Katalog

M. Ş. Onaran da üzerine aldı. Cahit Külcbi'nin Yayın Kolu Başkanı olduğu dönemde, bu çalışma ıçın beni özendirdigıni özellikle belırtmelıyım. Uzun süre yazı kurullarında çalışmak, Külebi Genel Yazman olduktan sonra, Yayın Kolu Başkanı olarak sorumluluk almak, dergi yazılannı sürdürmcyi zorunluluk haline getirdi. Türk Dili gibı bir "Kurum" dergisinin Türkçenin gücünü yaygınlaştırması için edebiyat ortamıyla sağlıklı ilişkiler kurması gerekiyordu. Kcndi içine çekilirse yeterince ctkili olamayacaktı Bu dergi yazılarının böyle bir bağlantıyı kurmakta yararı olmuş mudur, bilmiyorum. Günümüzdeki edebiyat dergileriyle karşılaştırılırsa, o zamanlar dergi sayıları daha smırlıydı. Günümüzde böyle bir ilişkiye daha çok gereksinim duyulabilir. Bugünü anlamak isteyenlere... KAD1NLAR, GEMİLER, 0T0M0BİLLER EROL MÜTERCİMLER GÜNÜMÜZDE DERCİLER Tuncer Uçarol'un yaptığı bir araştırmaya göre, 2002 yılında 178 edebiyat dergisi okurların ilgisine sunulmuştur (EdebiyatEleştiri, Mayıs Haziran 2003). Şeref Bilsel de bu sayıya bakarak, Türk edebiyat tarihinde hiç bu kadar dergi görülmediğini söylüyor ("E", Aralık 2003). Kimi dergiler geniş umutlarla, ama dar olanaklarla çıktığı için kısa bir süre sonra yayımını bırakmak zorunda kalıyor. Işlevini yitiren, ölü dergilerin yayımını sürdürmesi, etkili olamadığı için, anlamsız görünüyor. Büyük bir takım çalışmasıyla çıkan, arkasında anamal destegi olan dergiler var; edebiyat ortamında iz bırakan bir birikim içınde, yayımını güvenle sürdürüyor. Tek kişinin özverili çalışmalarıyla ayakta dııran, emek bırikimine dayanan dergiler de var. (Süpermarketler zincirine karşı koymaya çalışan mahalle bakkah gibi varlığını korumaya çalışıyorlar). Anadolu'nun bir köşcsinde, dergi çıkarma coşkusu içinde, kendini kanıtlamaya çalışan gcnçlerin çabasına imreniyorum. Söyleyecek sözü olduğuna inanan, kendine güvcn duyan edebiyat insanlarına önem vermek gerekir. GUNCEL MUDAHALELER XXII. KONGRE INİSTPARTİDE NEYIN DEGISMESI GEREKİR E o Gazeteci, yazar akademisyen Erol Mültercimler'den, kimi zaman Anadolu'nun eşsiz tarihine, kimi zaman eski İstanbul semtlerine karışan kadınların, teknelerin, arabaların öyküleri: Mavi Vosvoslu Kadın, Arabacı Muhittin, Hüzünlü Prenses Süreyya, Bahriyeli Muzaffer, Amiral Artemisia ve diğerleri... / MARX İÇİN / İDEOLOJİ VE DEYLETİN İDEOLOJİK AYGITLARI / FELSEFE VE BİLİMADAMLARININ KENDİLİĞİNDEN FELSEFESİ f 0 ESKİ YOLCULUĞA DOĞRU Cahit Külebi Oktay Akbal'ı eleştirel denemenin ustası olarak severdi. Çoğu insan Oktay Akbal'ın bu özelliğini bumez de, yalnızca dencmeci bir köşc yazarı sanır. Ama asıl Ataç'tı eleştirel denemeden yana olan. Işin içinc beğeni öğesi girince, eleştiriyi bilimsel temele dayamanın anlamı kalmıyor. Ataç'ın kendisinin gerisinde durmasında ince bir alay vardı; kendisini bile önemsemez görünen bir alay. Ataç'ın yetiştirdiği kuşaktan gelenler Türkçenin gücüne inananlardır. Eninde sonunda edebiyat, dili işjeme becerisidir. (Onlar "ve" bağlacını kullanmamaya da özen gösterirler) Bunca yıldır edebiyatın ıçindeyim; kendini önemsemcnin, "ahkâm" kesmenin yararlı olmadığını, gülümsemelere yol açtıgını öğrenecek yaşa geldim. Ama kimi yazarlar yaşlansa da bu gençlik hastalığından kurtulamıyor, kendinin gerisinde durmayı bilmiyor. Tutalım ki "Dergilerdc" bir yolculuğa çıkıyoruz. Aslında bu kendimize yolculuktur. Okuduğumuz bir şiir, bir yazı kendimizi keşfetmemize yarar. Işık Kansu'nun "Çocukluğa Yolculuk"unu okurken; nice ozanm, yazarın yaşamöyküsünde, kendimizi aramanın özlemini de duyarız. Önce okuduğumuzu anlamaya çalışmalıyız. Önyargıya kapılmadan, dayanışma adına kendimize saygıyı yitirmeden, yazıdaki gerçeğin yorumuna varmalıyız. Yola çıkarken hazırlıklı olmalıyız. Gene de bu yolun yükünü ne kadar taşıyabıleceğimi bilmiyorum. Yola çıkmak önemli değil, varacağımız yere zamanında yetişmek gerek.B C U M H U R İ Y E T K İ T A P Farklı dünyalara ve kültürlere yolculuğumuz sürüyor... fsl'in thi cilHon r»ltf<;f!tr tllrttllr!|||(:M Yolcıılıık" www.alfakitap.coin ALFA ıry S AY I 7 33 SAYFA