Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Şükrü Erbaşın tüm şürleri Everest YayınlarTnca yayımlanıyor Gölge Masalı Şükrü Erbaş, "Sözcükler benim yarama bastığım tütündür..." dizesinin başlığı altında, birincisi, "Tenha, dünyayı işaret eder..." ismi ile, Deniz çaba'nın kendisiyle yaptığı ve "Hayat, deyip keselim..." ismi ile Nihan Kuzu'nun kendisi ile yaptığı iki söyleşiyi de kitabın sonuna eklemiş. a Necmi SELAMET / Kadınlar denıze doğuyor" (1 sf 20, Buyu) Bu şıırdekı golgenın başat anlam da kullanıldığını soyleyebdırız Her kentın bır gızıl akşamı, karardığı vardır Akşam karanlığının bır savunma sıdır bu şıır, sabaha karşı Gece ve gun duzun bır ışık ve golge oyunu olduğunu, ınsanın kendını olum ve yaşama karşı bır sınama aracı olduğunu gozden kaçırma ması gerekır kı, ışık ve golge bır yanılsa madır Asıl gız usta çozulur "Akşam ne yapabdır si7e / Sabah ne yaptı kı / / Akd, butun ozgurluğunuz " (1 sf 16, Al tın tğne) Ozgurluğu kısıtlayan karanlık değıl, ustur Bır başka şıırınde de akşa mın gunduzden buyuklunu ımlıyor "Ye raltı mağaralarının kalbı açdıyor / Akşam / Guneşten buyuksun verdığın esrarla (1 sf 27,Hazıne) Şukru Erbaş, şıır ısımlerını çoğu /a man şıırın ıçınde kullanmıyor "Altın tğ ne", "Hazıne" ve "Buyu" ısımlı şıırlerın de olduğu gıbı Usun ınce, zard dıışun ceyle ınsanı duşunceylc taşınabden ya şatdabden cn değcrlı vaılık yerıne geçe bıleceğını kullanmasını bılene sureklı bır altın madalyon taşıdığı hıssını verece ğını ımlıyor Bu anlamda kıtaptakı şıır ler, okuru çok değerlı soz varlığı de kuşa tacak nıtelıktt EĞRETİLEME YOLU... A7imsanmayacak deretede olmasına rağmen oncekı şıu kıtaplarma gorc hıs seddır derecede azalan kııpık so/cııgu ve turevlerı kıtap kapsamında 1 1 Kİct şl ırde, 11 dızede, 12 defa kullanılmış Şuk ru Erbaş kııpık' sozcuğu ve turevlerı de, yıne bu kıtaptakı şıırlerde de benzetme ve eğretdeme yolu de eşsı/ ımgeler kuru yor Hıçbır şıırınde 'kırpık' sozcuğu gcr çek anlamında kullandmıyor Bn çoğun da, bır ınsanı kırpığe ındırgıyoı yanı, ııı san yerıne kırpık sozcuğu kullanılıyor "Bınlerce ev U7akta kırpıklerı " (1 sf 8, Atlas) Duz bır benzetmeden çok eğretı leme yolunu tercıh edıyor Bu şurde 'kır pık' sozcuğu bır hasretı, ozlemı de karşı Iıyor, usun çok uzaklarda takılı kalmasını da Bır soyleşısınde okumuştum sanıyo rum Şukru Lrbaş kırpıklerın yu? ıfadesı nı ele verdığınden soz edıyordu "Bır ka dının aşka batmış kırpıklerınden yuce", "Sustuklarınızdı kırpık kırpık eğıldığım" (1 sf 19, 59, Dağ Masalı, Dıpnot) ıır, her ortamda devınımı arttırır, kavramları varsıllaştınr, dılı, kendı ımgesel dunyasıyla yenıler Varo luş bılıncıne, orgensel, hareket ha lındekı, anlam ureten yapısıyla ka tılır Nesnel bır canlıdır şıır Kendısını ureten ve okuyan ınsan ile eytışımsel bı çımde sureklı bır anlam dongusu, detışı mı ıçındedır Uretkenlığı varoluşunu sonsuzlar Şukru Erbaş yenı çıkan "Golge Masa lı" adlı kıtabında, kitabın ısmınden son rakı, başlıksız ılk ıkı dızede 'golge'yı ya ratan ıkı oğeden soz eder Bırıncısı ınsan, ıkıncısı ışıktır Nesnelerın de ınsan bılın cı de varlık kazanacağını ımler gıbıdır "Bır varoluş buyusuydu dokunduğum her şey " (1 sf 9, Çozumsuzluk) Ancak asıl varılması gereken sonuç ('golge' soz cuğu ile tlgılı bırden fazla anlamsal sonu ca ulaşacağız ) ınsana donuktur Şıırın yaratılma nedenını, nesnelerın varlık kazanabdme yetılerını ınsana bağlarken, doğrudan bırıncı tekıl lcışı de ınsana yonelır "Işığı gorunur kılanım ben Golgenın engın kalbıyım " Şukru Erbaş, ışık ve golgenın ımgesel soyutluğundan varoluş bdıncı yaratır, ne denı ıse, olum kavramı de surtuşmektır, nesnelere bıle vaıoluş yetısı kazandıran ınsanın sonluluğudur Yaşadığı kentı bır masal kahramanrna donuşturur, "Denız den çocuk, dağlardan çıplak" dıyerek kendısını denız gıbı çocuksu gorur, yaşa mı, donuşu olan ama ınsan ıçın sonsuz olmayan, sonsuzluğu yaşam ıçınde oğre neıek, ıkıncı şans verılen bır evrene do nuşturmek ıster ve olumsuzluğu şaır ol makta bulmuş gıbıdır "Bır sokağı dun yaya ckleyıp duruyorum / Ay masalı, kum masalı, nar masalı / Yalnızlığı sevı yorum sessı/ce", "Nerelerde bıraktını/ şaşııma gu/ellığımı / Ey çoculcluğun ına nan yaşları " Şaır, artık yaşamı ve koşul larını şaşırmayacak kadar kanıksamış, şıır dışında, /aman zaman sıtem etmemeyı bıle bır ılke olarak benımsemış "Bır 7A man oluyor kalbım / Sıtem yok dıyo rum, hayatıma / değmış hıçbıı hayata " (1 sf 3,BulanıkLzbeı) Romanı aynı ısımle oyunlaştırdan, da ha 2004 ydı başlarında yuzden fazla oy nanan, onca sıtem nedenıne, ydgınlığına SAYFA 8 Ş rağmen Nâzım Hılcmet de "Yaşamak gu zel şey be kardeşım " demıştı Şukru Erbaş da yaşama, rağmenlerı bdınmez ama, olanca gucu de bağlıdır, bunu "Olum lyılığı" ısımlı şurının son dızesın de en yalın bıçımde dıle getırır "Yaşa mayı sevıyorum " Şukn Erbaş bu şıırde yaşamdan gozlemledığı ydgınlıkları dıle getırır, ancak karşıt olumlu anlamını da son dızeye yerleştırır Nâzım Hıkmet'ın soyleyışınden algdandığı bıçımde, rağmen, umudun yıtırdmedığı soyleyış ve dızelerle sonlanır şıır Doğa ı/leklerı de başlayan şıır 'anne' ımgesıyle sona yakla şır 'Golge ısc, bu şurde, yaşamın buyu mekte ve çoğalmakta olan olumsuzlukla rını simgelıyor, 'hatmı' çıçeğını gordu ğunde annesını anımsıyor HATMİ ÇİÇEKLERİ "Suçıçeklerı kapandı / Golgeler buyu yor / Son guneşlerı yalıyor / Kedder tuy lerınde/, "Zaman buğulanıyor", "Gı denler çoğaldı / Acı venyor her şey / Olum lyılığı olmalı / Bu çarcsızlık / Ken dımı bıle anlıyorum / Annem şıı guz hat mısı" (1 sf 5, Olum lyılığı) Bu şıırdekı dk metınlerarasdığın kurgulanmış oldu ğunu belırttıkten sonra, soylenmesı gere ken ıkınci bu metınlerarasılık var Dosto yevskı nın Budala ısımlı romanından alınmış yıne dığcr canlıların anıştırılması ve doğa ızleklcrının vaıoluşçuluk çcrçe vesı ıçınde mutluluk kaynağı yaratıusı olduğunu bclırten bır soylenı ıçerıyor "Bır ağacın onunden onu sevmeden, onun varoluşundan mutluluk duymadan geçılebdeceğını aklım almıyor ', dıyor Dostoyevskı Şukru Erbaş "Olum lydığı" adlı şure bu 'sozun buyusu' de başlıyor Şukru Erbaş, yaşadığı kentın sembol lerını şıırlerıne taşıyor Once yabancdığı nı yenıyor, 'Akdeni7 ben geldım Se nın eksığın " (1 sf 53 Sanrı), dıyebdecek kadar Kentın her n evsrm nasıl değıştı ğını kavrar kavramaz, şurıne yenı bır da ğarcık eklenıyor Kent ıçın sembollerın değerını, ancak bır anne sevgısıyle karşı laştırarak betımlıyor Betımlcme şıır ku ram ve poetıkalarına uzak duşmuyor, an ne bır yana, kent bır yana, şıır bır yana "Yakıcı Akdenız guneşınden ne kalmışsa / Turuncu bır lyımserlık, bunalan kalbı toprağın / Her mevsım ayrı bır yaşama bdgısı / ( ) / Nasıl bakarsa tanrı dunya sına / Oyle bır uzaklıktan bakıyor porta kallara " (1 sr 15 Her Şeyın Annesı) Kent değıştığınde şıırıne yenı bır taze k/can gelıyor Bundan oncekı kent değı şımlerının tarıhlerı de şıırlerının tardılerı ı/lense, kentlerın yenı ızlekler ve şıırler ka/andırdığı gorulecektır Her şıırın nasd ve neden yazıldığı konusuna kentsel bır neden açısından bakddığında çeşıtlı ıpuçları çıkacaktır Bu nedensellık Şukru Erbaş şıırıne cstetık boyut kazandırmak tadır Boylece ulke coğrafyası ve kentle rın yaşam tarzları, bolgesel emeğın yo ğunlaştığı nıtelıkleı gıbı toplumsal farklı lıkların Şukru Lrbaş şıırıne bıçımsel de ğerleı kattığı ortada "Guneş batmıyor burada / Denuden kadınlar çekdıyoı / Harıtaların mavı yerını / Yenı oğrenıyor bır adam / Yaşı olumdcn bıraz onte / Dız kapaklarında bır kmn / îmkânı yok go7İerının / Bır avuç kumla yatağa gırı yor / Suya değıyor toprak / Golgeler ka rıncalar ıçınde / Sabah ojmuyor burada Şukru Erbaş, 'yalnız' ve 'yalnızlık' soz cuklennın turevlerını 20 şurde, 23 dıze de, 24 defa kullanıyor Yalnızhk ızleğı, olum ızleğı de bırlıkte Şukru Erbaş şı ırınde gıderek artıyor Kıtapta 41 şur var, nerede ıse şnrlenn yarısında kullanılıyor yalnızldc ızleğı Olum ızleğı ıse 30 şurde, 32 dızede, 33 defa kullanılıyor Bedenın sonsuzluğu bır masaldır, şıır, usun golgesıdır, dıyerek surdurelım "Masal" sozcuğu ve turevlerı 3 adet şıır de, 4 dızede ve 10 defa, "Golge" sozcu ğu ve turevlerı, 16 adet şurde, 17 dızede ve21 defa kullandmıştır Sozcuğun an lamsal turevlerı de şıırlerın aynntdı bı çımde ıneelenmesıyle ortaya çıkacaktır Şıır, sozcuklerın dışkderınden anlam ka zandığı gıbı, farklı sozcuklerle dışkıye kurgulanan "golge" sozcuğu farklı an lamlarla karşımıza çıkıyor Golge ve ışı ğın bırbırıne olan bağımldığı, anlam ve bıçımın bırbırıne olan bağımldığına tek taraflı olarak benzer Yıne Edıp Canse ver'den alınmış bır metınlerarasılık de surduruyoruz yazımızı "Me/arlar bol ışık altında o kadar beya/ ıdıler kı / Bır damla kan yeterdı onları canlandırmaya" (1 sf 23) Pıcus dergısı Nısan 2005 sayı sında Gaye Şahın'ın Nedım Gurscl de "tzler ve Gclgeler" adlı yenı çıkan kıtabı ıçın yaptığı soylcşıdc Nedım Gursel, "lzler"ın zamanın bıraktığı şeyler yanı tarıhın ızlerı asıl olan ya/arların ve sa natçdarın kcndı kışısel tarıhlerını on planda tııtaıkcn "Golgeler"ın ıse ızını surduğu unlu yazarların, sanatçıların kı şdıklerı ve dunyaları olduğunu soyluyt>r Sanatçıların gcrıde bıraktığı vapıtların onların golgelerı olduğunu çıkarabdnız buradan Edıp Cansever'den alınan dıze K İ T A P SAYI 804 C U M H U R İ Y E T