Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Baudelaire'in Platoncu dünvası Les fleurs du mal (Kötülük Çiçekleri) baştan sona açık ya da örtülü bır bıçımde yüce olanla aşağı olanın, tannsal olanla şeytani olanın karşıtlığını duyurur. Hıristiyan inancındaki kökel günah'ı anlatmak ıstercesine mal'i yani kötülüğü yaşamın temeline yerleştirır Baudelaire. AFŞAR TİMUÇİN cek guç bır dunyanın çemberlennde sıkışıp kalmış durumdayızdır îşteburada Hırıstıyan ahlakının ıyı ve kotu karşıtlığı ya da Tann ve şeytan ıkılemı çıkar karşımıza Au lecteur (Okuyucuya) şıırınde şaır bızı oynatan ıplc rı şeytanın tuttıığunu soyler Her gun cehen neme doğru bır adım daha atıyoruz Bıı yer de şunları soyleyecektır Baudelaire lanrı ya ınanmaktan daha zorTannyı sevmek ler sıne bu yu/yılın ınsanlarına şeytana ınan mak şeytani sevmekten daha zor " Baudela ıre bır başka yerde şoyle der "lnsanda her an bır arada bulunan ıkı yonelmı vardır bun lardan bırı Tannya oburu şeytana doğrudur lanrıya ya da ruhsallığa doğru yonelım de rece derece yukselme arzusudur, şeytana ya da hayvanlığa yonelımse bır ınış sevıncıdır' Bu dunyada ıyıylc kotu bırbınnı tumleyen ıkı guçtur Les fleurs du mal (kotuluk (ıçeklerObaş tan sona açık ya da ortulu bır bıçımde yucc olanla aşağı olanın, tannsal olanla şeytani ola nın karşıtlığını duyurur Hıristiyan ınancın dakı kokel gunah'ı anlatmak ıstercesine mal'ı yanı kotuluğu yaşamın temeline yerleştirır Baudelaire Boylesıne kotuluklerle orııımuş bır yaşam yaşanılası bır şey mıdır1 Yaşam bı 7e sunulmuştur, verılmış ve sankı zorla be nımsetılmıştır Baudelaıre'leılgılıbıryazısın da Marıe Jeanne Dury şoyle der 'Baudela ıre bu dev gıbı dunyayla başedebılecek guç te değıldır ' Ya/ara gore dunya ve şu an Ba udelaıre'eduşmandırlar Şeytan ve İannkar şıtlığı bır Aşağı ve Yukan ayrımını kendılı ğınden getırır Yukselış buna gore Tanrıya doğru yukselıştır GenedeBaudelaırc ınşey tanı lanetleyıp lanndan yana çıktığını du şunmek doğru olmaz Bınndenbıııneyonel mek gerekıyorsa şeytan belkı daha da çekı cıdır i lement Borgal ın dedığı gıbı fanrı duyarsız vt yantutucudur Şeytan ıyıdıı ve kımseyı kımseden ayırma7 Once kotuyu tanımak, kotuyle ıçlı dışlı olmak kotunun bılıncıne ulaşmak gerekır Ayrıca şu garıp dunyada ne ıyı adına kotudcn ne kotu adı na lyıden geçebılırsınız Baudelaire ın ger çckt^ı bakışı burada belırgınleşır kotusuz ıyı vc ıyisız kotu anlamsızdıı ' Baudelaire ken dınde kendı Iyı sını ve kendı Kotu sunu ya ratmak gereklılığını duyar" deı ( lement Bor gal "Olum sevgısı bende yaşam sevgısıyle bırlıkte oldu" dıyen bır Baudelaire ıçın bu çok doğaldır Inan(,lı her kışı doğada tam guçlu bır Tan tının belırtılennı bulacaktır Bır ınançjı ıcın tum doğa tepeden tırnağa lanrının sımgele nyle doludur O sımgeler Tan nya yukselmemi7 ıçın (Tannya kavuşmamız ıçın değıl elbet) sayısız olanak sağlar Baudela ıre boyle bır gozle, boyle bır ınançh gozuyle mı bakar dun yaya? Buna evet demek de ha yır demek de çok guçtur Tan n varsa doğada onun belırtıle n de olacaktır Ote yandan do ğalcı dıye nıtelendınlebılecek kadar doğaya bağlı olan, ıkıde bır doğadan soz eden ve surle nndekı sımgelen daha çok doğanın nesnelenyle kuran ya da daha doğrusu doğal nesnele nn adlannı kullanarak oluştu ran Baudelaıre doğal olanda her zaman olumsuz, yetersız, ıtıcı bır şeyler bulur "Kadın doğaldır yanı ığrençtır" der bır yerde Doğal ner zaman sıra dandır boyle olmalda çekıcı değıldır hatta pek çok dıııumda ıtıcı olabılır Bovlece bır doğal ve ırısanı karşitlığı çıkaı ortaya Baude laıre sıradan bır ınançh va da sıradan bır duy gucu gıbı bıı cloğayuccltınccılığıneyonelme vecektır Doğal olan her şeyı, dn doğal ın sanın eylemlerını vc arzularını gozden geçı nn aynştınn, onda korkunçtanLaşka bır şey bulamayacaksınız ' Cıene de msan doğada kı varlıktır, doğayı kendı gozuyle yanı ınsan gozuyle gorur Baudelaıre ın duygucu bır ya nı varsa da onun duyguculuğu doğa yucelt mecılığıne kadar uzanan bır duyguculuk de ğddır lyıyle kotu arasında salınan ınsan dunyası mutluluktan daha başka bır şeyın peşınde olmalıdır Sartre'ın onunla ılgılı olarak soy ledığı şu bılınen sozler uısanla dunya ılışkı sını auklamak bakımından çok onemlıdır ' Mutlu ınsan ruhunun genlımını yıtınnıştır, duşmuştur Baudelaıre hıçbır zaman mutlu lıığu benımsemeyecektır çunku mutluluk ahlak dışıdır " Değerlerın bırbırıne gırdığı, ınsan yaşamının altust olduğu bır dunyada ınutluluk'un tek başına neyı anlattığı bellı mıdır1 Mutsuzluk şaşılası bır şey değıldır " Içınde mııtsu/luk bufunmayan nerhangı bır guzellık tanımıyorum" der o Mutlulukta sankı yıkıcı bır şeyler vardır, ınsana yan çızen bır şeyler vardır Önemlıolan aramaktır De ha arayıudır Deha her arayışında çocuklu ğun yetkınleşmış ytmtemlerını kullanır Ba udelaıre dehayı "ısteyerek bulunmuş çiKuk luk dıye tanımlar C,ocuk her şeyı ıyı ve doğ ru gorur, çocuk sağlam bır gorucu dur Şoy lc der Sartre "Ona gore çocuk her şeyı ye nılık ıtınde gorur çocuk her /aman sarhoş tur " Çocuk denılen varlık yaratıcıdır, yara tıcı da çocuktur Çocuk her zaman duşlerde yaşar cluşlenyle yaşar "Insanı bayağı ılgıler duzcyınden yukanlara çikarmak" ısteyen, sa nat bunu ancak çoculduğu yetkın ussallığa ulayarak yapabılır Bu çtx:uksu bakış, dızge lerın ve katı yontemlerın dışında kendını or taya koyar Dızge dedığımi7 şey sanatı boğup oldurebılır Baudelaıre dızge konusunda şoy le der Butun dostlanm gıbı ben de bırçok deta bıldığım gıbı onerebıleceğım bır dı/ge ye baölanmak ıstedım Ancak bır dızge bızı sureklı bır sapmaya yonelten bır tur tutsak lıktıı ' Dı/gcdcn koıkan Baudclaıre felsefeden korkmaz, fılozofça bır bakışın ya da bır kav rayışın sanat ıçuı bır zonınluluk olduğunu bı lır "Bana doğru olanı açık açık gosteren fel sefi bır zıhnım var" der, "Kenaımde felsefi duşunuşumun doğruluğuna hayran oluyo rum"der Poulet Malassıs'e yazdığı 20 Mart İ85İ tanhlı mektupta da şoyle dıyecektır "Be nım gıbı si7 de yavaş yavaş felsefenın her şey olduğuna ınanın " Bu felsefi bakış bır yan dan onun şıırıne genış çerçevelı bır anlatım gucu kazandırırken bır yandan da onu sağ lam bır estetıkçı kav rayışına ulastınr Çağ daş estetığın temellerını atan bırkac kışıden bırıdır o Gerçekte her sanatçı guzel uzenne bınakım goruşler gelıştırmış olmalıdır Gu zel her şeyden once ınsanı bır ıncelığı gerek unr "Bır sanatçı gıı/el uzen ne ıncelmış duyarlılığıyla sanatçıdır, bu duyarhlık ona baş dondurucu sevınçler sağlar, aynı zamanda bıcımsellıkle ıl gılı ve oransızlıkla ılgdı gene ıncelmış bır duyarlılık ıçenr, banndınr " Boylece guzel do ğada hazır bulunmuş bır de ğerolmaktanoteyegeçer Gu zel dehanın bıçım bozmalarla elde ettığı bır guçtur, o her şey den once yepyenıyle ya da oz gunle ılgılı olmalıdır Bu yuz den guzel ganptır, şaşırtıadır "Guzel her zaman garıptır Boyle derken guzelın bıle ıste ye, buz gıbı ganp olduğunu soylemek ıstemıyorum Oyle olsaydı, yaşamda yoldan çık mış bır ucube olacaktı Ben onun bıraz ganplık ıçerdığını, Kötülük Çiçekleri üç ayn çeviri ile okur karşısında B uyuk firtinalann gelmekte olduğunu bı/e bıraz garıp bır dılle ılkın |ean )acques Rousseau bıldırmıştı Oİan ve olacak olan mutsu/luklardan onun bılımle rı ve sanatları sorumlu tutması bıraz şaşırtı cıdır Bılıme ve sanatlara boylesıne bır suç yuklemenın pck de doğru bır şey olmadığı nı bılıyordu o Ne var kı bırtakım kotuluk ler bılımlerın ve sanatların sirtından uretıl mekteydı ya da getırılmekteydı Yenı yaşam koşulları o kadar da çekıcı değıldır Baude laıre donemı sanayıleşmenın doğurduğıı so runlar çerçevesınde tam anlamında bır top lumsdl kaygılar donemıdır Işsızlık, nufus ar Uşı, açlık, guvensızlık bır donemm ınsanlan na kolay kolay gıderılemez kaygılar getırmış tı Baudelaıre, Les fleurs du mal (Kotuluk Çı çeklerı) ıçın yazdığı bır onsoz denemesınde şoyle der " F ransa DI r bayağılık donemınden geçıyor Lvrensel ahmaklığın merkezı ve ışı ğı Parıs Molıere'e ve Beranger ye karşın Fransa'nın ılerleme yolunda buyuk atılımlar /apabıleceğıne hıçbır zaman ınanılamaz " nsanlık dana mutlu olmak adına mutsuzlu ğu elden kaçırmış nııydi'1 Mutluluk hangı koşullarda gerçekleşebılırdi'1 Bunun çeşıtfı yorumları yapılmıştır Orneğın Hegel kurtu luşu Almanlann ustun nıtelıklerınden beklı yordu Marx mutluluğu devrım koşuluna bağlayarak gelecek zamanlara aktarmıştı Mıll tanı bıı Ingıli7 gerçekçısı olarak yaşamın yenıden duzenlenmesını ongoruyordu Spencer yaşamda sureklı evrımı varsayarken temelde metafızık bıı devı ım hkrıne bağlan mıştı Nıet/sche ınsana yaraşır bır yaşam du /enını ınsanın kuçukluklerınden arınmasın da goruyordu Bentham hazlar arıtmetığın den so7edıyor Malthus gozumuzu korkutu yordu nufus artişı geometrık bır artıştır, be sın maddclcıının artişı aııtmetık bır artıştıı Bu yenı /amanlar tedırgınlığını ıyı anlaya ma/sak bır Rousseau yu, bır Baudelaııe ı ge rılıkle suçlayabılırı/ Baudelaıre lambaların aydınlığında dunyanın ne kadar buyuk, anı ların gozunde dunyanın ne kadar kuçuk ol duğunu soylerken dupeduz yuzyılının gelı şımlerı karşısında teclııgın bırkışıdır uçucu bır ganplık, ıstenmemış, bılınçdışı bıı ganplık ıçerdığını, guzelı guzel yapanın OA bu ganplık olduğunu soylemek ıstıyorum ' "Guzel her 7aman şasırtıcıdır, ancak şaşırtı cının her /aman guzel olduğunu duşunmek saçma olur " Pvet doğada guzel yoktur Daha doğrusu bızım sanatta gonncye alıştığımız guzel do ğada \oktur Dah.ı da doğı ıısu doğada sanat yoktur Bı/ her /aman nesncleıe bakışımm yuklerı/ kendı goıme ozellıklerımı/ı gıvdı rınz, duşuncelerımı/ı ve duygularımı/ı van sitıri7 "Bırdoğagoıunumu dıye adlaııdırdı ğımi7 şu ağaçlar, dağlar sular evler toplulu ğu guzelse kendınden gıi7el değıldır, benden oturu, benım kendı gucumle guzeldır ona bağladığım fıkırle ya da duyguyla guzeldır " Lvet ben nesneye kendımı yansıtırım, ote yandan nesnede kendımı gormek ısteı ım "Ben bır tabloyıı çok zaman yalnı/ca ruhu ma vereceğı duşunccler ve duşlemler topla mıyla değerlenaınrım Boylece ınsan gu/e lı doğada ama kendınce yaratır 1 Ia7ir guzel yoktur Guzel bızım dunyamızı bıze gosteren şeydır Cjuzelde tepeden tırnağa msan vardıı Insanın kendıylekavgası vardır tnsanın mut suzlukları vardır "tçınde mutsuzluk bulun mayan herhangı bır guzel tanımıyorum" der Baudelaıre Boylece guzelın eskı anlamından çağdaş anlamına geçılmış olur Guzel kavra mı bundan boyle bıze her şeyden once bır ın san araştırmasını duşundurecektır Bu koca dehanın ıltında sankı çok sorun lu cılız bır ruh yatar O ruhun temel c»7ellığı kendını her zaman yalni7, her zaman kımse sız duyuyorolmasıdır "Çocukluğumdan be n yalni7İık duygusu " dıye ozetfer durumu nu Her deha gıbı o da kendıne hayrandır, kendını ayncalı bır varlık olarak algılar Ba bası olur olmez annesının bır başka adamla evlenmesı onu dennden yaralamıştır Başka sına yapılabılse de bana yapılama/ bu dıye duşunur Çunku o çok O7eldır Buna gore yaşamı tam tamına oir uyumsuzun yaşamı olacaktır Bu çelışkılı ruh yaşamla olum ara sında gıder gelır "Kuçukken yuıeğımde ıkı çelışkılı duygu vardı Yaşam korkusu ve ya şam coşkusu " Gerçekte bu çelışkılı duygu yu o hep yaşamıştır Belkı de dehanın ya da ner kışının kaçıp kurtulamayacağı bır duygu dur bu Baudelaıre annesıne yazdığı 5 Ha7i ran 1863 tanhlı mektubıında şoyle der 'hğı umımı anlatırken duşuncelerımın ve duygu lanmın nasıl oluştuğunu anlatırken kendımı dunyaya ve dunyanın ınanışlarına nc kadaı yabancı duyduğumu anlatmak ıstıyorum Sıırlerı bı/e tepeden tımağa dııııyava bır tuı lu yerleşememış dunyanın kıyısına ılışıp kal mış, orada acılaı ıçınde kıvranıp durmuş bır yalnızın sıırlerı olarak goıunur (jene de bu şılrleı butun ınsana, evrensel ınsana açılırlaı Onlar tek kışının verımsı/ dunyasına kapa nıp kalmış değıllerdır Baudelaıre'ın şıın şlırde bır devrım oldu Les fleurs du mal cskı sanattan yenı sanata geçış yen sayıldı Almanya da Baumgarten la ve Lessıng'le başlayan o yenıye açılış devını mı Baudeıaıre'de bır devıım olarak gerçek leştı Baudelaııe ı en ıyı anlamış sanat adam larının başında Valery vardır O deı kı ' Les fleurs du mal tanhsel sıırlerı de destanları da ıçerme/ Onda oykuye dayanan tek bır şey yoktur Onda felsefi soylevler de gorulmc7 Sıyaset hıç yoktur lanıtlamalarçoka/dır ol duğu zaman da anlatımcıdır Onda her şey guzellıktır, muzıktır, guçlu ve soyut tenselfık tır Gorkem, dıngınuk veşehvettır " Gaetan Pıcon'a gore Baudelaıre'm şıın bır ecce ho moşuncUr Şoyle der Gaetan Pıcon "Baude laıre'ın yapıtı oburlen gıbı bır şıır yapıtı de ğıldır, o bır devrımdır, yuzyıla damgasuıı vıı ran tum devnmlenn en onemlısıdır ( ) Les fleurs du mal'ın yayımlandığı yıl olan 1857 bır çağı başlaDr, bızım çağımızı " Baudelaıre o zamana kadar geçerlı olmuş butun anlayış lan aşıp geçen bır şıır gelıştırdı Duyguculu ğun sona erdığı bır donemde o duyguculuk tan yana çıkıyor ve "Benım ıçın duyguculuk guzelın en yakın ve en etkın anlatımıdır" dı yordu Artik bu duyguculuk o duyguculuk olamazdı Bunu kendısı de bılıyor ve şoyle dı yordu "Buyuk bır şaır olmak ama ne La martıne ne Hugo ne Musset olmak'" Bu ger çek deha boylece bıze hızla değışen bır dun yada yepyenı bır sanatın kapılannı açtı O ka pıdan Verlaıne'ler, Rımbaud'lar, Mallar me'ler, Apollınaıre'ler, Aragon'lar ve daha başkalan gırecekür • CUMHURİYET KİTAP SAYI 627 Yahnzhk duygusu KötüKiMerle öpütt yaşam l FHozofça bakış Tedırgınlığıonubırtuı kaçışayoneltır Gı dılebdır, kaçıİabılır, sığınılabılır bır yerler ol malı Kaçışın felsefi dayanaklan Platon'un Orpheus Pythagoras geleneğınden beslen mış olan ulkucu felsefesınde vardır Sokrates baldıran zehırını ıçmeden di once gerçek gerçeklıkler dunyasına gıdıyorum dıye sevın mıyor muydur* Baudelaıre şunnın ıçınde gı zıl bır Platon seyınr, zaman zaman belırgın leşerek ya da su yuzune çıkarak Orneğın Elevatıon (Yukseiş) şıın bu Platoncu yone lımın en belırgın orneğıdır, bıze bu kokmuş batakhktan kurtulmamızı, daha ustun hava lardakendımızıanndırmamızıonenr Onda kı " esır" kavramı bıle tek başına bunaltdı bır ruhun kurtuluş ıstemını dıle getınr Vadıle nn, dağlann, ormanlann, bulutlann, denız lerın ustunde, hatta guneşın, esır'ın ve daha bırçok şeyın otesınde bır başka yaşam var dır, o ozlenır Bır tur Idealar dunyasıdır soz konusu olan L'ınvıtatıon au voyage (Yolcu luğa Çağn) şıınnde Baudelaıre ner şeyın du zen ve guzelhkten başka bır şey olmadığı, her şeyın luksten, dıngınlıkten ve şehvetten başka bır şey olmadığı bır dunya tasarlar Kı sacası bıze her zaman kaçışlan duşundure SAYFA 14 Ruhun kurtuluşu