05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

O KU RLA R A Şavkar Altınel’in kentleri “Marilyn Monroe: Not lar”, 20. yüzyılın en büyük ikonlarından birini, Marilyn Monroe’yu yeniden ve yeniden tanımlayan bir kitap. Monroe’nun ölümünün üzerinden elli yıldan fazla zaman geçti ama onu en iyi kendi notlarından ve özel yaşam görüntülerinden oluşan bu kitapla tanıyoruz. “Ben kimseyi kandırmadım. İnsanların kendilerini kandırmalarına izin verdim sadece. Kimse gerçekte kim olduğumu, ne olduğumu öğrenmeye zahmet etmedi. Benim için bir karakter yarattılar. Onlara karşı çıkacak gücüm yoktu. Belli ki, olmadığım birini seviyorlardı” diyen Marilyn Monroe’yu ve kitabını Ali Deniz Uslu’nun kaleminden tanıyoruz. “Batı Kanonu”, yayımlandığı günden beri mihenk taşı niteliğine bürünmüş bir çalışma. Harold Bloom, kanonun merkezine koyduğu Shakespeare’den yola çıkarak edebiyat bilmek ve anlamak için okura bir çağrıda bulunuyor. “Kıyamet”, dünyanın son günlerinin yaşandığı bir zamanda geçen bir cinayet öyküsü. Adriyatik kıyılarından başlayıp İzmir’e ve ve İstanbul’a uzanan, tanıdığımız birçok ünlü ismi içinde barındıran bir roman “Kıyamet”. Eray Ak değerlendirdi. Önay Sözer’in, “Piri Reis’in Kayıp Adası” adlı romanı ne tarihi bir roman ne de bir fantezi. Daha çok çağına damgasını vuran haritabilimci ve amiral Piri Reis’i pek bilinmeyen bir yanıyla bugüne getiriyor. Metninde, aynı kurgu içinde mektup, özgeçmiş, ütopi, bildiri, şiir, masal, söylence, tiyatro türlerini harmanlıyor yazar. Gamze Akdemir, Önay Sözer ile “Piri Reis’in Kayıp Adası” adlı romanını konuştu. Bol kitaplı günler... [email protected] [email protected] twitter: www.twitter.com/CumKitap Gezginliğe dahil şeyler Şavkar Altınel’in “Hotel Glasgow”u, zamanında gittiği pek çok kenti yeniden ziyaret edişini anlatıyor. O ziyaret, hem zihinsel hem de fiziksel. Kısacası kendi hayatına bir seyahat. r Ali BULUNMAZ avkar Altınel bağırıp çağırmayan, sessiz sakin metinlerin yazarı. Belki de en büyük gücü bu. Üstelik yalnızca yazmakla kalmayan, kendisini gezginlikle besleyen biri. Uzakdoğu, Avustralya, Avrupa... Sonunda Britanya’ya dönse de Altınel dünya vatandaşı. Çoğumuzun belki aynı yerlerden geçtiği ama görmediği ayrıntıları yakalaması da Altınel’in en önemli yanı. Tabii bunları kendi hatıralarıyla birleştirmesi de. Tüm bunlara rağmen son derece mütevazı biçimde, onca yolculuğa ve yazıya karşın bir yabancı olduğunu hissettiriyor. “Kendi” topraklarındaki gezintilerinde bile bunu fark ediyorsunuz. Bu nedenle “oralarda hâlâ görüp öğrenilecek ve yazılacak çok şey var” dercesine o toprakları anlatmayı sürdürüyor. Hotel Glasgow bunun yansıması. Bir yönüyle de değil. “HAYATIN ORTASINDA GLASGOW’DAYIZ” Hotel Glasgow, ne tam bir gezi ne de deneme kitabı. Aslında her ikisi birden; gezerken denenen bir şey. Önceden görülen yerlere belli zamanın ardından geri dönüşlerle sarılı metinlerde Altınel, kendine daha olgun bir gözle bakıyor. Burada bazı yer değiştirmeler kaçınılmaz: Kendisini karşılayan Glasgow’la Altınel’in karşıladığı ve karşılaştığı Glasgow mesela. Yazarlığa ilk adımını attığı bu kent için yıllar sonra “kendini dönüştürüp yenileme çabalarının ardında Glasgow her zaman olduğu şehirdi” diyor. Fotoğraf başkalaşıyor ama yine de eskiyi hatırlatacak epey şey kalıyor. Altınel’in gezginliğini “hayatını hep sınırlı, dar, eksik görmesinde” aramalıyız belki de. Olabildiğince aşmaya uğraştığını söylediği o sınırlılık onu farklı yerlere götürse de Altınel, geri dönüşün gezginliğe dahil olduğunu biliyor. Glasgow da bahsedilen geri dönüşlerden biri: “Hayatın ortasında Glasgow’dayız” cümlesini, “hayatın ortasında ölümün içindeyiz”den türeten Altınel’in, “sek mutsuzluk” diye adlandırdığı kente yeniden uğrayışı. Ama işin tuhaf yanı, İskoçya’dan Paris’e gittiğinde önüne dikilen “Hotel Glasgow”la karşılaşması. Haliyle Ş liğe dahildir, ne dersiniz? ALTINEL’İN “ŞAVKAR”A SESLENİŞİ Altınel’in gidişleri mi yoksa dönüşleri mi yolculuk? Epey kafa kurcalayan bir soru. Onunkini de kurcaladığını sayfalar ilerledikçe anlıyoruz. Bunun belli bir yanıtının bulunması gerekmiyor. Zaten yok. Doğrusu ChampsÉlysées, Şanzelize’ye çıktığında Tak’ı göreceksin, Altınel’in eylemi yolda veya yolcu sakın şaşırma (En üstte). George Square, Glasgow. Şavkar olmak. Böylece gidilen her neresiyse Altınel, vakti zamanında Queen Street Garı’na “Hoş Gel(ki buralara sürekli seyahat etmek diniz” yazısının altından geçerek Glasgow’a giriş yapmış. Hotel Glasgow, Paris (altta). gerekmiyor, oraları anımsamak da yeterli) enine boyuna anlaşılabiliyor. bu da “Paris’in ortasında Glasgow’dayız” O da gezginliğe dahil. Peşinden gelen cümlesini zihninde döndürüyor. Paris’te, İskoçya, Altınel için İskoçya’dan önce ve Glasgow’u düşünüp aslında oradan hem çok sonra diye bir ayrım yapmasına yol açıyor; uzak hem de kentin burnunun dibinde olduöte yandan öncesinin “hâlâ elle tutulabilir ğunu görmek, gerçekten garip bir şaka gibi. biçimde kendisiyle birlikte olduğunu” söylüHani deyim yerindeyse kaçamama durumu yor. Başkalarının hikâyesini kovalayan yazar, ya da kovalanma hali. orası söz konusu olunca aslında okur gibi Durumu özetlemek gerekirse Altınel, “zadavrandığını fark ediyor. manı bir DVD gibi geri alıp belli noktalarda Okurdan bahsetmişken Altınel, metinlerdurdurup” sonra tekrar hareketlendiriyor. de kendini başkası gibi görüyor; “Şavkar” Bunun sonucu da pek çok eski mekânı zidiye seslenip bir anlamda kendini tartışıyor. yaret: Glasgow, Paris, New York, Chicago, Kendini, izlediği filmlerdeki oyuncular gibi Los Angeles... Bu eski dostlara uğramak, anlatıyor. Belki bu da o geri dönüşlere ve dünyayı algılayıştaki kimi farklılıklara da atıf hatırlayışlara dahildir, kim bilir. Öbür tarafyapıyor bazen. Örneğin The Doors anekdotan da başrolünde kentlerinin ve kendisinin tundaki gibi: “Ölüm zaten yalnızca büyük olduğu ama yönetmen koltuğunda oturup bir düş kırıklığıydı, belki de Doors’un adın“Şavkar”ı anlattığı bir filmle yüz yüze geliyodaki ‘o’lardan birisinin sola, öbürünün de ruz. Elbette bu da gezginliğin içinde. n sağa yatmış olması, hep ileri sürüldüğü gibi [email protected] uyuşturucuların dünyayı algılayışımızı değiştirmesini değil, her şeyin devrilip çökmesini Hotel Glasgow/ Şavkar Altınel/ Yapı simgeliyordu.” Belki bu kavrayış da gezginKredi Yayınları/ 106 s. TURHAN GÜNAY İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç t Genel Yayın Yönetmeni: Utku Çakırözer tYayın Yönetmeni: Turhan Günay tYazı İşleri Müdürü: Ayşe Yıldırım Başlangıç t Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı t Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. t İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 t Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL. t Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden t Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü t Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya t Reklam Müdürü: Ayla Atamer t Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74 t Yerel süreli yayın t Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 2 8 5 2 E K İ M 2 0 1 4 n S A Y F A 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle