19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TANSU BELE A lınıet Miskioğhı'nun admı ilk kez 198! vılmda "Ana Temlerivle Sa Zaınanında açıklanamayan vazın dö mahkuın edilmışrir. ıı Faik ve Yeni Türk Edcbiyarı" ncmlen, yılların getirdigi fark.li dcğcrîşte eleştirinin, yukarıda bclirrmeyc adlı yapıımın kapağında gördüm. Ken lcndirmc vc görüş açılarıyla neredeysc çalıştığım bugünkü nedenleri yüzünden disıyle yüz yüze tanışmam isc 1992 ya da unıırulma noktasına gclmiştir. Ncsncl/ bence Ahmet Miskioğlu'nun Sait Faik'le 199i vılına rastlar. Karşılaştığımız döbilimsel clcştiriden ıızaklaşmu ya da bu ilgili dcğerlendirme yapıtı yazınınıızın nenıde A. Miskioğlu "Türk Dili Dergi tür eleştirinin artık çok az ölçüdc ortageçnıişi için dc, bugünü için dc önemli si" yöneticisiydi, aynı zamanda Bostan ya konuş,ıı, dahası çoğıı kişinin yazın tür dir vc tckliğini bugün de koı uınaktadır. cf'da her Perşcmbc şairlerin, yazarların lcrimızi bilimsel açıdan araştırmaya giGeçmistcn gününıüzc yinc tle ve ne uğrağı cdcbıyat toplantılarının da başkarişip incelcycrck iizerinde Jurınaya gc^ mutlu ki gelebilmeyı başarmi!; Berna nıydı. Bugün de öyledir. rek duymayışı, yanız öykücülüğümüz Moran, Asım Bczirci, Muzaffer Uyguner konusunda değil, yazınımızın bütün 19X1 yılında, bir solukta okuduğum vb. clcştirmcnlerin kuşağındaıı sayabilcyönleriyle tck bas,ınalığa, kişiscl çıkışla ve basıııı tarihi 1979 olan yapıtının ön ccğimiz Alımct Miskioğlu'nun, Sait Fa ra bırakılmasına neden olmuştur. Bu sözünde Miskioğlu, bu çahşmasını 1954 ik öyküsünü tematik (izlckscl) biçimdc arada ortava çıkan öykii, roman, şiir vb. yılında kaleme aldığını söyler. Ayrıca ele alışı, günümüzde, vazınımız için dc, yapıtlar, eıeştirinin kişiscLliğinc bırakılverdiğı bilgiye göre amacı; o yıllarda yazarlarımız için dc, okur icin dc hcr zadıkça, ister istemez bireyci tutumlara önemli bir döniim noktasında bulunan ıııaıı başvurulabilecek bir kaynak yapıt öykücülüğümüzü irdelcmektir. Yazar, 1950'lerde 1 ürk öykücülüğünün bir yönüyle ruhbılımsel/ birey sel, öbüı yönüyle dc toplumsal/ sınıfsal/ nesnel çözünılemeler vaparak, bclir gin bir aşama icine girdiği ni saptamış, bclki o dönem de bu geıçegi ilk saptayan kişilcrdcn biri olmtıştıır. Rıı saptamadan yı>la çıkarak da övkümuzdc ortaya çıkan bu ikı yönle biılikte, ikisinin dc ortasında yer alan Sait Fa ik'i, Türk yazınında ilk kez başlı başına ve kapsamlı bir araştırnıanın konusu yapmıştır. Karşılaştırmalıyazın yöntemiyle gerçeklcştircceği araştırmasında; toplunısal/ sınıisal içerikli öykümüzün temsilcisi olarak Orhan Kemal'i, rııhhilimsel/ bireysel çözümlemelerin tcmsücisi olarak Ahmet Hamdi Tanpınar'ı, iki yönü dc kucaklayan yazar olarak salâh Blrselle Ahmet Mlskloğlu. ayaktakller ise zuhal Tekkanat, Tekin Cönenc ve Emlne Erba$, 1996. da Sait Faik'i seçerck karşılaştırmayı hederler. Ancak Sait Faik'in ölümüyle, Miskioğlu'nun bu başarrlı (ve öncü) tez çalışması, yalnızca Sait Faik bölümüyle onaylanır. Çalışmayı onayla yan Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Cafcroğlu ve Mehmct Kaplan; "ölüm bir MAHİR ÜNLÜ son sözdür" diyerekondan, yaşayanları bııakıp Sait Faik'i tck başına sunmasını isterler. Ahmet Miskioğlu'nun kendi de983 yılıydı. Askcr yönetirninin baskısı tüm yoğunluğuyla sürüyordu. "Kanun yimi ile, "Bu denli emekten sonra, bu kanun oiyekanun tepeleniyor."..."Atatürkilke veinkılâp(?)lan" çağnşlan arasmda, devrimler alt üst ediliyor... Bu arada, büyük önderin yönlendirdiği Dil denli küçük bir yapıt sunduğu için" Devrimi ve elli yildır etkinlikleriyle Türkçe'yi bağımsızlığına kavuşturma uğraşmda (s. I 1) üzülmesi, onıın yapıtını yayımla olan Türk Dil Kurunıu, yüce Atatürk'ün anayasal katkısı görmezden gelinerek devyışını 25 yıl sonraya ertelemesinin nedeşiriliyor... Kurum'la birlıkte, okur yazarların her ay özlemle bekledikleri Türk Dili nidir. dergisi, kimi tutucu öğretim üyeleriyle yazarların yönetim ve denetimine bırakılıyorSait Falk le HgHi çalışma du... Hiçbir yolsuzluğun saptanamadığı Kurum; onun verdiği ışıkla, özverili çalışmalar Ahmet Miskioğlu, Sait Faik'le ilgili ca araştırmalar yaparak, etkinlikleriyle Türkçe'nin viizünü ağartan, değerli yüzlerce lışmasını, 1979 yılında " Yeni Türk Ede üye, suçluvmuşçasına kıyıya itilivermişti... biyatı", "Cumhuriyet Dönemi" başlıklı Güzeı f ürkce'ye yürekten bağlannnlar, olup bitene, yalnızca birer izleyici olarak bölümlercklcyerek kitaplaştırıı. Çünkü bakıp kalamazlardı. Dil Devrimi'nin gerçekleştirilmesi ereğiyle, yaygın çaüşmalann ona göıc bu «,ulı^ına yazınımızda, "Bu sürdürülmesi amaçlanıyor; yeniden örgütlenme gerekiyordu... güne değin kimsenin iizerinde üstelcycAnkara'da Dil Derneği oluşturuldıı. 1988 ilkyazında "Çağdaş Türk Dili" dergisi rek durnıaya gerck duymadığı yanlan yayina girdi. Ne ki bu katkı yeterli olmuyor, Anadolu'nun her yöresinde, Türkçe yle da ortaya koydıığu için yayınlanmalıilgili çevrelerin duydııkları gereksinme için, yoğun girişimler bekleniyordn... dır.'Ms.İl) Bubekleme döneminde tanıştım sayın Ahmet Mislcioğlıı'yla: Kotarmakta olduğum Yapıtı oktRİuğunı günlerde doğrulu2O.Yüzyıl Türk lidebiyatı adlı kitabın "Fazıl Hüsnü Dağlarca"bölümü için, büyük ğuna yüıekten katıldığım, gerek Sait Fa şairle bir konıışma yapacaktım; Miskioğlu, onun çahşmakrına kolayhk sağlayan varik'le gerekse yazınımızla ilgili bu yargıdtmcıkonumundaydı... Herhafta yanılan "Pe''embe toplantıları"na katıımaya başnın ben, bugün dc vüzde yiiz geçerli ol ladını. BöyleceMiskioğlu'yla tantşaraK, evinde, Dağlarca yla konuşmayı gerçekleştirduğunu düşünmekteyim. 1980'fi yıllar, dim (Aralık 1986). ülkenıizde de vazınımızda da eleştiri açı Çok geçmedi, Miskioğlu'nun iyesi, Dağlarca'nm da kurucusu oldıığu, Türk Dili sından, bilimsellikten sapma, nesnel baDergisi doğdu (Tenımuz 1987)... küjtan/objeklillikten öznel bakışa/süb On bes yildır, "Türkçe'nin gelişmesi ve özleşmesi" ülküsünden ödün vermeden, jektiflığe kaynıa olarak nitelendireccğim iki ayda bir düzenli olarak yayınını ve etkinliğini sürdürüyor "Miskioğlu'nun Türk bir döneıııin başlangıç yıllarıydı. Ne ya Dili Dergisi"... Istanbul Ûniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirezık kı bu döneın aynı zamanda öznellirek Anadolu'nun değişik kentlerindeki liselerinde öğretmenlik; Kğirim F^nstitülerinde öğretim üyeliği görevlerindebulunmuş olan Ahmet Miskioğlu, 1944'te Antakya'da ğiıı ya da bireyselliğin, yazında bireyci çıkan Atayolu adlı bir gazetede yazmaya başlamış; Iskenderun, Konya ve Balıkesir'de likle/ bireyci bakış acısıyla karıijtınlma Gökçeyazın adlı dergiyi çıkarmıştı. Miskioğlu'nun, Türk dili ve yazını bağlamında smın, ycr değiştirmesinin başlangıç süsürdürdüğü emek, yalnızca yayımladığı dergılerle değil; dergilerde okuyucularına sunresidir ve siirıncktcdir. Bu ncdenle geç duğu yazıîar ve görüşlerle ayrı bir anlam kazanmaktadır. ınişte, yani gerçekleştıgi, yaşandığı süreAna Temleriyle Sait Faik ve Yeni Türk F.debiyatı (1979), Sait Faik (Yaşamı ve Kice saptani[> değinifse de elbttte fazla şiligU992), Dilimiz, Yazımmız (1998), Dost Yazarlar Yazar Dostlar (1998) adlı kiaçınılanamayan ya/.ın akımlarının, lîitapları bulunuyor Ahmet Miskioğlu'nun... limsel bakı^ acısından yoksıın kalışları Uğraşının, emeğinin daha uzun yıllar dil ve yazın yaşamımıza önemli ve kalıcı da, daha sonraları bugünkü sürcçte bir katkılar sağlayacağı kanısındayız... • yana itilmcleri dc kaçınılmaz olmuştur. Bir Sait Faik hayram nitcliğini içcrmektedir. Ahmet Miskioğlu, "Ana TemlcriyK Sait Faik ve Ycni Türk FAİcbivatı" adl vapıtının "Birinci Kitap" başlıklı ilk bö lümünde, cumhtıriyct dönemi Türk ya zınıyla ilgili, ncrcdcysc istatisrikscl (sa yımsal) kimı bılgılcic yeı vcımiş; örnc ğin, "Kadro Dergisi Olayı" (s.29), "Türk Dil Kurumıı ()lavı " ya da yazınmıızdi "İlk Roman vc İlk Şiir Yarışması gib konuları işlcrken, yazar ismi ve tarihlerle ilgili önemli, ilginç saptamalar, nçık lamalar, dökümlcr yapnııştıı. Böylcliklt yapıtının bugün tlc cğitim öğretim çevrclcrinin başvuru kitabı olarak yararlanabilcccği, özgün eğitsel nıtclikte olma sını sağlamıştır. Yapıtın Sait Faik'le ılgılı olan, "lkiııci Kitap" başlıklı bölümiındc isc A. Mıski oğlu, yazarın vapıllarındaki ana tcmlcri (izlcklcrı) saptaı. Miskioğlu, Sait Faik öyküsünün birincil izlcğini 'yalnızlık vc aylaklik' olarak göslcrir. Ona görc Sait Faık'te asal ve egcnıen duygıı, yalnızhk duygusu' ılıır.(s.97) Bu duygıı yazaıı aylak yapar. Ayrıca "lnsanlarla anlaşamayan yazar doğayla kaynaşmaya çalışır." (s.97) Yazarın yalnızhk duygusLinun, öykiilcrindcki asal izlck olduğunu, bu öykülerdeıı almtıladığı çok sayıda örncklc scrgiler. Çağdaş insanın vinc çağdaş sıkıntısı "yalnızhk: insanla anlaşamama" duygıısıınıı ya da vaı oluş/ egzistansiyalizm kavgısını yazınımızda ilk kez (ve çok crken bir dönenıdc) dilc getiren yazarımız Sat Faik'se, onun bu izlcğini vinc çok erken, belkı de ilk görcnlcrdcn biri, Alımct Miskioğlu'dur. Her ikisinden sonra birçok kez gcrck yazında yınelenen, gercksc yasamda vuıgulanan vc tanımlanan, artık çok yakından bilinen bu Sait Faik izleğini, bilimsel aıaştırmasına ilk konu cdincn, Ahmet Miskioğlu'dur. Sait Faik'le ilgili yapıtında; valnızlıktan sonra yazarın ikinci vc üçüncü (biıinciye bağlı) izlekleıi olarak sunduğu "Çevreler: Mcyhanc, kahvchaııe, park, köprüaltı, cami avlusu, ornıan, kıyı mahallelcri, yoksul scmtler, köy, balıkçı çcvresi, yabancıl (cgzotik) çcvrc" vc "Doğa: Deniz, toprak, gök " de, çok sonraları yine Sait Faik konuları dcnilcrek bilinmiş, işlenmış, bol bol öykünülmüşse de, bu izlcklcrin ilk tanımını ortaya ko yan, yinc Ahmet Miskioglu'duı. Ben; yazımın ilk girişindc kısaca de ğindiğım gibı A. Miskioğlu'mı I99()'lı yıllaıda Bostancı tstasyon (^ay Bahçesi'nde tanıdım. ü günlcıdc Salah Birsel'li, Muzaffer Uyguner'Ii (ve çok sayıda, isimlerini burada ne yazık ki tek tck saymanıa olanak olmayan çok değerli vazın dostlarınıla birliktc), artık hızla kirlcncn kcnt vc kültür yitimi ortasında, Sait Faik biçenıiylc süıdürmcyc savaştığımız dostlıık bağımız bugünleı ine ulaşrı. Sait Faik'in hcrşcyc karşın insan sevgisini, ta başından gencecik yiiıcğinde yakalayıp yeşcrtnıiş, ışilmış vc nicc kaıanlığın ortasında hiç söndürmedcn bizlere taşımasını bilcn Ahmet Miskioğlu, o scvgiyi şimdi dc çevresini saıan şairlcre, yazaı lara var gücüylc vaymayı, onları kueaklamayı sürdiiı üyoı. Yıllaıdır büvük özveriylc başında oldıığu, Türk di linc adathğı scvgili "Türk Dili Dergisi "nin korııytıcu şcmsivcsi altında, Lİaha nicc değerli yapıtının aydınlığı ortasında... Ben; bu değerli yazın eınckçimizin, ustaınızın ısığından pavıma düşeni alnıayı bccercbildiginı için doğrusu çok nıııtlııyum. Darısı, birçok meraklısının da başına... • K İ T A P Yalnclık ve aylakUk' Dil zenginleştinicisi 1 SAYFA 6 C U M H U R İ Y E T S AY I 70
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle