29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

¥ şey bu. Bir kadın şair bunu söylemez. Aslında benim şiirim ne kadar duygusal gözükse de şiddete karşı, toplumsal şiddete, insanın içindeki şiddete, bireysel şiddete karşı şiir yazan biriyim. ‘ANGLOSAKSON ŞİİRİNE YAKINIM’ Evet bu anlamda kimi yerlerde bir manifesto bile diyebiliriz... Çok doğru okumuşsunuz. Manifesto evet. Çünkü isyan ediyorum. Okura doğrudan geçen bir anlatım... Politika yapmayan… Yaratıcı bir şiir yazmaya çalışıyorum çünkü. O yüzden tüm politik manipülasyonlara, kavgalara kulaklarımı kapattım. Tabii izliyorum ama kapılmıyorum ve etkilenmiyorum. Şiiriniz herkese ulaşmıyor... Ulaşmıyor ama galiba zamanı gelmedi. Kullandığım dil biraz zor anlaşılıyor ama ben yazarken birisine ulaşacak diye asla yazmıyorum. Beni okusunlar isterim ama kul köle olmam. Elitist değilsiniz ama... Değilim. Şiirle resmin karındaşlığı... Çok şair aksini düşünse de barıştıramadı ikisini... Sizin şiiriniz bu anlamda hayli görsel bir dil... Ve Burhan Uygur... Batı’ya baktım bir Picasso, Max Jacop ile beraber, Apollinaire ile beraber çok kitap desenlemiş. Batı’da özellikle Gülseli İnal, yaratıcı şiir yazmaya çalıştığı için politik kavgalara kulaklarını kapattığını söylüyor. 20. yüzyılın başında bütün ressamlarla şairler birlikte çalışıyor, birlikte yaşıyor, birbirlerinin yapıtlarını tamamlıyor. Ressamlar şairlerin kitaplarını desenliyor, şairler ressamların sergilerini açıyor. Çünkü birbirlerinden besleniyorlar. Türkiye’de böyle bir gelenek yok. Resim tutkusu bende şiirle başladı. Burhan’la ilk defa 1982’de karşılaştım. Galata Sanat Galerisi’nde sergisi vardı. Benim de Varlık dergisinde resim üzerine yorum yazılarım yayımlanıyordu. Burhan şiirlerimi okuyormuş, şiirlerimin ona esin verdiğini ve resimler yaptırdığını orada bana ifade etti. Daha sonra bütün şiirlerimi görmek istedi. Daktiloyla çalışıyordum o sıralarda, daktiloda yarım kalmış şiirlerimi bile aldı. Aramızda böyle bir bağ başladı. O kendi kendine benim portrelerimi yaptı, şiirlerimi desenledi, benim imge dünyamda yoğunlaştı. Ben de onun resminden çok etkilendim. Çok da güzel dostluğumuz oldu ve böylece ortaya ilk kitap çıktı, Sulara Gömülü Çağrı. Benim için coşkusu çok önemliydi Burhan’ın. Müthiş coşkuyla şiirlerimi okuyordu. Daha önce de Can Yücel’in kitabını desenlemiş, resimlemişti. En çok hangi şairleri kendinize yakın buluyorsunuz... Anglosakson şiirine çok yakın bir şairim. İngiliz Dili ve Edebiyatı’nda iki yıl okudum. Ayrıca İrlanda edebiyatı, şiiri çok çarptı. İrlandalı şair William Butler Yeats’i, İngiliz şair John Milton’ı, William Blake’i, Emily Dickinson’ı, Elizabeth Barrett Browning’i çok severim. Fransız şairlerini de çok okudum, Baudelaire de beni çok çarptı ama İngiliz şiirinde çok garip bir şekilde her şeye ölümden bakan, ölüm noktasından bakan bir yapı, açı var. Şairin temaları büyüktür. Aşk, ölüm, sonsuzluk gibi... Anglosakson şiirinin dünyaya, nesneye hep ölümden baktığını gördüm. Bir de dili çok ekonomik ve matematiksel kullanıyorlar, özellikle Yeats. Shakespeare de çok yakın geliyor olsa gerek... Çok… Hatta birkaç kişi de bana Shakespeare’in 20. yüzyıl versiyonu demiştir (gülerek). Dediğim gibi iki yıl İngiliz Dili ve Edebiyatı’nda okudum, Mîna Urgan, Cevat Çapan benim hocalarım oldu. Çok iyi bir dönemde talebeydim. “Dilde başladur kullanmayan” bir şair demiş İlhan Berk sizin için... Başla, dur yok evet. Çünkü aslında mutlaklar var hayatımızda. Neyi başlatıp neyi bitireceğim. Senfoni gibi çıkıyor benden şiir. Atlanta dilini savununuzu da anlatır mısınız? Evet, ultraist bir tavır bu. Şimdiye kadar yazılan bütün dilleri bir tarafa bırakıyorum, asla saygısızlık yapmadan. Ama onları bir kenara bırakıp yepyeni bir dil yaratmak istiyorum. Bu da Atlanta dili ki yeni dünya düzeninin dili olmalı bana göre. Toprağın ortak kullanımını önermeli, ilişkilerdeki ortak paylaşımı önermeli, dünyanın barış içinde olmasını önermeli bu dil. Bilgelik taşıyarak insanları aydınlatmalı bu dil. Yayım sırasında hangi kitaplarınız var? İki şiir kitabım daha var hazırladığım; Kap Kario ve Par. Bu arada 1000 sayfalık otobiyografik bir lirik de yazıyorum. ? [email protected] Toplu Şiirler1: “Sulara Gömülü Çağrı”, “Lale Sesiydiler ve Yoktular”, “Letoon”/ Gülseli İnal/ Komşu YayınlarıYasakmeyve Dizisi/ 323 s. Toplu Şiirler2: “Dan Natura”, “Bakkaris”, “Sif ve Gula”, “Saklanmış Levha”/ Gülseli İnal/ Komşu YayınlarıYasakmeyve Dizisi/ 316 s. Toplu Şiirler3: “Chöd Raksları”, “Kayıp Bağlantı”/ Gülseli İnal/ Komşu YayınlarıYasakmeyve Dizisi/ 276 s. Toplu Şiirler4: “Melek Kolonisi”, “Elektra Uçurumu”, “Çocukluğun Son Günü”/ Gülseli İnal/ Komşu YayınlarıYasakmeyve Dizisi/ 364 s. SAYFA 17 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1048
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle