27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Araştırmacı Pars Tuglacı 'Osmanlı Mimarlığında Balyan Ailesinin Rolü nü anlattı y İnce ruhlu mim The Role of the Balian Family in Ottoman Architecture (Osmanlı Mimarlığında Balyan Ailesinin Rolü) / Yeni Çışır Kitabevi / İst. 1990 / 742 s. ALPAY KABACAU Pars Tuğlacı, 1982'de yayımlanan ve geniş ilgi gören Balyan Ailesi adlı kitabının genışletilmiş yeni baskısını İngilızce olarak yayımladı. Kitabın Türkçe genişletilmiş ikinci basımı da yakında çıkacak. Aşağıda, Pars Tuğlacı'yla bu kitap dolayısıyla yaptığımız konuşmayı sunuyoruz. 1982 yılında yayımlanan Balyan ailesi ve yapıtları üzerine kitabınızın, gerek yurtiçinde ve gerekse yurtdışında büyük ilgi gördüğünü, kısa sürede tükendiğini biliyoruz. Sizi böyle bir araştırmaya yönelten etkenler nelerdir? TUĞLACI Istanbullu köklü bir ailenin ferdi olarak, çocukluğumdan beri Balyanlar'ın anılarıyla yaşadım durdum hep cadde ve sokaklarda. Ömür boyu tramvaydan, otobüsten, vapurdan seyre daldım o güzelim zarif mınareleri, çan kulelerini... Ezan ve çan seslerinin uyumlu bir biçimde korodan orkestraya dönüştüğünü duydum. Kimi zaman "Ey ölümsüzler, neredesiniz? Çoktandır dalmış olduğunuz derin uykudan uyanın, bana sevgi yolunu gösterin" diyesim geldi. Bu ailenin sevgi dolu, sevilmiş, sayılmış insanlarıydı onlar gerçekten. Gıiniimüzde bile dimdik ayakta duran ve adım başı bize hitap eden görkemli eserleriyle isimleri belleklerden silinmeyecek, anıları yüreklerde sonsuza dek yaşayacaktır. Hayranlık duymaktan kendimi alamadığım bu insanlanmıza duyduğum minnet ve şükran borcu, bu araştırmayı yazmamdaki başlıca etkenlerden biri oldu. Balyan ailesi kaç mimar yetiştirdi. Bunların Osmanlı mimarisindeki yerleri ve önemleri nedir? TUĞLACI Balyan ailesinin mimar mensuplan dokuz kişiden ibarettir. Ataları sayılan Keresteci Bali Usta, 17. yüzyılın başlarında, doğum yeri olan Kayseri'nin Derevenk köyünden İstanbul'a göç ederek hassa mimarlığına atanmıştır. Bali'nin ölümünden sonra yerine oğlu Kirkor Amira geçmiştir. Bu ailenin imzasını taşıyan cami, saray, kışla gibi ilk anıtsal yapılar, resmi belgelerde "Ebniyei Hassai Şahane Kalfası" diye anılan Kirkor Amira'nın eserleridir. Siyasi ve ekonomik koşullar, kişilerin sanatsal formasyonu için önemli etkenlerdir. Balyanlar şüphesiz istisna teşkil edemezlerdi. Nıtekim 18. yüzyıl başında, 111. Ahmed devrinde Avrupa ile fikri ve idari ılişkiler başlamış, 18. yüzyılın ikinci yarısında Batı üslup ve tarzlarının Türkiye'ye girdiği görülmüştür. Bunların başında Fransız ve İtalyan rönesansı gelir. Özellikle İtalyan ressamlarının Istanbul'da oturup faaliyette bulunmuş olmaları, yerel mimari, fresk ve resim sanatı üzerine büyük etkide bulunmuştur. Bu etkiler, II. Mahmud devrinde, gericiliğe karşı Batılılaşma çabalarının hiisedilir derecede artmasıyla daha da göze çarpıcı olmuştur. Devlet vönetimi, adliye ve eğitimde, her bakımdan ülkenin yıkılmasını hızlandıran hasta, yozlaşmış ve engelleyici geleneklerden sıyrılmak için her türlü çabayı göstermekten geri kalınmamıştır. Özellikle Fransa'da öğrenim görmüş genç paS A Y FA 2 8 Pars Tuğlacı, Istanbul'da, Aynalıkavak, Beylerbeyı gıbı saray ve kasırları. Davutpaşa, Kuleli, Selımıye gıbı kışlaları, Beyazıt Yangın Kulesı'nı ve daha bırçok yapıtta ımzaları olan Balyan Aılesı'nı anlatıyor (Soldan sağa Ara Guler, Vera Tulyakova Hıkmet ve Pars Tuğlacı 1976 Moskova) şalar ile devlet ve fıkir adamları, Batılı düşüncelerden esinlenerek köhne zihniyeti söküp atmaya uğraşmışlardır. Her türlü yeniliğe ve Batıhlaşmava yönelik zihniyet ve hareketin egemen olduğu bu çağda Balyanlar, bu doğrultudaki gayretli ve hummalı çalışmalarıyla haklı bir üne erişmişlerdir. Babadan oğula ve toruna geçen olağanüstü yetenek ve ustalıkla, özellikle 18. ve 19. yüzyıl OsmanlıTürk mimarlığına önemli katkılarda bulunmuş olan bu ailenin mimar fertlerı, genellikle İstanbul ve çevresinde inşa ettikleri saray, kasır, cami, kilise, yalı, köşk, kışla, okul, hastane, kule, çeşme, sebil, bent, tiyatro vb yapılan, Batı'nın planlarıyla birlikte, barok ve ampir üslupları eklektik tarzda uygulamışlardır. Bu uygulamada, Doğu'nun süsleme motiflerini yadırgamadan Batı unsurlarına katarak kendine özgü bir üslup meydana getirmişlerdir (Çırağan Sarayı gibi). Balyanların zarif yapılarında, çağdaş eğilimin ve Tanzimat ruhunun yansıdığı ve Doğu sanatının Batı rönesansı ile uyumlu bir biçimde kaynaştığı görülür. Balyanlar arasında sanatı yönünden en ön planda gelen hangisi? TUĞLACI Bence Nigoğos Balyan'dır. Batılılaşma döneminin en zarif yapıfarı onun imzasını taşır. Ortaköy Camii, Çırağan Sarayı, Göksu Kasrı, Ihlamur Kasrı, Dolmabahçe Sarayı'nın Muayede Salonu ve saltanat kapıları gibi... Balyanların imzasını taşıyan, günümüzde kullanımda olan veya yıkılmış bulunan başlıca mimari eserleri sayar mısınız? TUĞLACI Sayayım efendim: Alemdağı, Aynalıkavak, Adile Sultan, Ayazağa, Baltalimanı, Beylerbeyi, Beykoz, Dolmabahçe, Izmit Hünkâr, Kalender, Mecidiye, Göksu, Ihlamur, Validebağı, Yeni Çırağan, Yıldız ve Zincirlikuyu saray ve kasırları; Davutpaşa, Gü müşsuyu, Kuleli, Maltepe, Mecidiye (Taşkışla), Rami ve Selimiye kışlaları; Aksaray Pertevniyal Valide Sultan, Çağlayan (Sadabad), Dolmabahçe Bezmiâletn Valide Sultan, Çırağan, Hamidiye (Yıldız), Nusretiye ve Ortaköy camileri; Kumkapı Meryemana, Beşiktaş Meryemana, Kuruçeşme Surp Haç ve Galatasaray Üç Horan Ermeni kiliseleri; Beyazıt Yangın Kulesi; Hamidiye (Yıldız), Dolmabahçe ve Tophane saat kuleleri; ü. Mahmud, Kirazlı, Topuzlu ve Valide bentleri; Gümüşsuyu Askeri ve Yedikule Ermeni Hastaneleri; II. Mahmud Türbesi; Maçka Silahhane ve Karakolhanesi, Çırağan Karakolhanesi; Bakırköy Basma, Beykoz Kösele, Hereke Dokuma ve Zeytinburnu demirçelik fabrikaları; Harbiye, Beşiktaş Mahruhyan ve Üsküdar Cemaran okul binaları. Bunlardan başka zamanla yıkılmış veya yanmış olan çok sayıda yapının adları ve tarihçeleri kitabımda mevcuttur. Balyanlar'ın hepsi de Istanbul'da mı yaşamışlar? tstanbul dışında da eser veren var mı? TUĞLACI Balyanlar genellikle imparatorluğun başkenti Istanbul'da yaşamışlar, faaliyet merkezleri bu şehir olmuştur. Bu arada Dolmabahçe Sarayı'nın ölümsüz mimari Garabed Balyan, ihtisas elde etmek ve mimarlık alanındaki bilgisini geliştirmek amacıyla Arpaçay'a giderek eski Ani şehri kalıntılarını incelemiştir. Bu arada Bayburt'un Lison köyüne, Bandırma'nın Ermeni köyüne birer kilise, Kudüs'te bir marhasalık, İzmit'te Hünkâr Kasrı ve Hereke'de bir dokumahane inşa etmiştir. Balyanların öğrenim durumu nedir? Mimarlık alanının dışında etkili oldukları alanlar var mı? TUĞLACI İnce ruhlu ve ıslahatçı Padişah Sultan Abdülmecid'in telkin ve desteğiyle Garabed Balyan, oğulları Nigoğos, Agop ve Sarkis'i zamanın dünya kültür merkezlerinden Biri olan Paris'e göndermeye ve onCUMHURİYET KİTAP SAYI 42
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle