Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ethem Kocabaş’tan ‘Müzik ve Zihnin Gizemleri’ Müzik ve zihnin gizemi çözülüyor Müzik ve zihin arasındaki inanılmaz bağı yalın anlatımı ile bizlere sunan Ethem Kocabaş elimizdeki kitabı ile bilinmez pek çok sorunun cevaplarını veriyor ve müziği hayatımızın merkezine bir kez daha anlamlı bir şekilde yerleştirmemize yardımcı oluyor… r Bahar TETİK üzik, pek çoğumuzun hayatının vazgeçilmezidir. Peki, hiç düşündünüz mü bu sanat eserleri nasıl ortaya çıkıyor? Müzikle beyin arasında nasıl bir ilişki var? Bach’ın dehasının sırları nelerdir? Pythagoras’tan Kepler’e, oradan da Galilei’ye kozmoloji şifresinin derinlerinde müziğin izleri nelerdir? Zihin süreçleri açılımında meslek seçimi, insan kaynakları uygulamaları, liderlik, yönetim stratejileri, kariyer planlama ve bireysel gelişim konularında eğitim ve danışmanlık hizmeti M veren tipoloji uzmanı Ethem Kocabaş ilginç araştırmalarıyla dikkat çekmeye devam ediyor ve bu sefer Müzik ve Zihnin Gizemleri adlı kitabı ile tüm bu soruların yanıtlarını veriyor. Kuantum Fiziği, Tipoloji, Noetik, Zihin Felsefesi, Beyin Odaklı Eğitim Uygulamaları, Kozmoloji ve Nöroteoloji konularında çalışmalar yapan Kocabaş’ın zihin üzerine pek çok kitabı çıkmıştı. Kocabaş bu son kitabıyla ise müzik ve beyin arasındaki ilişkiyi eğitim bilimleri kapsamında analiz ediyor; kitap bu alanda Türkiye’de çıkan ilk ve tek kitap olma özelliğine de sahip. Müziğin maddeden manaya özgürleştirme hamlesinin en önemli araçlarından biri olduğunu belirten Kocabaş, müziği ve müziğin önemini şöyle anlatıyor: “Müzik, bazen asi, bazen de duygusaldır. Kimi zaman yüzlerdeki tebessümün en büyük destekçisi, kimi zaman da gözyaşlarının özgürleşme arayışıdır. Özel anların en yakın tanığıdır müzik. İnsan beyninde mekâna ve zamana derin izler bırakan bir ifade şeklidir. Kelimelerin kıskanabileceği kadar özgürdür notalar. Ama bir o kadar da kelimeler arası birlikteliğin en mükemmel şekilde sentezlenebilmesine aracılık ederler. Manaya dair var olan her şeyin içinde müzik vardır. Besteciler mananın derinliklerindeki müziği madde ile sentezleyip ruhlarımıza armağan eden kişilerdir. Big Bang ile başlayan varoluş yolculuğunun enerjisinin insan beynine yansımalarını kimi zaman bir enstrümanda kimi zaman da bir insanın sesinde görebiliriz. İnsanoğlu var olduğu günden beri merak ve arayış içinde olmuş, bu durum da ona bilimin ve sanatın kapılarını açmıştır. Bilimdeki buluşlarla, sanattaki eserleri üstat Michelangelo’nun şu sözüyle daha iyi anlayabiliriz: Mermerin içindeki meleği gördüm ve onu özgürlüğüne kavuşturdum. İşte müzik de tam bu noktada önemli bir yere sahiptir.” Ve bu kitapla madde ile mananın sentezlenmesi arayışına katkı sağlamaya çalışılıyor… “OKTAV”IN HİKÂYESİ Ethem Kocabaş, müziği ve müziğin önemini şöyle anlatıyor: “Müzik, bazen asi, bazen de duygusaldır. Kimi zaman yüzlerdeki tebessümün en büyük destekçisi, kimi zaman da gözyaşlarının özgürleşme arayışıdır. Özel anların en yakın tanığıdır müzik. Hiç düşündünüz mü “Oktav” olarak adlandırılan 1:2 ses aralığı nasıl keşfedildi? Oktav’ın hikâyesine kulak veriyoruz Kocabaş’ın araştırmalarıyla: “Pythagoras doğadaki düzenin müzikle ifade edilebileceğine inanıyordu. Pythagoras demir işçilerinin çalıştığı yerden geçerken, çekiç seslerindeki değişiklik dikkatini çeker. Bu durumu deneysel bir araştırma haline getirir ve evinde özel bir düzenek hazırlar. Eşit uzunlukta ve aynı maddeden yapılmış dört tel alır. Bu telleri uçlarından tavana sabitler. Tellerin sarkan uçlarına da farklı ağırlıklarda cisimler asar. Pythagoras bu deneyi esnasında tellere asılan cisimler farklı ağırlıkta olmasına karşın iki teldeki sesin aynı tonda olduğunu keşfeder. Ağırlığın iki katına çıkmasıyla telin uzunluğunun yarıya indirilmesi durumunda arada bir fark olmadığını görür. İşte sonradan Oktav olarak adlandırılan 1:2 ses aralığının bilinen ilk hikâyesi başlamış olur.” “MÜZİSYEN NÖRON AĞI MİMARIDIR” zında en çok elektriksel uyarı oluşturan etkilerin başında gelmektedir. İnsan, müzik aracılığıyla zamanın ve mekânın sınırlamasından arınabilir. Hafıza kayıtlarınızdaki enerji deneyimlerinizi (anılarınızı) müzik aracılığıyla farklı şekillerde yaşayabilirsiniz. Duygusal bir anıya eşlik eden kemanın sesi bir anda gözyaşlarına dönüşürken, mutlu bir anıya eşlik eden piyanonun sesi enerjinizi yükselterek sizi motive edebilir,” diyor. Müzisyen için “nöronağı mimarı” tabirini kullanan Kocabaş müzisyen, müzik ve beyin üçlüsünün zihin mimarisine yönelik önemli bir ilişkisi olduğuna ve müzik ile zihin arasındaki ilişkide motivasyonun önemli bir yer tuttuğuna vurgu yapıyor. Fakat müziğin beyin dalgalarına etkisinin kimi zaman olumsuz da olabileceğini anlatıyor. Bazı müzik türlerinin çok yüksek sesle dinlenildiğinde olumsuz yönde etkilerinin olabileceğini kendi yaşadıkları üzerinden şöyle anlatıyor: “Mozart’ın Requiem Lacrimosa Dies llla adlı eserini dinlediğimde evrene açıldığımı hissediyorum. Çünkü ruhsal yanıma ait farkındalığım o kadar güçleniyor ki zamanın ve mekânın sınırlamalarından kolaylıkla arınabiliyorum. Sonra evreni içselleştirdiğimi düşünüp evrenin içime kapandığını hayal ediyorum. Aniden kalp atışımla tekrar patlayıp genişlediğini, sörf yapan biri gibi genişleyen evrenin sınırlarında adeta evrene yol gösterdiğimi hissediyorum. Bu deneyime kimi zaman görsel kurgularım da eşlik edebiliyor. Eserin yükselen yerlerinde vücudumdaki trilyonlarca atom parçacığının ritme uyduğunu ve beynimde ani bir enerji yükselmesi gerçekleştiğini hissediyorum. Nöronağımdaki bu mimari tasarımın bana kattığı zenginlik özellikle hayal dünyamda ve ilham deneyimlerimde de kendisini gösteriyor. Müzikle sıkıntıların uzaklaştığını, enerjimin yükseldiğini, yalnızlık ya da kalabalık kavramlarının yok olduğunu hissederek Biri deneyimliyorum. Eğer o esnada bir yazı yazıyorsam, ya da yeni bir kitabın tasarımını planlıyorsam, hatta topluluğa yönelik gerçekleştireceğim bir konuşmanın öncesinde yükselen motivasyonum işime de yansıyor. Bunun sonucunda da zihnimde olaya bakış açım zenginleşiyor, renkler, seçenekler, farklılıklar ve değişik düşünceler beliriyor. Böylesi bir sentez ise hem andaki zihin mimarime hem de gelecekteki mimari tasarımlarımın temellerinin atılması adına bana büyük katkıda bulunuyor.” Müzik ve zihin arasındaki inanılmaz bağı yalın anlatımı ile bizlere sunan Ethem Kocabaş bu kitabı ile bilinmez pek çok sorunun cevaplarını veriyor ve müziği hayatımızın merkezine bir kez daha anlamlı bir şekilde yerleştirmemize neden oluyor… n Müzik ve Zihnin Gizemleri/ Ethem Kocabaş, Semra Türk/ Altın Kitaplar/ 456 s. K İ T A P S A Y I 1223 Müziğin insan beynindeki uyarıcı etkisini açıklayan Kocabaş, “Müzik insan beyninde değişik bölgeler ba S A Y F A 8 n 2 5 T E M M U Z 2 0 1 3 C U M H U R İ Y E T