Katalog

16 Bulmaca 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 SOLDAN SAĞA 1. “Werner Von ...” (Berlin ile Frankfurt arasında en uzun telgraf hattını, elektrikle çalışan ilk lokomotifi yapan Alman mühendis) – Çare – Su. 2. Abuhava – Haç biçiminde yapılan kilise. 3. Delgi – Hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü küçük bir bitki. 4. Praseodimin simgesi – Asya’da bir ada ülkesi – O yer. 5. Demirin simgesi – Zan –Durgun su. 6. Eski Mısır inanışında baştanrı – Japon Buda rahibi – Bir Japon tiyatrosu. 7. Afrika’da bir ırmak – Metal sarnıç – Bir Beşiktaş Tramvayı adlı şiiri de yaratan şair. 8. Büyük zoka – Göçebe konak yeri – Kaz Dağları’nın mitolojik dönemlerdeki adı. 9. Geçmiş – Protein sentezine yardımcı olan bir asit türü – Doğuştan meme ucu yokluğu. 10. Kemiklerin toparlak ucu – Matrix’teki temel tip – Hayvanlarda yüzün çıkıntılı bölümü – Kilosaykıl (kısa). 11. Köz – Türkiye’de çok olan stratejik maden – Kalın, kısa ve düzgün sopa. 12. Eski bir İslam hanedanı – Kasaplık hayvanların sırtında, dikensi çıkıntı boyunca iki yandaki et. 13. Konya’nın bir ilçesi – Mevsim. 14. Yapay reçine verniği ve tutkalı üretiminde kullanılan temel gereçlerden beyaz, billursu toz – Ağırlık ve uzunluk ölçüleri için kabul edilmiş yasal ölçü modeli – Kadınların genellikle bluz üzerine giydikleri kısa yelek. 15. CBT 1474/19 Haziran 2015 ilginç SORULAR BEYNİN KAPASİTESİ Soru: Beyin mucizevi bir organdır. Sonsuz bir kütüphanedir; raflarını en değerli anılarımız ve yaşam boyu edindiğimiz bilgiler doldurur. Bu durumda beyin tam kapasitesine ulaşabilir mi? Başka bir deyişle beyin “dolar mı?” Yanıt: Scientific American, Haziran 2, 2015 Bu sorunun yanıtı kocaman bir hayır’dır, çünkü beyin sanıldığından daha karmaşık bir organdır. Bu yılın başlarında Nature Neuroscience dergisinde yayımlanan bir araştırma raporuna göre beyin, veri akışı karşısında dolup taşmaz; tam tersi, yeni anıları oluşturmak için eski bilgiler dışarı atar. Bundan önceki araştırmalar, yeni bir bilginin kendisine yer açmak için eskisini unuttuğunu ortaya koyuyordu. Fakat yeni sinirgörüntüleme tekniklerinden yararlanan bilim insanları yeni ve eski bilgilerin beyinde kendilerine nasıl yer açtığını artık görüntüleyebiliyor. Araştırmayı gerçekleştiren yazarlar halihazırda bildiğimiz bir bilgiye çok benzer başka bir bilgiyi hatırlamaya çalıştığımızda beyinde neler olup bittiğini araştırdılar. Bu çok önemli bir konudur, çünkü benzer bir bilgi, varolan başka bilgi ile karışabilir. İşte beyinde doluluk hissi yaratan bu olgudur. Bilim insanları bunu araştırmak için insanların “hedef” bir anıyı hatırlarken beyinlerinde ne gibi bir hareketlilik yaşandığını araştırdılar. Araştırmanın sonunda hedef anı, ne kadar sık hatırlanırsa, beyin faaliyetlerinin de o kadar arttığı ortaya çıktı. Aynı anda rakip anı ile ilgili beyin faaliyetlerinin azaldığı da görüldü. Bu değişiklik beynin ön tarafında bulunan prefrontal korteks bölgesinde daha yoğundur. Prefrontal korteks planlama, karar alma, seçici anı çağırma gibi bir dizi kompleks bilişsel işlemlerle ilgilidir. Kapsamlı bir çalışmaya göre prefrontal korteks, spesifik anıları geri çağırırken hipokampus ile birlikte çalışır. Eğer hipokampus arama motoru ise, prefrontal korteks bir filtredir. Bu filtre o anda hangi anının gerekli olduğuna karar verir. Bu da iyi bir bellek için bilgiyi depolamanın yeterli olmadığı anlamına gelir. Beynin bu arada gerekli bilgiye ulaşırken, aklını çelen, “parazit yapan” rakip bilgi parçacıklarından kurtulması gerekir. Günlük yaşamda unutmanın çok kesin yararları vardır. Unutma, gerekli bilgiye yolunun üzerinde engellemeler olmadan erişimin anahtarıdır.Yeni çalışmaların odak noktası unutma mekanizmasının hangi koşullarda devreye girdiği ile ilgilidir. Bunun için hipertimestik sendrom denilen hastalığa yakalanmış kişilerin beyinleri incelenir. Bu kişilerin temel özelliği otobiyografik bellek denilen, kişinin geçmişine yönelik olayları ve deneyimleri, normal insanlardan çok daha fazla, hatta hayatının çoğunluğunu kapsayacak derecede hatırlama durumudur. Bu çok az sayıda insanda görülen hastalık ilk başta avantaj gibi görünse de insanları çok ağır bir anı yükü altında ezer. Bazı hastalar bu yüzden şimdiyi ve geleceği yaşayamamaktan yakınırlar. Çünkü sürekli olarak anılarının kıskacı altında olduklarından geçmişlerine mahkumdurlar. “... Corbusier” (mimar) – Güney Amerika’da bir ırmak – Bir edebi sanat. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. İsviçre Alpleri’nden geçişi sağlayan geçit – Element ya da bileşikleri oluşturan ve onların özgül niteliklerini gösteren en küçük birim. 2. Doldurma, doldurulma – Bir Yunan adası – “... Nostrum” (Latinlerin Akdeniz’e verdiği ad). 3. Bir telgraf sistemi – Ocaktan çıkarılan işlenmemiş maden cevheri – Kez. 4. Karıştırıcı – Asur’un başkenti. 5. En gelişmiş röntgen sistemi – Verme, ödeme – Vücutta oluşan kızarıklıklar. 6. 18301903 yılları arasında yaşayan, izlenimciliğin ustalarından Fransız ressamı – Dar ve kalınca tahta. 7. Antimonun simgesi – Bir nota – Ekmek – Bir renk. 8. Akarsuyun çok hızlı aktığı yer – Atlas Okyanusu’nda, Portekiz’e bağlı takımadalar – İsveç işçi sendikası. 9. Yerden herhangi bir gezegene ve güneşe uzanan iki doğrultu arasındaki açı – Müstahkem yer – Meşime, plasenta. 10. Vizon – Simyacıların kurşuna verdiği ad – Bilim, teknik. 11. Tapınaklarda kurban taşı, sunak – Bir maddenin kimyasal bir tepkimede hiçbir değişmeye uğramadan tepkimenin olmasını ya da hızının değişmesini sağlayan etkisi. 12. Bir kıyı biçimi, denizin örttüğü vadi – Gorki’nin bir romanı – Çevrebilim. 13. İşlenmiş timsah derisi – Afrika’da bir ülke. 14. Yeni Zelanda’nın yerli halkı – Eski Uygur hükümdarı – Lantanın 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 simgesi. 15. 1 P H İ L İ P P E P İ N E L Y 2 İnsanın yara 3 A S P İ R İ N A L E L A D E S T ER RÖL YE F TOR dılış özelliği 4 T K A Z A M A T T İ A R A – “Rolling ...” 5 E D A O T O M A T İ K U S 6 U R DR N İ KA İ LM İ (rock müzik 7 R ODA K İ N VAL E M 8 grubu). S İ T İ L AT Ş E BO 9 10 11 12 13 14 15 Hazırlayan: İlker Mumcuoğlu F A R A D A Y ED S REKA A AL AL E ODO LARA E İ R E T A AT KA AR İ S RE EMP YDER R A SAKA İ T T İ F OMA N A KAME T AL P L ER AS N O AK NA İ P İ düşün BUL Ender Aktulga eaktulga@gmail.com Aradığımız sayıyı d ile gösterelim. d sayısının, sekizlik  (oktal) düzendeki karşılığını o, onaltılık (heksadesimal) düzendeki karşılığını da h ile gösterelim.  1) d, o ve h’nin yazılışında, 0 ile 9 arasındaki 10 rakamın tümü de kullanılmıştır. 2) d, o ve h’nin yazılışında, hiçbir rakam birden fazla kullanılmamıştır. d sayısı, örneğin 2015 olabilir mi? 2015 sayısının, 8’lik düzendeki karşılığı 3737, onaltılık düzendeki karşılığı da 7DF’dir. 2015, 3737, 7DF üçlüsünün yazılışında  4, 6, 8, 9 rakamları kullanılmamış olduğu için birinci,  3 rakamı iki kez, 7 rakamıysa üç kez kullanılmış olduğu için de ikinci ölçüte uymuyor.  Bu nedenle d sayısı 2015 olamaz. SORU: d sayısı kaçtır? DÜZENLERARASI 1472. sayıdaki “Altı Küme” isimli bilmecenin yanıtı: 1157 Bilmeceyi doğru çözen okuyucularımız. Ender Aktulgaİstanbul, Meltem Tiregölİstanbul, Ahsen Canatİzmir