Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ve çekip giderim, engin okyanuslannda dünyanın, kürek çekerim, aniden yüzmeyi öğrenmiş, tıknaz bir kanepe gibi, denizanaları, peynirler, yastıklar, balıklar, köpekler, bebekler, kelleşen erkekler, yüzme havuzları, havalandırmalı dolaplar, hastaneler ve polistiren taneciklcre benzeyen küçük haplarla kaplanmış. Kimileri başlamamı öneriyor, kimileri alma diyor. Buz Göremiyor mu ışığımı engellediğini, göremiyor mu yaptığı her şeyin ışığımı engellediğini, küçük krallar gibi dalıp çıkıyorum suya ve bunalıyorum onun kokusuyla ve sinirleniyorum keşke bir duvar olsaydım bir eş olacağıma duymak zorunda kaimazdım o zaman, duble cinine düşen buz küplerinin sesini? Unut bunu. "Küçük şeyler." Küçük boyun atkısı. Unut bunu. Gülümsüyor ve köpeğimi sevdiğini söylüyor. Unut bunu. Düğün Yüzüğüm Bir palet bıçağı gibi şekil verdim ona, yassı, küçük bir yem balığı için, (sen almazdın bunu) ya da aşk sözlerinin, küçük narflerle hâlâ üzerinde kazılı olduğu ince bir platin kaplama, deniz atlarının kurumuş bedenleri, içinde yüzmeden bakamayacağın, şaşırtıcı mavilikteki bir denizden gelmiş gibive şimdi, anlamadığını söylüyorsun söylediklerimi. Buna şaşırmıyorum geçen geceden sonra. Hiç bu kadar yakın olmamıştım başka bir kadına, ayrıntılarla dolup taşan bir kadın 'gerçek' dostlarım yardım ettiler bana, o gece ocakta unuttuğun çılgın kurbağalarla dolup taşan bir sandviç kutusu gibi. Plastik erimeye başladı ve kanatları yapıştı, kazıdım tüm o yanık karmaşayı lavaboda, ve bazıları dışarı tırmanmaya çahşıyordu, ben de geri göndermemeye çalışıyorum yüzüğünü, küçük bir paket yapıp senin için, kâğıt mendiller, saygılar ve küçük bir notla. Fakat neye yarar? Sen anlamazsın. bunun yerine sana, kutu süte duyduğum şu anlık isteği de yollasam olur. Devam ediyorum bağlanmaya ve emmeye, Tıpkı Kıme lutunacağım, Şimdi ben kıme tutunacağım? Erkeklerle Olan Yaşamım tlgisini çektiğim ilk erkek, insanların genç olduğunu söylediği babamdı: Ne kadar da genç! , Oysa gerçekte öyle değildi. Yaşlıydı. Küçük arkadaşlarıma onun kiracımız olduğunu söylerdim. Sonra da, beni Schlobovitz diye çağıran ve sınırsızca tapan adam. Hepsi öyle yaptı. Sonra da üst katta yatakta bulduğum adam, Benim, Beklenmedik karde$im olduğunu söyleyen. Insanlar neden böyle yalan söylemek zorunda? Ve daha sonra, onun arkadaşı Adam'la tanıştım. Ve sonra başkasıyla. Iştahsızdım. Onlan hiç sevmedim ama istedim. O kadar istedim ki, yaptığımı düşündüm. O kadar çok istedim ki gerçekten, içlerinden biriyleevlendim,,. ve Adam Ulkesi'ne gittim, yaşamak için erkeklerle; başka kadınların et gibi, sarındığı ve sersemletildiği. Uzun makinelerle tanıştırdı beni, gün boyunca ölüm acısıyla başlannda durulması gereken. Yürümemeliyiz, hatta dışarı bile çıkmamalıyız. (Eğer 'serbest' görülürse biriarabasıztutuklanır. ve saatlerle ilaçlara bırakılır.) KonuşmamalıyızElbette ki telefon çalmadıkça coşkuyla. Sonra konuşmalıyız. (Söylediklerimiz erçek olmadıkca; onuştuğumuz kişi yabancı biri olmadıkca.) f Çiçeklerimiz öldü. Hayvanlarımız başsız. Çocukkrımız duvarlarda parçalanmak için. Ve yapabildığinin en iyisini, yaptığnıda gün, güzelce temizlenmiş ellerle plastik saatlerimizi kurar ve dalarız düşsüz bir uykuya, transatlantikler gibi. Sabaha dek neredeyse hareketsiz kalırız. i» ITHAKI'DE SON DURUM Uzun bir intiharın şiirleri Haklı kuşku ile paranoya arasında salınan tuhaf dııyguların tutsagı, (îalatasaray Lisesi'nde dprsine konuk olan Alalürk'ürı yurıında söze "Diklutörler..." diye buşlayacak kudar cesur, dostluklarını tek taraflı kurup bozacak kadar kendine düşkün, bir Fransızoa sözlüğü koyup rna.susına. hcr gün bir sayfuaını çevirecek, sözlük bitince bir avu<; kalp ilacını içerek hayatına son verecck kadar kararlı. gizli kalmı^ bir ^airiıı. tlhan Şevkct Aykut'un ilgi çekici yaşamöyküsüyle seçme şiirleri bir arada. Avalon Dörtlemesi'nin üçüncü kitabı CEYİK K A kitapçılarda.. RL İthaki'de yeni bir yazar: Jamil Nasır Reklam scktörünün geleceğine.dünyayı bekleyen tehlikelere, aşka, tutkuya, arayışa dair sürükleyici bir roman. Kılıc Artıgı. llhan Ştivkel Ayku 202 sayla. 3.000 000 TL OE3O CUMHURİYET KİTAP SAYI 534