04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yetişkin bir nıerıner mııamma dolu, sonsıız uykıısıından oluı. Belki bir Tanrıydı, evvcl zaman içinde hükümran, Kopmuş koluyla yıldırımlan titretirdi lıeı an. Sonı kristal göklerde bir ışık titrer, Sanki ilk günüymüs, vcni yctmc dünyanın. Güzel bir halk Latin ş,ivesine döner, Ey yüce Tanrı diye ünler. Siz benim ülkem, iklimim, soyumsunuz. Gökte bir çmar, gemi direklerine ıımııdu çeker. Ve yuvamı korur, esjsiz sığınağımdaki gurıır. Jean Pourtal de Ladeveze / Şiirler / Çeviren: Galip Baldıran Tfe sonsuzluğun acılı yoHanndan çalındı hayat' Jean Pourtal de Ladeveze 1898 yılında Lorient'da (Morbihan) dünyaya geldi. Babası Deniz Kuvvetlerinde dok tor olarak görcv yapıyordu. Nîmes ve Montpellier'de eğitim gördü. Daha sonra Nîmes Barosunda staj yaptı vc yaıgıçlık yapnıavı düşünerek Paris'e yerleşti. 1925 yılından itibaren Mercure de Francc'ta ilk şiirlerini yayınladı. Şair Philippe C.habancix ve daha sonra da Andre Fontainas ile şiir clcştirmeni olaıak, bu dergide ortak ya/ılar vazdılar. Eugene Marsan'ın deyişiyle, Pourtal de Ladeveze 'klasik eg'ilimleri olan sembolist bir sairdir'. Oncelik le Mallarmc, Jean Moreas ve Henri de Regnier'den etkilcndi. Daha sonra Paul Valery ve sadık dosrtı olan Fonta iııus gibi yazmayı denedi. Poıırral de Ladcvcze'in şiirinde, seçkin bir dııyarlıiık ve bilgelik hakinıdir. Biraz da kendini begVnmis, lelkinlerle süslüdür. ()zellikle, Divan (înıbıı şairlcri arasmda yeı aldı. I lemen hemen tiım yapıtları Lditions Yayınevince basıldı. Şiiıierin büyiik bir çoğunlugu Academie Française taralındun ödüllendiril di. Başlıca şiir kitapları şunlardır: Fıagments (le Divan, Paris,1927), Le Secret des Heıııes Mortes (Paris,19Î0), Musicieııne du Sılence (Nice, 19il), Loıırde Rose Nocturne (le Divan, Paris, 19J2), Quand l'ombreest rougesous les roses ( le Divan, Paris, 1939), Stances (Garnier, Paris, 1946), Poıırsuitc d'une üınbıe ( Les bibliophilcs alesiens, 1947), lmages de la Solitude (le Divan, Paris,1952), D'une flute d'argent eveilleuse d'echo ( I^c Divan, Pa ns,1956). YF.RGt Ayın okşadıg'ı ııçarı bir akşamda, Bir rakkase, bir ilahi hile, bıığulu bir girdap, tpince bir parıltı belirsiz ulukta, Evreni ben yarattım, bu yüzden olmalıyım şen şakrak. Bir işaretimle iptal olsıın mekan, Ya da yeniden doğsun, çevik bir jestin gizil atılımından, Hiçbir sözcüğün bozamadığı bir hiçten, Dünyanın arzusundan ve gcnçliğinden, Çiçeklenecek bir gül derinden. YIKANAN KADIN Riiya misali belirir, hareli dokusunda dalgalaıın, ArzLimın ^ekli sayılan, beyaz (,'tplaklık, Kuıııldar ahcste ritminde derinliklerin, Anıların uyukladığı tıçıırumdan geri döner, (iözii tetikte bir deniz kızı, yapraklar i(,inden, Senin ^iine^ten kamaşan bakışını telkin eder. Bir eehredeki inciyi, sedef rengini bedeninin, Ve ilk uyanıştaki masıım aydınlığını birgöziin. PLATONVARİ MANZUMF. Bir aşk diişii yalnızhğında çoğalır senin. Biliyorsıın bu ajjkın iadesi olmaz. Bir hülyayı besliyoısa ne önemi var? Aşkın erdemi bağış olmasında tleğil mir1 Mecrasına girer, senin delişmeıı arzuların, Diri ve kıvrak bedeninde. Madeın kendini teslim ctmiş, ( ) zanıan şaşırmak niyer1 Bir gecelik yalnızlık ruhunu dııla çevirdiyse. Işık kararsız oynar durıır, Akşamın belirsiz göllerinde. Ve giil, mavi bir hüzünle harclcr döker, Aynadaki gizli dalgalara ha bire. Hiçbir çehreden iz kalmamış, üylesine erken fes edilmiş bir gcc.misjte.ri. Solgun sararmış çcrçcvcli aynada Sanki bir siluet yansır sırda. SAYFA 18 Sen Athena'nın zeytin dalısın, kötürünı ağacınıdan, Tek canlı sen kaldın, korkunç fırtınalar ge<,ip, Judec'nin Frcrleri, tsa'yı ağlar buldular hep. ARİADNE BUYURUYOR lssız iklimlerden ve yeryüziinden kaç fcrsah ötede, Arzum peşiniz sıra koşar ve gönJüm sizi uıııaı, Ey gizli tehlikelerin tutsağı gezgin! Üç çan kuşanmı^ kelum kahraman, lhanete uğramış aşkım olsıın sizc cn emin mılıınandar. O adaya kaçtınız, orda geçınisinizin dcrinlikleı ınde, Gördüm, bir sabah gibi doğdunuz. Labirentlerin ve ruhumıın en gizil kıvrımlarında kendinizi, Bir başka kadının lıızağında buldunuz. Sizin hatırınıza, lanıılaıın hı^ıııına direndım. Oysa siz bana kiiçük bir vcdayı (,ok görılünüz. Umudun uyku biltncz hoş yalanlarından, Bir dönek gibi yoksıın ettiniz beni. tntikamım salt öliimüm olsıın, Tüm zaferleriniz beııdetı sonra karanlıklara kurııl sun. Ikinci bir kez kıırtarsam siz nankörü, Acaba hayatım köle azabını bitkin bir lıalde, Yine sürükler mi? Belki de en azından, Bunca aşk, gözyaşı ve gayrete karşın, Kaderin ağlarına takılsa mııtlıılııklar, Olümsüzleşse unııtkanlığınıza rağnıen, Theseus'a hep söz veıdiğinı gibi. Uzak ve ışıltılı gecenin telaşında, Bir bulutun kızıl ateşindc, Bir ırmak parlar sessizcc, O resim eski yerinde. Narsist öldü bu kıyıda, Perdahlı bir gümüsj ııstura, Daha fazlasını tutamazdı aklında, Unutulmanın hazzı nıhumda. hafıza, Tanrılann kusursuz intikamı, Acının kaynağı aklın pınan, Geri verdin bize pişmanlıklarını gcnç umutlann, Ayrılığın ölgün solııgunda sönnıü^ gecede. Meçhul gölgelerdeıı lıayaletler belirir, Telci olmus; ıııutlulukların pörüntüsünde. CJeceden kat kat zifiri, kapkara azaplar kımıldar, (îöçüp gitmişler dtisjere dalar, yeraltı akşamlarında. ŞANLI BEDENLER Sessizlik ve gecenin hazin kıvrımlan, Işığı ve gürültüyü söndıirdii birden. Yaşamın göründüğü o ^anlı gün, Artık süıekli gölgelere teslim. Ve sonsuzluğun acılı yollarından çalındı hayal, Saplantılı zihnimde şimdi çehreler IJykııdan uyanırgibiler, öylesinesiiıiıklenen bir günden. Ve hala boş kaderlerinin peşınde, Gizli aşkların solgun evreninde, Ruh, arzuların yüce affına sığınıı, ( )tclerde her ülüm bir zevalıiı misali sürer: Fikir, ey yokluktaki zalim ejder! GÖKLERE... Solıık bir aJtm sarısı uçuijur gökte. Iijik koşar okşar gibi, İlk yeşeren çimenle, Çiçek yagar yerlere şinıdi. Hüzün yolcusu biliyorsıın oysa, CJüneş öylesinc dıırur boşlukta, Yağsa yağsa şu rtv.il toza yağar, Sen cesaret edip kentlini sorgulasan. Evet, eşyanın çekiciliğine kanıp, Ve şu güllerin gıtıçliğine bakıp, Neden ölümün gelir aklına hep? Akşam ayinlerini sabahkıler izler, Bak yelkenliler döndü limana, Yavaş yavaş silindi izler. SAYCH Pagan tarlalarda kimi zaman, bir heykel gün yüzü görür, DÖRTLÜKLER Gözden ırak kıımsallarda üç ulu hükümdar, Ellerinde buhurdan, altın ve mersin dalları, Diinyevi talihin gizil yıJdızına doğrıı, Esirgeyen oğula güçlerini sıınar. Kar beyazı gece kuş,atmış, bak evi! Ararna bo^una bahtının yıldızını siyah semada, Sokaktan gelen ışıkta gizli, Çiçek açmış bir gül var camda. C.an verdi her uğultıı kentin düşünde, ürttü iri beyaz bir kıış gibi sessizlik, Kışın engin yalnızlıklarını ansızın, Aydınlatırken kar dingin geceyi gizlice. tsjtc evdesin, uykusuz yalnız saatlerin, Çıtırdayan ateşe ve kızıl çalılı gıilleıe yakın, Ve eşyanın esrarlı serzenişinde, Gizli dualara döner düşjerin. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A YI 71
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle