25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Hazırlayanlar: Nilay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Delioğlu. ÇOCUKGENÇLİK OKUMA Şiirleri ve çocuk kitaplarıyla tanıdığımız Hüseyin Yurttaş bu kez bir anı kitabı ile çıktı karşımıza Molekül Hüseyin Yurttaş Ë Mavisel YENER A nı, otobiyografi, biyografi, özellikle çocuk ve gençlik edebiyatında, başına sık sık kazalar gelen bir tür. Çocuklara, büyüklerin sıkıntılı, gergin anılarını okutmak doğru bir yaklaşım değil. Onları, yetişkin dünyamızın sıkıntılarını paylaşmaya zorlamak için, büyümelerini beklemeliyiz. Genç okurlar, yazarların yaşadıklarından çok yazdıklarını kavramaya çalışıyor ve seviyorlar genellikle. Yazan kişinin hayata bakışı, dünya görüşü verilirken çocuk ve gencin dilinden anlatılmazsa, öğretici, sıkıcı bir tutum içine girme tehlikesi büyük. Ancak, yazar özyaşam öyküsünü ya da anılarını anlatırken/yazarken onlara kişiselliğin ötesinde bir boyut kazandırmayı başarır ve genç okurun hoşlanabileceği bir dil mayalarsa o zaman gençler ve çocuklar zevkle okuyor. Hüseyin Yurttaş’ın çocukluk ve gençlik anılarını topladığı Molekül isimli yapıtı anılar bütünü olarak kalmayıp çocuk okurun ilgiyle okuyup sevebileceği bir dille yazılmış küçümen bir çocuğun öyküsünü barındırıyor. Yazar, iyi bir gözlem, doğru yargılama gücüyle birlikte, belleğinin uçurumunda yitirmediği çocuğun gölgesini izliyor. Yurttaş’ın “Molekül“ adlı kitabı; doğduğu Kozbeyli köyünden başlayıp Edirne’de öğretmen okulunu bitirerek, meslek yaşamına atıldığı günlere değin anılarını kapsıyor. Yazar, çocukluk ve gençlik dönemine iliş kin anılarını, güçlü belleği ve dikkatle saklanmış zengin arşivin desteğiyle, ince ayrıntılarla donatıp, akıcı bir söylemle sunuyor. Kitabın sonundaki fotoğraflar anıları güzellemiş. Daha önce Yeni Asır gazetesinde “Cumartesi Sohbetleri”nde parça parça yayımlanmış bu anıları Hüseyin Yurttaş yeniden kaleme almış. Ortaya Molekül çıkmış. Ufak tefek olduğu için arkadaşlarının Molekül adını taktığı şairimiz/yazarımız, dünyasına açılan kapıları aralarken son derece içten. Kimi zaman gülümseten, kimi zaman iç burkan anılar öykü tadında anlatılırken bir yazarın hangi koşullarda yetiştiğinin izdüşümü oluyor. Güne ve geleceğe aktardığı deneyimlerle de önemli notlar bunlar. İzmir’in Foça ilçesinin Kozbeyli köyünde başlayan bir yolculuk bu. Altı kişilik Yurttaş ailesiyle tanışıyoruz ilkin. Evde sevgi egemen, anne ve baba çalışkan, dürüst insanlar, tarımla uğraşıyorlar. Yokluk olsa da onlar her şeyin başının sevgi olduğunu biliyor. Hüseyin Yurttaş üç erkek kardeşin en küçüğü, çocukluğundan beri ailenin gözdesi. “İki ağabeyim de benim okumam ve geleceğim için adeta çırpındılar. Anneme, babama olduğu gibi onlara da hep minnet duydum. Gönül borcunun altından kalkmak için de ömür boyu çırpındım diyebilirim” (s. 24). Hayriyanım Teyze, Topal Hafız, Muammer Amca, Berber Faik gibi karakterler