Katalog

SİHİRLİ DEĞNEK Çocuklar İçin Kitaplar Hazırlayan: Nilay Yılmaz sallardan birini okuyacaksınız.” Yazar hem okura hem de Birce’ye şu soruyu sordurarak kitabın büyülü yolculuğuna hazırlar onları: “Bu cümleyi mum ışığında okuması bir rastlantı mıydı?”...Hepsini şimdi anlatırsam okuma zevkiniz ortadan kalkar. Son sayfasına kadar soluksuz okuyacağınız bu kitap size çok iyi arkadaş olacaktır. KONUK SİHİRLİ DEĞNEK Aysel Korkut “Kayıp Sözcükler” Gülsüm Cengiz, Say Yayıncılık, 2004, 64 sayfa Yazar Gülsüm Cengiz, sözlüklerdeki sözcüklerin birer birer silinişini anlatıyor “Kayıp Sözcükler” adlı kitabında. Sanki birisi eline bir silgi almış, sözlüklerin içlerine dalmış. O sözcük senin, bu sözcük benim, teker teker silmeye başlamış. Hangi sözcükler mi silinmiş? Hangileri olacak, elbette değer yitimine uğrayan sözcükler. Günden güne önemsizleşen, artık kimsecikler tarafından aranıp sorulmaz olan değerlerin isimleri. Sevgi, barış, duygu, onur, özveri, hoşgörü gibi… Sonra azar azar yitirilen umutlarla birlikte sözlüklerden silinmiş olan “umut” sözcüğü gibi. “Olsun, silinsinler. Ne var bunda?” diyebilir mi kimsecikler? Bence diyemez. Çünkü bu sözcükleri karşılayan değerler olmazsa hayatın tadı tuzu da kalmaz. Hoşgörü olmaz; dayanışma, paylaşma olmaz; yeryüzünde barış olmaz, insanlarda duygu olmaz, sevgi olmaz. Peki, kitabın kahramanlarının isimleri “Sevgi, Duygu, Onur ve Umut” ise… onların isimleri de sözlüklerden silinen isimlerin arasındaysa ve bu kahramanların, isimlerinin anlamlarını araştırmak gibi bir ödevleri varsa… O zaman neler olur? Elbette işler daha da karışır. Hummalı bir telaş başlar. Kütüphanedeki bütün sözlükler birer birer taranır. Sevgi, duygu, onur, umut gibi sözcükler bir türlü bulunamaz. Buna kahramanlarımız da, kütüphaneci de, çocukların öğretmenleri de inanamaz. Olay belediye başkanına anlatılır. Başkan, bir toplantı düzenler. Kayıp sözcüklerin bir an önce bulunması gerekmektedir. Bu, iki kere ikinin dört ettiği kadar kesindir. Ama nasıl bulacaklarını bilen yoktur. Sonraki sayfalarda bu arayış anlatılır. “Acaba bir çözüm yolu bulunabilecek mi?” diye telaşla okunan sürükleyici ve anlamlı bir kitap “Kayıp Sözcükler”. Hiç sıkılmadan bir çırpıda bitiriveriyor insan. Sonra da “Aaa, ne çabuk bitti!” diyor. İnanmazsanız bir de siz deneyin çocuklar. Bakın bakalım haklı mıyım, haksız mıyım? ? Felsefe”, “Yazın ve Eleştiri”, “Öykü ve Mahmut Özay”, “Mahmut Özay ve Eserleri”, “Kuşadası ve Mahmut Özay”, “Ustalar ve Çıraklar”, “Öykülerde Şarkılar” ve “Şiir ve Tasfiye” başlıklarında bu yolculuğa katılan kimler yok ki! Erendiz Atasü, Burhan Günel, Muzaffer İzgü, Ahmet Oktay, Hidayet Karakuş, Dinçer Sezgin, Hüseyin Yurttaş, Vecihi Timuroğlu, Öner Yağcı, Betül Çotuksöken vb. Kitapçığın dosya konusu 18 yazı ile ‘ÇOCUK YAZINI’na ayrılmış... Kitapçığa ulaşmak isteyenler için iletişim: [email protected] / [email protected] (Kuşadası Belediyesi). Edebiyat yolculuğuna katılmak isteyenler! 3. Kuşadası Öykü Günleri Eylül 2006’da.? Nilay Yılmaz Kurtuluş Deresi Cad. No: 47 Bilgi Üniversitesi, Dolapdere/İstanbul [email protected] Tel: 0212 236 78 42 0212 311 51 82 Sihirli çocuk kitapları dizisi... Doğan Egmont Yayıncılık’ın sihirli çocuk kitapları dizisi, “Görünmez Çocuk”, “Dünyanın En Güçlü Kızı”, “Sihirli Numaraları Olan Çocuk”, “En Minik Kız” ve “Uçabilen Çocuk” adlı kitaplardan oluşuyor. İngiliz yazar Sally Gardner’ın yazdığı ve resimlediği kitaplarda farklı sihirli yeteneklere sahip kahramanların başlarından geçen sıra dışı maceralar anlatılıyor. (8+ yaş) Dünyanın En Güçlü Kızı Sally Gardner, Doğan Egmont Yayıncılık, 2006, 96 sayfa Türkçeleştiren Begüm Kovulmaz (8+ yaş) 8 yaşındaki Josie Jenkins inanılmaz bir güce sahip olduğunu fark ettiğinde ilk başta kendisi de buna inanamaz. Ailesinin de bu durumu kabul etmesi zor olur. Josie, gücü sayesinde okul bahçesindeki demirleri bükebilmekte, freni boşalan bir minibüsün önüne çıkıp aracı durdurabilmekte ve insanların hayatlarını kurtarmaktadır. Bir sure sonra bu gücü sayesinde herkes Josie’yi tanır. Önceleri Josie bu durumdan memnun olsa da ünlü biri olmak bir süre sonra canını sıkmaya başlar. Dünyanın en güçlü insanı olduğunu ileri süren bir adam Josie’ye meydan okuduğunda işler iyice karışır. Josie ne yapacak dersiniz? sana çimenleri göstererek, “Bunun yukarısı olduğunu düşünmüştüm” demiş ya. Bunu daha önce fark edemediğime şaşıyorum. Gerçekten de, Ay’a giden astronot, uzay aracının penceresinden bakıp da Dünya’yı gördüğünde, Dünya nerde olur? Yukarıda mı, aşağıda mı? Ben nerdeyim? Sanki Ay ile Dünya arasında bir yerde aşağısı yukarı, yukarısı aşağı oluyor ki, bu çok ilginç geldi bana. Dayıcığım, mektubunda yazdığın çok şey beni uzun uzun düşündürdü. Artık ilginç bir soru sorulduğunda, yerlere kadar eğilip selam vereceğim geliyor. İstiyorum ki herkes anlasın, soruların ne denli önemli olduğunu ve gidilecek yolu gösterdiğini; yanıtlarınsa önemsizliğini ve değişkenliğini... Kardeşim geldiğinde... Dayıcığım, ona öğretecek ne çok şeyim var şimdi; ama anlıyorum ki, meğer ondan da öğrenecek çok şeyim varmış. Onun bana beraberinde getirdikleriyle ilgili hiçbir ayrıntıyı kaçırmadan dikkatle gözlemleyeceğim ki, ben de ilerde kendi çocuklarıma ve yeğenlerime hiç unutamayacakları uzun mektuplar yazabileyim. Mektubunda, belki de Mika’yı gerçekten görüp görmediğini, bütün anlattıklarının bir düşten ibaret olup olmadığını sana soracağımı yazmışsın. Hayır, sormayacağım. Çünkü düşlerin de gerçek olduğunu biliyorum. Düş görürken, o an, o düşü yaşamıyor muyuz? Demek ki yaşanmıştır o düş... Ben de her gün yıldızlara bakacağım artık... Belki Mika’yı ben de görürüm. “Bir rüyayı hatırlamak en az bir kuşu yakalamak kadar zordur” demişsin mektubunun sonunda. Belki o “kuş gelir, kendiliğinden” benim omzuma konar, mektubunun, yüreğime konduğu gibi... Seni Seven Yeğenin Kamila Çocuk Yazını grubu... “Hani Her Şey Oyundu!” Çocuklarımız, giderek önlenemez bir hızla, şiddeti olumlayan görüntü ve yaşam tarzını benimseyerek, şiddet uygulamayı ve uygulanılmasını doğal ve sıradan bir olay olarak algılamaya başladılar. Amacımız, bu değişimin başlangıcı ya da nedenleri ne olursa olsun, tartışmak değil... Amacımız, çocuklara şiddetin çözüm olmadığını hissettirecek ve içinde şiddeti barındırmayan bir yaşam tarzını benimsetecek yazınsal metin ve görsel yapıtlarla küçük yaşta karşılaştırarak, empati / özdeşim kurmalarını, başka insanları anlamalarını, başkalarının özgürlüklerine ve yaşam haklarına saygılı olmalarını içselleştirmelerini sağlamaktır. Biz sanatçıların, bu toplumun çocuklarına verebileceğimiz en etkin katkı, ancak özgün yeteneğimizin doğrultusunda olabilir. Bu nedenle, öykü, masal, şiir, illüstrasyon, her ne tür olursa olsun, sanatın olanaklarını kullanarak, 812 yaş çocuklara seslenen bir antoloji hazırlamayı hedefliyoruz. Hazırlamakta olduğumuz antoloji, bu amaca uygun yapıt verebilecek herkese açıktır. Yapıtların, antoloji kurulu tarafından yaşa ve amaca uygunluğu incelenmek üzere, şu adrese yönlendirilmelidir: [email protected] (Bu antoloji, Çocuk Yazını grubunun bir çalışmasıdır.) Sihirli Dergi: Bilim Teknik! Bilim Teknik dergisi haziran ayında üçüncü baskısını yaptı! Gerçekleştirilen bilimsel atılımların, teknolojik ilerlemelerin 39 yıllık tarihini elinizde tutmak! Bu bilgi hazinesine sadece bir DVD uzaklığında olmak! Bilim Teknik dergisinin haziran sayısını almak ya da almak! Sihirli Değnek, bir dünya düşlüyor… Bir süre yayımlanmış ya da hâlâ yayımlanmakta olan bütün dergiler, gazeteler, kitaplar kendi veri bankalarını oluşturmuş! Arşivlerde tutulan tarihi belgeler elektronik ortama geçirilmiş… Onlarca, yüzlerce yılın düşünsel birikimi “tıpkıbasım” biçimde veri bankalarına aktarılmış… Bu bilgiler DVD ya da internet üzerinden ulaşılmaya hazır bekliyor... Ayrı ayrı veri bankaları ülke çapında bir veri havuzunda toplanmış… Böyle bir olanağın yaratacağı bilimsel, teknolojik ve sanatsal açılımları düşünmek bile heyecan verici!.. Çok zaman ve emek gerektirecek. Ama neden olmasın? Haydi, hemen, şimdi! www.biltek.tubitak.gov.tr/ [email protected] (Tel: 0312 468 53 00 / 4912) Tatil kitapları... Okumaya henüz adım atanlar için masallar, Kök Yayıncılık’tan... “Yedi Deliler”, Derleyen Ebru Batur Musaoğlu “E, Gel Bari!”, Derleyen Elif Songür Dağ “Yolcu ile Ayı”, Derleyen Ebru Batur Musaoğlu Mektubunuz vaar! Aytül Akal “Orda Kimse Var mı?”, Jostein Gaarder, Güncel Yayıncılık, 2000, (8+ yaş) Sevgili Joakim Dayı, Ben Kamila. Mektubunu alır almaz, baştan sona heyecanla okudum. Ekimde birlikte olduğumuz sırada bana bir hikâye anlatacağına söz vermiştin ya, doğrusu bu kadar ilginç bir öyküyle karşılaşacağımı bilmiyordum. Hem de sekizinci yaş günümde! Kardeşim daha doğmadı; her an bekliyoruz gelmesini. Ama dayıcığım, yolladığın o uzun mektuptaki Mika var ya, hani gökyüzünden düşen çocuk... Sanki o benim kardeşimmiş gibi hissettim. Gökyüzünden bizim eve düşecek; ne dünya ne yaşamla ilgili hiçbir şey bilmeden, şaşkın şaşkın gözlerini bilmediği bu yerde açıverecek. Sen çocukken Mika ile karşılaştığında o SAYFA 26 Yiğit Sever (TED Ankara 6/V) “Mavi Zamanlar”, Mavisel Yener / Tudem Kültür Yayınları, Mayıs 2004 (2. Baskı) Tudem Edebiyat Ödülleri Roman Birinciliği’ni alan bu kitap gerçekten insanı büyülü bir yolculuğa çıkarıyor. Bu romanın başkişisi 1213 yaşlarında Birce adlı bir kız. Birce ders kitaplarını verip onların yerine tatilde okuyabileceği kitaplar alacaktır. Kitaplara bakınırken “Gizli Geçitleri Bulmanın Yolları” adlı bir kitap ilgisini çeker ve kitabı alır. Eve gider gitmez bu kırmızı kaplı kitabı okumaya başlar, tam o sırada elektrikler kesilir, annesinin getirdiği mumla kitaba devam etmek isteyen Birce kitaptaki şu kısımla karşılaşır: “Mum alevinin büyüleyici bir etkisi vardır. Binlerce yıl boyunca gecelerini mum ışığında geçirmiş olan atalarımız, bu büyülü nesneye bakarken yaşamın gizlerini içeren masallar yazmışlardır. Şimdi o ma Sihirli Çocuk Dergileri! Kırmızı Fare (http://www.mavibulut.com.tr) Ebe Sobe (http://www.ebesobe.com) Bilim Çocuk (www.biltek.tubitak.gov.tr/cocuk) İYİ Kİ VARSIN! Kırmızı Fare’nin 100. sayısı geliyooor! İyi ki varsın farecik! Kuşadası’nda Öykü’ye ve Şiir’e yolculuk… Kuşadası Belediyesi düzenlediği edebiyat yolculuklarının belgelenmesi için ürünleri kitap haline getirmiş. “Yazın ve CUMHURİYET KİTAP SAYI 856