23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

• ADNAN OZYALCINER Dr. Müfid Ekdal'ın "Bir KonakBir ÖmürBir Devir"iya da... ', r. Müfid Ekdal'ın Bir KonakBir ÖmürBir Devir kitabında anlattıkları, dinlediği anılarI dan ve kendisinin çocukluğunda yaşayıp gördüklerinaen kaynaklanıyor. Gazi Ahmet Muhtar Paşa Konağı'nın çöküşünün öyküsü olan bu kitap bir dönemin kapanışının, silinip gitmesinin de öyküsüdür. Konak, 1875'te, Mollagürani'deki konak satılıp Feneryolu'nda Yaver Ağa'dan alınan 63 dönümlük araziye yapılır. Konak, üç katlı, beyaza yakın krem boyalı ahşap bir köşktür. On iki odası, üç büyük salonu ve bir büyük yemek odası vardır. Köşkün tarlaları, meyve ve sebze bahçelerinin sulanması, Paşa'nın Viyana'da gördüğü bir sulama düzeneği ile modern bir biçimde sağlanır. Binanın her tarafinda elektrik tesisatı olmasına rağmen, bahçeye yerleştirilen elektrik jeneratörü, bir türlü çalıştırılamaz. Bina kaloriferle ısıtılır, ikinci bir kalorifer de çiçek seralan için yakılır. Evde dahili ve harici telefonlar da bulunur. Telefonun o zamanki numarası yalnızca8'dir. Konağın sahibi Gazi Ahmet Muhtar Paşa, 31 Ekim 1839'da Bursa'da doğmustur. 1862'deHarbiye'denkurmay yüzbaşı olarak çıkar. Hersek ve Kozan isyanlarını bastıran Ahmet Muhtar Bey, Yemen isyanını bastırdıktan sonra 1871 'de Sultan Aziz tarafından tuğgeneralliğe yükseltilir. 1873'te Istanbul'a dönen Gazi Ahmet Muhtar Paşa Nafia Nazırı olur. 1875'te yeni görev yeri BosnaHersek'e gider. 31 Ağustos 1876'da II. Abdülhamit tahta geçer. Ahmet Muhtar Paşa, tstanbul'a döndüğünde ortalık karışıktır. Abdülhamit, meşrutiyeti kaldırmış, mutlakiyet idaresini seçmiştir. Birçok pasalar Sultan Aziz'in ölümünden suçlu bulunarak Harp Divanı'na verilmiştir. Abdülhamit, Paşa hakkındaki jurnallerden dolayı ondan da şüphe etmektedir. Paşa, harpten yana olan II. Abdülhamit ve Sadrazam Mithat Paşa ile TürkRus harbi dolayısıyla düştüğü anlaşmazlık yüzünden 1876'da Girit'e vali tayin edilir. 1877'de geri çağrılıp TürkRus Harbi'nin hazırlıkları dolayısıyla Erzurum'agönderilir. 1878 Eylülü'nde yeniden Girit'e isyan bastırmaya gider. Sonunda, 1883'te, bir daha dönmemek üzere Mısır Yüksek Komiseri olarak Kahire'ye sürgün edilir. Mısır'da Ismailiye Sarayı'nda oturan Paşa, o dönemin memur aylıklan 300400 kuruşken ve düzenli ödenemezken kendisi tam 1300 altın aylık alır. Bu parayı, herhal Bir çokuşün oykusu JDr. Müfid Ekdal'ın kitabında anlattıkları, dinlediği anılardan ve kendisinin çocukluğunda yaşayıp gördüklerinden kaynaklanıyor. Gazi Ahmet Muhtar Paşa Konağı'nın çöküşünün öyküsü olan kitap bir dönemin kapanışının, silinip gitmesinin de öyküsü. si olur. 1909'da askerliği bırakarak emekliye ayrılır. Balkan Harbi'nin patlamasından kısa bir süre önce 12 Temmuz 1912'de Sadrazam olarak Büyük Kabine'yi kurar. Bu kabineye Büyük Kabine denmesinin nedeni kabinede eski Sadrazamların görev almış olmalarıdır. Oğlu Mahmut Muhtar Paşa'nın da bu kabinede görev alması nedeniyle kabine, BabaOğul Kabınesi dıye de anılır. Kabinenin ömrü üç ay sürer. Hiçbir şey yapamadan da dağılıp gider. Siyasal çalkantılar son haddine varmıştır. Siyaset adamı, iyi niyetle de olsa doğru bildiği şeyleri yapaıken yanlışa saplanmaktan, tarih önünde hesap vermekten kurtulamaz. Çünkü bir kez, siyaset çarkı dediğimiz o kısır döngüye takılmıştır. Dönüşü yoktur. Artık düşüş Daşlamıştır. Paşa, önce tttihat ve Terakki silahşörlerince takibe alınır. Öldürülme korkusu ile kaçar. Daha sonra Ittihat ve Terakki mensuplarınca mahkeme edilir. Mahmut Kâmil Paşa başkanlığındaki 18 Temmuz 1913'te kurulan komisyonda Paşa'ya neler sorulduğu ve nasıl davranıldığı bilinmemekle birlikte Paşa, onuru Kinlmış üzüntülü bir halde soruşturmadan döner, Paşa'nın çalışanlanndan yakın dostu olan yazarın babası Tahir Ekdal'a, "Tahir, bugün beni uşaklarım mahkeme etti" der. Paşa, son yıllarını, devlet işleri ve politikadan uzak olarak köşkün bahçesinde yaptırdığı kütüphanesinde geçirir. Ölümünden sonra kendi eserleri dahil bu değerli kitaplar ya yok paha s ı la na satılır ya da yok olup gider. Paşa, ölür ölmez, konak, Paşa'nın ikinci eşi Duhter Hanım'la oğlu Ahmet Muhtar Paşa arasında mahkemelere kadar düşen bir miras kavgasına neden olur. Konakta çalışanların kimi ölür, kimi dağılır gider. Bir yandan miras davası sürerken konak, Duhter Hanım'ın düştüğü parasızlık nedeniyle haczedilip satışa çıkarılır. Mahmut Muhtar Paşa, baba ocağının yabancı ellere geçmesini önlemek için borcu ödeyip konağı satın alır. Artık Duhter Hanım'ın ne miras davası ne de Feneryolu'ndaki köşkle bir ilişkisi kalır. Nişantaşı'na, oğlunun adını taşıyan Bedreddin Apartmanı'nataşınır. Son yıllarını ordageçirir. At meraklısı olan Mahmut Muhtar Paşa, köşke yeni bir hayatiyet kazandırmak için bahçeye tunçtan yapılmış büyük bir at heykeli diktirir. Bu heykel, bir süre burda kalır. Sonradan Mahmut Muhtar Paşa'nın 1897'de satın aldığı ve eşi Hidiv Ismail Paşa'nın kızı Nimetullah Hanım'la oturduğu Moda'daki Mermer Konağın bahçesine götürülür. 1950 yılında heykel, el değiştirerek Hacı Ömer Sabancı tarafından satın alınıp Emirgân'a bugün bulunduğu köşke götürülür. tyi bir eğitim görmüş bir asker olan Mahmut Muhtar Paşa, 19131915 yılları arasında Berlin Sefirliğinde bulunur. Sefirlikten alınınca askerlikten istifa edip Mısır'a döner. Birinci Dünya Savaşı bitince bir süre lsviçre'de, daha sonra daMünih'te kalır. 1921 yılında Istanbul'a dönen Mahmut Muhtar Paşa, Moda'daki Mermer Köşk'e yerleşir. 1926 yılında Feneryolu'ndaki konak, yeniden canlandmlır. Köşke, NiCUMHURİYET KİTAP SAYI 238 Gazi Ahmet MuhtarPaft de Mısır Hidivi tsmail Paşa ödüyordu. Paşa için değişen bir şey yoktu. tstanbul'daki konak eski debdebesini sürdürüyordu. Paşanın hanımı her yıl 3040 kişiyle Feneryolu'ndaki köşke gelir, yaz boyunca kalırdı. Bu gelip gitmeler, tam 22 yıl sürer. Bu arada Istanbul'a gelemeyen Paşada Avrupa'ya gider, matematik ve astronomi konusunda çalışmalar yapar. Ay takvimine göre ayların 28,30 gün, yıiın 355 gün olarak hesaplanması birçok uyuşmazlıklara sebep olduğundan Kahire'de iken bu konuda Riyaz elMuhtar ve La Reforme du Calenderier adlı kitaplarını yazar. Bu takvim karışıklığından olacak, yazar, kitabında, Paşa'nın ölüm ta rihini 21 Kânuni Sani 1335 (1919) olarak kaydediyor. Mezar taşında ise, 13 Rebiülahir 1337, 22 Kânuni Sani 1918 yazıyor. Paşa'nın ilk katısı Zehra Hanım'dan Mahmut Muhtar Paşa adlı bir oğlu ile kızı Nimet Hanım vardır. İkinci karısı Duhter Hanım'dan ise Bedreddin adlı biroğlu olmuştur. Paşa, 1908 yılında tstanbul'a dönerek Feneryolu'ndaki köşke yerleşir. Yüksek Komiser sanını taşımakta olan Paşa'ya Yüksek Askeri Konsül görevi de verilir. Paşa, önce Âyan azası, sonra da Âyan Rei Konğn yartden cartanfi Gazl Mwwt Muhtar Pata. oOkı Mahmut Muhtar Paıa w« tonıruı ItmaN M y . S AY F A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle