Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sadun Emrealp kitabında sosyal demokrasinin renkli serüvenini inceliyot Günahları ve sevapları ile sosyal demokrasi Sosyal Demokrasi'den "Sosyal Demokrasi"ye / Sadun Emrealp Afa Yayınları / 220 s. ŞAHİN ALPAY Sadun Emrealp'in yaklaşık bir yıl kadar önce yayımlanan Sosyal Demokrasi'den "Sosyal Demokrasi"ye (AFA Yayınları, Ekim 1991) başlıklı kitabı, başhğından da anlaşılacağı üzere, Batı Avrupa'da sosyal demokrasi fikrinin ortaya çıkışından bugüne geçirdiği evrimi konu almakta. Kitabın "Tiirkiye'de Sosyal Demokrat Olmak..." altbaşlıklı son çeyreği de sosyal demokrasi fikrinin Türkiye'deki evirimine ayrılıyor. Sflrtun Emreelp Sosyal Demokrasi den Sosyal Demotaaa ye demokrasi'den "sosyal demokrasi"ye evrimi şu adımları izledi: "Varolan toplumları devrimci bir biçimde sosyalizme dönüştürmeyi amaçlayan" Marxist işçi sınıfı partileri olarak yola çıktılar, önce, "sosyalist demokrasi"yi amaçlayan devrimci partiler olmaktan çıktılar ve "burjuva demokrasisi" çerçevesinde kapitalist toplumu dönüştürmeye çalışan retormcu partiler haline geldiler. Zamanla sınıf partisi niteliğini yitirip kitle partisi haline dünüştüler. Sonunda üretim araçlarının "toplumsallaştınlması" projesini de terkederek, Refah Devleti'ni amaç edindiler. Böylelikle "toplumu dönüştürmenin başlıca aracından yoksun" kalınca "toplumu dönüştürme" fikrinden tümüyle ayrılıp, "toplumsal uzlaşmayı" savunur oldular. Bu evrim sonunda, Emrealp'in deyişiyle özgün sosyal demokrasinin yerini tırnak içinde "sosyal demokrasi" aldı. Sosyal demokrabi, devlete "daha demokratik ve daha sosyal bir içerik" kazandırılmasını amaç edindi. Sosyal de mokratlar, "çoğunlukla dudaklarda bir gülümseme ile karşılanan yaygın ifade tasarımının peşinde" koşaroldular. Emrealp'in kitabı Batı Avrupa'da sosyal demokrasinin geçirdiği evrimi göstermesi bakımırdan çok yetkin bir çalışma. Bu açıdan konuyla ilgilenenler için fevkalade yararlı bir okuma. Ancak dikkatli bir okur, sosyal demokrasinin geçirdiği evrimin nedenlerini açıklayan bir çözümlemenin eksikliğini hissediyor. Nasıl oldu da sosyal demokrat partiler, "sosyalist demokrasi" fikrinden ayrılıp, "burjuva demokrasisi" içinde çalışmayı seçtiler? Sosyal demokrat partileri sınıl partisi olmaktan çıkıp, kitle partisi olmaya yönelten gerekçeler nelerdi? "Toplumsallaştırma" projesini neden terkettiler.' Ve neden büyük sosyalist dönüşüm idealinden vazgeçerek, "devlete daha demokratik ve daha sosyal bir içerik" kazandırma amacını benimsediler? Kitapta yukarıdaki sorulara yeterli yanıtlar bulunduğunu söylemek güç. Bu bağlamda hissedilen belki en büyük eksiklik, II. Enternasyonal'de patlak veren sosyal demokrat komünist bölünmesine pek az yer verilmesi. Oysa sosyal demokrasinin geçirdiği evrimin bu mücadeleden bağımsız olarak açıklanabileceği çok kuşkuludur. Bu evrimin nedenleri üzerinde daha derinlemesine bilgi sahibi olmak isteyenler, Kitaptaki anlatıma göre, Batı Avrupa'da sosyal demokrat partilerin sosyal Yazarlanmız söyleşi ve imza günlerinde Kitap Kulübü İzmip Fuarı'nda Cumhuriyet Kitap Kulübü İzmir Fuarı'nda 29 Ağustos'tan bu yana imza günleri ve yazarlarımızla söyleşiler gerçekleştiriyor. Curnhurlyet Cumhuriyet Kitap ^ Kulübü her yıl olduğu gibi bu yol da İzmir Fuarı'nda çeşitli • ^ A . etkinlikler ^^ gerçekleştiriyor. Yazar ve şairlerimizin Fuar'da yaptıkları imza günleri Kapalı Spor Salonu karşısındaki Cumhuriyet Kitap Kulübü Standı'nda gerçekleşiyor. Yazarlanmız her gün saat 18.30'dan itibaren kitaplarını imzalıyorlar. Söyleşiler ise 20.30'da başlıyor. Kitap Kulübü'nün Fuar programı şöyle: Bugün: Can Yücel (ÎmzaSöyleşi) S A Y F A 10 Söyleşi yeri: Buca Belediye Standı 4 Eylül Cuma: Demirtaş Ceyhun (İmza) 5 Eylül Cumartesi: Demirtaş Ceyhun (İmzaSöyleşi) Söyleşi yeri: Konak Belediye Standı 6 Eylül Pazar: Kandemir Konduk (îmza Söyleşi) Müjdat Gezen (İmzaSöyleşi) Söyleşi yeri: Konak Belediye Standı 8 Eylül Sah: İnci Aral (İmzasöyleşi) Söyleşi yeri: Buca Belediye Standı 9 Eylül Çarşamba: Buket Uzuner (İmzaSöyleşi) Söyleşi yeri: Konak Belediye Standı Zeynep Oral (ÎmzaSöyleşi) Söyleşi yeri: Buca Belediye Standı 10 Eylül Perşembe: Turan Feyizoğlu (İmzaSöyleşi) Aydoğan Yavaşlı (İmza) Söyleşi yeri: Konak Belediye Standı Müjdat Gezen IncıAral Haluk özdalga'nın iki sosyal demokrat partinin (İsveç ve Almanya sosyal demokrat partilerinin) düşünsel ve politik evrimi temelinde "Çağdaş Sosyal Demokrasinin Oluşumu"nu konu alan kitabına (Hil "Yayınlan, Nisan 1984) başvurabilir. Emrealp'in çalışması okura birçok bilgi verdiği gibi, pek çok soruyu da sorduruyor. Bu sorulardan biri, yazarın çok yerinde olarak yaptığı "özgün" (başlangıçtaki) ve "Çoğdaş" (bugünkü) sosyal Demokrasi ayrımıyla ilgili. Emrealp'e göre, günümüzde "evrcnsel bir modeli izlemekten uzaklaşan Avrupalı komünist partiler, sosyal demokrasinin, çağdaş sosyal demokrat partiler tarafında:ı boşaltılan özgün 'devrimci' reformist koltuğuna yerleşmeye başlamışlardır" (s. 215). Batı Avrupa komünist partilerinin bugün içinde bulundukları ideolojik ve politik dağınıklığa, giderek marjinalleşmelerine bakıldığında bunların çağdaş sosyal demokrasiye bir alternatif oluşturdukları iddiası ne denli doğrudur? Avrupa'daki eski komünist (yeni demokratik sosyalist) partilerin yok olma ya da sosyal demokratlaşma alternatifİeriyle karşı karşıya olduklarını söylemek gerçeğe çok daha uygun değil midir? Ote yandan, Emrealp'in Avrupa Solu ve demokratik sosyalizm olarak nitelediği akıma atfettiği "çoğulcu demokrasi + piyasa ekonomisi + topCUMHURİYET KİTAP SAYI 132