25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

>> ama resimleri suda yanan ateşlerdi, atom bombalarıydı.” (Şair Gerard de Nerval ve yazar Antonin Artaud defalarca psikiyatri kliniklerine girip çıktılar. İlki intihar etti, diğeri uyuşturucudan öldü.) 4191 “Louis B. Mayer’in cenazesine bu kadar çok kişinin gelmesinin nedeni, onun gerçekten öldüğüne inanmak istedikleri içindir.” “MGM şirketindeki eski ortağı Sam Goldwyn” 4192 El yazısı eğitimimizin de eksik olduğunu düşünürüm. Genç veya orta yaşlı yazarlardan imzalı ve ithaflı kitaplar geliyor; el yazıları kötü ve ithafları sıradan. O yetenekli yazarların o denli sığ ithaflarına inanasım gelmiyor. O kişilerin benim bir bibliyofil olduğumu ıskalamaları da canımı sıkıyor. 4193 “Elli Karakter”denElias Canetti: Kâğıtayyaşı KÂĞITAYYAŞI eline geçen bütün kitapları okur, hangi kitap olduğu önemli değildir, yeter ki sert olsunlar. Üzerinde konuşulmakta olan kitaplarla arası hoş değildir; az bulunan, unutulmuş kitapları sever. Zaman zaman bir kitabı arayıp bulmak için bir yıl onun peşinde koştuğu olur, bunun nedeni, kitabı kimsenin bilmemesidir. Sonunda kitabı eline geçirdi mi, çabucak okur, gecikmeyi kapatır ve mutlaka o kitaptan alıntılar sunacak duruma gelir. Adam, şimdi, kırk yedi yaşında neyse, on yedi yaşında da oydu, hiç değişmemişti. Ne kadar çok kitap okursa, değişmezliği o kadar artmaktadır. Bilmediği bir adı söyleme girişimleri başarısız olacaktır; her alanda aynı derecede bilgi sahibidir. Geride henüz bilmediği bir şeylerin daima kalması nedeniyle, hayatında hiç sıkılmamıştır bu adam… 4194 “Issız İncir Ağacı”ndanGökçenur Ç. “Sol memen görünmüştü çay sunarken eğildiğinde, o gün bütün beyaz denizleri dolaştım.” (Gökçenur Ç., Beni heyecanlandıran ender “yaşayan şairlerden.”) 4195 Saygıdeğer ressam Bilge Alkor, Maçka’daki bir dairesini (Ariel Sanat Galerisi) modern sanat etkinliklerine armağan ederken diğerini butik müzeye dönüştürmüş. Yüksek duvarlarında usta sanatçımızın tablolarına topladığı nadir ikonlar, maskeler, hayvan figürleri ve diğer estetik objeler eşlik ediyor. 02.02.2017 akşamüstü, o güzelim mekânda kaç tur attığımı bilemiyorum; sanki umman çölde bir vahaya rastlamıştım. Bilge Alkor’un babası Sıtkı Narmanlı, ünlü Narmanlı Han’ın (tevellüt 1831) sahiplerindendi. Tarihî mekân 1940’lardan itibaren İstanbul’a sanat ve kültür merkezliği yaptı; galeriler, atölyeler, kitabevi ve sahaflar ve gazetelere uygun kira koşulları tanınmıştı. Aliye Berger, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Ahmet Hamdi Tanpınar, yıllarca Narmanlı’da yaşadılar. Sanat ve edebiyat hâmisi Narmanlı kardeşlerin (Sıdıka Hanım, Avni ve Sıtkı Beyler) anılarına saygıyla… 4196 03.03.2017! İyi şair ve yazar Ömer Erdem okumayazma evime bu kez Oktay Rifat’tan, “Aslan ve tek kuzin Ayşe Sultan’a, 24.6.966” şeklinde ithaflı ve im Kadın Eserleri Kütüphanesi, Balat. zalı “Kadınlar Arasında” adlı oyun kitabıyla geldi. Bir önceki gelişinde –Taha Toros arşivinden üstadın kız kardeşi Zeynep Hanım’a taziye mektubu getirmişti. Zeynep Hanım emekli Fransızca öğretmeniydi ve yüz yaşını aşmıştı. Mektubu nereye koyduysam bulamıyor ve kendime çok kızıyorum! 4197 Önemli eleştirmenlerden A. Ömer Türkeş 2011’de “Türk edebiyatında okunması gereken 140 roman” başlığıyla yaptığı listeye Ayhan Bozfırat’tan “Dört Yol Ağzındaki Ev”i de eklemiş. Ben henüz gördüm; Kemal Tahir’den desturla, “Ulan iyi, ulan aferin.” (Aynı listede Kemal Tahir’den de “Yediçınar Yaylası” var.) 4198 Has okurlarımdan Sibel Baykam ikinci romanı “Bir Acayip Kız Çocuğu”nda, özyaşamının ilk on iki yılından renkli pasajlar sunuyor. O hınzır kızın maceralarını kendi sesinden vermesi kitaba özgün bir hava katmış. Sürükleyici üslubuna kapılmış giderken, ebeveyninin sırları el bombası gibi patlıyor. Roman bir oturuşta bitirilirken, (kahr)amanın gençlik yıllarını merak ediyorsunuz… 4199 “Göğüne Sığmayan Bulut” Türk dilinin duayen akademisyenlerinden Emin Özdemir’le yapılmış bir nehir söyleşi kitabı. Söyleşiyi gerçekleştiren Hatice Aydoğdu iyi iş çıkarmış. Emin Özdemir’i otuz küsur yıldır tanırım; “Alıntı, sözel ve yineleme” sözcüklerini Türkçemize onun kazandırdığını kitabı okurken öğrendim. 4200 “Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı”nın tarihi binası Kadir Has Caddesi’nde yol alanların önünü çölde bir vaha gibi keser. Yetkin çevirmenim Selhan Endres Genel Kurul Üyesi’ymiş daveti üzerine kısa bir ziyarette bulundum. 1990’da kurulan vakıf alkışlanacak işler başarmış. 13 bin kitaplık nitelikli bir kütüphanenin yanı sıra arşiv ve koleksiyon çalışmalarıyla bir kaynak merkezi olmuş. Dergi, efemera, tez ve makaleler, gazete ve kupür, görsel işitsel, kadın sanatçılar, sanat eserleri, kadın örgütleri, kadın yazar, nadir eserler ve özel arşivler koleksiyonlarını hazırlayan çağdaş kadınlara saygılar sunarım. Fedakâr kadınların el vermesiyle bugünlere gelen vakıfı desteklemeliyiz! n KItap 114 Mayıs 2017
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle