05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nâzım Hikmet'i Yunanistan'a tanıtan Nevşehirli:StelyosMayopulos 'Benimle Türkçe konuş!' A Çantamdan çıkarttığım Yenı Rakı'ya uzanıyor. Stelyos, 10 yılı aşkın zamandır felçli. Güç konuşuyor: "Ycni Raki, canım!" Stelyos ağlıyor. Baktım, mavi ağlıyor. Sanki aramıza bır Ege Denizi çiziyor. ORHAN ALKAYA uııa'nın s.ırı gürültüsünc karışmış bır akşamüstü. Seçımler yorgunu bu şehrın şangırtılı caddelerını aşıp, dıngın ara sokaklarına sapıyoruz; Frango, Nazlı vc ben. Frango Karauğlan. Haftalık Pontiki Dergisi'nin yazarlarından. Cumhuriyct okurları iın/asını tanır. Dudaklarınııı iki kıyısından sevinçli bir gülüşü, endişeli bır gülüşü, meraklı bır gülüşü, ama bır gülüşü hıç eksık etmeyen "harbi tstanbul kadınlarından." Bizi Stelyos ile Evriyanti'ye götürecck. Stelyos Mayopulos... Devirmek üzere olduğumuz yüzyılın başlarııuia Nevşehır'de doğmuş bır Küçük Asyalı. Fransız Papaz Okulu'nda, Türk Lisesi'nde, Flavyan Lisesi'nde okumuş. Tarihin, bir denizin iki yakasındaki iki kardeş ulusa etmedığını komadığı kötü günlerı gördükten sonra, Izmır üzerınden Selanık'e göçmüş. Sene 1925. Sclamk'te önce öğrencilik ydları, ardından Fransız Lisesi'nde öğretmenlik, derken, büyük direniş yılları. Ve Türk kültürünün Yunanistan'a açılmasında belki de cn önemli payın sahibidir Stelyos Mayopulos. Daha 1940 yılında, yani ELAS (Ulusal Halk Kurtultış Ordusu) saflarında bir dırenış önderı olarak bclırmesıne raıııak kala, Gcnç Türkiye'nin Şairleri seçkisinı yayımlamış vc 24 şairimizi Yunanlı okura tanıtmıştı. Bunu, Nâzım Hikmct'in oyunları, şiirleri; Sabahattin Ali'nin lıikâyeleri, Aziz Nesin vc Orhan Kemal'in yapıtları izlcyccckti. Zatcn, onunla ılgili duydugunı ilk şey, Nâzım I lıkmet'i Yunanistan'a tanıtan ınsan olduğuydu. Zili çalıyoruz aşağıdan. Fokianu'nun şık evlcrinden biri. Girişıeki posta kııtularında, Timc, Newsweek, Der Spiegel benzcrı dcrgilcr yığılmış. Ağırba.şlı, gö/lüklü SINASPISMOS'lular dışarıda kalıyor arıık. Her yaştan, hcr sosyal sınıftan, kaynaşmış vc orta sınıflaşmış PASOK'lular, göbekli, altın zincir vc altın kiinyeli Ycni Demokrasiciler dışarıda kalıyor. Mitçotakis'in, "Saatchi and Saatchi" ım/alı rcklam kampanyasındaki "pantolon uyduramadık, bari gömlek verelim" ifadcli tezgâhtar gülüşü dc dışarıda kalıyor. Biz, başka bir gcrçckliğin kokusunu almaya başlıyoruz şınıdı. Mitçotakis ve hamisı Karamanlis'in, yıllarca "vatan haini veteciler" olarak sıı^layıp, nihayct son bıriki yıldır "kahraman vatanseverler" olduklannı kabul ettığı dırcıiişçi komünistlerdcn birının kapısındayı/. nc olsa. Altmışlarının ortalaıında, dınanıık, olağandışı mavı gözlü, hayli güzcl, hayli özcnli bir kadın aciyor kapıyı. Konuşıııanın bir yerlcrinde, "Ben basit bir köylüyüm. Nc öğrendimse ondan öğrendim" deyip dudaklarımızı m,uklatan Evriyanti Mayopulos bu. Ayaküstü czbcrlcdiğim sclamlaşma sözcüklcrini sıralıyorunı bir çırpıda. "Yasu" merlıaba demcktı, "yasas" merhabayn! Yoksa tcrsı mıydı?.. Oönüp Frango'ya bakıyorum. Gülüyor. İçeri adımımı attığını andan itibarcn, tck miliınctrckare duvar parçası bırakmanıacasına her yanı kaplamış kütüphanelerle yüzleşıyorum. Yürüyorunı ıçen doğru. Büyük odanın ortasında, balkon kapısının hcmcn kıyibinda bır heybct yatıyor. Benıbeyaz saçları ütülü yatak kıhfına dağılmış, yüzündc coşkıılu bir hüzünle Stelyos Mayopulos yatıyor. Uzanıp clini sıkıyorum; gütlü. Çantamdan 35'lik Yeni Rakı'yı çıkartıp, "Bağıslayın" diyorum, "Buradan sonra yolumuz çok uzun, bunu sığdırabildim sırt vantama". Uzanıyor. Fvriyanti koşup yatağın baj kısmını doğrultuyor. Stclyos'un Yeni Rakı'yı sımsıkı kavrayan clleri... Stelyos felçlı, on yılı aşkın zamandır. Ciüç konuşuyor: "Yeni Raki, canım!" Stelyos ağlıyor. Evriyanti başını okşadıgında baktım, sankı mavı ağlıyor. Sankı aramızda bır Ege Dcnızı çızerek ağlıyor. Elimi tuttu Stelyos, "Konuş" dedi, "Türkçe!" Ona Türkiye'den selamlar söylcdim. Doğu'dan, İstanbul'un son meyhaneierinden, Izmir Kordonboyu'ndan, "Atina'ya uğrarsan Stelyos'a selam şöyle" diyenlerden. "Sahi" dedi, "Beni tanıyan var mı Türkiye'de?" Vardı elbcttc. Ama v"ok azdı. Zatcn Türkiye'de birilcıi ni tanıyanlar v<>k azdı. Yıllarını verdiği Nâzım Hikmet'i, Sabahattin Ali'yi, Orhan Kemal'i bıle, 55 milyonluk ülkemde, v<'k az insan "hakikaten" tamyordu. Stelyos, bır yandan Alman faşizminin, bir yandan i^ (aşızmin kıstırdığı Yunanıstan'da, uzun bir hapishanc döncmı yaşamış. Bu uzun yılların inanılmaz dokümanlannı gördüm o gün. Güncşte kurutulmuş süt kutularının arkalarına, nıürekkepli kalemle, niinitninnacık bır yazıyla yapılmış Nietzsche, Nâzım çcvirilcri gördüm. Hcnı nasıl; Almanca çevıriyorsa AlmancaYunanca, Türk^e ceviriyorsa Türkı,eYunanca bir sözlük hazırlayaıak başlamış işc. Altı dil bi liyor Stelyos Mayopulos. Koca adam! Doğaldır, hiç de kolay olmamış hapisbaneyi izleyen yıllar. Fclc geı;irene kadar, bir kitapçı dükkânıyla sürdürnuişlcr hayatlarını. Ama bir yandan, resmi baskının baş hedeflcrınden biri olan Öğretim Üyclcri Dcıneği'nin başkanlığını da yürütmüş Sıelyos Mayopulos. Felç ağırlaşıp Stdyos'u yatağa bağladıktan sonra bır sürc livrıyantı'nın dıkış makınesıylc ıdare ctmışler. Şımdilerde, Yunan hükümetinin bağıadığı emekli ya/ar ayhğı ile rahatlamışlar. Kütüphanesının neredeyse yarısı Türkçe'ydi Sıclyos'un. "Kitap göndereyim mi size" diye sordum. "Getirtiyorum" dedi, "ama eskisi gibi okuyamıyorum. Zor artık." Tiıreyen parmaklarmı gıisteriyordtı. "Türkçe konuş, hadi" dedi kaçıncı kez. lııs.ın.ı, aşka, sevme halıne nanırım; ama böylesını az gördüm. Anlatmaya ı,alışacağını, cksik kalacak, bağışlayın: Evriyanti, portakal suyu hazırlamak ve fırından yeni çıkardığı kekin yanında bize sunmak için mutfağa gitmijti. Stelyos, gözlerindeki diıımeyen yaşlarla, "Evriyanti'yi çağır" dedi Frango'ya. Ona, karısının muttakta iş yaptığını, bırazdan geleceğini söyledik. "Hemen" dedi. I'.vriyanti'ye seslendı Frango. Koşup geldi. Kocasının elini tuııu. Bır sürc bırbırlerıne baktılar. Evriyanti dönüp mutfağa gııtı. Hcpsı bu! Yıllardır yaıağıyla yaşayan k(K,vsının bu küçük sevgi kaprisı, Evriyanti'de, mutlu bir gülümseıııeden fazlasına yol açmamıştı. Ne bir sıkıntı belirtisi ne bir anlık öfke... Hiçbir şey... Siz, ne dersiniz? Stelyos Mayopulos, Çakıcı Mehmet Efe'de, kişisel tarıhını yazmıştı. Nasreddin Hoca'yı yazmıştı. Ama asıl büyük yapıtını Küçük Asya'yı tamamlayamadan bcyin felcinc yakalanmıştı. Yayımlanmanıış şiirlerinin, günlüğünün, Mevlana üzerine bir kitabının, bir kısmı hâla süt kutularının atkalarında duran çevirilerınin sıkıntısını duydum o gün. Ama en çok, Anadolu üzerine ya/Jıkları vc yazacakları ilgilendirdi beni. Ya da artık yazamayacakları... Ben de ağlanıak üzereydim. Stelyos ağlıyordu. Istanbul'u, lürkıye'yı soruyordu. Yeni bır açmazla karşı karsıyaydını ışte. Ona şehrımızın artık Fikret'in dizesindcki gibi "bin kocadan artakalmış b.ıkire dul" olmadığını; bin bilnıcm kaçıncı kocasıyla birlikıe, sonunda bekâretmi de kaybcttiğini nasıl söyleyebilirdinı? Şu beton kusmuğuna dönnıüş, ebucehil soyuna teslim olmuş İstanbul'dan nasıl söz edcbilirdinı ona? "tyi" dedım. Evriyanti, bilmcdiği Türkçeye, hisvi kablel vuku'yla olsa gerek, kanşıverdi: "Stelyos ayaga kalksın, geleceğiz." Stclyos'u yorınuştuk lyicc. Nazlı totoğrallanmı/ı ı,ekiyordu ve deklanşöre her basışında, bu hayaı kokusuna nıadeııi bir tanıklık salmanın utancıyla kızarıp bakıvordu. Utanıyorduk. Stelyos'a bunca geç ulasabildiğimiz için. Utanıyorduk. Nâzım'ın bile hâlâ "lanetli" sayıldığı ülkcmiz ıçın. Uıanıyorduk. Stelyos'a bunca acı çcktırcn karşı yakadaki komşumuz için. "Gidelim artık" dedi. Stelyos elimi yakaladı. "Türkçe konuş" dedi. Kimbılir ne kadar zaman, el ele tutuşup ağlaştık. Ben Türkçe konuştunı. Hayatımda en iyi becerdığim işi yaptım, Stclyos'un karşısında. O anasının kokusunu duydu belki. Bırkaç eski dostunu hatırladı. Baktı. Ağladı. Eİ ele tutuşıuk, bir dcnızın iki yakasında. Stelyos ve Evriyanti Mayopulos... Çok yaşayın. ü S A Y F A Stelyos Mayopulos, bu yüzyılın başlannda Nevşehır'de doğmuş bır "Küçük asyalı" Türk kültürünün Yunanistan'a açılmasında belki c'e en önemli payın sahlbi olan Mayopulos, şımdi felçli ve çalışamıyor. C U M H U H İ Y E T K İ T A P SAYI 7 5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle