Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yeni basktsıyla, HilmiZiya Ülken'in "hlam Felsefesi" Eski Yunan'dan çagdas düşünceye... ZEYNEPANKARA I slam felsefesinin Müslümanlık I disiplini içinde geliştiğini söylemek mümkün olmakla birlikit, bu dinin ilk yıllanna gidildiAınde, dogmalara dayanan bir toplumsal düzenin yetersizliğinin açıkça duyulduğu anlaşılmaktadır. Böyle bir sıkıntı sonucunda; tasavvuf (kutsal kitaptan gizli anlamlar çıkarılması); fıkıh (yeni koşullara uydurulmuş hukuk); kelâm (tartışma, düşünscl eleştiri ve din felsefesi)'ın yanı sıra, tcfsir (kutsal kitap yorumlama) ve hadıs (peygamberin kutsal kitaptaki boşluklan doldurması)'lere yönelinmiş. Ancak, görüldüğü gibi, bu çabalann hizmet ettiği amaç, dindir. tslam felsefesinde ise asıl amaç bilimdir. Burada din, zaman zaman araç olmanın ötesindebir"zorunluluğa"sahipdeğildir. Ülkemizdesağlambırfelsefegeleneğinin oluştuğunu söylemek zor. Felsefenin gerekliliğini görmüş kimi ülkelerde, diyelim ki tıp fakültelerinde dahi bu ders zorunludur. Ki biraz diişünülse, neden böyle olduğu anlaşılır. Bızde ise kıışkuyla bakılan, "kafayı yemiş" insanların yöneldiği ya da yönelindığınde "kafayı yedirten" bir dan olarak yerini belirlemiştir geçmişte. Sindirilmesi her babayiğidin harcı olmayan bu disiplinin öğrenmeye hazır beyinlere aktanlması için uzun ydlar hizmet veren isimlerden biri de Hilmi ZiyaÜlken'dir. 1901'de îstanbul'da doğan Profesör Hilmi Ziya Ülken, yaşamı boyunca çevresine düşünsel hoşgörüyü aşılamaya çalışmış, felsefi bMginin edinilmesi ve yaygınlaştırılmasında önemli katkılardabulunmuştur. Hernekadar kendisi, bizdeki Islam felsefesi tarihinin kurucusunun Profesör îsmail Hakkı îzmirli olduğunu ifade ederse de; kitabın önsözlerinden birini yazan Aslan Kaynardağ, bizde "Islam felsefesine çağdaş bakışı getiren, onu bütün boyutlarıyla ele alarak ders veren, kitap ve yazılar yazan asıl bilim adamımızın" Ülken olduğunu söylemektedir. Ona göre, bu alandaki düşünce akımlarını salt felsefe açısından ele alarak değerlendiren ilk düşünürümüz dur. Hilmi Ziya Ülken, tslam düşüncesi tarıhinin bugüne kadarki gelişimini incelerken, her bilim adamında olması gereken çağdaş ve nesnel bir anlayışla konuya yakİaşmıştır. Doğu ile Batı. Islam ile Avrııpa felsefeleri arasındakı SAYF A 10 î Xiilmi Ziya Ülken, îslam düşüncesi tarihinin bugüne kadarki gelişimini incelerken, her bilim adamında olması gereken çağdaş ve nesnel bir anlayışla konuya yaklaşıyor. Doğu ile Batı, Islam ile Avrupa felsefeleri arasındakı benzeşme, ayrışma ve farklılaşmalar bakımlarından genişlettiği çalışmasında ulaştığı sonuçlardan biri de; Islam felsefesinin, Batı düşünccsinin bir halkası oluşu. benzeşme, ayrışma ve farkJ:laşmalar bakımlarından genişlettiği çalışmasında ulaştığı sonuçlardan bırı de; Islam felsefesinin, Batı düşüncesinin bir halkası oluşudur. Ülken'in üzerinde ayrıcalıkla durduğu konulardan biri de tasavvuftur. Ona göre tasavvuf, "insan olgunluğınun dindeki en yüksek derecesidir ve bunun yanı sıra, dini açıdan olduğu kadar felsefi açıdan da oldukça önemlidir." 1945 'te Tasavvuf Psikolojisi başlığı altında verdiği konferansında, bu deneyimle psikoloji kavramları arasında bir ilinti/yakınlık kurmaya çalışmıştır. Tasavvufla psikanalizi karşılaştırarak, yeni bir ele alış biçimi oluşturmayı denemiştir. Kimi yapıtları başka dillere de çevrilen Ülken'in "Eski Yunan'dan Çağdaş Düşünceye Doğru Islam Felsefesi, Kaynakları ve Etkileri" kitabı, 1967'den bu yana döıdüncü basıya ulaşmış. Kitapta Islam Felsefesinin Kaynaklan'yla genel bir giriş yapıldıktan sonra şu ana başlıklarla Sonuç kısmına ilerle niyor: Yunan'dan islam'aGeçiş.Doğa Felsefesi, tslamda Aristoculuk, Akılcı Din Felsefesi, Endülüs'te Meşşai Felsefesi, Islam Dünyasında Yahudi Filozofları, Işrakîlik (illuminisme) Bağımsız Filozoflar, Tasavvuf Felsefesi, Islam Dünyasında Müspet Bilimler, Islam Bilim ve Felsefesinin Batı'ya Etkisi. Sonuç'tan sonra ise; Özel Adlar Dizini, Teknik Terimler Cetveli ve hem Batı dillerinde hem de Türkçe olmak üzere Başlıca Kaynaklar yer almakta. Kitap bütünlüğünde, Ibn Haldun (13321406)'a ayrılan sayfalara ayrıca dikkati çekmekte yarar var. Çünkü, bilindiği gibi Ibn Haldun, tarih olaylarını anlatmak yerine onları düşünmek gerektiğini ileri süren bağımsız bir düşünürdür. Onun tarih felsefesinin temelinde tarihsel olaylar değil, tarihsel nedenler yer almaktadır. Bu kitabın yanı sıra başka kaynaklar da incelendiğinde görülür ki onda Vico'nun, Spengler'ın, Montesquieu'nün, Rousseau'nun, Sorel'in, Malthus'ün, Machiavelli'nin, Danvin'in, Nietzsche'nin görüşlerinin evrim geçirmemiş halleri vardır. Bu nedenle bugün îbn Haldun, Batı'da ilgi çekici bir kaynak olarak incelenmektedir. 5 Haziran 1974'te lstanbul'da ölen Hilmi Ziya Ülken'in ardında bıraktığı yapıtlara bakılacak olursa, resim, şiir, romanı da içine alan geniş bir yelpazede ürünler verdiği görülür. Bu yaratıcı kişiliğin başlıca yapıtları; Aşk Ahlâkı, Uyanış Devirlerinde Tercümenin Rolü, Yirminci Asır Filozofları, Illiyet Meselesi ve Diyalektik, Içtimai DoktrinlerTarihi.Sosyoloji.Sosyolojiye Giriş, Resim ve Cemiyet, Islam Sanatı, Veraset ve Cemiyet, Ibn Haldun, Mantık Tarihi, tslam Düşüncesi, Millet ve Tarih Şuuru, Felsefeye Giriş, Bilgi ve Değer, Eğitim Felsefesi, Varlık ve Oluş, tnsani Vatanseverlik'tir. " Islam felsefesi tarihi el kitapları, birkaçistisnası bir yana, konusunugenellikle Çin ve Hint Felsefeleri gibi ayrı bir bütün olarak ele alırdı. Oysa bunun önce Helenistik kaynaklara ve YunanHint etkilerini birleştiren tran kaynaklarına dayanarak doğduğu, sonra Arapçadan Latinceye geçmek suretiyle Batı Ortaçağı'nı etkilediği düşünülecek olursa, bu felsefeyi Akdeniz geleneğinin bir halkası olarak görme zorunda olduğumuz anlaşıh tslam Felsefesi/ Hilmi Ziya Ülken/ Yaytma Hazırlayan. Gülseren Ülken/ Cem Yayınevi/htanbul, 1993/'414 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 2 1 2 Hltml ziva Ülken. Islam düsüncesl tarihinin bugüne kadarki gellslmlnl İncelerken. her Mllm adamında olması gereken cagda$ ve nesnel blranlayısla konuya yaklasmıstır.