22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKURLA R A Yaşar Kemal, kırk yıl boyunca çekmecesinde tuttuğu bir romanını okuyucu karşısına çıkardı: “Tek Kanatlı Bir Kuş.” Usta yazar içine kimsenin girmeye cesaret edemediği, gerçek ile düş arasında yaşayan küçük bir kara parçası olan Yokuşlu’ya oturtmuş hikâyesini. Yokuşlu ise korkunun bir başka türlüsünün yaşandığı yerin adı olacaktır roman boyunca. Yaşar Kemal genel çerçevede yapmak istediklerini ise şöyle anlatıyor: “Ben hep korkudan korktum. Korkudan çok korktum. Roman yazdığım zaman içimde bir korku istemezdim. O yüzden bu kitapta da korkuyu anlattım. Kayseri’de askerlik yaptığım kasabanın üzerinde büyük bir taş vardı ve bütün kasaba bu taşın üzerilerine düşeceğinden korkuyor, düşmesin diye taşı demir zincirlerle bağlıyorlardı. Madem korkuyorsunuz o zaman çekin gidin derdim. Seneler senesi bu korkuyu yazmak istedim.” Büyük ustadan çekmecede 44 yıl beklemiş bir roman. Kitabı Eray Ak değerlendirdi. Türkiye’de son yedi yılda terör suçu, iktidar blokuna karşı her eylemi, her muhalif kimliği içine alacak şekilde genişletildi. Polis fezlekeleri adeta yasaların yerine geçerken; özel yetkili mahkemeler, düşman ilan edilen kesimlere karşı kahredici bir mekanizma olarak kullanılıyor. Çoğulcu demokrasiyi, örgütlü toplumu, özgür bireyi ve eleştirel aklı hedef alan devlet terörü eliyle, yasal hakları kullanmak bile terör suçu sayılıyor. Sonuç; ÖYM’lerde yargılanan sekiz bini tutuklu yetmiş bin sanıkla Türkiye, 12 Eylül mahkemelerinin rekorunu bile geride bıraktı. Araştırmacı gazeteci İsmail Saymaz, otuz ayrı dava dosyasını incelediği kitabında; annesiyle beraber cezaevinde volta atan iki yaşındaki Şana’nın, taş atan çocuk Berivan’ın, parasız eğitim pankartı açan Berna ve Ferhat’ın, oğlunu andığı için yargılanan Ayşe Karakaya’nın, Kürt sanılıp linç edilen Balgün ailesinin, katılmadığı cinayetten müebbet alan yazar Doğan Akhanlı’nın, İbrahim Tatlıses’i vurdurmakla suçlanan avukatın, askeri casusluk örgütünün lideri denilen bir genç kadının ve daha onlarca sözde teröristin hikâyesine ışık tutuyor. Gamze Akdemir, İsmail Saymaz ile “Sözde Terörist” kitabını konuştu. Bol kitaplı günler... P udith Butler’ın, Adorno ödülü töreninde yaptığı konuşmanın kısaltılmış versiyonunu okudum Le Monde’da; metnin ana izleğini koyuşu önemli göründü bana, yoksa sorduğu soruya verdiği yanıt bağlamında anlaşabilir miydik tartışacak olsak sanmıyorum. Soru: “Bu kadar kötü kuşatıldığımız bir dünyada iyi bir yaşam sürdürebilir miyiz?” Yanıt aramaya yönelmektense soruya takılıp kalmayı cinfikirlik sayanlar, “iyi bir yaşam”ın ne demeye geldiğini açıklamasını bekleyebilirler Butler’ın; oysa, elinizin altında düzayak bir çözüm duruyor: İyi bir yaşam, biz iyi bir yaşamdan ne anlıyorsak odur: Öznel’in de ötesinde bireysel, bireysel’in de ötesinde kişisel bir tanımı vardır. Kaldı ki, aynı anlamsız oyalanmayı “kötü bir dünya”dan hareketle gerçekleştirmek zor olmasa gerektir: Kötü bir dünya ne demek sorusuyla başınıza dikileni sokağa göndeThomas Mann, günde 1011 sigara (yoksa sigar mı?) ile “yetinirken” hayatın keyiflerinden uzak durmamaktan yana olduğunu söylüyor. ervasız pertavsız ENİS BATUR Kötü dünya, iyi yaşam J TURHAN GÜNAY turhangunay@cumhuriyet.com.tr eposta: cumkitap@cumhuriyet.com.tr twitter: www.twitter.com/CumKitap receksiniz. Bu iki ucu hemen kenara ayırıyorum, aslolan onların çarpışmaları çünkü. Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürülebiliyorsa, mı demeye getiriyor Butler: Ortada ciddi bir etik sorun vardır? Yoksa bir yanılsamaya mı dikkat çekiyor? Çıkarsama yapıyorum: Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürmek olanaksızdır; Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürmek ayıptır; Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürmek vandalKötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürülebiliyorsa, mı demeye gelıktır; tiriyor Judith Butler: Ortada ciddi bir etik sorun vardır? Yoksa bir Kötü bir dünyada iyi bir yanılsamaya mı dikkat çekiyor? yaşam sürdürmek yanılsa“ev” ve “mülk” üstüne kurulu. Bir dizi madır... yaşamöyküsel sıkıntı, ‘vicdan rahatsızlığı’ dizisiyle doğuruyor mudur, buradaki akış? Hem Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdüryanlış yaşam, neden yanlışlığı içinde doğru mek mümkündür; yaşanmasın? Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürKaldı ki, asıl abes olanın “yanlış(lık)”tan mek mubahtır... değil, anlamsız ve akılsız kategorilerinden Kötü bir dünyada iyi bir yaşam sürdürdoğduğunu söyleyen Deleuze, bana kalırmek tek hedef olmalıdır, sa haklıydı. Bütün bunları tartmak yalnızca dizisini karşılaştırmayı, konumumuakıl yürütme işine bağlanamaz, deneyim zu sorgulamamızı gerektiriyor Butler’ın deposunun kişiye gösterdikleri de önemli sorusu, besbelli aktörel bildirisini sona MM’yı yazan adam 42’sindeydi. saklayarak: İyi bir yaşam ancak kötü bir * dünyaya diklenerek, ona bulaşmayarak Kaçıncıdır, Thomas Mann’ın 6580 sağlanabilir. yaş günlüğünün sayfaları arasında dolaGelgelelim, diklenmek ile bulaşşıyorum. Daha önce de dokunduydum: mamak, bir noktada buluşsalar Budanmış, sözümona ‘seçilmiş parça’lara bile, özde alabildiğine farklı dudayanarak kısaltılmış versiyon elimdeki ruşlar getiriyor, dolayısıyla farklı içerliyorum! seçimler, uyuşması güç gerekYaşlılık günlüğü sayılmaz mı? Yaşlandıçeler bekliyor arkalarında. ğını galiba ömrünün son demlerinde anlıyor Butler’ın, tören konuşMann, deyiş yerindeyse beğenmiyor halini. masında bu “fikir” etra71’inde ciddi bir ameliyat geçiriyor, akcifında odaklanmasını ğerinden, buna karşın vazgeçmiyor tüttürAdorno’nun düşünsel mekten: Günde 1011 sigara (yoksa sigar çizgisine selâm mı?) ile “yetinirken” hayatın keyiflerinden durmak olarak deuzak durmamaktan yana olduğunu söyğerlendirmek bir lüyor. Anlamadım: 1946’da, Amerika’nın başka yol: Minima dibinde Türk sigaralarını nasıl, nereden Moralia’nın en ünlü buluyor? (Yoksa, Türk tütünü içeren Americümlesini içeren kan sigaralarından mı sözediyor?). 18. parça yeniden Ölümünden önceki son günlük sayfasınokunabilir. “Yanlış da, tam 80’inde, “günde iki sigara” içtiğini yaşam, doğru yabelirtiyor hastane odasında. şanamaz” önermeÖlüm nedeni: Damar iltihaplanması. n sine varan bölüm, İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç t Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız t Yayın Yönetmeni: Turhan Günay t Sorumlu Müdür: Aykut Küçükkaya t Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı t Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. t İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 t Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL. t Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden t Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü t Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya t Reklam Müdürü: Ayla Atamer t Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74 t Yerel süreli yayın t Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1232 26 E Y L Ü L 2013 n S A Y F A 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle