Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Feminist, yesil bir sosyalizm BEKİR TARIK "Sımrları Ytkmak" kapitalizmin insanlan hızla "geleceksiz" bırakmasına karşt savaş açıyor aklaşık yuz elliyıldır dünyaınn cn etkili sivasal gücü olarak, en gerısinden en ilerisine bütün toplumları e tkileyen sosyaliznı, gunumuzde üneınli bir içsorgulaına siırcci yaşıyor. Bııııun sebebi.bilindiği gibi yanlış yaşanmış pratikler vc onlaıın yine yanlış bir şekilde altüst oluşlarıdır. Bin yıllardır süıen ozgürleşme ıııücadelesindc, insanlığın önüne olabilirlık taşıyan tek çözüm olarak çıkan sosyalizm, yaşanmış pratikleri bakımından bu vaadini yerine getireınemiş durıımda. Sebepleriyse hâlâ tartışılmakta. Sosyalistlerin çok zamandır sürdürdüğü iç tartışmaya artık dışardan da ka tılanlara rastlanıyor; anarşistlerden liberallere, yeşiUerden feministlere, tartışmanın ctrafında birçok farklı eğilimli insanı bulınak müınkün. Mary Melloı da hıınlardan biri. "Sımrları Yıkmak / Feminist, Yeşil Bir Sosyalizme Doğru' (X) başlıgını taşıyan kıtabında tezini şöyle ortaya koyuyor: "Kalıcı, eşitlikçi bir toplıım varatacak bir gelcccğe u/anan yokı bulacaksak, bu feminist, yeşil ve sosyalist bir yol olmalıdır." Böyle bir yolun nıümkün olup olmadığtnı ve münıkün oluyorsa nasıllığını kitabı boyıınca sorguluyoryazar. Yazaıın da belirttiği gibi, kitap doğrudan bir teorik çalışma sayılmaz. Belki dc bu yüzden, oldukça rcnkJi, sıcak ve yer y er dc ciddi soru işaretleri oluşturuyor. Mellor'un kıvrak ve akıcı dili polenıik yaptığı bölümlerde bile okumayı zorlaştırtnıyor, tersine keyiflileştiriyor. Anıa ortaya koyduğu sonuçlar bakımından aynı iyimserliği taşımak biraz zor. Yaşanmış pratik deneylerden yola çıkan yazar, neredeyse "Reel Sosyalizmler"in bütün hatalarını başta Marx ol ınak üzere büıün sosyalist düşünürlere yıkmaya çalışıyor ki, lıaklı değil. Ama bu yönü bir kenara bırakıldığında, özellikle dc kapitalizmi cleştirdıği bö lümlerde yakaladığı anlamlı ayrıntdarln oldukça yüksek bir düzcy tutturnıayı başarıyor: "Kapitalist piyasa ekonomisi zenginler için üçüncü, dördüncü, beşinci biı utonıobU üretebilir, ama güçsüz yaşlılarııı evrensel boyutta bakımını sağlayamaz; yine, bir Kızılderili kadını roprağından edebilir ve iddia edildiğine göre vergi olarak sterlin başma yal nızca 3 peni ödeyen Rt)bert Murdoch'a muazzam bir medya imparatorluğu Y Mary Mcllor'u okumak, anlamaya çalışmak ve açtığı tartışma alanına hassasiyetle yaklaşmak gerekiyor. Çünkü söyledikleri bütün sosyalist, feminist ve yeşilleri; eşit sömürüsüz bir dünyayi hedefleyen herkesi ilgilendiriyor. Avrupa ulkelenndeM yesılcı gruplar duzenledıklerı göstenlerle kamuuyunun üıkkatını tevre sorunlarına cekmeyı basardılar kurdıırtabilir." Mellor'un sosyalizme yönelik iki önemli noktadan (Çevre ve Kadın) yaptığı eleştirilerin daha önce ve hâlâ çeşitli sosyalistlerce de yapıldığı bilin mekte. Fakat bu, ne yazarın basit bir tekrara kapılmasına neden oluyor, ne de ya/dıklarının öneınini a/altıyor Da ha once (,'oğunlukla varı anarşi/an, yarı iıtopik olarak dile gelıniş olan altcrnatif sosyalizm önerilerine karşı Mellor anlamlı bir tavırgeliştiıiyor "Ben feıni nist, yeşil bir susyalizmi savunurken, ycrclden globale kadar her düzcyde toplumun insan tarafından bilinçli bıı,imde kurulması gerekliliğinden yana olarak, 'doğal' bir topluluk fikrine karşı çıkacağım." Özellikle yeşil hareketin çeşitli eğilimlerini eleştirirken de aynı tavrını sürdürüyor: "Yeşil hareket çağıınızın problemlerinin pck çoğunu a<,ık bir dille ortaya koymuş, ne var ki politik ı;özünıgetirememiştir." "Marxj yeşillendirmeden sosyalizmi yeşilk'iıdirmeye başlamak güçtür" diyen Mellor'un işaret ettiği kaygıya katılmatnak mümkiin değil. Ama Marx'ı vanlış bir noktadan yorumlayanlaıa yö nelik eleştirisini doğrudan Marx'ın kendisineyapmasını da anlamak mümkün görünmüyor. Gerek kadın ve ge rekse çcvre problemlerine dair Marx'ın kendi dönemindekilerin çok ötesinde tahlillerini unutmak mümkün mür' O/ellikle Kapital, salt bir iktisadi eleştiıi mi?Marx'ınzatenyeşilolduğunu,zaten feminist olduğunu, bu çok önemli ıki noktanın Marxist teorinin ayrılma/ parçaları olduğunu belirtmekte fayda var. Ayrı bir tartışmanın konusu olarak hu konuda epey örnek verilebilinir "Kişisel dönüşümün daha geniş bir politik mücadelenin karşısına kovulduğunu görünce üzülüyorum. Biri olrııadan diğerinin olabileceğini düşünmüyorum" diyerek çok önemli bir teorik tartışmaya böylesi yumuşak ve sıcak bir üslupla çözüm getiren Mellor, aynı vumuşak ve sıcak iıslubuyla katılınılmayacak düşüncelerinde bile okuyanı etkilemeyi beceriyor. Bunu kendi devişiyle "iki çocuğu ve kocasıyla" yaşadığı mütevazı hayatına da borçlu olabilir, "nice yıllar bağlı kaldığı erkek egemenliğındeki sosyalizmin umutlarını silip götürüşünü" larkettiği bir eylem anında gelijenbilincinede... Yıllardır, çarpıtılmış bir sosyalizmi, erkek egemenliğindeki bir sosyalizmi savunmak durumunda kalmış olan C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 7 9 SAYFA 6