29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sanat dünyammn kazanımlan için ilk basamaklar... m t 6 8 Anadolu dergileri TÜRK DİLİ öğretıtıen \», , ,.; l' E2sıv~ nwâr'" rw^ rtJIKy •MHO.İM1U aturnau Son yıllarda, Türkçe yazının gelişim sürecini izleyenlerin tümü Anadolu dergilerinin sanat dünyamıza sağladıkları kazanımlan bilirler. "Kıyı" Karadcniz'dc 15ü. sayıyı gcride bıraktı. Anadolu dergisi özelliğini geçti, Anadolu'nun dergisi oldu. "Söylem" sıpsıcak Çukurova'da 50. soluğuna gidiyor. Antalya'nın "Insancıl"ı Egc'nin "Aydınca"sı, Bursa'nın "Yeni BiçenV'i Türkçe yazının boylanmasına ortam olmuş sanat dergilerinden bazılan ADİL BOZKURT A nadolu'da yayımlanan yazın dergilerine il^im tükenmez bcnim. Sevgim bitmez. Ilgimi, sevgimi Anadolu dergilerinin yazınımıza getirilerinin çok yönlülüğü besler. Anadolu'da, hir ilde çıkarılan her bir derginin çevresinde bir sanatçı yumağı oluşuyor. Onu bilirim. Anadolu dergileri okuyan, sanattan yana, Türkçe'nin araştırılmasından yana duyarlı olan birer avuç insanın ürünleridir. Onu bilirim... Bu yazarların, büyük kentlerdeki sanatsal olus,umlara diyeceklerinin olduğunu; büyük kentlerin yazın dergilerinin sayfalarınagiremcdiklerinden içlerinin içlcrinc sığmadığına tanık olduğumu anımsarım. Yazı yazma isteklerinin yüreklerinde bir köz olup yandığını, heyecanlarını bilirim. Ncdeni bu: Anadolu'da dergi çıkaranları severim. Peş, peşe, her ay avuçlarını dolduran dergilerini bir kır çiçeği gibi gördüklerini; dergilerin sayfalannda yazılı kendi adlarına vıırgun olduklarını düşünürüm. Anadolu'daki dergilerin yaşatılabilmesi yönündeki bitmez çabalamalara ilişkin daha da bildikleıim vardır bcnim: Kaynak, kâğıt, bas kı, dağıtım, siirdürumcü sorunlarını; bu soruıılarla baş etme yolunda göze alınan uğraşıları, tüketilen emekleri görüriim. Saygı duyarım... Ayağımın düstüğü her kentte, o bölgede, bir yazın dcrgisinin çıkarılıp çıkarılmadığını soruştururum. Böyle bir dergiyle karşılaşınca, bulabildiğim cskiyeni sayılarını bir çırpıda okurum. Çıkaranları ile yazarları ile tanışmaktan mutlanırım... bu özellikleri nedenleriyle, Anadolu dergilerinin tökezlemeden yaşayabilmelerine umut bağlarım. Sıvas'da Su dergisinin, Samsun'da Kılçık dergisinin kapanmış olmalarının verdiği üzüntümü bugün olmuş gibi yaşarım. Son ytllarda, Türkçe yazının gelisim sürecini izleyenlerin tümü Anadolu dergilerinin sanat dünyamıza sağladıkları kazanımlan bilirler. Kıyı Karadeniz'de 150. sayıyı geride bıraktı. Anadolu dergisi özelliğini geçti, Anadolu'nun dergisi oldu. Söylem sıpsıcak Çukurova'da 50. soluğuna gidiyor. Antalya'nın Insancıl'ı Ege'nin Âydınca'sı, Bursa'nın Yeni Biçem'i Türkçe yazının boylanmasına ortam olmuş sanat dergilerinden bazılarıdır... Bu dergilerden geçip gelmiş öyküdc, dizinde, dcnemede, öteki yazın türlerinde öne geçen sanat adamlarımız vardır. Günümüzdc, güzcl Türkçe'mizde nice kalıcı yapıtlar veren yazarımızın, ozanımızın yazmaya Anadolu'nun hangi ilindc çıkarılan bir sanat dergisinde başladıklarını araştırmak, üstünde hiç mi hiç durmadığımız bir gcrçeği gün yüzüne çıkaracaktır. Son aylarda, bana ikidir bir dergi geliyor postadan: Maki. Maki, Mersin'den geliyor. tki üç sayısı gönderilcn Maki'yi görünce, daha içini içcriğini tanımadan, sevindim. Kapağını, düzenini, baskısını incclcdim. Dergideki düzyazıları, dizin leri okııdıım. Maki, Mersin Ozanlar ve Yazarlar Derneği'nin dergisiymiş. Onuncu sayısı benim elimoe olanı. Onuncu sayısına dizinler konmuş. Tümünü okudum. Mutlu duyumlar aldı beni. Hamdi Ozyurt'un dizclerini okudum: "Masal yerim / ekmek oynar / oyun yerim / bakır memebaşlarının / tadında yurdumun toprağı / toprak yerim / anne vurma ellerime." Ahmet Ümit Aloğlu aynı sayıdaki yazısında, kurtuluş yıllarından yola çıkarak, Adıvar ile yapıtından bcslediği duyumlarını güncelinıizc taşımış,. Aloğlu'nun bu yazısı bende kırk yıla varan tani!jlığımızı deşti, özlemiıııi boylaııdırdı. Söylem'den bildiğim Ali Taş'ın yazısı dergideki yerini dopdolu doîdurmu^. 'İ'idanlık"da Zeynep Tur; " Yaşlı Dostlarım" da Ali Rıza Güç umut veriyorlar... Dergininyayımlandığıayda yıtirdiklerımizden örnek başyapıtfara yerayrılmi!;. Maki, yolunu bulnıuş, çıkaranlarına kolaylık ile güç dilcmck kalmış bize. za sağlayacakları işlevsel ortam yeterli düzeyde oluşamıyor. Oysa, yazını eleştirmeler, de6erıendirmeler, dahası tartışılar (polemikîer) canlı tutar, geliştirir. Birincisi, bu konuyu gündcme taşımak isteğiydi. Asıl diyeceklerim ise daha başka: Yazınımızın ilk ağız kaynağı Anadolu dergilerinin iri kentlerin sanat çevrelerince tanınmadığını, okunmadığını, dahası önemsenmediğini belirttikten sonra bu olgunun yazın/düşün yaşamımıza zararlarını, yazımızın oylumu ölçeğinde, dile getirimektir. Yukarıda birkaçının ismini verdiğim Anadolu dergilerinin her birinde yer alan, türlerinde değerleri tartışılmaz, ürünlcrden kaçımızın bilgisi vardır? Kaç koca kcnt yazarı ya da okuru bu dergilerin sürdürümcüleridirler? Bu dcrgilere neden yazı göndermezler? Anadolu dergilerinin tümüne Kültür Bakanlığı niçin sürdürümcü olmaz. Bölge kitaplıklarına neden dağıtmaz.'... Anlaşılmaz bir aymazlığımızdır bu olumsuzluklar. Bir ue, bu soruların yanıtları, sanat adına bir dolu anlaşılmazlığımızı, ilkesizliğimizi ele verirler. Fiisun Araklı bir sövlcşisinde: "Yazının, dergilerde soluk alıp vereceğine inanıyorum ben. Yazın dergileri, okurları olduğu kadar yazarları da yazın üzerinde daha çok düşünmeve, birbirlcrinin ürünlerinden hiç dcğilse bilgilenmeye yönlendirir." der (Adam Öykü, F.kim 1998). TÜPkça'nin arılaştırılması Oysa, kendileriııi yıneleye yineleye aynı kuyunun çevreleyeni yolak olmuş yollarında dolana kıvı ıla başlarını dönmüslerin yazınımıza, nice zamandır bir SOIUK vcrcmediklcri ortadadır. 'lanınmışlıkların sözlü/yazılı basının tutumbifimsel kucağında büyüten kimi koca kent dergilerinde yer bulanların bazıları giderek Türkçe'nin anlastırılmasında bile ilkeli olmuyorlar. Bu dergilerde yeri ayrılmış kimi yazılarda, o yazıların yazarları Batı dillerinden yeni; Doğu dillerinden eski sözcükleri yazılarınadizinlerine "gel otur" edebiliyorlar... Bunlar, kalıcılığın değişmez ilk knşulumın Türkçc'dc üretnıekten geçtiğini bilmiyorlar. Türkçe'de duyup düşünmeyc yanaşmıyorlar. I langi dilde duyup düşünüyorlarsa, o dilin özgünlüğünde üretme yüceliğinin ayırdında değildiriler. Buna karşın, Anadolu'da birbirinden güzel yazın dergilerinin boylanması, yazınımızın gelişmesi; Türkçe'nin sanatsal kullanıma taşmması yönlerindcn umutlandırıcıdır. Bu dergilerin geliserek yaşamlannı sürdürebilmeleri gerekir. Anadolu dergileri aralarında etkin bir iletişim ortamı kurmalıdırlar. "Anadolu Basın Birliği" benzeri, örneğin; "Anadolu YazınSanat Dergileri îletişim Birliği" oluşturmalıdırlar. Iletiijim ve dayaniijmalarının sonucunda yazın çevreleri vnzınsal getirilerinin ayırdında olacaklardır. lzleneceklerdir, okunacaklardıt. Türkçe yazınının gcliştirilmcsindeki etkinlikleri daha da gelişccektir. Sanat,Tcim bilir, çoklarca anlamlandırılıp tanıınlannıasının yanında, biraz da, aykırıyı yakalamak olmaz mi?.. Her bir oluşum akannda, yolunda yolağındayken kim ayrılmaya yanaşır o gidıle geline yol olmuş yoldan ... Kim okur benzemeye uğraşanı? Benzemede kalaıak yeni olduğunu sananı... Dünya yazınında, ayaklar altında yolak olmuş anlayışları "git öte" edenler yazınsal akımları kurmadılarmı? lçlerinekapaklana kapaklana kısır çekişmelcrin tükettiği yazın dünyamıza yepyeni boyutlar kazandırmadılar mı bizim dilimizde? Garip önsozünde Orhan Vcli ncyi yapmayı gözc aldı? Varlık ilk sayılarının sayfalannı hangi hiç bilinmemişlerin yazılan ile baştan başa etti? Nedir bir dergiyi çıkarmada göze kestirilen? Anadolu dergileri bu yönlerini sorgulamada daha da gecikmemelidirler... Sesleri ile Türkçe de kalmaları ile kendilerine güvenmelidirleı? Nedir kendilerini bir naşkası tleğil de kendıleri eden sanatsal yaklaşımları? Koea kent dergilerinin peşinden gitmek, onlara benzemeye çabalamak ne kazandınr? Benzemek, oımamaktır. Ben bu yazının birer örneğini benim bildiğim Anadolu dergilerine gönderdim. Her bir Anadolu dergisinde yer almasını istediğimden öğrcndim. Kim basar, kim basmaz ayrıma girmem... Basmayan dergilerin sanat yönetmeıılerinin kendilerine yazılmış bir mekrup gibi okumaları ile de yetinirim... Ama, Anadolu dergilerinin yazınımızdaki seçkin ycrlerini hep söyleyeceğim. Bu dergilerin aralarında sanatsal, sürdürümsel bağlamda iletişim kurmaları ile daha da etkin olacaklarına inancımı yitirmeyeceğim... Bundandır, Türkçe üretmede ilkeli Anadolu yazın dergilerini izleyeeeğim." Osmanlı İmparatorluğu'nun Kuruluşunun 700. yılında Osmanlı tarihine yepyeni bir bakış Demirtaş Ceyhun KODADI: Yazını canlı tutmak Henim bu yazıyı yazmadaki ereğim, genç Maki'nin içini, içeriğini ele almak niç değildi. Ön amacım, Anadolu dergilerinin birbirlerini izlemclcrini, birbir Icrini tanıyıp değerlendirmclerini düşündürmcKti. Anadolu dergileri, nedeni bilinmez, birbirlerini iyi tanımıyorlar, birbirlerini izlemiyorlar. Her biri öteki dergilerde cıkan yazıları karşılarına/yan larına alarak değerlendirmiyorlar. Böyle olunca da, bu dergilerin sanat dünyamı 'ULU HAKAN' 1999 yılı boyuiKvı tartı^ıhRak kitap... Mutlnka siz dc okııyacaksınız Dergllerln yalınlıkiarı Bütün bunlar duygusallıklaınn, gözlumlerim olur bcnim dcrim kendi ken dimc. Ama, Anadolu dergiierinin yalınlıkları, bire bir sanattan yana oldukları gerçeği düşüncelerimi kaplar. Bu kez, SAYFA 10 İkinci Baskısı Çlktl SIS ÇANI sunar Küçukparmakkapı Sok. Halim İş Hanı No:10 K.3 BeyoğluİST. Tel: (0212) 249 47 74
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle