılaştığımız, kucağımızda buldu-
ama ah şu sınavlar, ödev- Ender bu göreve alay-
ğumuz sorunlar için kendimizce çö-
ocuklar için yazılan kitaplar ara-
ler, kısacık teneffüslerin cı yaklaşırken, Asmin me-
züm yolları ararken bazen işin içinden
sında en çok, mekânı okullar olan-
yanında uzuuun dersler rakının ardına düşüp so-
çıkamadığımız olur.
ları merak ederim. Çocukları ter-
Ç
de olmasa. Bir de akran rumluluk almayı seçecek,
Kimi gün saklanmayı, kaçmayı ya
biye etmeye kalkışmayan, onlara
zorbalığı... bir süre sonra Ender’i de
da sorunun üstünü örtmeyi bazen de
parmak sallamayan yapıtlar okuma he-
Son derece sessiz bir yanına çekecektir.
Fahir’in yaptığı gibi bambaşka yön-
vesim nedeniyledir bu merakım.
çocuk olan, kendisine yö- İkilinin, Fahir’in sessizli-
temleri çıkış yolu olarak düşünür ve ta-
Ve sevgili Muzaffer İzgü’nün, çocuk-
nelen her soruyu nere- ğine eşlik eden ilginç me-
sarlarız.
lar için yazan dostlarına, “Anne ba-
deyse yalnızca “Hiiiç!” di- rakının, keşif uğraşının far-
Oysa farklılıkları kabul etmek, soru-
ba öğretmen, abi-abla da öyle. Bak-
ye karşılayan Fahir’in, kına varmaları çok sürmez.
nun çözümünü sevgide aramak bizi
kal amca, manav teyze, konu komşu
“Yedinci sınıftaydım” di- Çantasında taşıdığı Kuan-
bambaşka iklimlere taşır.
öğretmen; öğretmen zaten öğretmen.
yen Asmin’in sınıfına gel- tum Teknolojileri kitabı ve
Miyase Sertbarut, yarattığı olağan
Bir de sen öğretmen olma sevgili yaza-
mesi dahası onun yanı- deney merakıyla da fark-
ve sıcak sınıf-okul-mahalle üçgeninde
rım!” dediği düşer aklıma.
na oturmasıyla biz de kendimizi o sı- lı bir çocuktur bu “yalnız” arkadaşları.
toplumun otizmli bireylere yaklaşımını
Miyase Sertbarut’un, “Yedinci sı-
nıfta buluruz. Fahirler bir apartmanın üçüncü ka-
ele alırken birbirimizin hakları, bir ara-
nıftaydım” tümcesiyle açılan “Bir Gün
Sessizliği, adını bile söylemekte zor- tında, kapı ve pencereleri demirli bir
Herkes” romanını işte o hevesle oku- da ve iyi yaşamanın olmazsa olmaz-
lanışıyla alay konusu olan Fahir’in bir evde oturmaktadır. Dahası evin dar-
maya durdum. Ve bir solukta bitti beni ları üzerine de yeniden düşünmemizi,
derdi, sorunu vardır ama ne? madağınık hali de dikkat çekicidir.
sınıf sınıf dolaştıran kitap. hayatımızda sevgiye daha geniş yerler
Fahir’in bir de kuzeni vardır: Mahir.
açmamızı fısıldıyor. n
PERİYLE PRENS Asmin’le Ender’in, neden uzun zaman-
OKUL GÜZELDİR AMA...
Rehberlik öğretmeni, Fahir’e “ulaş- dır onlarda kaldığını merak ettikleri.
Evet, ne güzeldir okulda olmak ama Bir Gün Herkes / Miyase Sertbarut
mak” için çareyi öğrencilere başvur- Fahir’in görünmezliği keşfetme çaba-
çoğumuzun karnını da ağrıtır çoğu za- makta bulur. “İyilik Perisi” Asmin’le sının nedenine odaklanınca sorunun çö- / Resimleyen: Merve Atılgan /
man. Ya da öyle sanırız. Evet arkadaş- “İyilik Prensi” Ender, Fahir’in derdinin zümü için de büyük bir adım atılmış olur. Tudem Yayınları / 126 s. / 8+ / 2021.
Bu hınçla ve hızla nereye!
Yer yer gülümseyerek okuyacağınız öyküde yazar, bir yandan temiz çevrenin değeri, doğal yaşamın korunması
mücadelesine dikkatimizi çekerken bir yandan da umursamaz, umarsız, yıkıcı hallerimize yönelik eleştiriler getiriyor.
u bir yerlere yığılma halimiz, kalamazdı elbette. Do- SIKI BİR TOPLUMSAL balarken “iyi” insanlarla kesişir.
bu “değişim” ne zaman başla- ELEŞTİRİ
ğal yaşamın uğradığı ya- Tüketim çılgınlığına, ihtiyacın öte-
Bdı, hepimiz az çok biliyoruz. İl- kıcı, dur durak bilmeyen İş yaşamının yoğunlu- sine savrulan ev, eşya edinme hırsı-
kin şehirlerde, neresi varsa soluk alı- yıkımın boyutlarını bü- ğu yüzünden yavrusuy- na, “Azalt!” çağrısıyla karşı duran “iyi”
nacak, çocukların oyunlarla doldurdu- tün çıplaklığıyla yazın- la neredeyse hiç ilgilene- insanların mücadelesi bambaşka bir
ğu... oralar birer birer, birbirinin ben- sal yapıtlar taşıdı bilinci- meyen baba ayı, bir haf- “değişim”in yolunu açacaktır.
zeri yapılarla doldu. mize. Öyle ki çoğu, çok ta sonu onunla kamp Yer yer gülümseyerek okuyacağınız
Sonra çocuklar oyun alansız, insan- önceden uyardı insanlı- yapmaya karar verir. Her öyküde yazar, bir yandan temiz çev-
lar ve şehirler soluksuz kaldı. “Dışarı”sı, ğı. Ama... şey yolunda giderken bir renin değeri, doğal yaşamın korun-
ağaçlık alanlar, köylerin kıyısı, göl ya-
Gonca Mine Çelik, he- sabah büyük bir gürül- ması mücadelesine dikkatimizi çeker-
kını, dere yatakları... ne güne durmak- pimiz için belki de son bir tüyle uyanırlar. ken bir yandan da umursamaz, umar-
taydı? Her biri birer birer “işgal” edildi. çığlığa çevirmiş doğaya Baba ayı, yavrusunu sız, yıkıcı hallerimize yönelik eleştiri-
Sonra oraların gerçek sakinlerine, da-
yönelen, kimilerinin inatla kucakladığı gibi güven- ler getiriyor.
ha uzaklara, tepelere doğru yol görün- fark etmeye yanaşmadığı li bir yere götürür. “Bu- Hıza teslim olmuş, gelişkin, uygar di-
dü. Bu hınçla ve her geçen gün hızla- hırsımızı... lundukları yerde hızla ço- ye düşündüğümüz ve alıştığımız haya-
nan hayatla nereye savrulduğunun far- İnsanın hayata bakışını, kibirli hal- ğalan ve çevreye yayılan” insanlardan tımıza hayvan dostlarımızın penceresin-
kına varmadı, varmak istemedi insan. lerini bir ayı ailesinin gözünden an- korumak için. den bakmak size de ilginç gelecektir. n
latıyor. Öyle ki anlatısının kahrama- “Biz, yaşadığımız yerde değişiklik yap-
EDEBİYATIN ÇIĞLIĞI nı kıldığı ailemiz de şehirde yaşama- mayız” diyen baba ayıyla yavrunun yol- Babamla Kamp / Gonca Mine
Bu olup bitene, sonu gelmez yayıl- ya başlıyor, “reçel yapan şehirli ayılar” ları, ormanlık alanda buldukları “insan Çelik / Final Kültür Sanat Yayınları /
macılığa, yok edişe edebiyat ilgisiz olup çıkıyorlar. yavrusu”nu ailesine kavuşturmaya ça- 80 s. / 6+ / 2021.
20
21 Ekim 2021