02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

On yıldır yurt dışında yaşayan Oya Baydar "Elveda Alyoşa"yı anlatlı Zelzele süreceğe benzer Elveda Alyoşa / Oya Baydar / Can Yayınları, tst. 1991 / 172 s. / 15.000 TL. CKKKodNo:021.511 REFİK DURBAŞ üya Baydar, on bir yıklır KIYKIkV Almanya'da siyasal göçnıen olarak yaşamakta. Yakında Türkiye'ye dönme hazırlığı içinde. Anıa Oya Baydar, özlediği iilkesine daha ayak bas madan öyküleri geldi: "Elveda Alyoşa." Sözü lazla uzatınak istemiyoruın. ü n bir yılın özlemiyle O ya Baydar konuşsun, O anlatsın nicc vcdaları, elvedaları, "Her şey yıkılıyor... Dııvarlar, kaleler, şatolar, yıldızlar, heykeller, hayaller, inançlar, değerler, geçmişebağlananherşey... "dediklerini.yenibirdiinyaya "merhaba"yı... Merhabayenidiinya! Elveda Alyoşa!.. "Elveda Alyoşa, insaruığın en soylu rüyası, en güzel ve insan insan kaldıkça hiç bitmeyecek ütopyası olan sömürüsüz, özgür, eşit, savaşsız, ayrımcı olmayan, relah içinde bir dünya yaratma, yani şimdi ne kadar yıpratılsa da kullanmaktan çekinmememiz gereken adıyla sosyalist bir dünya yaratma özlemine bir veda dcğil. Anık ne kadar çabalasak geri gelmeyecek bir eski "tarz"a, özlem dolu bir veda sadece. Bugünkü yıkıntı tablosunun, şu ilk toz duman geçtikten sonra yerini bambaşka bir dünyaya bırakacağına inanıyorunı ben. Arada çok kötü, belki dayanamayacağımız kadar kötü günler de yaşanabilir. Tarihin müthiş bir geçiş döncminde yaşadığımızı düşünüyorum. Bu geçiş dönemini görmek de bizim kuşağa nasip oldıı. T A P T A N B İ R B Ö L Ü M Dur postacı! Gençliğimiz çantanda... Ağır ağır u/aklaşıyor postacı. Elimde bir kâğıt tomarı. Klimde sınıfımı/ın ilk ölüsüniin cesedi, elimde j>enin iııandına/ yasjılığın, elimdc bütün bir sürgün. L'ostacının omuzlan diişük Kar yağıyor kaı^ı kavaklara Klimdeki kâğıt tonıannu, çanı ağacının yeşil dallarına, Frankfurt'a, sınıfımızın ilk ölüsüniin üzerine, senin şakaklanna, daha kaç yıl bekleyeceğinıiz! bilnıcdiğimiz bir istasyona kar yağıyor. Postacının itip götürdüğü tekerlekli Çüntası ağır, çok ağırmış gibi geliyor şimdi bana. Arkasından koşuyorum karların içinde düşe kalka. Dur postacı, dur ucundan tutayım. Duı! Çantan ağır. Çanıaııda yıllar, çantanda ülkeler var. Çantanda tüm gençliğimiz, tüm umutlarımız, tüm savaşlaıımız ve yeııilgilerimiz var. Dur! Belki bir gazete daha kalmıştır çantanın bir köşesinde. lîir ölü daha vardır helki şu elime bıraktığından başka. Dur! Orada dostlarım, orada umutlarım, orada ölülerim ve helki de kimbilir orada, çantanın bir köşesinde adı 'Umut' ulan bir çocuğun doğum ilanı var. kimliklerimiz... "Son ydların siyasal olaylarının henüz fırtınanın başlangıcı olduğunu düşünüyorum. Birkaç yıl, belki de birkaç on yıl boyunca zelzele süreceğe benziyor. Böylesine büyiik bir sarsıntının edebiyata, hem dünya hem de Türk edebiyatına yansımamabi olanaksız. Ama her geçiş yeni birçağa açık değil midir:*" Bu dönemi, bu dönemin insanlarının ve toplumları ...başını koyup dinleneceğin bir limana varmanın kimlik arayışlarını ve bunalımlannı, yeni dönedan sürmüş bıı uzıın yolculıığun getirdiği gitme, kaçmin yeni umutlarım yazacak büyük yazaıiar gelecek ma isteği dışında, içimdeki bu geç kalmış sevgi, bu kuşkıısıız. İçinde yaşadığımız yılları bir kuluçka dökurşuni keder dışında, gerçekten yaşadın mı scn? nemi olarak niteleyebiliriz. "Kitabın 'Vedalar' ve'Anımsamalar' bölümlerinde Son yirmi yılm, edebiyattaki biçim ve öz arayışları hep geçmişe dönüşler anlatılsa da dikkat cdilirsc iki lıenüz dağınık ve tam arayış halinde. Ben, bir süre farklı geçnıiş, iki farklı andar kümcsi söz konusu. Bisonra biçimdem başlayarak içeriğe ve öze kadar ede rincisi, belli bir yaşa gelen her insanın kaçınılmaz olabiyatın gerçek bir değişim geçireceğine ve büyük rak yaşadığı geçmişe dönüş; çocukluğun, gençliğin, ürünler vereceğine inanıyorum. Bütün yenilik vegegeride kalmış günlerin anılarına dönüş... Bunun lişmeler gibi edebiyat alanında gelişme ve zenginleşmutlaka bir özlem, moda deyişle 'nostalji' t)lması ge me de durukluktan ve donukluktan; ref abtan ve dinrekmiyor. Benimkilerde ürneğin özlemden çok, o ginlikten değil, hareketlen, olaydan, öflteden, acıdan, günlere dönemeyecek olınanın, zamanın akışının umutıan doğuyor." önüne geçememenin, On bir yılın özlemiyle belki dc o günleri başOya Baydar'la "Elveda ka türlü yaşamamış olAlyoşa" konuşsun iste manın, en azından miştim, ama yine de böylebirolanağın artık son bir soru ben sorbulunamamasının nıak istiyorum: "Alyohüznüvar. şa'nın arkası gelecek İkinci tiir geçmişe mi? Bundan st>nra da dönüş ise 'Elveda Al"edebiyat" sürecek mi? yoşa' kitabında ana te"Eski defterlerin kamayı oluşturuyor. Bu, rıştırılıp, benim gençlik insanın ve o insanın hevesi "Allah Çocuklaiçinde yaşadığı toplurı Unuttu" romancığımun siyasal, düşünsel nın batırlanacağını düve etik geçmişini anımşünmüştünı. Düşünsama... düğünüz gibi onu yazBu kaçıncı özgürmış olduğumdan pişlüğüm, kaçıncı ölümanlık duydıığum; zamüm benim?.. man zaman da kötü bir "Yazar ve 'sürgün' üriin vermiş olmanın kavramları öteden beutancını yaşadığım olri, hele de çağımızda du. Ama o kitabın hebirbirine çok sık bağlamen ardından roınan nan kavramlar. Pek yazmanın bir birikim çok yazarın sürgünliik Oya Baydar: Ceçmlslnl elestlrmek, düşüncelerlyle hesapla$mak ve soluk işi olduğunu dönemleri olmıış. Kos yerine unutmak, reddetmek, lanetlemek Isteyenlere kendlml ya anlamış, o zamanların kın hlssetmlyorum." koca bir 'sürgün edebi Erançoise Sagan modayatı' oldıığımu, ben de Türkiye dışında yaşamak zo sına uymaktan vazgeçmiştim. Şimdi artık belli biryarunda kaldığım şu on bir yıl içinde öğrendiın. Kök şa geldinı. Kendimi tüm geçmişimle tüm yanlışlnrımsaldığı, uzıın yıllar beslendiği toprakların dışında yala, yaptığım iyi işler kadar kötü işlerle de kabul etme şamak zorıında kalmak ve yabancı iklimlerde yazyi, yani kendimle barışık olnıayı, kendimi afletmeyi mak.yeni temalar, yeni tatlarka/andınyor kıışkusuz. öğrendim. Aynı şeyi siyasal geçmişim, siyasal düşiinOzellikle hüzün, yazarın elinde olmadan lakılıyor kace ve inançlarım için de söyleyebilirim. Onlardan hiç lemin ucuna. Ama yazıların okııra ıılaşması açısından pişman değilim. Yanlışlar doğruları, çirkinlikler güve okıırla ve toplumla sıcak bağlar kurabilme açısınzel olanı ortadan kaldırmıyor. Bu yüzden geçmişini dan, dışarda olmak bir dezavantaj. Zorıınlu veya göeleştirmek, düşünceleriyle hesaplaşmak yerine unutnüllü olarak yurtdlşında yaşayan yazarlarımızın tümak, reddetmek, lanetlemek isteyen ve böylece temü değil, ama çoğu yurtdışı ydlarında biraz soldular, mizleneceklerini sananlara da kendimi çok yakın hisbiraz kurııdular. Benim gibi yazarlık geçmişi eski de setmiyorum. Bu ret, peşinden kimliksizliği ve boşlu olsa edebiyat alanında ürüıı vermeye yeni ve dışarıda ğu getiriyor. Yanlışlarına rağmen güzel olmuş, güzel başlayanlar açısındansa 'sürgünhüzünnostalji' çemkalabilmiş insanlar, kendilerini reddettikleri zaman o berini aşamama gibi bir tehlike var. Örneğin benim güzelliklerini de kaybediyorlar. Oysa yanlışlarımızla bunu aşıp aşamayacağımı zaman ve gelecekte yazabarışık kalarak düzeltebiliriz onları ve daha doğrusııcaklarımgösterecek." rıu da ancak öyle bulabiliriz. Kısaca, Alyoşa'ya "elveda" demek, onun güzelliklerini unutmak değil, aksi Ve yere serilmiş tczgâhlarda, belki de binlerce ne geride kaJmışogüzelliklereduyulan ıımutlu bir özyıldan bu yana ilk kez meta olup pazara çıkarılmış alılemdir de." ü şılmadık, garip bir ınal: En az üç kuşağın kimliği; S A Y F A 13 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S AY I 8 2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle