Katalog

Vitrindekiler Türkiye’de Soruşturmacı Gazetecilik / Gülen Kurt Öncel / Evrenel Kültür Kitaplığı / 176 s. Yazarın doktora tez çalışması olan bu kitapta Türkiye’nin önde gelen soruşturmacı gazetecileri ile yapılmış söyleşiler yer alıyor. Bu söyleşiler, Türkiye’de demokrasi, medyanın yapısı ve işleyişi ve sansür konularına ışık tutarken, soruşturmacı gazeteciliğin tanımlamasını yapıyor. Soruşturmacı gazeteciliğin demokratik toplumlar için olmazsa olmaz bir gazetecilik faaliyeti olduğunu iddia eden ve bu alanın önde gelen gazetecilerinin fikirlerine başvuran çalışma, Türkiye’nin soruşturmacı gazetecilik açısından zor bir dönemden geçtiğini ortaya koyuyor. İfade özgürlüğü, dördüncü kuvvet medya, yandaş medya, kamu yararı, demokrasi, araştırmacı gazetecilik, soruşturmacı gazetecilik, reklam, patron, sansür, etik ve otosansür kavramlarına geniş bir perspektiften bakan kitap, Türkiye’de soruşturmacı gazeteciliğin durumunu analiz ediyor. Kitapları Fazla Seven Adam / Allison Hoover Bartlett / Çeviren: Seda Çıngay / Paloma Yayınevi / 208 s. Gerçek bir suç hikâyesinin, insanların kitaplarla kurduğu samimi, karmaşık ve bazen de tehlikeli ilişkinin, nadir kitap dünyasının ve bu kitapları satan, biriktiren ve çalan insanların öyküsü Kitapları Fazla Seven Adam. Pişmanlık nedir bilmeyen kitap hırsızı Gilkey, ülkenin dört bir yanındaki kitapçılardan bir servet değerinde nadir kitaplar çalmıştır. Ancak çoğu hırsız para kazanma amaçlı hırsızlık yaparken, Gilkey bir sevgi uğruna çalar: Kitap sevgisi. Kendini göreve adamış bibliyohafiye Ken Sanders da onu yakalama konusunda belki de Gilkey kadar takıntılıdır. Bu ilginç kedifare öyküsünü merak, sezgi ve mizah unsurlarıyla harmanlayan Allison Hoover Bartlett, okuyucuyu kitaplara karşı beslenen fanatik şehvet dünyasının derinliklerine daldırıyor ve insanları sevdikleri bir kitabı ele geçirmek için her yolu mübah görmeye neyin ittiğini inceliyor. Felsefenin Kötü Çocuklarından 33 Ders / Alain Guyard / Çeviren: İsmail Yerguz / Omega Yayınları / 240 s. “Kesinlikle bir felsefe kitabı yazmadım” diyen Alain Guyard’ın kaleminden Felsefenin Kötü Çocuklarından 33 Ders raflarda. Guyard’ın kitapta dile getirmek istediği sıkıntısı “felsefenin bir avuç züppe tarafından ele geçirilmesi”. Felsefeyi bir şekerleme kıvamına getirmeleri ya da felsefi yazılar yazmaları değil derdi. Asıl sinirine dokunan onu interaktif, neşeli ve keyifli bir şeymiş gibi göstermeleri. Onu kibarlaştırmaları. Devam ediyor Guyard: “Ben felsefeyi hep kötü olduğu için sevdim; merhameti ve hoşgörüsü olmadığı için...” İşte bu yüzden elimizde felsefenin kötü çocuklarından dersler çıkarmamız gereken otuz üç konuyla bir kitap var. Meraklısına... Mihmandar – Bir Eyüp Sultan Romanı / İskender Pala / Kapı Yayınları / 384 s. “Ey Emîr! Sakın Allah’ın dinini bozma, müminler arasına fitne girmesine müsaade etme. Askere adalet ile muS A Y F A 2 0 n 2 3 O C A K 2 0 1 4 amele eyle ve düşman karşısında can kaygusu çekme. Bana gelince, senden ve senin ait olduğun şu dünyadan hiçbir şey istemediğimi bil ve herkese böylece ilan et. Şurada can oynatan cengâverlerden son arzum odur ki Azrail (a.s) bize uğradıktan sonra naşımı Konstantiniy’ye surlarına yakın götürsünler. O gün savaş hattı nerede oluşursa, bedenimi o noktaya kadar taşısınlar ve orada, savaşan mücahitlerin arasında beni defneylesinler. Ta ki atlarımızın ayakları bedenimi çiğnemiş olsun, Bizans dokunamasın. Ayrıca, eğer yapabiliyorlarsa, cenazemi kendi atımın arkasında bir sedyeye bağlayıp taşısınlar. Tıpkı Kutlu Nebi’yi getiren Kusvâ’nın Medine’de bizim hanemizi bulduğu gibi o da benim için nereye gideceğini ve nerede duracağını bulacaktır.” İskender Pala, Eyüp Sultan’ı merkeze aldığı yeni romanıyla okuyucu karşısında. Azerbaycanlı Don Juan / Elçin Hüseyinbeyli / Çeviren: Cumhur Turan / İleri Yayınları / 352 s. Azerbaycanlı tarihi şahsiyet Oruç Bey, yazar Elçin Hüseyinbeyli’nin büyük büyük dedesidir ve Hüseyinbeyli dedesinin izini sürüp Azerbaycan’dan İspanya’ya uzanan tarihi yolculuğunun sonanda Don Juan karakterinin gerçekte büyük büyük dedesi Oruç Bey’in ta kendisi olduğunu ortaya koyuyor. Hüseyinbeyli şöyle diyor: “Bu konuda mütevazı değilim; okumakta olduğunuz eseri yalnız ben yazabilirdim. Varoluşlarımız bile artık birbirinin aynısıdır. Ama çehresi de yüreği gibi kurtlu ayvalara benzeyen nice insan vardır, ömrünün bırakın yirmi yılını, elli yılını da Don Juanlığa adasalar, hiçbir şey elde edemezler, zaten onlar doğduklarında yeteneksizliğe mahkumdurlar. Sonunda bana ayan oldu ki düşüncelerim hiç de boşuna değilmiş ve belki de ben Oruç Bey Bayat’ın torunuyum, daha doğrusu onun ardıllarından biriyim. İşte bu yüzden, Don Juanın hayatını öğrenmeğe başladım.” Yiğitlik ve entrikalarla dolu şeytani bir hikâye bekliyor okuyucuları Azerbaycanlı Don Juan’da. Kimi Başrol Kimi Karakter / Tanıl Bora, Ziya Adnan / Dipnot Yayıncılık / 344 s. “Her futbol kulübü bir nevi roman kahramanı.” Haydi deyin ki, hikâye kahramanı! Bu kitaptaki yazılar, dünyanın dört bir köşesinden, bu hikâye ve roman kahramanlarının bir öbeğinin resmi geçidi niteliğinde. Nasıl ve nerede başlamış hikâyeleri, renkleri nasıl doğmuş, nasıl büyümüşler ya da nasıl önemsizliğe sürüklenmişler, zaman içinde kimler giymiş formalarını, neler kazanmış, neler kaybetmişler, şimdilerde ne yaparlar, ne âlemdedirler, sevdalıları kimlerdir? Futbol birkaç renkten, birkaç büyük takımdan ibaret değil ki. Hep parlak ışıklar altında yaşayanlar var, gözünün feri sönmüşler var. İşte, Tanıl Bora ve Ziya Adnan tüm renkleri ortaya çıkarmaya çalışıyor kitapta. Her An Mucize / Ralph S. Marston, Jr. / Çeviren: Işıl Aydın / Koton Kitap / 210 s. Ralph Marston’ın kitap serisinin ikincisi olan Her An Mucize, hayatta insan karşısına çıkan mucizelerden yola çıkarak okura yepyeni bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyor. Bu kitapta yer alan her bölümde “Evet, bu da başıma gelmişti” diyebilir herkes. Marston için önemli olan ise hayatta karşınıza çıkan olaylarla mücadele ederken motivasyonu evrenin ve hayatınızın henüz fark etmediğiniz mucizelerinde bulmanıza yardımcı olmak. Yazar bu kitapta acele ve endişeyle, mücadele ve çekişmeyle ilerlerken sıklıkla hayatın en faydalı ve en değerli niteliklerini göz ardı edenlere kısa mesajlarla hatırlatmalar yapıyor. Yüzsüz Hayat / Adnan Gerger / Evrensel Basım Yayın / 180 s. Yüzsüz Hayat, bir genç kızın aşkını anlatıyor. Tıp öğrencisi Nâre’nin tek istediği saf ve çocuksu aşkını doyasıya yaşamaktı. Ancak kadına şiddetin giderek arttığı bir toplumda töre, ilkel düşünceler ve geleneksel hükümler onun da çevresini kuşatır. Nefret ve düşmanlıkların çoğaldığı bir coğrafyada Nâre’nin payına düşen, aşkını bir uçurumun kıyısında giderek inada dönüştürmektir. Yunus Nadi Roman Ödülü sahibi Adnan Gerger, edebiyattaki önemli ve kalıcı konumunu perçinleyen bir romanla yeniden okur karşısında. İmkânsız aşkların hâlâ var olduğunu, feodal yapı içerisinde bu aşkın nasıl bir başkaldırıya dönüştüğünü güncel olaylarla işleyen Gerger, bu romanında da çarpıcı kurgularla ve şaşırtıcı öykülerle yüreklere usulca dokunmayı başarıyor. İmaj ve Stil Koçluğu / Şahika Güler / Alfa Yayınları / 168 s. Bu kitap, imajın ne demek olduğunu bilen, öğrenmek isteyen, etkili bir imajın neye yarayacağının farkında olan ve bunun için de göz alıcı bir imaja sahip olmak isteyenler için hazırlandı. Londra ve Milano’da aldığı profesyonel imaj danışmanlığı eğitimiyle alanında uzmanlaşan Şahika Güler, temel olarak imaj kavramından imaj danışmanının yaptığı işe ve bunun hayatınızı nasıl kolaylaştıracağına, renk ve vücut analizinden aksesuar seçimlerine, vücut tiplerinin belirlenmesinden hangi vücut tipinin nasıl giyinmesi gerektiğine, sosyal etiketin öneminden protokol yemeklerine ve gardırop planlamasına kadar imaj, moda ve iletişimle ilgili merak edilen pek çok bilgiyi kendi kişisel deneyimleriyle harmanlayarak anlatıyor. Geçmişten Geleceğe Türkiye – Kendimle Söyleşi / Mustafa Balbay / Cumhuriyet Kitapları / 222 s. 4 yıl 9 ay tutuklu kaldıktan sonra özgürlüğüne kavuşan Mustafa Balbay’ın hapiste yazdığı son kitap olan Geçmişten Geleceğe Türkiye, kendisiyle yaptığı uzun söyleşiden oluşuyor. Balbay kitabın haberini daha hapisten çıktığında vermişti. Kitap, şimdi raflardaki yerini aldı. Balbay kitabında seksen ülkeye yaptığı gezilerin anılarına otuz üç yıllık gazetecilik birikimini de katarak Türkiye’nin tarihine, bugününe, geleceğine ilişkin düşüncelerini paylaşıyor. Kitapta ülke sorunlarını dile getiren gazeteci Balbay’dan ülke sorunlarına çözüm arayan politikacı Balbay’a geçişin izlerini de bulacak okuyucular. Yeryüzüne Dayanabilmek İçin / Tezer Özlü / Yayıma Hazırlayan: Sezer Duru / Yapı Kredi Yayınları / 166 s. “Neden yazılır? Dünya acılı olduğu için yazılır. Duygular taştığı için yazılır. İnsanın kendi zavallılığından C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1249