30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sovyeteleştirmcnleridekatıldılar. Tüm yapıtlarında kendini anlatır Hesse, bunalımlannı, dış dünyayla ve kendisiyle savaşımını, sonsuzluğu arayışını, kozmik bilinci, bu bilinçle bütünleşen 'ben'isergileronlarda. Yapıtlarınınodağında "Oldürmeyeceksin" başlıklı denemesindc vurguladığı gibi "lnsan olarak görevi, kcndi(sinc) ait kişisel yaşamı içinde, hayvandan 'insan'a bir adım daha yaklaşmak" olan birey insan vardır. Kurmaca ya da değil, her yapıtı bir arayışı belgeler onun. Bu kitapta onun arayış öyküsünü, somut yaşamını anlatan otobiyografik yazıları arasından dcrlcdik. Hesse'nin deyişiyle, yaşamın yalnızca bir bölümünü oluşturan 'bilinçli yaşamı'ndan bir seçki bu; gezi notları, anılar, güncc yaprakları ve mcktuplardan derlendi; 'bilinçsiz yaşamı' ise bilinçaltının dehlizlcrıni giin ışığına çıkaran kurmaca ürünlerinin romanlarının ve şiirlcrininsatır aralarında yer almakta. Yine kendi deyişiyletüm yapıtları birer "ruh biyografısi"dironun. Bu ruh biyografilerinde, aşama aşama "gcrçek insana giden yolun" (BK. 60) sonuna ulaşmayı dener I lesse, kımi kcz el yordamıyla kimi kez bilinçli bir çaba içinde. Tüm romanlarında yaşamından bclirli bir kesiti odağa alır; karşıtlıkları, farklı yaşam disiplinlerinideneyimleycR'k ılerlcı yolunda. 1904'tekcndisini birden ünekavuşturan anlatısı "Peter Camenzind" de toplumu terkedipdoğaya sığınırkahraman. "Ona yerkürenin nabzını duyurmak istedim" der daha sonra Hesse, "yerkürenin ve kozmik bütünlüğün bir parçası olduğunu unutmamasını istedim onun". Camenzind, "dikbaşlılıkla yalnızca kendi yolundan gitmek, (...) doğayı ve dünyayı kendi ruhunda yansıtmak ve kendineözgü imgelerle yaşamak ister. (), kolektif yaşam için yaratılmıştı(r)" (Mektup 1951). "Demian" (1919) romanının Emil Sinclair'i ise psikanaliz aracılığıyla 'özbcn'e ulaşmayı dener, bilinçaltının derinliklerinde kozmik özle bütünleşmeye çalışır. Jnsanın düşleri, ortak bilinçaltının simgeleri, yaşam yoluna ışık tutmaktadır bu romanda. Metafizik, psikoloji aracılığıyla somut gerçeğe dönüşür burada. Carl Ciustav Jung psikolojisinin kurmaca düzlemdeki yansısıdır "Demian "Zerdüşt'ünGeriDönüşü"(1919)Nietzsche'nin izinde, gerçek insana ya da "üstinsan'a giden yolüzerindebirbaşka duraktır.Buyoldaburiuvakültürüncyer yoktur. Burada genetikle bütünleşir yazgıkavramı. Biraçıdanbakıldığında insanın 'karakter'i, özde onun 'yazgı'sıdır. Karakter ise, 'genler'le gelen özellikler üzerinde biçimlenir. Ya/.gılarını olduğu gibi kabul cdip, en karanlık yazgıyı bile sevmeyi öğütler gençlere. Amaç, yazgıyı 'ben'e dönüştürmektir. Zerdüşt'ün tüm bilgeliği budur: "() Zerdüşt olmayı öğren(miştir)." (s. 118*) Ne putlar ne de dış tanrılar vardır Zerdüşt ün yolunda; insan Tann'yı içinde taşır. "Dünya düzeltilmck için var olmadı. Ne ki, siz de düzeltilmek için burada değilsiniz. Siz, CUMH U Rl YET K İ T A P SAYI 254 "Peter Camenzind" kcndıniz ol mak için buradasınız." (s. 140) Amaç, "olu şumun ka ranlıklarınd anhenüzsıy rılıp gclmış olan o insana, kendi tu rünün ilkı olan o insa na" (s. 117), yani 'kendi ne' bcnzc mektedir, onunla b.ı rışmaktır, onu sevmektir. En çok yankı yapan ürunlcrinde n "Siddhart ha"da (1922) Hint felsefesinin belirgin izleri görülür. Uzakdoğu'n un bilgclikleri I Iesse'nin gelişimine ışık tutan önemli kaynaklar arasındadır. İç dünyasının derinliklerinde, tanrısallığın sonsuzluğundayolalanHintliSiddhartha, daha sonra cinsellik ve parada maddeyi ve tutkuyu deneyseller, kutuplar arasındaki gitgeldebilgeleşir. Birkarşıtlıklararenasıdır roman, tıpkı dünya gibi, tıpkı insan gibi. "Bozkır Kurdu" (1927) birinci büyiik savaştan ikincisine giden yolda yazdığı bir bunalım kitabıdır Hesse'nin. Siddhartha'da görülen iki yaşam disiplini arasındaki bölünme, ana fıgür Harry Ilaller'in kişiliğinde binlerce karşıt kutup arasında gerçekleşir burada. Burjuvaziye, teknolojiye ve çağın tutsak insanına bir başkaldırıdır "Bozkır Kurdu"; daha sonra altmışlı yılların başkaldıran ruhuyla bütünleşmiş, o kuşağın başucu kitabı olmuştur. Modcrn bir kurgu içinde Harry Haller'i iç dünyasının karanlıklarına yollar I Iesse burada. Ancak bu bunalım kitabının kahramanı tüm kargaşanuı içinde Hesse'ye özgü gerçeği yakalayacaktır yine de: Tüm bu dünyasal kaosun ardında yüce bir ilke yatmaktadır, tüm öznelliğin ötesinde sonsuzlukla bütünleşen bir ilkedirbu. Haller, 'yaşam tiyatrosu'nun anlamına, tanrısallıkla, kozmik özle bütünleşmiş bir iç dünya aracılığıyla ulaşabileceğinin bilincine varır. I lesse'nin yaratıcılığının doruğunu oluşturan "Boncuk Oyunu (1943) ise 2200'lü yıllarda geçen bir ütopyadır. Salt tinselliğin egemen olduğu bir eğitim kurumunda, yitip gitmekte olan kültür de Bunajmikitabı ğcrlerinin, kendini bu değerlere adamış bir seçkinler grubu tarafından korunmasıdır anlatılan. Henüz bilgisayarın olmadığı bir dönemde tüm kültür verilerini bilgisayarı andıran bir arşivde depolar Hesse burada; gerçek insan'ın yaşayacağı çağlar için bir hazırlıktır bu belki de. Egitim kurumuKastalien'de karşıtlıklar arasındaki dengede insanın kendini geliştirmesi dir söz konusu olan. İki karşıt disiplinin, 'matematik' ve 'müzik'in odakta olduğu bir 'oyun'da simgesel olarak gerçekleş;r gelişmc eylemi. Doğu ve Batı kültur degerlerinin de 'oyun' öğeleri arasında olduğu bu ortamda amaçlanan 'klasisist' bir çözümdür: Ana fıgür Joseph Knecht, Alman gelışım romanı ölçütlerine uygun olarak, yetkinleştirdiği 'soyut' iç dünyasını, 'somut' yaşamın hizmetine sokar. Önemli olan yaşamayı öğrenmek, yaşama katkıda bulunmaktır. Kendisini hiçbir zaman içinde yaşadığı çağla bütünleştirerek anlatmaz Hesse. Kimikez, "Narziss veGoldmund"daolduğugibiOrtaçağınsöylenceortamında geçer olaylar, kimi kez 2200 yılının dünyasıdır anlatılan. Yapıtlarınınodağında, çağdaş yazarların çoğunda olduğu gibi 'modern dünyanın sorunsalı' yatmaz. Onda önemli olan bireyin gelişimidir. Çağın sorunları ise, insandaki yansımalarıyla vardır yalnızca; madde bağımlılığı, tutku ya da şiddet olarak. Belki de kendini salt bu çağın insanı olarak görmemektedir Hesse. Belki de "Bahçede Saatler" adlı şürinde dile getirdiği gibi, "Yalnızca günümüzde yaşamayıp, vazgeçip zamandan,/ Sonsuzluğun uzamlarında soluklanmaya" çalışmaktadır o. Bir yaşam sanatçısıdır Hesse; yaşamı kendi kurallarıyla en iyi biçimde yorumlamaktır amacı; 'yaşam tiyatrosu'nda bir oyuncudur o, oyununu en iyi biçimde oynamak isteyen. Tüm öğretileri, tüm dinleri, tüm felsefeleri, tüm bilgileri bu yolla süzgecinden geçirir, işine yarayanı alır.kendi 'ben'iylebileşimeulaştırır. Nietzsche'nin uygarlık eleştirisi, Carl Gustav Jung psikolojisinin kolektif bilinçaltı, Goethe'ninevrenselhümanizmi.Hıristiyanlık öğretisindeki merhamet kavramı, Hint ve Çin felsefelerinde kozmik bilincin bir yansısı olan evren anlayışı: Tüm bunlaryaşamasanatınıöğrenme yolunda yalnızca birer araçtıronun için. Belirli bir din ve ulusun özellikleri bağlamaz onu. O, yeryüzünde yaşayan, tüm kalıplardan arınmış bir 'bircy'dir, bir dünya vatandaşıdır. Yaşamını, tüm çıkarilişkilerinindışında, doğayla iç içe geçirmeyi yeğlcmiştir. "Bozkır Kurdu"nda kahramanı için yaptığı şu saptamayıözde kendisi için yapar Hesse: "Amacı bağımsızlığını korumaktı; dünyanın gözünde geçerli sayılan çıkarları ve mutlulukları hiç umursamadan."(BK.43) Böylesine bir bağımsızlık tutkusu vc uç noktada yaşanan bir bireycilik sol aydınların ve edebiyat çevrelerinin Hesse'ye karşı tavır almasına neden oldu. Yanlış ideolojiye yandaş değildi, bu yüzden de tüm kampların hedcfı oldu. Unıformalılaşmaya, partilileşmeye, tck tip düşünce biçimine karşıydı, oluşmakta olan "kişisel ruhtan soyutlanmış kolektif insan" onu ürkütüyordu. Bireyin sözcüsüydü Hesse. Dünyanın, ideolojiler vc devrimler aracılığıyla değil, birey aracılığıyla, insanın 'gerçek insan'a üstinsana'evrimleşmesiyle' düzeleceğine inanıyordu. 10.1.1954 tarihli mektubunda, "Marx dünyayı değiştirmek istiyor, bensc yalnız başına insanı (...) Marx kitlelcre sesleniyor, bense bireye" derkcn anlatmak istediği buydu. Hırs ve tutkularından arınmamış, maddeye bağımlı bir insan kitlesiyle hiçbir programın başarıya ulaşacağına inanmıyordu. Ama yine de "komünizme, geleceğin ycni insanının doğuşunu muştulayan bir program olarak bakıyor, onu kaçınılmaz ve gerekli bulunuyor" (Mektup, 193233), "faşizmi (ise) yalnızca zararlı bir gericilik deneyimi olarak gör(üyordu)" (Mektup, 1949). Adolf Muschg'un dediği gibi "apolitikbirmilitan"dıo. Farklı boyutlarda soluk alan bu çok yönlü, sıradışı insanın düşünceleri, duyguları, eğilimleri ve gelişmesini birinci elden, kendi ağzından yansıtmak istedik burada. Ana eğilimlerini en belirgin biçimde ortaya koyan denemclerini, mektuplarını seçmeye çalıştık, yine kendi ağzındankesitlerverdik yaşamından. Seçtiğimiz metinleri, Hesse'ye sadık kalarak, seçkiyi yaptığımız kitapların orijinal başlıkları altında gruplandırdık. Bunu yaparken de olabildiğince zamandizinsel bir çizgi izledik. Gençlik döneminin coşkusuyla bütünleşen arayış yıllarından, yaşlılığın dingin ortamına götürmek iste dikokuru.» * BK: Bozkır Kurdu (Meundekı alınıüar lns Kantemır'ın çevınsındendır. Isıanbul 1993, 4.Baskı) **Hesse,GesanımeheWerke,Bd. 10 Hesss'ya karş ı tavıp Bozkır Kurdu'nun Düş Yolculukları/ Hertnaıtıi Hesse / Derleyen: Ytldız llcevıl /KemziKitabevt /272 s. SAYFA 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle