Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Din üstüne araştırmalan Avrupada da dikkat çeken Aytunç Altındal: Hıristiyanlara efendice yanıt verdim "Üç İsa" adlı kitabı yakında İngiltere'de yayımlanacak olan Aytunç Altındal Hıristiyan Müslüman çatışmasına karşı Türkiye'nin elindeki en önemli ve tek kozun laiklik olduğunu söylüyor. MEMSA&LAM ZÜRIH İ Bilgiyle ulaşılan gerçok \lıın IV »ıı. N C E L E M E Aytunç Altındal ydlardır Zürih'te yaşıyor ve laiklik konusunda yazı, kitap yazıyor, konferanslar veriyor. Laiklik kavramının Hıristiyan alemine ait bir kavram olduğunu vurgulayan Altındal yakında çıkacak kitabı "Üç İsa'da bu kavramı inceliyor. Altındal kitabı için "Hıristiyan alemine verilmiş efendice bir yanıt o kadar" diyor. Altındal'la Zürih'te görüştük. Sayın Altındal, sizce Batı Avrupa'da yaygınlaştığı gözlenen MüslümanHıristiyan gerginliğinin gerçekle ri nclerdir? Bu gerginliğin kaynakları hususunda, neler söylenebilir? ALTINDAL Gerçekten de son sekiz yıldır Batı Avrupa'da giderek hızlanan bir ivmeyte, HıristiyanMüslüman çatışması körükleniyor. Bu karşıtlık önceleri masum "muhafazakarca" tepkilerkarakterindeydi ve ilkin 1960'lıyılların sonlarında İngiltere'da ortaya çıkmıştı. Ülkeye akın eden Hintli, Pakistanlı, Avustralyalı ve Afrikalı grupların istilasına karşı sözde ulusal değerleri korumak ve kollamak amacıyla başlatılmıştı. Sonra bilindiği gibi Fransa'ya sıçradı. Sonra da, başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa'ya yayıldı. Çıkış döneminde kısaca "yabancı düşmanlığı" şeklindeydi. 1980'de Vatikan bu tepki hareketine iki yeni boyut ekledi. Bir yandan ırkçılığa karşı çıkarak 'milliyetçiliğin' ve "şovenizmin" Hıristiyanlığa yarar değil, zarar verdiğini söyledi, diğer yandan da gerçek hayatın sınıflar arası mücadeleyle değil, dinler arahindaki mücadeleyle kurulduğunu 'vurguladı. Böylecehem 1965'tenbuya na etkin tarzda savunduğu İnsan Hakları Belgesi ve Helsinki Nihai Senedi'nin hükümlerine ters düşmemiş oldu, hem de ırkçılığa karşı çıkarak taraflarını bu tip örgütleri etkisiz kılmaya çağırdı. Yabancı düşmanlığı konusunu etkisizleştirmeye gayret eden Vatikan'ın asü arnacı 1982 de ortaya çıktı. Vatikan, Avrupa'nın yeniden Hıristiyanlaştırılmasını istiyordu. 1985'ten sonra, bu görüşünü hızla hayata geçirmeye koyuldu. Dağılan SSCB'nin eski peyklerine iyice yerleşti. Kaybettiği mülkleri ve geliri yeniden kazanmaya başladı. Kilise'den ayrılmış olan eski komünistleri yeniden kiliseye soktu; bunları yeniden kilise vergjsine bağladı. Günümüzde Avrupa'daki YenidenHıristiyanlaştırma propagandalarını yürüten çesitli hiziplerin ve dinci grupların arasında en radikal ve en güçlü olanıkuşkusuzVatikan'dır. Son zamanlarda adından çok söz ettiren dinsel bir örgiit var. Opus Dei: Hıristiyan alemi Opus Dei'nin kimliği, faaliyetleri ve gücü konusunda ncredeyse ikiye bölünmüş durumda. Vatikan Opus Dei'nin koruyucusu olarak görünüyor, ancak Katolik çevrelerden ağır eleştirilere hedef olmakta. Opus Dei konusunda bize bilgi verir misiniz? Sizce Opus Dei, bazı Katolik ilahiyatçıların öne sürdükleri gibi, gizli bir örgiit müdür? ALTINDAL Opus Dei, son 15 yıldır adından çok söz ettiren Katolik bir örgüttür. Ne var ki Opus Dei'nin (Tanrının işi demektir) kendisi dini değil, tam anlamıyla 'laik' bir kuruluştur. Üyelerınin yüzde 85'inin dindışı mesleklerden olması zorunluluğu vardır. Dolayısıyla Opus Dei'nin üyeleri seçkin doktor, avukat, gazeteci, sanatçı, bakancı, tekstilci ve inşaatçıdır. Ama örgütün başında doğrudan doğruya, Papa tarafından atanmış bir dinadamı vardır. Opus Dei'nin, seçkin meslek sahibi kadınlar için kurduğu özel bir kolu da vardır. Opus Dei, milliyet, ırk, renk ve cinsiyet farkı gözetmeden kurulmuş 'gizli' bir örgüttür. Opus Dei, îspanya'da 1924te kurulmuş olmasına rağmen İspanyol değil uluslarüstü olmak iddiasındaki bir örgüttür. Dolayısıyla kendi değil, örgütlenme tarzı gizli (sadece Vatikan'da Papa'ya sorumlu) olduğu için, hakkında açılan tüm soruşturmalardan sıyrılmayı bilmiştir. Geçen hafta 17 Mayıs pazar günü örgütün kurucusu Jose Maria Escriva'nın Papa tarafından Azizlik mertebesine yükseltilmesi için gereken ön kutsama MllTI.LHA'CiHN ANLAM1 Mutluluğun Anlamı Alan Watts / Çeviren: Semih Aközlü / İmge Kitabevi / 208 s İngiliz araştırmacı Alan Watts, Taoculuk başta olmak üzere, Çin ve Hint görüşlerinin usta bir yorumcusu olarak kabul ediliyor. 1973 yılında 58 yaşındayken ölen Watts "Mutluluğun Anlamı" adlı kitabında mutluluğu eylemle ulaşılacak bir sonuç değil, bilgiyle ulaşılabüecek bir gerçek olduğunu öne sürüyor. Eğitimi gellştlrmek için Bir öğretim kuramına Doğru / Jerome S. Bruner / Çevirenler: F. Varış T. Gürkan Ankara Üniversitesi Yayını / 142 s,/17.5OO Harvard Üniversitesi eğitim profesörü Jerome S. Bruner'in ABD'de Yale Üniversitesi'nde verdiği konferans mctinleri ve özgün metinlerinden oluşan kitap, öğrenim ve eğitim süreçlerini geliştirmeyi amaçlayan görüşleri içeriyor. töreni yapıldı. Bu tören Hıristiyanlık aleminde büyük tepkilere neden oldu. Escriva öleli henüz 17 yıl olmuştu. Bu kadar kısa zamanda, bugüne kadar hiçbir dinadamının Aziz yapıldığı duyulmamıştı. Çünkü aziz olmak için en az 200300 yd beklemek gerekiyor. Ayrıca Aziz yapüacak şahıslar hakkındaki soruşturmalar, yıllarca sürüyor ve de çok pahalıya patlıyor. Olayın ekonomik yönü, dinsel yönünden çok daha önemli. Escriva'nın ölümünden 17 yıl sonra aziz yapılması, Opus Dei'ye yaklaşık 1 milyar tsviçre frangına mal olmuş. örgütün sırf bu iş için harcadığı bu parayı nereden bulduğu ise soruşturulamıyor. Tıpkı, örgütün üye sayısının bilinmemesi gibi. Uzmanlara göre 30 bini İspanya'da olmak üzere, 60 ülkede toplam 5556 bin kişi Opus Dei üyesi olduğu görüşünde. Opus Dei kendisi laik olmasına rağmen, üyelerinden softaca bir dini bağımlılık istiyor ve bu amaçla baskı uyguluyor. Kısacası Opus Dei, Tek Yol CUMHURİYET KİTAP SAY1124 S A YF A 10