zaman torbasından çıkıp gelen öykü kahramanları gibi, sayfalarda yerlerini almışlar. Yurttaş, çocukluğunda oynadığı oyunları eksiksiz saymış: Çelik çomak, Kaydırak, Beş Taş, Elim Sende, Yakantop, Seksek, Dringa… Yazarın çocukluğunda beslediği hayvanları öğrenince çocuklar için yazdığı hayvan öykülerinin anlamı değişiyor bizim için. İlk kedisi Şatır, kuzusu Karagöz, köpeği Kuli, eşeği Kara Süllü, Beyaz İnek, Sakar Keçi, ona hayvan sevgisini vermişler. Yurttaş’ın anılarını okuduğunuzda, kitaplarında yöresel yiyeceklere neden yer verdiğini kolayca çözebiliyorsunuz. Çekme makarna, piruhi, fincan böreği, soğanlı pide, kocaduymaz, bezdirme, ebe çöreği bunlardan yalnızca birkaçı. Molekül adı verilen bu çocuğun kitapların, türkülerin büyülü dünyasına nasıl girdiğinin öyküsü genç okurların çok hoşuna gidecek. İlkokul dördüncü sınıftayken karar verilir, küçük Hüseyin Ortaklar İlköğretmen Okulu’na gidecektir. Ne ki, gerekli belgeler köye zamanında ulaşmaz ve Yurttaş sınavı kaçırır. Tek çaresi vardır ortaokula gitmek. Orada yaşama sevinçle bakışında, geleceğe inanışında payları olan değerli öğretmenleri olur. Menemen Ortaokulu’ndaki Türkçe öğretmeni bir şairdir: Rıza Apak. Varlık dergisinde şiirleri çıkan bu değerli öğretmen Hüseyin Yurttaş’ın şiiri anlamasında yardımcı olur. Daha sonraki Türkçe öğretmenleri de onu şiir okuması ve yazması için yüreklendirirler. Ortaokuldan sonra üç yıllık öğretmen okuluna gitmek için başvurur. On beş yaşında, Edirne İlköğretmen Okulu Giriş Sınavları’nın sözlü bölümü için yollara düşer ve İstanbul’u ilk kez o zaman görür. Edirne’de sınava girişi, sonrasında İstanbul’a geri dönüşü heyecanlı bir yolculuk olarak kitapta yerini alır. Ancak heyecan burada bitmez çünkü İstanbul’a vardığında son otobüsün az önce kalktığını öğrenir. Koskoca İstanbul’da küçücük bir çocuk… Bir taksici imdadına yetişir, otobüsü yakalamaya çalışacağını söyler. Bu taksici öyle bir “insan”dır ki, satırları okurken uzun uzun düşündürür bizi. Parasız yatılı bu öğrencinin delidolu güzelim gençlik günlerini okurken yazarın arıduru dilinde Türkçenin ezgisini de duyumsarız. Molekül’de anlatılanlar, özellikle şiir iklimine ve şairlere yol culuklar, yazmaya meraklı gençler için bir yol haritası gibi. Molekül adıyla anılan çocuğun, “Değişen Ölü” adlı ilk şiiri bir gazetede yayımlanır. O, şiirine ilerleyen yaşlarda baktıkça “1617 yaşında bir insanın neden bu kadar karamsar olduğunu, neden ölümü anlatmak istediğini” düşünecektir. Lise çağlarında Van Gogh, Renoir, Claude Monet, Henri de TouloseLautrec, Dufy gibi ressamlara hayranlık duymaya başlar. Çünkü lise yıllarında onu sanatla tanıştıran eğitimciler vardır. Molekül’ün arkadaşlarının kimi edebiyatla uğraşır, kimi fotoğraf sanatıyla, kimi müzikle… Sonrasında da aralarından pek çok sanatçı çıkar. Okur, düşlerle başlayıp bugüne uzanan yolun sonunda, boşa geçmemiş zamanların tanıklığını yapmış olur. Kitabın ruhunu oluşturan temel öğeler; aile sevgisi, bilgiye ve sanata verilen değer, hoşgörü. Yazarın yaşadığı yerlerin tarihine, geçmişine doğru yolculuk yaparken çocukluğuna, ilkgençliğine doğru yelken açtığımızda, bu iki düzlemin aynı kesitte birleştiğini gözlemliyoruz. Kitap etkin dili sayesinde neredeyse roman okuyormuşçasına bir izlenim bırakıyor okurda. Kitapta dikkatimi çeken, beni en çok düşündüren şey, o kuşağın hangi koşullarda yetiştiği ve bu kuşağı yetiştiren kadrolar. Öğrenim yaşamı boyunca sanat ve sevgiyle yoğrulmuş bir insanın portresi, ister istemez şimdiki eğitim sistemimizle karşılaştırmalar yaptırıyor bize. Örneğin, liselerde resim ve müzik eğitimi üzerinde epeyce düşünüyorsunuz. Anı kitaplarında az rastlanan sözcük ekonomisi, eksiltili söyleyiş Yurttaş’ın şair yanının yansıması. Molekül’ü okursanız anı türünün tadına varacak, Hüseyin Yurttaş’a teşekkür edeceksiniz. Köşemizden bir de duyuru yapalım: 2010 Yılı İzmir Kuş Cenneti “Arkadaşım Flamingo” temalı Çocuk Öyküleri Yarışması, öykü yazan herkese açık. Ayrıntılı bilgiyi www.izmirkuscenneti.gov.tr adresinde bulabilirsiniz. ? www.maviselyener.com * Molekül, Hüseyin Yurttaş, Say Yayınları, 2009, 245 s, 12+ yaş SİHİRLİ HABER Haydi kitap kurtları, dersimiz: ATATÜRK urgut Özakman’ın kaleme aldığı “Dersimiz: Atatürk” filminin seyirciyle buluşmasıyla birlikte Bilgi Yayınları tarafından basılan kitabı da raflarda yerini aldı. Hamdi Alkan’ın yönetmenliğini yaptığı film için Özakman uzun soluklu bir senaryo çalışması yapmıştı. Atatürk’ün gençliği, savaşları, mücadelesi ve devrimlerini çocuklara doğru anlatabilmek amacıyla çekilen filmin aynı zamanda kitaplaşması kitap kurtlarını çok sevindirecek. Senaryo, İlkokul 5. sınıfta okuyan bir grup çocuğun, Atatürk’ü daha iyi anlamaları için verilen ödevle başlar. Bu ödev onlar için Atamızın yaşamına ve ülkemizin kurtuluş öyküsüne yapılacak uzun ve öğretici bir yolculuk olacaktır. Bu yolculukta onlara önderlik edecek olan çocuklardan birinin ödüllü tarihçi “Dede”sidir. Ama bu “Dede” diğer tarihçilere hiç benzememektedir. O, tarihi sıkıcı bir geçmiş olarak anlatmaktan çok uzaktır sanki fantastik bir dünyanın tarihçisidir. Ço T cuklara Mustafa Kemal’in çocukluğunu, okul hayatını, askerlik kariyerini anlatır. Onları Kurtuluş Savaşı’nın en önemli cephelerine götürür, dünyada eşi görülmemiş bir direniş gösteren Türk halkının eşsiz kahramanlarıyla tanıştırır. Cumhuriyetin kuruluşuyla yoktan var edilen ülkenin emeklerini ve Ata’nın hayran olunası insani özelliklerini bazen canlandırmalar, bazen de tarihten gelen fotoğraf ve videolarla öğretir. Hikâyenin masalsı bir dille anlatılmasının yanı sıra, okurları ve izleyicileri pek çok hoş sürpriz bekliyor. * Dersimiz: Atatürk, Turgut Özakman, Bilgi Yayınevi, 2010, 8+ yaş SAYFA 24 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1048 Turgut Özakman
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle