Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T Ü R K Ç E D E L L O S A Kent ve Köpekler / Çeviren: Roza Hakmen / Can yayınları / 446 s. 53.000 TL. Kent ve Köpekler / Çeviren: Sena Volkan Alan Yayınları / 348 s. / 32.000 TL. Yeşil Ev / Çeviren: Alev Er / Can Yayınları 558 s. / 60.000 TL. Yüzbaşı ve Kadınlar Taburu / Çeviren: Sargut Şölçün / Ayııntı YayınJarı / 248 s. Palomino Molero'yu Kim öldürdü Çeviren : Ülker İnce / Can Yayınları 168 s./21.000 TL. Mayta'nın öyküsii / Çeviren: Armağan îlkin / Can Yayınları / 328 s. / 40.000 TL. Elebaşılar Hergeleler / Çeviren: Inci Kut / Can Yayınları / 188 s. / 22.000 TL. Üveyanneye övgü / Çeviren: Celal Üster / Çan Yayınları / 142 s. yeyim, sevişmenin sesini dinleyeyim. / Memelerini dinlemek istiyorum." Canlı gövdedeki dcvinen organların yarattığı müzik peşindedir. "Lucrecia'nın gizli müziğini yakalamak için fazla bir çaba harcamaları gerekmeyecekti, çünkü sıvüı katılı, uzunlu kısalı, belirli belirsiz seslerden oluşan gerçek bir scnfoni gizli r> 1111 hayatını terk Çocuklukla delikanllllk arasındaki labırentlerde geZİnen Ve geıışme °* edip kendini hemen ele verecek'/• Lucrccıa nın yuacık kamma muŞ merakla dayayakulaklarına y e r d e ğ i $ t i r e n sl sevgi yüklü, herkesi kendine çeken ve etkisi altına alan karakteri, çelişkilerle doludur. Melekle şeytan karışığ ı bir hamurdan yoğrulmuştur ve görünüşe bakılırsa 'üveyanne'sine sınJsıklam aşıktır. Kan koca, sevişmenin, orgazmın insanı değiştiren noktasına vardıklarında, yeni edindikleri kimliklerini öğrennıek isterler. Lucrecia, "Kimim ben? Kimdim ben?" der ve şöyle bir yanıt alır. "Lydia Kralının karısı, sevgiİim." Ve bu konuşmanın arkasında ikisi de Jacop Jordaens'ın tablosunun içine girerek mitolojideki tnasala göçerler! Orda Kral ve Kraliçeyi oynamaya koyulurlar. O çağlardaki söylenceli dünyalardan antik zevklerle, antik kültürlerle ve o zamanın ahlâk anlayışlarıyla bezeli erotik öyküler sunarlar. Ve okurlan da geçmişe yaptıkları bu yolculuklarla, bu transferlerle özdeşleştirirler. Düşleri gerçeklere, gerçekleri düşlere katan ve bu işlem sununda oluşan alaşımı yapıtlarının doğumunda kullanmaktan, şaşutıcı yöntemleri kan damarları gibi gövdelere yedirmekten hoşlanan Vargas, okurlan bugünden mitolojiye, mitolojiden bugüne taşırken, onların, kimi fizyolojik, biyolojik edimlerini, banyodaki organ temizlemelerini, beladaki boşalmaları alt yapıya döşer Zola'ya taş çıkartan bir naturaİizm anlayışıyla. Benim öteden beri ileri sürdüğüm 'Her şey yazılabilir, her şeyi yazma eyleminin üstesinden gelebilirsek yazma özgürlüğünden söz edilebilir' savının Vargas Llosa tarafından gerçekleştığini görmek, düşüncelerimin doğrvıluğunu kanıtladığı için sevindirdi ama yasak yığınlannı aşma cesaretini gösteremediğim, bu konudaki öncüJüğü Vargas'a kaptırdığım için çok üzdü beni. Evct, çoğu yazarın edebiyata gölge düşürur, edebiyatı edepsizliğe dönüştürür ve ahlâksızhğı kışkırtır gerekçesiyle yapıtlarının dışında bıraktıkları Marki De Sade, Henri Miller, Jean Genet hariç malzemeyi Vargas, edebiyata sokar ve bu buluşuyla, bu atılımıyla yeni bir dönem başlatır. Ve 'temizlenme, hela ve sevişme' edimlerinden, bir lokma ekmek yıyormuş, bir yudum su içiyormuş gibi doğal bir anlatımla söz eder.söz ettiklerinin ötekilerden üstün olmadığını, ötekilerin de 'banyoda'kilerden önemli olmadığını belirten bir üslup geliştirir. Okurlar, belki reddedeceklerdir ama unutmamak gerekir ki biraz uzak duracakları şeyler, onların ber gün tekrarladıkları yaşantılarının bir ürünüdür; hiç utanmadan, tam tersi zevk duyarak sürdürdükleri bir durumdur. Bence iğrenç olan, utanılacak olan insanın onurunun çiğnenmesi, aşağılanmasıdır. Onayapı Kltapta ver alan Jacob Jordaens ın bir tablosu Lydla Kralı Kandaules Basmabeylncı Gyges e Karısını gösterıyor (1648). tuval uzerıne yağlıboya, Stocholm Ulusal Muzesı lan işkencedir. Baskıdır. Mutsuzluk bataklığında boğulmasına seyirci kalmaktır. Birçok önemli yapıtı dilimize kazandıran usta çevirmen Celâl Üster'in çevirdiği Üveyanneye övgü romanı Can Yayınevince yayımlanmıştır. Bölüm başlarında birer tablonun fotoğrafı bulunan bu ilginç romanı okurken duygularınızı, heyecanlarınızı dolu dolu yaşayacak, başka dünyalara doğru geziye çıkacaksınız. . e v r e s ı n ı s a n ı y e vılarm boğuk s e s l e r i saniye yaşayan geldiğinde ne kadar neyecanlanacağını gi geçirdiaklından; İlgİnÇ bİT barsaklarda top. . lanan gazın fıştlptlT. kırtısını, keyifli bir ycllcnmcnin çatırtısını ve dölyolunun esnemesini ya da ytlansı barsaklarının ağır ağır açılışını daha şimdiden duyar gibi oluyordu. /Bu küçük sesler de sensin, Lucrecia. Senin kişiliğinin abengi bu sesler, kişiliğinin seslerîişi." Çocuklukla delikanlılık arasındaki labirentlerde gezinen ve gelişme evresini saniye saniye yaşayan Alfonso, babası gibi ilginç bir tiptir. Masum, CUMHURlYETKlTAPSAy/fJ2 Kitapta yer alan baska bir reslm. Venus ve Cupldo, Orgcuyla blrllkte Tlzlano Vecellıo, Prado Muzesl S A Y F A S