Katalog

10 Sosyal Psikoloji CBT 1464/ 10 Nisan 2015 11 Duyuru Açık matematik ‘2014 AlmanTürk Bilim Yılı’ kapsamında başlayan işbirliği ile Türk Matematik Derneği (www.tmd.org.tr) ve İstanbul Matematiksel Bilimler Merkezi (www. imbm.org.tr) girişimiyle Türkiye’ye gelen IMAGINARY, açık matematik sadece bir internet ağı değil aynı zamanda “IMAGINARY matematiğin gözünden” adlı gezici sergiyi de içeriyor. (www.imaginary.org/tr/exhibition/matematigingozundenimaginary) Sadece matematikçiler değil, tasarımcılar, sanatçılar, mimarlar, yaratıcı işlerle uğraşan herkes için geliştirilen IMAGINARY, açık matematik ağına Türkçe ulaşmak mümkün. Fikir, yazılım, görseller, film ve metinlerle dopdolu olan www.imaginary.org/tr , 21. yy interaktif öğrenme teknolojilerini kullanarak çoklu zekâyı ve yeni ilişkilendirme biçimlerini harakete geçiren olağanüstü bir deneyim. IMAGINARY açık matematik, Oberwolfach Matematik Araştırma Enstitüsü tarafından oluşturulmuş ve dünyanın her yerinden işbirlikleriyle günden güne gelişen, genişleyen etkileşimli ve dinamik bir internet platformu. İstanbul’ da ilk sergi İş Bankası desteğiyle, 29 Nisan 4 Mayıs 2015 tarihleri arasında İş Sanat Kültür Merkezinde… İkinci sergi Feyziye Mektepleri Vakfı desteğiyle, 25 Mayıs ve 7 Haziran 2015 tarihleri arasında FMV Işık Galeri Teşvikiye’de… Üçüncü sergi ise Maltepe Belediyesinin desteğiyle, 1427 Eylül 2015 tarihleri arasında Türkan Saylan Kültür Merkezinde açılıyor. Ayrıntılı bilgi için: www.imaginary.org/tr tasarlayan yarışmacılardan dereceye girenleri “Dijital Tasarım Ödülü” ile ödüllendirecek. Monster Abra A5, Roland iModela, VEX Robotik Kiti, Robotistan ve Robot Sepeti yarışmanın diğer ödüller arasında yer alıyor. “Kendine hükmeden, dünyaya hükmeder” Özdenetim yalnızca bir erdem değildir; aynı zamanda iş ve aile yaşamını sorunsuzca sürdürmenin, zorlukların üstesinden gelmenin anahtarıdır. Daha önce başarının anahtarının özgüven olduğu sanılıyordu. Ancak son yapılan araştırmalar, insanın dürtü ve arzularına gem vurabilme becerisinin, özgüvenden daha önemli olduğunu düşündürtüyor. Başkalarına her istediğimizi yaptıracak güce sahip olmadığımıza ve hayatta kalmak için başkalarının desteğine muhtaç olduğumuza göre öfke, açgözlülük ve cinsel dürtüleri kontrol altında tutmak bir gereklilik, hatta zorunluluktur. sine yaklaştığında depolarında tuttuğu son enerjilerini harcar. İRADEYİ GÜÇLENDİRME EGZERSİZLERİ D ürtülerimizi ve arzularımızı kontrol altında tutma becerisi, kişisel sorunların çözümünde ve toplumsal bozuklukların giderilmesinde bir zorunluluktur. Düşünce süreçlerinin, duygularının ve davranışlarının üzerinde güçlü bir kontrol mekanizması oluşturan insanlar, yalnızca okul ve iş ortamında başarılı olmazlar; aynı zamanda daha sağlıklı, daha varlıklı ve herkes tarafından aranılan bir kişi haline gelirler. Ve bu kişilerin duygusal ilişkileri daha sağlamdır; dostlukları da daha güvenilirdir. Dahası, yasadışı işlere bulaşmaları, bağımlılık geliştirmeleri, plansız hamile kalmaları çok düşük bir olasılıktır. Hatta daha uzun yaşarlar. Brezilyalı ünlü yazar Paulo Coelho, Elif adlı romanında bu psikolojik özelliğin kişiye kazandırdıklarını şöyle özetliyor: “Kendine hükmeden, dünyaya hükmeder.” Özdenetim bir insanın kendi kendisini değiştirmesinin bir diğer adıdır. Ve çevreye uyum sağlama konusunda kritik bir öneme sahiptir. Aslında kendimizi ve çevremizi kontrol altında tutma arzusu, psikolojimizin en temel özelliklerinden biridir. Başka bir deyişle, insanların bilim, siyaset, iş ve sanat ile ilişkilerini şekillendiren işte bu kontrol altına alma tutkusudur. Başkalarına her istediğimizi yaptıracak güce sahip olmadığımıza ve hayatta kalmak için başkalarının desteğine muhtaç olduğumuza göre öfke, açgözlülük ve cinsel dürtüleri kontrol altında tutmak bir gereklilik, hatta zorunluluktur. demik başarıda özdenetimin daha etkili olduğu da artık biliniyor. Özdenetim üzerindeki deneyler 1960’lı yıllarda bugün Columbia Üniversitesi öğretim üyelerinden Walter Mischel tarafından başlatıldı. Bugün de yaygın olarak kullanılan “Marşmelov testi” veya diğer adıyla “Hazzı Erteleme Becerisi Testi” olarak bilinen deneyde, Mischel ve arkadaşları okul öncesi dönemindeki çocuklara, ya bir adet küçük marşmelovu hemen yemeleri ya da iki tane marşmelov yemek için 15 dakika beklemeleri seçeneklerini sundu. Yıllar sonra, kendilerine sunulan ikramı anında yemeye direnmeyi başaranların, sınavlardan daha iyi sonuçlar aldıkları, daha yüksek akademik başarı elde ettikleri belirlendi. Aynı çocukları yetişkinlik evresinde de izleyen araştırmacılar, bunların daha fazla özgüvene ve stresle baş etme konusunda daha yüksek bir kapasiteye sahip olduklarını saptadı. Başka bir deyişle 4 yaşında hazzı erteleme becerisini gösteren bir çocuğun, yetişkin hale geldiğinde daha başarılı bir birey olduğu gözlendi. ÖZDENETİMİN ÖNEMİ NASIL ANLAŞILDI? Sosyal psikologların bugün özdenetimi bu kadar önemsemeleri, aslında bakış açılarındaki bir kaymayı işaret ediyor. Bundan 30 yıl önce pek çoğu, özgüvenin kişisel sorunlar ve toplumsal rahatsızlıklar için her derde deva bir ilaç olduğunu düşünüyorlardı. Bu araştırma sonuçlarının yanlış değerlendirilmesinden kaynaklanan bir hataydı. Özgüvenin yaşamı sorunsuzca sürdürme konusunda önemli bir rolü olduğunu herkes kabul ediyor. Dolayısıyla özgüven yüksekliğinin insanların yaşam kalitesini arttırdığını söyleyebiliriz. Veriler daha yakından incelediğinde özgüvenin kendi başına başarıya yol açmadığı görülüyor, çünkü özgüven, sonuçtan çok bir nedendir. Öğrencileri uzun yıllar boyu gözleyen bilim insanları, iyi not alan öğrencilerin zaman içinde özgüvenlerinin arttığını tespit etmiş olsa da, yüksek özgüvenin, yıldızlı karneler almak için yeterli olmadığı, aka ÖZGÜVEN ARAÇ DEĞİL, SONUÇTUR Özdenetimin önemi bu şekilde ortaya çıktıktan sonra, Florida Eyalet Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden sosyal psikolog Roy. F. Baumeister başta olmak üzere pek çok bilim insanı özdenetimin altında yatan psikolojik ve biyolojik süreçleri araştırdı. Bu çalışmalardan elde edilen sonuçların en ilginci, öfke nöbetlerini baskılamak veya çikolata yemeyi ertelemek gibi özdenetim gerektiren çabaların, 42 kilometrelik maraton koşusunda harcanan enerjiye eşdeğer bir güç gerektirmesi. Tüm enerji kaynaklarında olduğu gibi eğer bu enerji kaynağı da yenilenmez ise tükenebiliyor. Şimdi psikologlar, özdenetime ilişkin son çalışmalarından elde ettikleri bulguların, uyuşturucu ve alkol bağımlılığı tedavisinde de kullanılabileceğini düşünüyor. MARATONDA HARCANAN ENERJİYE EŞİT Baumeister’a göre irade olarak da bilinen özdenetim herhangi bir kas gibi çalışır. Özellikle yoğun bir egzersizden sonra irade de “yorulur”. İRADE DE “YORULUR” Baumeister ve öğrencisi Matt Gailliot, ileri araştırmalarla, insanları baştan çıkartan cazibe odakları karşısında direnebilen kişilerin irade depolarının tümüyle boşalıp boşalmadığını araştırdı. Çok sayıda deneyin sonucunda güçlü iradenin kandaki glikoz Dünyada ilk defa Columbia Üniversitesi’nden Walter Mischel tarafından düzeyi ile ilgili olduğu anlaşıldı. 1960’lı yıllarda uygulanan “Marşmelov Testi” diğer adıyla “Zevki ErteBu çalışmalar, kanda glikoz düleme Becerisi Testi” 40 yıldır 46 yaşları arasındaki anaokulu çağındaki zeyi düşük olduğunda özdenetimin çocuklarının kendilerini kontrol etme ve duygularını yönetme becerilerini zayıfladığını ortaya çıkarttı. Bu sonuç ölçmek için yaygın olarak kullanılıyor. diyetisyenlerce de kabul görüyor. Kaldı ki son yapılan geniş kapsamlı bir çalışmada bir doz glikoz enjeksiyoDünya üzerinde pek çok laboratuvarda yürütülen nunun deneye katılanların iradesinde belirgin bir deneylerde, irade gerektiren testlerden sonra deartışa yol açtığı gözlendi. Bütün bunlar, iradenin neklerin ikinci bir görevi yerine getirmekte zorlansoyut bir kavram veya metafor olmadığının kanıtı. dığı ortaya çıktı. Çalışmalardan birinde, çikolata Beyin üzerindeki çalışmalarda da görüldüğü gibi veya kurabiyeye direnebilme becerisi gösteren beyin aşırı efor sarf ettiğinde daha fazla glikoz tüdeneklerin bir sonraki problem çözme seansında ketir; özdenetimin de beynin bir fonksiyonu olduğu başarısız oldukları görüldü. Başka bir deyişle bu düşünüldüğünde bu sonuçlar mantıklıdır. denekler daha önce özdenetim testinden geçmemiş Baumeister ile Gailliot’un düşük irade = düşük deneklere göre daha erken “havlu attılar”. kan şekeri kuramı ne yazık ki her kesimden kabul Albany Üniversitesi’nden Mark Muraven’in yügörmüyor. Bir görüşe göre insan vücudunda bulurüttüğü çalışmalar irade ve kas benzerliğini açıkça nan glikoz depoları o kadar zengindir ki, özdenetigözler önüne seriyor. Muraven ve arkadaşlarına me ayrılan pay tükense bile koşullar zorladığında, göre özdenetimini devreye sokan insanda irade tümüyle yok olmaz. Tam tersi, vücut enerjisini daha yeni kaynaklar devreye girer. Özellikle günümüzün “kötü günler” için saklar; önemli bir fırsat veya so sağlıklı beslenen bireylerinde glikoz depolarının run ortaya çıktığında özdenetim yine başını kaldırır boşalması gibi bir sorun yaşanmaz. Bir diğer grup da özdenetimin aşırı kullanılması sonucunda, ve görevini eda eder. Bu durum, fiziksel kaslarla büyük bir paralellik glikozun tükenmeyeceğini, varolan glikoz düzeyioluşturuyor. Bir yarış sırasında kaslarının yorulma nin düştüğünü fark eden beynin, en fazla ihtiyaç ya başladığını hisseden atlet, temposunu düşürerek duyulan bölgeye glikoz gönderebilecek yetenekte geride kalan enerjisini son atağa saklar; bitiş çizgi olduğunu ileri sürüyor. GLİKOZ DÜZEYİNİN İRADE ÜZERİNDEKİ ETKİSİ Kaslar yalnızca yorgunluk belirtileri göstermez; aynı zamanda düzenli olarak kullanıldıklarında gücünü arttırır. Özdenetim de aynı kaslar gibi egzersiz ile güçlenir. Bir çalışmada deneklerden iki haftalık bir süre içinde küfür etmemeleri, sözcükleri kısaltmadan doğru kullanmaları ve tam cümle kurmaları istendi. Bir başka çalışmada ise deneklere dik oturmaları, kambur yürümemeleri söylendi. Bu iki çalışmaya katılan deneklerin daha sonra özdenetim kapasiteleri laboratuvar ortamında değerlendirildi. Daha önce doğru konuşan veya dik yürümeye çalışan deneklerin, testlerde kontrol grubuna göre çok daha başarılı olduğu görüldü. Bütün bu çalışmalardan çıkan sonuç şudur: Düzenli olarak özdenetimlerini kullanan kişiler, bunu bir kişilik özelliği olarak geliştirir. . Başka bir soru da, aşırı kullanılan özdenetimin irade açığına yol açması durumunda vücudun bu açığı nasıl kapatacağı ile ilgili. Zorda kaldıklarında insanlar yedek depolarındaki enerjiyi kullanmaya başlar. Bir örnek vermek gerekirse lider konumundaki insanlar, enerjileri tükense bile özdenetimden taviz vermeden kusursuz bir irade örneği sergileyebilir. Kas Hastalıkları Bilgilendirme Semineri Türkiye Kas Hastalıkları Derneği, ülkemizdeki yaklaşık 100.000 kas hastasının toplumla entegrasyonunu sağlamak, daha kaliteli yaşam sürmelerinin koşullarının yaratılmasında hastalarımıza ve topluma rehber olmak, çözüm önerileri geliştirerek uygulanmasını sağlamak amacıyla İstanbul Büyük Şehir belediyesi ve İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü ile işbirliği içinde bilgilendirme seminerlerinin üçüncüsünü 10 Nisan Cuma günü Kadıköy Engelliler Merkezi’nde saat 13:30 16:00 arası gerçekleştirilecektir. Seminerin amacı kas hastalıkları ile ilgili farkındalık yaratmak. Türkiye Kas Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Coşkun Özdemir, Kas Hastalıklarının Tedavisinde Yeni İlaç ve Gelişmeler konulu bir konuşma yapacaktır. İletişim için: [email protected] Baumeister’ın araştırmaları iradenin tümüyle beyinde başladığı olasılığını tartışmaya açıyor. Enerji kaynakları hiçbir zaman tükenmez ama insanlar çalışma motivasyonunu yitirmiş olabilir. Başka bir deyişle, irade azalmış olsa dahi, özdenetimin kritik bir önem taşıdığı koşullarda insanlar etkili bir şekilde kendilerine söz geçirebilirler. Ekonomik bir darboğazdan geçmekte olan bir şirketin CEO’su, taşıdığı sorumluluk ve üzerindeki baskı nedeniyle hiçbir zaman özdenetimi elinden kaçırmamaya gayret eder. Stanford Üniversitesi’nden Veronica Job, iradenin sınırsız olduğunu ve yeterli motivasyona sahip insanların en ufak bir irade boşluğu yaratmadan yollarına devam ettiklerini ileri sürüyor. Job’a göre irade tükenmesi tümüyle yanlış bir inanışa dayanıyor. Minnesota Üniversitesi’nden Kathleen Vohs ise, parasal teşvikler veya liderlik sorumluluğu gibi etmenlerin yardımıyla insanların iradeleri tükenmiş olsa bile özdenetimlerini sürdürebileceklerini ileri sürüyor. Ne var ki Vohs’un araştırmaları başka bir olguyu daha ortaya çıkartıyor: İrade iyice dibe vurursa özdenetim de nihayetinde azalmaya başlar. Sınırsız irade kavramına inananlar ilk başta bu inancın yardımı ile sağlam bir performans sergilerken, uzun vadede bu inancın geri teptiği de görülüyor. İRADE BEYİNDE BAŞLAR, BEYİNDE BİTER İTÜ Robot Olimpiyatları İTÜ Kontrol ve Otomasyon Kulübü (OTOKON) tarafından düzenlenen ve Türkiye’nin en saygın robot etkinliklerinden biri olan İTÜ Robot Olimpiyatları, 91011 Nisan 2015 tarihlerinde İTÜ Ayazağa Yerleşkesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Bu yıl dokuzuncu kez düzenlenen İTÜRO 2015, robotik alanında çalışan öğrencileri, akademisyenleri ve endüstri temsilcilerini bir araya getirecek. Uluslararası alanda robotik ve kontrol alanında çalışmalar yürüten akademisyenler, 3 gün sürecek etkinlikte düzenlenecek; seminer, söyleşi, panel ve sergiler ile robotik ve kontrol alanındaki gelişmeleri katılımcılarla paylaşılacak. 8 farklı kategoride yarışma Monster Platin, Alfanorm, Autodesk, Mitsubishi elekric, Robotistan ve Gilbo altın sponsorluğunda düzenlenecek yarışma, Mikro Sumo, Çizgi İzleyen, Yangın Söndüren, Kendini Dengeleyen Robot, Labirent, Serbest Kategori, Merdiven Çıkan, Senaryo: İnşaat, Renk Seçen ve Basketbol olmak üzere 8 farklı kategoride gerçekleşecek. Autodesk Dijital Tasarım Ödülü: İTÜRO 2015’in altın sponsorlarından olan Autodesk, robotlarını Autodesk ürünleri ile 3 boyutlu olarak Avrupa Hukuk Fakülteleri Birliği Toplantısı Yeditepe’de Avrupa Hukuk Fakülteleri Birliği (European Law Faculties AssociationELFA) Genel Kurul Toplantısı bu yıl 1619 Nisan tarihleri arasında Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde düzenlenecek. Toplantıya 32 ülkeden yüzden fazla hukuk fakültesinin dekan ve profesörlerinin rekor düzeyde katılımı bekleniyor. Programda hukuk fakülteleri, hukuk eğitimi ve maddi hukukun güncel sorunları dünyanın birçok ülkesinden gelen akademisyenler tarafından tartışılacak ve düzenlenecek panellerle konunun uzmanları tarafından sunumlar yapılacaktır. Programın 17 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirilecek açılış oturumunda Avrupa birliği Genel Mahkeme Başkanı ve Lüksemburg Üniversitesi İdare Konseyi Başkanı Hakim Prof. Dr. Marc Jaeger, AALSAmerikan Hukuk Fakülteleri Birliği Başkanı ve Kaliforniya Üniversitesi Hastings Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Leo Martinez, Batı Avustralya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erika J. Techera ve Pekin Üniversitesi Uluslararası Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Philip McConnaughay konuşmacı olarak katılacak. Ayrıntılı ELFA Genel kurul Toplantısı ve Konferansı programı için: http://eventegg.com/elfa2015/ Özdenetimin uzun süre sürdürülebilir; ne yazık ki bu sonsuza dek devam edeceği anlamına gelmiyor. Aslında iradenin sınırsız olduğuna inananlar ve liderlik konumunda olanlar özdenetimlerini güçlendirmek için kendilerine bir doz glikoz enjekte etmek yerine yedek depolarındakileri kullanmaya çalışırlar. Ancak bir noktadan sonra sınıra erişirler. Sınırsız özdenetim bir illüzyondur; bu banka hesabınızda sınırsız paranın olduğuna inanmak gibidir. İlk başta paranızı hesapsızca harcarsınız, ancak er veya geç paranızın bitmesi kaçınılmazdır. Yine de inançların, duygudurumların ve davranışların insanın aklını başından alan cazibe odaklarına karşı direnme becerisini nasıl etkilediğini araştırmak için ileri çalışmalara ihtiyaç var. Derleyen: Reyhan Oksay Kaynak: Scientific American, Nisan 2015 https://www.psychologytoday.com/files/attachments/584/baumeisteretal1998.pdf https://www.apa.org/helpcenter/willpowerlimitedresource.pdf ÖZDENETİM SONSUZA DEK SÜRMEZ